Uzman Ve Başögretmenlik Süreci

20 yılın üzerinde çalışma süresi olan ve bu yıl yapılan sınavla uzmanlığı alanlara başöğretmenlik için düzenleme yapılması gerektiğini düşünüyorum. Önceki sınava yılı yetmediği için giremeyenler var. Ücretsiz izinde olanlar (askerlik, doğum vb. ), birkaç gün, hafta, ayla kaçıranlar çok oldu. 10 yıl uzman öğretmenlik yapmış olma şartı en çok sınavı az bir farkla kaçıran kişileri etkiliyor. Normal şartlarda 58-65 yaş aralığında emeklilik olacağı düşünülürse bahsettiğim grup en fazla 10 yıl civarında başöğretmenlik tazminatından yararlanabilecek.

Hocam bakan beyin bununla ilgili bir aciklamasi var idi. Yüksek lisans yapanlar için detay da verdi ama diğerleri için henüz bir netlik yok. Kesinlikle bir duzenleme yapılmalı ve yapılacağı düşüncesindeyim.

Yaklaşık otuz kusur yıl,otuz öğrenciyle,haftada otuz ders ve bu maaşlarla ,bu veli profilleriyle ve de bu hayat pahalılığında   çalışmak çok zor arkadaşlar..

haddimi bildirdiniz teşekkür ederim... konu nerden nereye geldi .
yazı dilinde ifadeler eksik kalınca anlatılmak istenen, anlatmaya çalışan kişi ne derse desin karşı taraf anlamak istediğini anlıyor. neyse ne demek istediğimi anlayan anlamıştır nasılsa önemli değil...
isteyen 100 yaşına kadar çalışsın isteyen 50 .ben kendi sınıfıma kendi çocuklarıma bakarım...

Rica ederim hocam, hiç önemli değil, bazen bunu birilerinin yapması gerekiyor... Biz, sizin anlatmak istediğinizi, sizin anlatmak istediğiniz şekilde anladık. kendi istediğimiz şekilde değil. Hiç merak buyurmayın.
Ve nihayet son cümlenizde hemfikiriz: Evet, herkes istediği yaşa kadar çalışsın.

  [linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]   Hocamız benimde kısmen eleştirdigim ifadeleri olsa da kendi gözlemleridir, düşüncesidir, görüşlerine katıldığım ve itiraz ettiğim bölümleri de kendi açımdan ifade ettim. Ben sizin nezdinizde fazla alinganlık gösterip adeta "had bildirme" veya  "linç kültürüne" dönüşmesinden rahatsız oldum.
Yukarıda alintiladigim bölümdeki genç meslektaşlarımıza yonelik gözlemlediğiniz durumlardan genç meslektaşlarımız alınganlık gösterip sizinle aynı tondan cevap verseler bu kadar hoşunuza gitmezdi eminim
Sevgi önemli hem de çok önemli ama sorunların ve yanlış anlaşılmaların çözümünde empati de işe yarıyor hocam sizden birkaç yaş genç ama yaşlı grubuna giren bir öğretmen olarak naçizane tavsiyem.

Hocam gerekiyorsa bazen birilerine had bildirmek, bildirilir. Birisi sizden akıl istemiyorsa öyle üst perdeden insanlara akıl dağıtmak hoş bir şey değil. Ben de sizin ve diğer arkadaşlarım gibi görüşümu yazdim. Linç kültürü demişsiniz kimsenin kimseyi linç ettiği yok. Bence siz Seda hanım'la aramızdaki bu konuşmalardan dolayı fazla alınganlık göstermişsiniz.
Genç arkadaşlara gelince: ONCELİKLE kastettiğim grup Z kuşağı olarak adlandırılan gruptu. Yani henüz lise evresinde olup maalesef evden çok çıkmayan vb vb olan gruptu. Bu çocuklar da yetişip bütün meslek gruplarında aramızda olacaklar. Evet daha sonra da, çok yeni, çok genç bazı  öğretmenleri kastettim. Onların ciddi bir kısmının biz yaşlardaki insanların dörtte biri kadar yaşam enerjisi ya da çalışma isteği Evet siz, şimdi bu bir kısım kelimesine de takılacaksınız bunu da açıklayayım: Dün uzun mesajimi okula girmeden önce arabanın içinde acele ile yazdığım için, o kelimeyi atlamış olabilirim.Ancak, bu söylemimden rahatsız olanlar olsaydı zaten yazarlardı.
Empati demişsiniz, biz zaten empati kuruyoruz, siz merak etmeyin. Ama empati de bir yere kadar hocam. Zira empatide sabır da yorulur... Çünkü bizler de insanız.

Mesele yaş meselesi değil. Bulunduğun işte ne kadar emek verdiğin, ne kadar gayret gösterdiğin ve ne kadar yaptığın işi layıkıyla yaptığındır. Öyle öğretmen arkadaşlarımız var ki yaşı kaç olursa olsun ilk günkü çabayı gösterip mesleğe yeni başlayanlarla aynı heyecanı ve coşkuyu yaşayabiliyor. Ama aalesef öyle meslektaşlarımız da var ki akşam olsun da eve varalım modunda ay başını bekleye bekleye vakit geçiriyor. O yüzden yaş konusuna çok fazla takılmamak lazım. Ancak şu da bir gerçek ki son dönemdeki yaşadıklarımız, değişen öğrenci profili, toplumun öğretmene bakışı maalesef bizlerdeki enerjinin ve isteğin büyük bölümü yok etti. Yine de mesleğini ilk günkü sevgi ve istekle yapan tüm arkadaşlarımı tebrik ediyorum...

