Hocam benim velileri anlatsam roman olur,o nedenle çok kısa bir bölümüne değinip onlardan bahsetmeyi bırakacağım,sene başında toplantı yaptım dedim çocukları artık sınıfa çıkarmayın sorumluluk sahibi olsunlar biraz zorluklarla karşılaşmaları iyi olur 1 hafta etkisi oldu sonra sınıfa hüzum,daha sonra yüzüm tutmadı kağıda döktüm düşüncelerimi o da bir hafta etkili oldu sonra yine sınıfa hücum,geçen gün sınıfa girdim her zaman günaydın diyerek güler yüzle girerdim bu sefer surat astım,sınıfta 5-6 veli var birisi silgi çıkarıyor birisi masa örtüsünü seriyor sınıfa öğretmen girmiş kimsenin umrunda değil,çıkmalarını bekledim sonra çocuklara - anneleriniz laftan anlamıyor sabahları sınıfa girmelerini engelleyemedik bari siz anlayın da fazla oyalamayın onları dedim,birgün sonra bazı velilerim Hocam siz bizden rahatsız mı oluyrmussunuz dedi,ben de sınıfa girmenize hadi birşey demez oldum da bari 8.20 den önce sınıftan çıkın da derse zamanında başlayalım,siz kendi çocugunuzu düşünseniz zaten derse zamanında başlasın diye erkenden çıkarsınız dedim özür dileyip gitti birgün sonra aynı veliler yine sınıftaydılar...
Çok uzun oldu dertliyim bu konuda dertli kusuruma bakmayın
Sizi çok iyi anlıyorum hocam.Gerçekten ben de velilerime karşı olağanüstü nazik,tatlı dilli ve sabırlıyımdır.Ama sabır taşı olmadığımızı anlatmak için illa ki kırmak mı gerekiyor bunu anlamıyorum.
Sabah 08.30'da ders başlıyor.İçeri giriyorum,içerde herhangi bir velim.Hocam Ayşe kahvaltısını yapmıyor.Amenna.O gün hayat bilgisi dersinin mutlaka birkaç dakikasında kahvaltı yapmanın önemine değiniyorum,minikler hemen ikna oluyor.
Ertesi gün sabah karşımda ilk gördüğüm suret,kim,başka bir velim.Hocam Ali kahvaltı yapıyor da,kahvaltıda peynir yemiyor.Ne olur konuşun...
Tenefüslerde tam dışarı çıkıyorum 5 dk nefes alıyım diye,yavrularımdan birini mutlaka büyük sınıflardan biri sıkıştırmış oluyor ya da birinin bacağı sıraya çarpıyor;gözyaşları içinde bana koşan miniği teselli ederek,kucaklaşmalar eşliğinde tenefüsümü yiyoruz.
Öğle arası geliyor,zaten 40 dakika.Daha çayımı alıyorum,yemeğimden bir çatal alıyorum öğretmenler odasının kapısı açılıyor.Hocam,sizinle Fatma hakkında acil görüşebilir miyim?Acil diyince akan sular duruyor,yemeğimi yarıda bırakıyor,gidiyorum.Acil konu Fatma'nın evde çok dağınık olmasıymış.Anlatıyorum,anlatıyorum dönüyorum öğretmenler odasına.Buz gibi olmuş yemeğimi,içeri giriş zilini duymamla birlikte toparlıyorum mideme 3 lokma düşmeden
Eve geliyorum,daha eşofmanlarımı giymeden telefon çalmaya başlıyor.Hasan yemek seçiyor,Ezgi babası ile mesafeli duruyor,Filiz ablası ile çok kavga ediyor..................
Abartmıyorum bazen bir günümün böyle geçtiği oluyor.Yatağa kendimi zor atıyorum,bu kez de sabaha kadar rüyamda sözcük türetiyorum
Bunları şu sebeple yazdım:
Öğretmenler yata yata para kazanıyor,3 ay tatilleri var,bu işe bu maaş fazla,öğretmenlik en rahat meslek diyen üst ast herkes en az bizim kadar rahat olsunlar inşallah iki cihanda