konuk35 hocam cok cok haklısınız soyledıklerınızde ama keske benı bıraz motıve etselerde bende onlara bıraz rahatlık versem inşallah hersey guzel olur öğretmenim
İnşallah öğretmenim, o da olacak biraz sabır. Bunlar daha küçük şimdilik. İkinci sınıfta bu beklentiniz de olur öğretmenim. Biraz daha büyüyecekler abla-abi olacaklar, o zaman bu sıkıntılar haliyle ortadan kalkacak.
Ayrıca anlama işi, dünyanın belki de en zor işi, değil küçükler biz büyükler bile birbirimizi anlamakta zorlanırken, onları hoşgörmemiz kaçınılmaz oluyor.
Bir anımı aktarayım öğretmenim, geçen yıl okul değiştirdim. Sınıfın en haylaz öğrencisi bir çocuğumuz vardı. Bazen bana bile kafa tutardı. sabırdan başka bir seçenek bulamıyordum. Ama beni de epey yıpratmıştı. Nasıl olur da onun için emek sarfettiğimi bir kez olsa bile anlamaz der dururdum. Sorunlu bir aileden geldiğini bildiğim için de sabır göstermekten teselli bulurdum. Yıl sonu geldi, artık ayrılacağımı çocuklara söylediğimde hepsinin boynu büküldü, ağlamalar, sızlamalar, hatta itiraz edenler, ''hayır olmaz, bizi kandırdın, gidemezsin, bizi bıraktığın için sen çok kötüsün'' , ''söz verin öğretmenim, gittiğiniz yerdeki çocukları sevmeyeceksiniz'' diyenler... kendimi dışarıya zar zor attım...
Ama bir sahne vardı ki, değil öğretmenlik hayatımda, ömrümün sonuna kadar da olsa unutmam mümkün değildi.
Tören yapıp, okulu kapatacaktık ki;sınıfta kalan birkaç malzemeyi alıp çıkayım dedim...Bomboş sınıfta vaktiyle küçücük bedeniyle bana kafa tutan, haylaz çocuğum tek başına oturmuş, bekliyor...
-neden gitmedin?
cevap yok, birkaç ısrardan sonra, kısık sesiyle,
-gitmek istemiyorum...
.............................
.............................
..........
Çok duygusal bir sahneydi, antılması imkansız bir durum. Yapılan hiçbirşey boşa gitmemişti. Sene sonunda da olsa o beni anlamıştı. Emeklerimin boşa gitmediğini ondan daha iyi anlatacak bir hissi ben daha önce hiç bu kadar kuvvetli hissetmemiştim.
İşte bu benim için bir ödüldü öğretmenim.
Onların o küçücük, aslında kocaman kalplerinde ektiğimiz emeklerin, sevgi tohumlarının ne zaman filizleneceğini bilmesek de o saf, temiz kalplerinde bizim için dokudukları güzelliklerin birgün mutlaka bize ulaşacağına olan inancımızı hiç ama hiç kaybetmeyelim.
konuk35 hocam, çocukları okumaları için zorlamak, veliye balkı yapmak, okumayan çocuklara sevgimizi göstermemek doğru bir davranış mı sizce? bnm çocuklar okumuyorlar, çok belli. kelebek uçurtmaktan, tırtıl boyamaktan mahvolduk. e sonuç da vermiyor. baskı da ters tepiyor. ne yapmalı
Öğretmenim, çocuklardan sevgimizi gerçekten esirgediğimizde sonuç inanın daha kötü oluyor. Hayatın gerçekleri içerisinde yeri geldiğinde onlara kızabilir, küsebilir, mesafe koyabiliriz ancak; herşeye rağmen hoşgörümüzün onun için tükenmediğini (çok kırgın olmak olabilir belki) anlamasını bekleyebiliriz.
Sevgimizi samimi olarak kestiğimizi anladıklarında tamamen kapanıp, bocalıyorlar. Belki zor olacak ancak; sırf çocuk oldukları için sevmeye devam diyebilirim öğretmenim.