Yaklaşık otuz kusur yıl,otuz öğrenciyle,haftada otuz ders ve bu maaşlarla ,bu veli profilleriyle ve de bu hayat pahalılığında   çalışmak çok zor arkadaşlar..

gerçekten zor hocam ama çevremde maddi yetersizlik nedeniyle emekli olup geçinemediği için özel okulda çalışmaya başlayan öğretmenler çok fazla iş dönüp dolaşıp paraya geliyor ne yazık ki

25 yıl çalışan da emekli olsun artık bi zahmet. ne bilgiler güncelleniyor ne teknoloji takip ediliyor...ne enerji kalıyor ne hırs...ayrıcalıklar olabilir ama insan anatomisi diye birşey var işini layığı ile yapan bir öğretmen için 25 yıl bile yorucu bir süreç

... Ki gençlere bakıldığında, hayattan bezmiş, sanki dünyalar başına yıkılmış vaziyette, asosyal, kendini eve kapatmış insanlara hal hatır sormaktan iki kelam etmekten bile çekinir vaziyette dolaşıyor olduğunu gözlemliyorum ben de... Bunu ne yapacağız peki?

Değerli hocam. Yukarıda hocamızın tartışma fitilini ateşleyen ilk mesajı, alttada sizin verdiğiniz cevap.
Bana göre ikisi de sorunlu değil ve kişisel görüşlerdir, had bildirecek bir durum da göremiyorum herkes kendi düşüncesini yazar katılır ya da katılmaz o kadar.
Hocamız belli bir yaş üstü hocalara yönelik kendi gözlemlerini düşüncesini yazmış, siz de cevabınızda tam tersi genç öğretmenlere yönelik gözlemlerinizi yazmışsınız.Üslup olarak bana göre hiçbir farkı yok. Eğer bir konuda birilerine had bildirme ihtiyacı hissediyorsanız ve bunun üzerine siz aynı şeyi yaparsanız bana göre hiçbir farkınız kalmaz.
Bir hocamız yazmıştı '' bu da dahil bütün genellemeler yanlıştır'' diye.
Bence temel problem burada. Ben bu tartışmanın tarafı değilim. Bir mesaj yüzünden kimseyi incitmenin anlamı olmadığını düşünüyorum.
Saygılar sunarım

gerçekten zor hocam ama çevremde maddi yetersizlik nedeniyle emekli olup geçinemediği için özel okulda çalışmaya başlayan öğretmenler çok fazla iş dönüp dolaşıp paraya geliyor ne yazık ki

Hocam çocuğum 7.sınıf ve mecburiyetten dolayı geçen yıl özel okula verdim. 19 bin olan ücrete şimdiden mesaj atmışlar seneye %60 zam diye. Bugünün koşullarında yaklaşık 2 maaşım oraya gidiyor. Bu durumda emeklilik gelse bile nasıl emekli olayım.
Dün çocuğun (özel) okulundaki birkaç öğretmenle sohbet ediyorduk.3600 ve uzmanlık meselesinden muzdaripler. Konuya çok hakim değiller ama korku almış çünkü emekli öğretmen sayısı artarsa bu öğretmenler özel okullara yönelir bir iş bulmakta zorlanırız diye düşünüyorlar.

Herşey para tabiki. Sağlık parayla, mutluluk, huzur, parayla, ulaşım, alışveriş vb her şey para. Değil diyenler kendini kandırıyor. Sadece yeterince parası olanlara herşey para değil.

Bu konu daha çok su götürür gibi tartışmalar bitmiyor
Maksat kırıcı olmamak burada kimse karar verici konumunda değil o da bir gerçek

Bugün 60 yaşını geçmiş bir hocamız (tek maaşlı olduğunu da varsayarsak) hala kirada oturuyorsa, istese dahi maddi şartlardan, çocuklarının geleceğini düşündüğünden ötürü emekli olamıyorsa, emekli olduğunda verilen ikramiye ile bir evin çeyreğini dahi alamıyorsa nasıl emekli olsun bu hocamız? Onu-bizi bu hale getirenler utansın.

Herşey para tabiki. Sağlık parayla, mutluluk, huzur, parayla, ulaşım, alışveriş vb her şey para. Değil diyenler kendini kandırıyor. Sadece yeterince parası olanlara herşey para değil.

Bir büyüğümüz diyordiki, para bendeki belayı alır ,sana verir 🙃 Para elbette önemli.

Had bildirmek kelimesi gerçekten çok kırıcı olmuş.Gidip senin hakkını savunmayanlara seni asgari ücret seviyesinde maaş alan bir meslek grubuna dönüştürenlere had bildiremeyen gelip burda kendi meslektaşına gereksiz yere kırıcı olup bunun mutluluğunu yaşıyor.Ağlanacak hale gülmek bu olsa gerek.

Bir büyüğümüz diyordiki, para bendeki belayı alır ,sana verir 🙃 Para elbette önemli.

hocam o büyüğünüz paranızı istiyor olmasın

Mahkemenin kararını bekleyelim