Soma'da Maden Faciası

Ailelerine Allah Sabır Versin...             Allah Rahmet Eylesin...

Dayanılacak gibi değil...ben televizyondan bile izleyemiyorum,canım yanıyor.o annelerin,eşlerin küçücük çocukların canları nasıl yanıyor kim bilir...

Bir kömür, bir evi; hem ısıtır, hem zehirler, hem yakarmış...

emeğin ve emekçinin can güvenliğinin olmadıgını bir kez daha gördük ve Allah geride kalanlara sabır versin vefat edenlerin mekanları cennet olur inşallah

Acaba bu işin fıtratında bunlarda var mı?
TÜRKİYE madenlerde ölümlerde dünya sıralamasının en üst sıralarında yer alıyor. Dünyanın ilk iki büyük kömür üreticisi olan Çin ve ABD’de meydana gelen maden kazaları incelendiğinde taş kömürü için milyon ton üretim başına ölüm oranlarının Türkiye’den düşük olduğu görülüyor. 2008 yılında, Çin’de milyon ton başına düşen ölüm sayısı 1.27 iken, aynı oranın Türkiye’de 5 kat daha fazla olması dikkat çekiyor.
Herkes geleceğine sahip çıksın.

yunus peygamberi kurtaran rabbim kömür ocağında olan işçilerimizi de kurtarır inşallah.Allah ailelerine sabır versin.

Rabbim rahmet eylesin ailelerine sabır versin

allah rahmet eylesın. facia resmen allah sabırlar versin

"Abi beni bırakın Mahmut'u çıkarın onun karısı hamile."
Hala böyle dostlukların var olduğunu bilmek ne kadar güzel.
Rabbim ölenlere zaten rahmetiyle muamele edecek inşallah. Geride kalanlarına sabır versin. Sorumluların cezasını da inşallah ahirete bırakmadan bu dünyada da göstersin.

Rabbim bir daha böyle bir acı yaşatmasın. Ölenlere Allah rahmet eylesin. Ailelerine de sabır versin. Kurtulanlara da çok geçmiş olsun. Hepimiz kardeşlerimiz için dua edelim inşallah.

Hayatını kaybedenlere rahmet.yakınlarına ve acılı ailelerine sabır dilerim.

Soma' da ölen kardeşlerimize  Allahtan  rahmet  diliyor, acılı ailelerine  sabırlar diliyorum.

Sunay Akın:
"Sobaya atıp yaktığınız kömürlerden duyduğunuz  o  çıtır çıtır sesler, aslında madencinin kalp atışlarıdır. " Allah rahmet eylesin, Allah tüm Soma halkına, tüm Türkiye'ye sabırlar versin...

Eprimiş, delinmiş çorap ayakkabının içinde saklanır ama çoluk çocuğa ekmek ölüm pahasına götürülür…

"Çizmelerimi çıkarayım mı?" Bu soru vicdan dağlıyor değil mi?
O soru sömürüden, korkudan, bastırılmışlıktan, gerikalmışlıktan soruluyor.
O soru hastanede azarlayan hemşireden, bankada fırçalayan veznedardan, devlet dairesinde yerin dibine sokan memurdan dolayı soruluyor.
Canımızı acıtan o soru işçinin, çiftçinin, köylünün gittiği yerde hor görülmesi, aşağılanması, ötekileştirilmesi sebebiyle soruluyor...