GÜLMEK:
“Saftır” denme riskini göze almaktır.
AĞLAMAK ise,
“Duygusal” görünme riskini,
AŞIK OLMAK:
'Karşılık görememe' riskini göze almaktır.
SEVMEK ise,
'Terk edilme' riskini..
DÜŞÜNCELERİNİ SÖYLEMEK:
“Dokuz köyden kovulmak ” riskini göze almaktır.
HAYALETMEK:
'' Hayal kırıklığına '' uğrama riskini..
DOĞMAK:
'' Zorlu bir yaşam koşusu'' riskini göze almaktır.
YAŞAMAK ise,
“ Ölme “ riskini..
Ama riskler alınmalıdır.
Çünkü, hayatımızın en büyük riski;hiç risk almamaktır.
Hiçbir risk alamayan kişi, belli korkulardan, üzüntülerden kaçabilir
Ama hiç bir şey hissedemez,öğrenemez,değişemez ve değiştiremez.
Bir düşünürün söylediği gibi,
''Bir gün herkes ölür, ama gerçekten herkes yaşamaz
Garanti arayışlarına zincirlenmiş bir köle olarak yaşarken,
Kazendiklarının bedelini, İnsanlığını özgürlüğünü, kişiliğini, şerefini kaybederek öder.
Şerefle bitirilmesi gereken,
En asil görev hayattır.
Bir lokma ekmek için, şerefini çiğnetmeye,
Bir anlık eğlence için, servetini tüketmeye...
Bir zamanlık mevkii için, el ayak öpmeye,
Günlük menfaatler için, onurunu terk etmeye..
Bir kısım insanlara kızıp;
Tüm insanlara düşman olmaya değmez bu hayat!
(Atakan Korkmaz)