Hep Derler Ama Kimse De Cesaret Edemez Diyenlere...

3 yıl 3 ay boyunca yaptığım müdür yardımcılığı görevimden geçen hafta istifa ettim.

İstifa etmemin en büyük sebeplerinden birisi ne yazık ki yine meslektaşlarımızın tutumu oldu.Başta okulun en büyük idari sorumlusu müdür ve ardından gelen öğretmen arkadaşlarımızın vurdumduymaz tavırları,günü geçirme ve kurtarma düşünceleri,sürekli işten kaçma ( argo deyimiyle ARAZİ OLMA ) durumları okulun problemlerinin neredeyse tamamının üstüme yıkılması,sorun çıktığı zaman çözüm adresinin her daim ben olmam,ortada kalan suçlunun bulunamadığı veya sorumluluğun birine yüklenmesi durumunda da günah keçisi ilan edilmem istifadaki temel sebepler arasında yer aldı.

Çok mücadele ettim çok yıprandım yoruldum. Vazgeçmeyeceğim dedim ama bütün sorunların içerisinde hep tek başıma kaldım kimi zaman da kötü örnek ( ! ) oluyorum diye dışlandım. Ellimden gelenin hep fazlasını yaptım ama yaranamadım. İşim olmayan görev tanımımda yer almayan görevleri yapmak istemediğimi söyleyince SAYGISIZ (!) olarak nitelendirildim.

Son dönemlerde sistemin beni içine çektiğini farkedince istifa etmenin en uygun yol olduğunu düşündüm ve dilekçemi verdim.

Bunda sonra yoluma öğretmen olarak devam edeceğim,bir aksilik olmaz ise gelecek hafta kararnamem çıkacak...

Başlıkla ne alaka diyeceksiniz ona da değinelim... Hem burda hem de başka başka sitelerde/ forumlarda hatta beraber çalıştığımız öğretmen arkadaşlarımızdan bile şunu duyuyoruz ; Bütün idareciler istifa edicem diyor ama bugüne kadar istifa edeni görmedik...

İşte size canlı kanlı örneği ben... İstifa ettim ve artık sınıfıma geri döndüm...

Şunu hep söyledim ve hep de söyleyeceğim; bütün öğretmen arkadaşların en az 1 yıl idarecilik yapması gerekir... Bunu söylememin sebebini en iyi benim durumumda olanlar anlar...

Soruları olan arkadaşlar yazabilir... ( müdür hakkında soru sormayın yalnız cinlerim tepemde ona göre

Vesselam...

hakkınızda hayırlısı olsun, mesleğinizden istifa etmediğiniz sürece yaptığınız davranışın cesaretle açıklayamayız. öğretmen,idareci, müdür bunlar arasında hiçbir fark yoktur.Eğitimin sakin bir yanından daha saha içinde olmak istemişsiniz. başarılar dilerim

        Geçmiş olsun öğretmenim. Daha önce de başka bir forumda yazmıştım gerçi ama teselli olma açısından tekrar yazayım. Bir ara özel sektörde yönetici konumunda çalışmıştım. Üç aşağı beş yukarı sizin de belirttiğiniz nedenlerden dolayı, sadece işin yürümesini istediğim için, çevremde arkadaş olarak kimse kalmadı. İşverenim hariç neredeyse herkes bana düşman oldu. Oldukça da iyi bir maaşı olmasına rağmen strese dayanamadım ve sonunda işi bıraktım.
        Okul çevremde ise neredeyse hemen herkes müdürlük sınavlarına girdi, ben yaparak yaşadığım için hiç istemedim. İdarecilik benim yeteneklerim dışında bir görev, bu yüzden bundan sonra hiç bir zaman yapmayacağım.
        Hakkınızda hayırlısı olsun. Dünyanın en güzel mesleğine, öğretmenliğe geri döndünüz. Belki zümre de oluruz. Aramıza hoşgeldiniz, sefalar getirdiniz.

hakkınızda hayırlısı olsun, mesleğinizden istifa etmediğiniz sürece yaptığınız davranışın cesaretle açıklayamayız. öğretmen,idareci, müdür bunlar arasında hiçbir fark yoktur.Eğitimin sakin bir yanından daha saha içinde olmak istemişsiniz. başarılar dilerim

Cesarettem kastım o değildi ama neyse,gelecek yıllarda dediğiniz CESARETi de yapmayı düşünmüyor değilim

        Geçmiş olsun öğretmenim. Daha önce de başka bir forumda yazmıştım gerçi ama teselli olma açısından tekrar yazayım. Bir ara özel sektörde yönetici konumunda çalışmıştım. Üç aşağı beş yukarı sizin de belirttiğiniz nedenlerden dolayı, sadece işin yürümesini istediğim için, çevremde arkadaş olarak kimse kalmadı. İşverenim hariç neredeyse herkes bana düşman oldu. Oldukça da iyi bir maaşı olmasına rağmen strese dayanamadım ve sonunda işi bıraktım.
        Okul çevremde ise neredeyse hemen herkes müdürlük sınavlarına girdi, ben yaparak yaşadığım için hiç istemedim. İdarecilik benim yeteneklerim dışında bir görev, bu yüzden bundan sonra hiç bir zaman yapmayacağım.
        Hakkınızda hayırlısı olsun. Dünya'nın en güzel mesleğine, öğretmenliğe geri döndünüz. Belki zümre de oluruz. Aramıza hoşgeldiniz, sefalar getirdiniz.

