Öğretmenin Kıymeti Pandemide Anlaşıldı
Pandemiyle dijitalleşen eğitimin kalıcı olup olmayacağı dünyada tartışılıyor. Bu noktada eğitimciler, okulların toplumun kritik bir parçası olduğunu belirterek öğretmenin rolünün önemine dikkat çekiyorlar. Tabii öğretmene dijital destek verilmesi şartıyla.
Milliyet'ten Ozan Ömer Kadüker'in haberi: Pandemiyle birlikte tüm dünyada eğitim aksadı, uzaktan eğitim vazgeçilmez oldu. Hibrit, flipped learning gibi farklı isimlerdeki modeller, eğitimin önemli bir parçası haline geldi. Peki, pandemi sonrasında eğitim nasıl şekillenecek? Bu soru, Türkiye’de olduğu gibi dünyada da konuşuluyor.
Türkiye Eğitim Gönüllüleri Vakfı (TEGV) yarın düzenleyeceği 4. Uluslararası Nirun Şahingiray Eğitim Forumu’nda uzmanları bir araya getirerek eğitimdeki yenilik ve gelişmelerin tartışıldığı bir platform oluşturacak.
‘Şok’lara hazır olmalı
Eğitim alanında dünyaca tanınan Sosyal Girişimci, T4 Kurucusu Vikas Pota’nın da “Pandemi Sonrası Eğitim” başlıklı bir sunum yapacağı forum öncesinde Vikas Pota ile TEGV Eğitim Programları Müdürü Devrim Uygan, gelecekteki eğitime dair sorularımızı yanıtladı.
Eğitimin akademik ilerlemeden daha fazlası olduğunu belirten Pota, “Salgının bir sonucu olarak öğrendiğim bir şey varsa, o da okulların toplumumuzun kritik bir parçası olduğu.
Okulların eski haline geri dönmeyeceğini söylemek için çok erken. Pek çok insan teknolojinin öğretmenlerin ve okulların yerini alacağına inanıyor, bunun olacağına inanmakta zorlanıyorum” dedi. Pandemi sonrasında öğretmenlerin rolünün daha da önemli olacağını aktaran Pota, “Yeni normale yön vermelerine yardımcı olmak için öğretmenlerin öğrenme kayıplarının en aza indirilmesi için daha fazla katkıda bulunmaları gerekecek. Ancak deneyimlerimizin bir sonucu olarak öğretmenin rolünün daha da öne çıkacağına inanıyorum. Öğretmenlerin oynadığı rolün neleri içerdiğini evden eğitim döneminde daha iyi gördük” diye konuştu.
Eğitimcilerin teknoloji kullanımına dikkat çeken Pota, “Öğretmenler, öğrenmenin sürekliliğini sağlamak için teknolojiyi benimsemiş olsalar da teknolojinin kullanımı ve öğretimlerine nasıl dahil edileceği konusunda çok daha fazla eğitim ve gelişim sunulmalı.
Hükümetlerin bu yatırımları olmadan eğitim devrimi gerçekleşmeyecek” ifadelerini kullandı. Pota, pandemi benzeri ‘şok’lara dayanabilmek için okulların dayanıklılıklarına yatırım yapılması gerektiğini ve önceliğin bu olmasını da önerdi.
‘Radikal değişim şart’
TEGV Eğitim Programları Müdürü Devrim Uygan ise pandemiyle şartlar ne olursa olsun eğitimin kesintiye uğramaması gerektiğinin yaşayarak öğrenildiğini aktararak, şunları söyledi: “Hibrit eğitim, eğitimin kesintiye uğramaması açısından önemli. Ancak hibrit eğitim yalnızca küresel felaketler nedeniyle değil, çağın çocuklarının ve gençlerinin teknolojinin hızına yetişebilmek için sahip olmaları gereken esnek öğrenme becerisini kazanmaları açısından da kritik öneme sahip.”
Türkiye’de hibrit eğitime geçilebilmesi için iki radikal değişime ihtiyaç olduğunu kaydeden Uygan, “Bunların ilki eğitimcilerin ‘öğretim’ yerine ‘öğrenim’ bakış açısını benimsemeleri ve ‘öğreten’ yerine ‘öğrenme yolculuğuna destek olan’ rolünü kabul etmesi. İkincisi de eğitimde fırsat eşitliği ilkesiyle tüm çocukların teknolojik donanım ve internet erişiminin sağlanması” diye konuştu.
Uzmanlar, pandemi sonrası yeni dönemde, eğitimcilerin “öğretim” yerine “öğrenim” bakış açısını benimsemeleri ve “öğreten” yerine “öğrenme yolculuğuna destek olan” rolünü kabul etmeleri gerektiği görüşündeler.
