Bir öğretmenimizin eklediği yazılıdan aldığım bir metin:
BAKLAVA
Maddi durumumuz küçükken pek iyi değildi, babam eve biraz baklava almıştı. O akşam çayla beraber bir güzel yedik. Ertesi gün Yerli Malı Haftası vardı. Annem de kavanozun içine bir tane baklava; bir kaba da zeytin, peynir koydu. Sınıfa girdim; herkesin önünde börekler, yiyecekler... Sınıfın en sevmediğim çocuğu başıma dikildi ve gülmeye başladı:
—O baklavayı fareler için getirdin galiba, dedi.
Ben o anda utancımdan yerin dibine girdim, herkes gülmeye başlamıştı. Ağlayarak okuldan çıktım, eve gelip anneme bağırmaya başladım:
—Nasıl bir tane baklava koyarsın? Sınıftakilerin çantalarında bir sürü yiyecek, bende ise bir baklava, az zeytin, yarım ekmek vardı. Beni rezil ettin, dedim.
O anda annem kırgın bir şekilde,
—Baklavalardan benim payıma düşen sadece buydu yavrum, dedi.
O anda kendimden nefret ettim, anneme sarılmaya bile yüzüm kalmamıştı.
Biliyorum annem bana kırılmaz ama ben kendime kırıldım böyle bir anneye bunu yaptığım için. On yaşımdan beri affetmesi için dua ederim.
O zamandan bu zamana ağzıma koymadığım tek tatlıdır baklava.