Türkiye birçok meselede olduğu gibi Osmanlıca eğitim meselesinde de bir kavram kargaşası yaşıyor. Toplumun bir kesimi tarihsel geçmişimizden, kültürel birikimimizden kopmamak için Osmanlıca eğitimi kaçınılmaz bir zorunluluk olarak görürken, farklı bir kesim ise bu talebi Cumhuriyet'ten Osmanlı'ya dönüş gibi algılıyor. Peki nedir bu Osmanlıca eğitim meselesi? Osmanlıca farklı bir dil midir yoksa bir alfabe mi? Türkiye halkı neden 100 yıl önceki metinleri okumakta bu kadar zorlanıyor. Bu soruların tamamını Eğitimci-İlahiyatçı ve yazar Erol Erdoğan'a sorduk.
1. Osmanlıca yabancı bir dil midir?Osmanlıca ne yabancı ne de yerli bir dildir, o bir dil değil Osmanlı döneminde Türkçe'nin Arap alfabesiyle yazılmış şeklidir. Bunun için 'Osmanlı Türkçesi' demek daha doğrudur. 'Eski Türkçe' tabiri de Osmanlı Türkçesi için kullanılmaktadır. Bazı metinlerde "Tarihi Türkiye Türkçesi" şeklinde de adlandırılmaktadır. Osmanlı Türkçesi, 24 Oğuz boyunun konuştuğu Oğuz şivesine dayanmaktadır.
2. Osmanlı Devletinde hangi dil kullanıldı?Osmanlıların yazışma ve konuşma dili Türkçe idi. Osmanlı Türkçesi Latin harfleriyle değil Arap harfleriyle yazılmaktaydı. Türkçe'nin Arap harfleriyle yazılması tercihinde Kur'an dilinin Arapça olması etkili olmuştu.
'Osmanlıca' tabiri Tanzimat'la birlikte kullanılmaya başlandı. Daha önceden 'Lisan-ı Türki' veya 'Türkî' denirdi
3. Osmanlı Türkçesi ne zaman terk edildi?Tarihe 'Harf Devrimi' olarak geçen 1 Kasım 1928 tarihinde 1353 sayılı 'Yeni Türk Harflerinin Kabul ve Tatbiki Hakkında Kanun'un kabul edilmesiyle Osmanlı Türkçesi terk edildi. 1932 yılında gerçekleştirilen Dil Devrimi ile bu süreç daha da ileriye taşındı.
4. Osmanlı Türkçesi terk edilince ne oldu?1928 yılında Harf Devrimiyle birlikte Osmanlı Türkçesi terk edilince Anadolu'daki Türklerin ve Osmanlı topraklarında yaşayanların bu alfabeyle yazılmış tüm kitaplarla ilişkisi koptu. Ayrıca anne-babalar, ebeveynler ve toplumun önderleriyle yeni alfabeyle eğitim gören genç nesiller arasında kültürel bağlar zayıfladı, kuşaklararası kültür alış verişi azaldı. Okunmayan kitaplar başka ülkelere haraç-mezat satıldı, kitaplar kütüphanelerde küflenmeye terk edildi. Yılların birikimi bilimsel, dini, sosyal eserler raflarda kaldı, bilim ve eğitim dünyası asırların birikiminden faydalanamadı. Bu da, ilmi zayıflığa sebep oldu.
5. Osmanlı Türkçesiyle yazılmış edebi ve bilimsel kaç eser var?Kütüphanelerimizde Osmanlı Türkçesiyle yazılmış edebiyat, sanat, tıp, müzik, matematik, yemek, biyoloji, astronomi, siyaset, mühendislik ve benzeri alanlarda sayısını tahmin edemeyeceğimiz kadar kitap var. Kitapların yanı sıra milyonlarca belge, yazışma, resmi defter ve doküman da bulunmaktadır. Mesela, Süleymaniye Yazma Eserler Kütüphanesinde seksen bin cilt yazma eser, altmış bin cilt de matbu eser bulunmaktadır. Bunların 35-40 bin cildinin Osmanlı Türkçesiyle yazılı olduğu tahmin edilmektedir. İstanbul Üniversitesi Nadir Eserler Kütüphanesinde ise Osmanlı Türkçesiyle yazılı 25 bin 375 adet matbu eser vardır. Fatih Millet Kütüphanesi, Beyazıt Devlet Kütüphanesi, Fatih Hoca Üveys Kütüphanesi, Nuruosmaniye Yazma Eser Kütüphanesinde de Osmanlı Türkçesiyle yazılmış binlerce kitap bulunmaktadır.