Yenilikler tartışılacak
TEGV’in yarın düzenleyeceği 4. Uluslararası Nirun Şahingiray Eğitim Forumu’yla eğitim alanındaki yenilik ve gelişmelerin tartışıldığı bir platform oluşturulması amaçlanıyor. “21. Yüzyılda Değişen Öğrenme Kültürü- Değişim Hiç Bu Kadar Gerçek Olmamıştı” temalı forum, TEGV Yönetim Kurulu Başkanı Oktay Özinci, TEGV Genel Müdürü Sait Tosyalı’nın açılış konuşmalarıyla başlayacak. Forumda, “Yaratıcı Toplumlar Yetiştirmek, Eğitimde Fırsat Eşitliği: Yapay Zeka Çözüm Olabilir mi?, Dijital Çağın Çocukları için Kadim Yetkinlikler, Yaratıcı Öğrenme” sunumlarının yanı sıra “Öğrenme ve Teknoloji- Neredeyiz; Nerede Olmalıyız; Nelere Dikkat Etmeliyiz?” ve “Sosyal Duygusal Öğrenme- Gereksinim, Kapsam ve Uygulamaları” başlıklı iki de panel düzenlenecek. Ayrıca dijtal oyun üretme, dijital sanat, çocuklar için felsefe ve daha birçok yenilikçi içerikle 15 atölye de yapılacak.
- 4 26
- 22 Mayıs 2021 01:44 11.510
-
Aktif Haberler
-
Bizler bu süreçte fedakarca işimizi yaptık ama maalesef medyada çok yanlış , öğretmeni incitici ,empatiden yoksun yazılar yayınlandı.Sendikalar da bana göre yeterince hakkımızı savunmadı.Sağlıkçılar kendilerini çok güzel ifade ettiler ama maalesef biz öğretmenler her yerde sessiz kaldık.Bizlere çok haksızlık edildi.Özlük haklarımız açıısından da kötü bir yıl oldu.Fazladan çalıştık.Buna rağmen yatıyor muamelesi gördük.Umarım gelecek yıl bu yıl kadar yıpratıcı olmaz.Ne kadar yorulduğumuzu ancak çeken bilir.
-
Kıyma eti mi?
-
Evet sınıf gecmeyı velıye sorma ısı bitti simdi de notlar için dilekçe alınıyor.Direk e okul şifresi ile kendi çocuklarının notunu kendılerı versın bence.Öğretmen = hükümsüzdür
-
oturduğum sitede ki komşum:''hocam size acıyorum''
Ben:''neden?''
komşum:''çünkü eğitimle ilgili gelişmeleri benimle aynı anda duyuyorsunuz''
sonra düşündüm doğru söylüyor...pandemide herkes gibi bizde uzaktan eğitimi yüzyüze eğitimi ekrandan öğrendik...daha önceden biz haberdar edilebilir miydik diye düşündüm -
Kiymetli halimiz bu ise aksini düşünemiyorum
-
1 nisan geçti sevgili moderatörler.
-
Acaba yan gelip yatarsam maaş yatar mı diyorum deniyorum bakıyorum hesabıma yatmamış. Sonra şaşırıyorum hani yan gelip yatınca maaş yatacaktı. Valla maaş yatar diye yan gelip yatamıyorum.
-
Sırtımızın sıvazlanmasına ihtiyacımız yok. Görevimizi yapmaya devam ediyoruz. Devlet, okulları açarsa gider dersimizi yüz yüze yaparız, açmazsa uzaktan derse devam ederiz. En büyük mahkeme vicdanımızdır. Yattığımız yerde para kazanmıyoruz. Yüz yüze eğitimden çok daha zor olan uzaktan eğitim yapıyoruz. Öğrencilerin, imkansızlık yüzünden derse katılamaması bizim değil devletin sorunudur. Bu şekildeki öğrenciler için içimiz kan ağlıyor, o ayrı mesele...
-
"Hani neredesiniz öğretmenler? Okullar açılsın diye ses çıkardığınızı duyamadık bugüne kadar''
Evet sağolsun
öğretmenlerin kıymetini her fırsatta dile getiriyor ,sesimiz oluyor sayın kanaat önderi.
-
Öğretmen kendi ağzıyla sağda solda saat 10 da derse başlıyorum, köye gitmekten kurtuldum, servis parası cebimde kalıyor, günde 4 ders yapıyorum, aralarda yemeğimi ocağa çamaşırımı makinaya koyuyorum, kahvemi içe içe ders anlatıyorum 9 a kadar yatıyorum derse değerimiz azalır kanaatindeyim.
