İlkokuma Yazma Günlüğü

Hem nöbet hem 1.sınıf öğretmenliği bir arada olmuyor yahuuu ne yorucu bir gündüüüü....pehhh....

Biz başlangıçta uyum kitaplarını sadece boyamadan ibaret sandık. Oysa 3. ve 4. haftalarda hem ses sezdirmeler hem de rakamlar başlıyor. Şu an rakam veren arkadaşlar da uyumun gereğini yerine getiriyorlar. Benim şahsi kanaatim Geometriden başlayan kitapların öğrenci düzeyinin üstünde olması. "Küp, küre, koni vb. kavramlar için minik beyinler çok çaba harcıyor.

Eylülada öğretmenim nerelerdesiniz hiç sesiniz çıkmıyor?İnşallah herşey yolundadır...

arkadaşlar dönemin başında müfettişler geliyor. müdür bey teftiş için dedi. şimdi teftiş olur mu rehberlik olması gerekmez mi

Korkunç bir yapboz faciasının ardından nihayet evimdeyim. Serbest ekinlikte yapboz verdim miniklerime hem eğlensinler hem gelişsinler diye. Ne yazık ki acı gerçekle yüzleştim. Hayatlarında ilk defa yapbozla karşılaşan miniciklerim beni mahvetti
Sonra uyum kitabındaki leylek oyununu oynadık. Çok eğlendik, güldük, coştuk. Makas çalışması olarak da birer A4 dağıttım her birine. Dörder defa tam ortasından katlattım. Sonra açtırıp kat yerlerinden kestirdim. Bir sürü paraları oldu cepleri doldu. Şimdi o paralarla milyoncudan yapboz alacaklarmış öyle dediler
Mavii öğretmenim zamanla her şey yoluna girecek dertlenmeyin ne olur. Ben de düzenli çizgiye geçmekten halen korkuyorum. Daha iki hafta kadar düzensizlerle nokta birleştirmelerle oyalanacağım. Ama sihirli kalem hilesini tavsiye ederim. Bende fark yarattı
Seslere geçenler umarım bir sıkıntı yaşamazlar. Benim hiiiç acelem yok. %80 değil %100'ün hazır olmasını beklemeye kararlıyım.
Haydi bakalım hepinize kolay gelsin. Nöbet yorgunluğunu üstümden atıp İzmir'imden gelen sebze kolimin keyfini çıkaracağım
merhaba öğretmenim, sihirli kalem hilesi nedir ? bana da öğretir misiniz:)))

Kitapların geometriden başlamasına ben de karşıyım öğretmenim. Ancak bu konuları da bir şekilde öğreteceğiz nasıl olsa diye düşünüyorum. Ben kazanımı üç parçaya böldüm. Bugün ilk olarak küp ve küreyi öğrettim. Okulumuzda ilköğretim matematik seti var. Geçen yıl il milli eğitimden alınmıştı. Tavsiyem sizler de okulunuzun dibini köşesini araştırın. Muhtemelen bir zamanlar alınmış sonra da eskimesin, kaybolması diye özenle saklanmıştır. Set içinde 4 poşet geometrik cisimler var. Çocukların ellerine sığacak büyüklükte renkli plastikten. İlk önce elime bir küp aldım. Ne olduğunu bilip bilmediklerini sordum. Geneli kare dedi. Kareden farklı olduğunu gösterdim. "Bu pek çok kareden oluşuyor sanki" dedim. Ardından adını söyledim. Onu masaya koyduk. Dört poşetteki bütün cisimleri İKEA'nın büyük mavi poşetine doldurdum (o an elimde o vardı) herkesi sırayla çağırdım. Bakmadan bir cisim seçtiler. Havaya kaldırdılar. Küpe benziyor mu? Sorusunu cevapladılar. Küpleri bulanlar benim masaya koyduğumun önüne dizdiler. Bütün küpler bulununca tek tek havaya kaldırıp göstererek "1 küp 2 küp" diye saydırdım. Aynı şeyleri küre için de yaptık. Eli torbada çok oyalananların elini torbaya kıstırdım sonra da "kurtarın!" Diye bağırdım. Hepsi üşüşüp kurtardılar böylece oyuna biraz renk daha kattık. Küreleri de saydıktan sonra bir elime küp bir elime küre aldım. Arkamda sakladım. Her çocuğuma sırayla  küp ya da küreyi gösterdim. Adını söyledi. Dersin son on dakikasında zeka küpleriyle oynadılar ve böylece bitirdik. Öğleden sonra küp ve küreyi tekrar gösterip isimlerini sordum hemen hatırladılar. Yarın da koni ve silindiri öğreteceğim. Prizmanın birden fazla çeşidi olduğu için onu sona sakladım tek vereceğim. Hepsini bir derste öğretip sonra etkinlik yaparsak kafaları karışır ama bu şekilde bir sorun yaşamadık. Zaten sadece neye benzediğini ve ismini bilmeleri gerekiyor. Kenar köşe ayrıt gibi özelliklere girilmeyeceği ve ellerine alıp oynama şansları olduğu için nispeten daha kolay öğreniliyor. Biraz uzun yazdım ama konuyu işleyecek olanlara da bir fikir verir umarım