Öğretmenlerden Bakana Telekonferanslı Protesto/ Video

ne demek istiyorsunuz yani tolstoyevski öğretmenim

Hiç bir şey demek istemedim öğretmenim:)) Zaten mesajım da silindi, iyi oldu:)) Sizin de maşallahınız var, hangi ara okudunuz yaa:)))

Arkadaşlar ben de köyde 11 yıldır çalışıyorum. 2 çocuğumu evde yalnız başına bırakıp gidiyorum. Köyüm merkeze uzak bir köy. Tabiki insan yaptığı çalışmalardan takdir görmek ister.  Ama ben insanlardan takdir görmek için çalışmıyorum. Öğrencilerimin bana sarılıp öğretmenim sizi çok seviyoruz demesi yetiyor. Ben Allah rızası için, aldığım paranın hakkını vermek için çalışıyorum. Atanamayan bir çok öğretmen arkadaşımız var. Ayrıca bakanı izlerken hiç sıkılmadım. Diğer konuşmalarıda çok faydalı buldum. Salonda önümde oturan öğretmen bütün süre boyunca cep telefonunda çocuk gibi oyun oynadı ve başını kaldırıp ne anlatıldığına bile bakmadı. Ben bu davranışları bir öğretmene yakıştıramıyorum.

Hiç bir şey demek istemedim öğretmenim:)) Zaten mesajım da silindi, iyi oldu:)) Sizin de maşallahınız var, hangi ara okudunuz yaa:)))

mesajınız kendi isteginiz üzerine silindi degil mi ögretmenim?

mesajınız kendi isteginiz üzerine silindi degil mi ögretmenim?

Tabiki... Mesajım silindi, iyi oldu dedim zaten... Neden silindi diye şikayet etmedim:)))

ben de 6,5 aylık bebeğimle gittim kardeşimle dışarıda beklediler beni.baktım içeride yer yok ben de çıktım zaten ama sonuna kadar bahçedeydim.dinlediğim kadarıyla içeriği çok da önem arz etmiyordu bana göre.işte görev (

bakan tek partili hükümetlerde pek fazla söz sahibi ve etkinliğe sahip değildir. Kişi değişsede uygulanan politika devam edecektir.

bizde şube müdürü ve müfettiş vardı her söylediği lafa tepki gösterip laf attık arkalarını bile dönmediler

HİKÂYE

Size bir hikâye anlatayım. Ben hikâye anlatayım siz gerçek kabul edin bazıları da masal olarak bilmeye devam etsin.
Bir öğretmen.. Beş sene dağ köyünde tek başına görev yaptıktan bir gün sonra müzik öğretmenlerine başarı belgesi verildiğine tanık olur. Ve hasbelkader kutlama çayında İl Milli Eğitim Müdürü’yle aynı masaya oturur. Tanışma esnasında geçen diyaloğun özeti ‘hmm o köy mü, gördüm o köyü’dür. Bir daha da muhatap olunmaz öğretmenle.
Bir okulda beş yıl görev yapmak başarı olarak görülmeyebilir amenna..
Ama sıfır sorunla bir dağ köyünde beş yılın ardından “hayatta kalmayı” başarmak kimse kusura bakmasın başarıdır..
Umurumda değil artık ne hayat ne de meslek..
Benim yüzüme bir kez olsun nezaketen bakmayan bir müdürüm,
Benim itibarımı yerle bir eden bakanım,
Beni yok sayan koskoca bir sistem var..
Pardon, var-dı.. Var-dık.. Artık yokuz…

Issız bir ada da yaşamışsınız gibi bahsediyorsunuz.

Protestoya katılan arkadaşları kutluyorum.Protesto edenleri siyaset yapmayın diyerek orada oturup laf atanları da kınıyorum.Öğretmenin düştüğü durumdan memnunlar demek ki..

Duruşları için kutluyorum arkadaşları.
---
Ben de bu hafta tam gün AB Projeleri Döngü seminerinde olacağım.Bugün başladı. Yoksa katılsaydım böyle bir tele konferans olayına kesinlikle molaya çıkanlar arasında olurdum.

Şuna artık pek çok kişi emin: İmam-Hatip ortaokulları hariç hiçbir okulun ne olacağı-nasıl devam edeceği-müfredatı-fiziki şartlarının getireceği sorunlar  belli değil daha doğrusu kimsenin umurunda değil.

Az önce bahsettiğim ab proje döngü semineri başka bir ilçede bu arada,günlük 20 Tl masrafım var en az, 5 günde eder 100 TL. "Çok kazanıyorsunuz" diyenlere duyurulur, zorla gönderildiği seminer için yolluk alamayan tek personel öğretmenlerdir herhalde.

Neden bunu yazma gereği duyduğuma gelince, bu akşam haberlerde gördüm,anayasa komisyonu üyeleri meclisin minibüsüyle giriş yapıyorlardı Çankaya Köşkü'ne. Masrafsız yani, ceplerinden para çıkmadan. Ama bizler 1 haftalık ek ders ücretimizi bu uyduruk seminere harcayacağız.

Allah büyüktür diyorum.

Anlayana anlamlı bir protesto olmuş.Öğretmen olarak istediğimiz Hz.Ali'nin kölesi olmayı kabul ettiği,yüce önderimiz Atatürk'ün verdiği değeri geri almak.Maaş zamları ile başlayan grev ve protestolarla öğretmenler toplumda paracı bireyler olarak lanse edildi.Oysa ki eğitimci olarak tek derdimiz mesleğimizin gerektirdiği saygıyı görmekti.
 KİMSE BİZİ SEVMEK ZORUNDA DEĞİL,AMA YAPTIĞIMIZ İŞE SAYGI DUYMAK ZORUNDA.

düğmeye basılmış çark işlemeye başlamış 1950 model bir kömürlü tren ıslak hırçın nefesiyle karanlığa yol almak için sabırsızlanırken sizler yanlış trene binmiş ama ters yöne koşmakta olanlarsınız tren gideceği yere gidecektir siz istediğiniz kadar koşsanızda diyeceğim odur ki  geleceğe değil geçmişe bakılmalı bu günü anlamak için....

Hayırlı günler dilerim.

Sevdiğim sözlerden biri :
- Pis su ile temizlik yapılmaz.

Bakanı, kendilerini dinlememekle suçlayanlar, bakanın hata yaptığını söyleyenler aynı hatayı kendileri yapıyorlar.

(Sen beni -m oyuncağımı- kırarsan, ben de seni -n oyuncağını- kırarım. )

Hatalı olduğunu söylediğimiz bir davranışı kendimiz yaparsak ne kadar inandırıcı olabiliriz ki?

Lütfen hatalı olduğunu söylediğimiz davranışları kendimiz yapmayalım.

sıcak bir salonda saat 2'ye kadar oturduk
ne anladın diye sorarsanız:
hiiiiiiç.

seminerin sonunda birde rapor isteyeceklermiş
hazırlıklı olun

    Bakanımız sağolsun tam bir işletmeci mantığı ile olaylara bakıyor .Dünkü seminerden:
   İşi ehline vermek
   Dürüst olmak