6. Atatürk, Osmanlıca biliyor muydu, Nutuk Osmanlı Türkçesiyle mi yazılmıştı?Mustafa Kemal Atatürk, Nutuk'u Osmanlı Türkçesiyle yazmıştı. 1927 yılında Osmanlı Türkçesiyle basılmış olan Nutuk 543 sayfaydı. Nutuk'un Latin harfleriyle basımı ise 1938 yılında yapılmıştır. Nutuk her baskıda sadeleştirilerek günümüze kadar gelmiştir. Nutuk'un ilk baskısı ile günümüzdeki baskıları arasında kelimeler açısında ciddi fark vardır. Atatürk, Osmanlı subayı olarak yazışmalarını da Osmanlı Türkçesiyle yapmış, notlarını da aynı alfabeyle almıştı.
7. Osmanlı Türkçesi sadece İstanbul'da mı kullanılıyordu?Hayır, Osmanlının hakim olduğu her yerde, yerel ve etnik dillerin yanı sıra hakim dil Osmanlı Türkçesiydi. Bursa, Amasya, Edirne, Konya, Çorum, Kütahya, Diyarbakır, Trabzon, Sivas gibi illerdeki kütüphanelerde, Osmanlıca Türkçesiyle kalem alınmış çok sayıda kitap kendisine dokunulmayı ve okunmayı beklemektedir. Hemen hemen her ilde az veya çok Osmanlı Türkçesiyle yazılmış eserler kütüphanelerde ve aile arşivlerinde bulunmaktadır. Mesela geçtiğimiz yıllarda basına yansıdığına göre Balıkesir El Yazması Eserler Kütüphanesinde 11 bin, Aksaray Halk Kütüphanesinde ise edebiyat, coğrafya, tarih, fıkıh ve tıp alanlarında yazılmış 2 bin 450 Osmanlıca eser yer alıyormuş.
8. Bakanlık 'Osmanlıca'yı okullarda zorunlu hale mi getirdi?Hayır. Tavsiye mercii olan Milli Eğitim Şurasının son şurada kabul ettiği 179 tavsiye kararından biri "Osmanlı Türkçesi dersinin sosyal bilimler lisesinde olduğu gibi, Anadolu imam hatip lisesinde de zorun ders olarak, diğer ortaöğretim kurumlarında ise seçmeli ders olarak okutulması" şeklinde oldu.
9. 'Osmanlıca' zorunlu olursa okullarda Osmanlı Türkçesiyle mi konuşulacak? Ne faydası olacak?Elbette hayır. 'Osmanlı Türkçesi' zaten Türkçe konuşulan bir dildir, farklı bir dil değildir. Osmanlı Türkçesinin öğrenilmesi kütüphanelerde okunmayı bekleyen yüzbinlerce kitaba ulaşmamızı ve onları anlamamızı sağlayacak. Tıptan mühendisliğe, astronomiden matematiğe, edebiyattan siyasete, tarımdan dünya tarihine kadar kendimizin ürünü olan bilgiye ve kitaplara kavuşacağız. Koparıldığımız tarihle aramızdaki duvarlar yıkılacak.10. Osmanlı Türkçesi kolay mıdır?Evet kolaydır. Özellikle Kur'an okumayı bilenler çok hızlıca Osmanlı Türkçesi öğrenebilirler. Ayrıca Arapça, Farsça ve Kürtçe bilenlerin yanı sıra üniversitelerin Tarih, Edebiyat, İlahiyat vb. bölümlerinden mezun olanlar da hızlıca Osmanlı Türkçesi öğrenebilirler.
[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]