Arkadaşlar 1.sınıf çalışmalarımız hayırlı uğurlu olsun der bazı konular hakkında yazmak istedim. İlk günler olması ,çocukların okul ortamına alışmaları aman özgüvenli olsun korkmasınlar veli memnuniyeti derken bir de bakmışız ki sınıf kuralları davranış biçimleri oturmamış çok konuşan haylaz susturulamayan söz dinlemeyen öğretmenin bağırmaktan boğazının gittiği bir sınıf oluvermiş. Acizane ilk günlerde çizgi alıştırmaları vb. yerine sınıfa girme ,çıkma söz hakkı alma ,parmak kaldırma, izin isteme ,izinsiz sıradan çıkmama ,öğrenciye kim yapacak sorusu sorulduğunda ben ben bağrışları yerine '' yapmak isteyen parmak kaldırsın'' kavramını öğreteceğimiz sıra olma izinsiz sıradan çıkmama, öğretmeni kapı ağzında beklememe koridorda koşmama, özür dileme, lütfen ,teşekkür ederim vb. kavramları teneffüsten sonra sınıfa girildiğinde sırasında oturur bir vaziyette öğretmenini bekleyen bir sınıf olması yönünde çalışmalar yapmak ,ödül vererek karşılık bekleyerek değil de o işi sorumluluğu olduğu için yapmayı ,bazı şeyleri başarabileceğinin mutluluğunu yaşamayı öğretmeyi en basiti velilerin çocukların çantasını taşıması ,sınıf kapısı ağzında beklemesinin engellenmesi gibi konuların zamanında öğretilmesi ,Nasıl olsa çocuklar eninde sonunda okumaya geçecekler ama kuralları sonradan öğrenilmiyor veya öğretmek çok zor oluyor nasıl başlarsa öyle gidiyor.Bu noktalarda geç kalınmaması önemlidir diye düşünüyorum. Sakin ve kurallı bir sınıf başarıyı daha çabuk kavrıyor. Bu tür değişik çalışmalar yapan arkadaşlar bilgi tecrübe ve deneyimlerini paylaşırlarsa sevinirim.
Anlattıklarınıza tamamen katılıyorum. Şimdiki çocuklar ana sınıfından geldiği için kalem tutma, çizgi çalışmaları, boyama gibi etkinlikleri zaten bolca yapmış, hatta bıkmış olarak geliyorlar. Hatta sınıfımdaki öğrencilerin hemen hemen hepsi( birkaçı hariç ) boyama dedim mi "Ben boyamasam olmaz mı? Ben boyama yapmak istemiyorum." diyor. Çizgileri oldukça düzgün. Ama bunun yanında kural, düzen konusunda oldukça sıkıntı var. Çocukların çoğu birbirini tanıyor. Ana sınıfındaki ortamı sınıfta sürdürmeye çalışıyorlar. Birbirlerinin yanına gidip konuşmalar, sürekli aynı anda birçok kafadan "Öğretmeniim, öğretmenim!" sesleri, sık sık tuvalete gitme, su içme isteği, parmak kaldırmadan her aklına geleni söyleme vs, vs... Yani gerçekten de okuma yazma öğretmekten daha zor olan sınıfta kuralları oturtup düzeni sağlamak. Biri tuvalete gitse arkası çorap söküğü gibi geliyor. Ben giden bir kişi gelmeden bir başkasının gidememesi kuralını koydum mesela. Hatta o bile yeterli gelmedi şimdi herkesin günde 1 kere tuvalete gitme hakkı var diye bir kural getirdim. Bu 1 hakkı çok sıkışırlarsa kullanmaları gerektiğini anlattım iyice. Bir de her teneffüse çıkışta ilk önce tuvalete gitmelerini derste gidemeyeceklerini hatırlatıyorum. Su içme, suluklarını doldurma, birşeyler yiyeceklerse bunu teneffüste yapabileceklerini de mutlaka söylüyorum.
Konulan kuralların uygulanması ve öğretmen tarafından denetlenmesi çok önemli. Yoksa hiçbir kural etkili olmuyor. Tutarlı olmak ve kuralları herkese aynı şekilde uygulamak da mutlaka şart.
İşimiz zor yani. Hepimize kolay gelsin.