-
Abartmıyorum kıymeti pandemide yazısını KIYMALI PİDE olarak okudum
-
Bugün sosyal medyada Sağlık Bakanımızın, Haziran ayında 20 yaş üstü tüm herkesin aşılanacağı haberini okudum. Umarım doğrudur. Tez zamanda toplumun % 70'i aşılanıp okullar Eylülde eskisi gibi açılır inşallah.
-
Bu salgın sürecinde hepsi için söylemiyorum, ama belli bir kesim ve yazar çizer, öğretmenlerin psikolojisini, ruh halini düşünmeden rencide etmek ve okulların kapatılmasının sorumlusu öğretmenlermiş gibi göstermeleri beni çok üzdü. Salgının sebebini ve okulların kapatılmasını öğretmenlerin üzerine yıkma gibi trajikomik girişimlerde bulunmaya çalıştılar. Sanki bizim ailemiz yokmuş, sanki biz robotuz, sanki bize virüs bulaşmıyor, sanki biz ölmüyoruz. Bu nedenle ne kıymetimin bilinmesini ne de taktir edilmek istiyorum. Sadece tek isteğim öğretmen kelimesini ağızlarına almasınlar yeter bu kesim. Ve söylediğimin gibi bir an önce herkesin aşılanıp okulların açılması, yüz yüze ve uzaktan kelimelerinin gerekirse sözlükten silinmesi. Nefret ettim bu iki kelimeden düşünün
-
Çok iyi anlaşıldı maşallah. Virüsü yayan ve okulları kapatan öğretmenlermiş gibi;
- Öğretmenler yatmaya alıştı.
- Öğretmenler yatarak maaş alıyor.
- Öğretmenlerin ek dersi kesilmeli.
- Öğretmenlerin maaşları fazla.
Valla şahsen ben ne kıymetimin bilinmesi istiyorum ne de taktir edilmek istiyorum. Ben bu süreçte çok yoruldum. Allah'tan tek dileğim, toplumun bir an önce aşılanıp okulların açılması ve yüz yüze ve uzaktan kelimelerini bir daha duymak bile istemiyorum. -
Öğretmenin kıymeti mi anlaşıldı?Hiç gülesim yoktu...
-
Evinde ders verirken,gürültü yaptığı gerekçesi ile bir öğretmen saldırıya uğruyorsa kıymeti anlaşılmamıştır.
-
Haber ilgimi çekmedi. Yorumları okumaya geldim.
-
Sanırım haberi yapan başka bir ülkedeki öğretmenlerden bahsediliyor yatmaya alıştılar denilerek yerden yere vurulanlar kimdi ?
-
Oğuz3842
"Hepimiz paşayız" -
Çiftçiye, esnafa destek yapıldı.Hatta şimdi sicil affı geliyor.Ogretmene de özel bir 1000liralik hibe yapılabilir.
-
okullar yüz yüze eğitime kapalı olunca hâla öğretmenin yan gelip yattığını düşünerek çalışmadan maaş aldığını düşünen azımsanmayacak bir kesimin olduğu, alınan kararlarda öğretmenin fikrinin alınmadığı bir yerde öğretmene gereken değerin verilmediğini düşünenlerdenim.
-
Geç de olsa doğruyu ikrar takdiri hak ediyor...
-
Yav he he.
-
Milletin uzmanları süreçte aktif rol alıyor. Bizimkiler ( uzman unvanı olanlar tabi. Öbür türlü bizde herkes eğitim uzmanı zaten ) ise onlara bakıp konuşuyor. Şimdiki durumu çözmemişken gelecek için tartışıyor
-
Ne anlaşılması ya
Çok güldüm
-
Bakıcılık mesleği çok önemlidir.
-
Bunu Anlasa Anlasa Yine Biz öğretmenler Anlamışızdır.geri Kalan Kesimde Bir şey Değişmediğine Eminim.yine Kendimiz çalıp Kendimiz Söylüyoruz.
-
İnanmadığım için sadece başlığı okudum ve yorum yaptım.
-
“Salgının bir sonucu olarak öğrendiğim bir şey varsa, o da okulların toplumumuzun kritik bir parçası olduğu.''
Günaydın, atı alan Üsküdar'ı geçti. -
''Uzmanlar'' kelimesini koyduktan sonra istediğin kadar sallayabiliyorsun sanırım... Aslında uzmanların bir şey dediği yok
Canı sıkılan uzmanlar diye lafa başlayıp kendi fikirlerini yazıyor
Kemal Sunal filmindeki gibi: ''Sen de paşasın ben de paşayım. Hepimiz paşayız.'' repliğine döndü bu uzmanlar işi. -
Cehaletin baş tacı edildiği yerde öğretmenin kıymeti de anlaşılmış.. Günün şakası bu olsa gerek.