İşte idarecilik yapan arkadaşlar beni gayet iyi anlarlar demiştim nitekim öyle de oldu... Teşekkür ederim hayırlısı diyelim...

Hakkınızda hayırlısı olsun hocam

Hakkınızda hayırlısı olsun hocam

Teşekkürler inşallah...

Asla pişman olmayın. Eğer Sonucu iyiyse, mükemmel..Eğer Sonucu kötüyse bu bir tecrübedir.

- Victoria Holt

Uygun bir söz oldu sanırım

Tuğra Hocam, hakkınızda hayırlısı olsun. Sizi çok iyi anlıyorum. Aslında bu sadece idarecilikte değil, her meslekte, yapılan her işte böyledir. İnsan, yapmadığı işi sadece kendi açısından değerlendirir. Bir de empati kurulmaz kolay kolay.

Tuğra Hocam...Bu anlattığın her müdür yardımcısının başına gelen bir durum..alttan öğretmenler sıkıştırır üstten müdür arada ezilen hep müdür yardımcısı..Allah a şükür ben böyle bir şey yaşamıyorum..Hakkınızda hayırlısı ne ise o olsun hocam...

   Tuğra kardeşim, her iş kendine göre olumsuzluklar taşır.Bizim bu durumu kabulümüz onları aşılabilir kılar.Önemli olan birbirimizi anlamamız ve  sorunları birlikte çözmeye çalışmamızdır.Bazen bardak taşar, durumlar tahammül edilemez olur.İdarecilik yapmadım ama ben de bu yılı zorluklarla geçirdim bu nedenle sizi çok iyi anlıyorum.Hakkınızda hayırlısı olsun.Siz değerli bir öğretmensiniz.Hiç bir kaybınız yok bence.

Hocam hakkınızda hayırlısı olsun...

Tuğra hocam isabetli bir karar vermişsiniz bence.
Neticede hayata bir kez geliyoruz ve hiç bir görev hayatın tadını almamaya değmez.
Mühim olan sizin mutlu ve eskisinden daha huzurlu olmanız. Gerisi dünya işleri ve bir şekilde olur gider

Geçmiş olsun öğretmenim. Hakkınızda hayırlısı olsun.

En az 1 senelik idarecilik yapılması sözünüzün kanlı canlı tanığıyım ki sizi çok iyi anlıyorum.

İki sene 5 ogretmenli bir okulda md. Yetk. İdim. Yapan arkadaslar bilirler. Supermen olmak zorundadr o yonetici.
Neyse birgun mufettis geldi.ne yzik ki ozel hayatini isine karistirip okul islerini yapmamasini tasinmasina vs baglayan bir ogretmenimizi teftis eden bir mufettis odama gelip durmadan elestirdi. Boyle ogretmenlik mi olur gibilerinden. Kendisine de hatalarini ve eksiklerini soylememi istedi. Zaten yapmak istedigim birseydi bu. Mfettisler gidince o arkadas geldi, cok neseli.sasirdim. meger hic olumsuz birsey soylememis,ben uyardigimda bana inanmadi beni kotu bildi
Bir diger olay, askeriye iki korucu gorevlendirmisti sobalarin yakilmasi icin.biri benim binada, digeri de oteki binada yakacak. Birgun komur az. Zamaninda alamamistim para denklestirip,amca benim odanin ve sinifimin sobasini yakiyor, diger arkadasin sobasi kaliyor. Mudurmusum de torpilim varmis komur nden zamaninda alinmazmis.yahu koy okulu orasi, herkes tasin altina elini biraz soksa aksilikler daha az olacak. Ama yok niye yorulsunlar ki zaten md. Yetk. Ekstra ek ders aliyor, gorevi bu yapsin
Buyrun ufacik okulda bile bu isler zor. Hoop hepsi idareye.
Hayirlisi olsun ogretmenim. Hani ucundan birazcik benim de yasamisligim var da ondan paylasayim dedim. Sizi anliyorum yani.

Okulda yapılan,sınıfınızın katıldığı ve başka öğretmenlerin gözetmenlik yaptığı sınavlarda sınıf ortalamanız 450 nin altına düşmediyse ve yapılan 6 sınavın 4 tanesinde 1-2-3-1 tam puanınız varsa,ilçede yapılan dersane sınavında  ilk on öğrencinin 6 sı sizin sınıfınızda ise,özel okul sınavlarında birinci sizin sınıfınızdan çıkıyor ve hala takdir edilmiyorsanız ne yapardınız?Hemen belirteyim özel oluşturulmuş bir sınıfım yok.Öğretmenlikten istifa etmeli miyim?İdareci ya da öğretmen....Çalışan takdir edilmeli bence;ama maalesef hiç kimse hakettiği yerde değil!