Şubat Özür Grubu Tayini Kalktı Mı :(

mail atıtım lütfennsessiz kalmayalımm.. dava açalım sendikalara başvuralım bişeyler yapalımm.. doğuda o kadar çaresizim kii

Hocalarım geçen sene manisaya atandım eşim özür gürüubundan manisanın bir ilçesine atandı aramızda 4,5 saatlik bir yol var hiç atanmasa daha iyiydi üzerinden iki atama daha geçti halen bir araya gelemesik. şimdi uygulama değişti il emrine atanan eşinin ilçe emrine veriliyor bizde bu yoktur bu sefer benim dönemimde atananlar öylece kaldı.
  Benim bir ümidim kalmadı bu işten saöyleyecek söz bulamıyorum neydi o özlü söz nerem eğrimi neydi neydi.....atamı sormuşlardı yoksa arkasındaki itemi .....

GÖNDERDİĞİM MAİL: ( Benim özür gurubu atamalarıyla bir ilgim yok ama duyarlı olmak gerektiğine inanıyorum)  

Öğretmenlerin özür durumuna bağlı atamalarının sadece yaz döneminde yapılması demek eşinden çocuğundan ayrı mutsuz öğretmenlerin  gülmeyi bilmeyen  umutsuz nesiller yetiştirmesi demektir.
 
  Seyehatlerinin çoğunda eşlerini yanlarında götüren devlet erkanının empati kurarak hamile eşlerinden binlerce km uzakta onlara ulaşamayacakları mesafelerde bir yıl değil bir gün geçirdiklerini hayal etmelerini  rica ediyoruz ve bazı kararları gerçekten eğitim için verip vermediklerini sorgulamalarını vicdanlarına bırakıyorum.
 
  ATATÜRK ÜN  YENİ NESİLLERİN MİMARI OLARAK GÖRDÜĞÜ ÖĞRETMENLERE HAKETTİKLERİ DEĞER VERMEYEN POLİTİKACILARIN ALTIN YUMURTLAYAN TAVUĞU KESEN ZİHNİYETLE AYNI DÜŞÜNCE YAPISINDA HAREKET ETMELERİ BENİ 2023 TÜRKİYESİ İÇİN ENDİŞELENDİRİYOR...
 
 
 
              PROGRAMINIZDA BAŞARILAR DİLİYORUM        
 
                  DÜŞÜNCEMİ AÇIKLARKEN KİMLİĞİMİ SAKLAMAKTAN UTANARAK TEŞEKKÜR EDİYORUM

bir bakanımızda destek olsun çalışanını düşünsün yaa. gelen gideni aratmasın birkerede. hayalkırıklığı yaşamaktan bıktım

benimde attığım mail bu, biraz ağır olsa da umrumda değil açıkçası..

"Bakana sormak isitiyorum kaç gün ailesinden,eşinden,dostundan,arkadaşlarından,memleketinden ayrı kalmış acaba??hem de 1500-200 km ötelerde..terör saldırılarının içinde,polislere taş atan molotof atan çocuklarla, Türkçe bile bilmeyen insanlarla,öğrencilerle dolu bi yerde yaşamk ve özellikle de eğitim vermek nasıl bir duygu biliyor mu acaba kendisi?? yoksa sıcacık yatağında vicdanı hiç ama hiç sızlamadan şu
öğretmenlerin çektiği çileleri HİÇ düşünmeden rahatça uyuyup, rüyasında gördüğü bir şeyi de sabah kalkıp kanun ve kararname haline getirmek daha mı kolayına geliyor?? zaten böyle giderse öğretmenlerden aldığı beddualar onu mahfedecektir eminim..doğuda çalışan öğretmen duygusuz ve robot olmak zorunda..onun psikolojisi,onun yaşam koşulları,onun mesleğini yapma gayreti KİMİN UMRUNDA SORMAK İSTİYORUM?? bir gün bi gelsinler ve doğudaki öğretmenin halini görsünler,sadece BİR GÜN..ben eğitim özrünü kullanmak istiyorum eğitimime devam etmek isityorum kaydımı yaptırdım ancak ağustos atamasını kaçırdığım için bi dönem derslerden kalıp şubatta tayin isteyecektim,şuanda ise BİR SENE derslerden kalıcam..böyle bi uygulama olamaz..adı üstünde özür bu, isteğe bağlı bi atama değil,ÖZÜR GRUBU ATAMASI...Hasta olup ölüyo olsak bakan "hayır şimdi hasta olamazsın,ölemezsin, bi dahaki özür grubunu beklemek zorundasın" diyecek anlaşılan!!!!...Bakan özür grubunun bunun ne anlama geldğini kesinlikle bilmiyor..."

bence doğru bir karar senede 1 defa tayin olmalı.sürekli giden gelen öğretmenler eğitimi de aksatıyor.ortama uyum süreci falan derken dönem bitiyor.zaten herkes kadroya geçti tayinler büyük çoğunlukla her sene olur inş...

hocam senede bir kere yapılcak atamalrın adeletli yapılacağınımı sanıyorsun sen?? il dışı atamayı.özür grubu atamasını gün farkıyla hatta 1 günle kaçıran arkadaşlarım oldu peki neden biliyo musun??m eğitim kararnameleri gönderip göreve başlatmadığı için...adamları 1 eylülde göreve başlatıyo ama atamada 31 ağustosu baz alıyo bu nasıl bi haksızlıktır acaba???biz de istiyoruz eğitim öğretim aksamasın diye kışın ortasında yer değiştirmeyelim idye..ama yaptıkları bu olunca bizim elimizden gelen bişey olmuyo ne yazıkki..özür grubu atamasını bekleyen biri olsaydın einle aranda  kmler olsaydı, eğitim hakkını kullanamadan yok yere derslerden kalsaydın eminim doğru bi karar olduğunu söylemezdin hocam..

