Teneffüste okulun duvarının dibinde arkadaşımla oturuyoruz yerde, kaldırımın kenarına çökmüşüz. Bazı öğrenciler de top oynuyor. Biz de sohbete dalmışız artık ne konuşuyorsak.
Beşlerden bir erkek çocuğu ayakta duruyor, ama fazla da tanımıyoruz. Sadece annesinin evi terk ettiğini, babasının da evlendiğini ve çocuğun dedesiyle kaldığını biliyoruz.
Birden çocuk küütt diye kendisini yere attı, dizimin dibine. Dizleri yerde kafasını göğsüme bastırdı ve kollarıyla olanca gücüyle sıkarak sarıldı bana. Birden öyle şaşırdık ki.
Çocuk öylece kaldı hiç kımıldamadan. O an gel de ağlama
Öptüm saçlarından, sırtını okşadım. Epey bir oturduk kaldık öyle. Çok dehşetli bir andı.
İyi ki öğretmenim. Çocukları çok seviyorum ve onların hayatının bir yerinde iyi bir anı olmak benim için en önemlisi...Sevgi görmeyen sevgiyi sunamaz, yolun bir yerinde karşıma çıkan bütün öğrencilerime o sevgiyi vermeye uğraştım hep. Ders bir şekilde verilir-alınır ama sevgi hiç ölmez yüreklerde...