Sayın Başbakanımız, Sayın Milli Eğitim Bakanımız, Sayın Yazarlar ve Kamuoyunun Dikkatine;

... “…14 Eylül 2011 tarihinde, Resmi Gazetede yayınlanan “652 sayılı Millî Eğitim Bakanlığının Teşkilat ve Görevleri Hakkında KHK’nin, 7 Bölüm 37. Madde 3. fıkrası ile…”

Öğretmenlerin özür grubu atamalarının “sadece yaz döneminde” yapılacağı hükmü getirilmiştir.

Bu hükümle Şubat ayında Özür Grubu atamalarına başvurmayı düşünen öğretmenler olarak ciddi bir mağduriyet ile karşı karşıya geldik. Başta Başbakanımız olmak üzere, tüm yöneticilerimizin aile bütünlüğüne dair duyarlı olduğu bilinmektedir. Gene bu durum anayasamız ile güvence altında da bulunmaktadır.

Bununla beraber sağlık özrü ve eğitim özrü durumlarının da bahsi geçen madde ile ortaya çıkardığı mağduriyetlerin giderilmesi gerekmektedir. Özellikle sağlık durumu özründe, sağlıkla ilgili bir özrün, belirli bir zaman periyoduna bağlanması, tıpkı aile özrünün zaman periyoduna bağlanması gibi sakat sonuçlar doğuracağı açıktır.

Ayrıca Eylül ayında yeni göreve başlayan öğretmenlerin “2 sene boyunca” özre bağlı atama isteğinde bulunabilmelerinin de önüne geçilmiştir.

Şimdiye kadar sadece aday memurlara özür grubu kapsamında yer değiştirme imkanı vermeyen bir hukuksal zemin varken, bahsi geçen KHK ile özür grubu yer değiştirme dönemini sadece yaz dönemiyle kısıtlamış ve Eylül ayında göreve başlayan binlerce öğretmen 2 yıl boyunca ailelerinden, eşlerinden, çocuklarından uzakta kalacaktır.

Öğretmenlerin ailelerinden veya sağlık sebebiyle zor durumda olan yakınlarından daha uzun süre uzakta çalışmaya mecbur edilmektedir. Ayrıca Yüksek öğrenimlerini yapmak isteyen öğretmenlerin de önleri kesilmiştir.

Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının 41. maddesinde "Aile Türk toplumunun temelidir. Devlet ailenin huzur ve refahı için gerekli tedbirleri alır" denilmektedir. Bu kanunla getirilen uygulama ise aile birliği ve bütünlüğüyle çelişen bir uygulamadır.

Eğitimde verimin ve kalitenin yükseltilmesi amacıyla öğretmen yer değiştirmelerini sınırlandırmak, ailelerinden uzakta yaşamak zorunda bırakılan öğretmenlerin sınıflarında verimsiz ve bu öğretmenlerin psikolojilerini olumsuz kılacaktır.

Varolan KHK maddesinin hiç kimseye ve hiç bir kuruma getirisi olmayacaktır.

Başta Sayın Başbakanımız ve Milli Eğitim Bakanımız olmak üzere tüm saygıdeğer devlet adamlarımızın bu mağduriyeti gidereceğine inanıyor. Gereğinin yapılmasını umutla bekliyoruz.

ŞUBAT 2012 ÖZÜR GRUBU MAĞDURU ÖĞRETMENLER

ne denilir bilemiyoruz. ben de eşimden ayrıyım tüm umutlarım şubata kalmıştı. onu da elimizden aldılar.allah aşkına ne zor bir şeydir yaşayan bilir sayın bakan duy sesmide kıyma bize. arkadaşlar sesiz kalmayın bu duruma bugün bize yarın başkalarına.

anayasamızın 42, maddesinde kimse eğitim ve öğretim hakkından yoksun bırakılamaz diyor...anayasamızın yine 41, maddesinde de aile türk toplumunun temelidir...diyor yani aile bütünlüğü de yasa ile korunmuştur.bu ülke eğer bir muz cumhuriyeti değilse kimse kanunların üzerinde değildir o halde sayın bakanın bu çılgın projelerini yerine getirmesi için anayasının bu maddelerini de değiştirmesi gerekmiyor mu??? sendikaların hukukçuları nerede acaba???

yeter artık hergün aleyhimize bi haberle karşılaşıyoruz artık tahammülüm kalmadı resmen yarın acaba ne değişecek diye tereddütteyiz ya sabır

herkese selam arkadaşlar kesinlikle sesiz kalmayalım.herkes elini taşın altını koysun burada siz aileleri ayırıyorsunuz.daha ötesi yok....

arkadaşlar bu durum kasım daki sağlık durumu atamalarını etkilemiyor dimi..

Yönetmeliği yayınlamadan birşey yapamazlar ve yayınlasalar bile klasik olarak yaptıkları işi yapar ve ek madde koyarak bu seneye mahsus olmak üzere son kez ocakta atamalar yapılacaktır derler. Meb bu, ne zaman bi işi doğru yapmış ki...

hocam ne kadar iyi niyetlisiniz keşke mebtekilerde sizin gibi olsaydı.ama öyle olmadıklarını çok iyi biliyoruz.Allah bizi bu duruma düşürenlerden inş sorsun.burda şu an yapacağımız 2 şey var.birincisi oturup beddua etmek ikincisi de sesimizi olabildiğince duyurmak.ne yapılacaksa hep beraber yapmalıyız

tabi ki etkiliyor hocam. maalesef...