Yeni Öğretmenlere Altın Tavsiyeler...

kendimizle ilgili her türden evrağın aslını bu mümkün değilse "aslı gibidir" onaylı birer örneğini almalıyız ve dosyalamalıyız.

Elektronik ortamda olanları bilgisayarda ve yedekli olarak muhafaza etmeliyiz.

Bu önerimin ne kadar gerekli olduğunu size zaman gösterecektir.

neden mi?
idareci ipleri elinde tutan adamdır.akıllı idareciler kendileri ile dalaşanları uzun süre sesiz kalır.Ama ellerine düştüğünde perişan eder.siz daha yeni başlarken böyle bir duruma girmeyin.alışkanlık yapar ve bir ömür boyu huzur bulamazsınız.

idareci olmayı da düşünmeyin.öğretmenliği öğrenmeye gayret edin.idarecilik stresli bir iş.çabuk tükenirsiniz.öğretmenliği de unutur geri dönmeye cesaret de edemezsiniz.

sakın idarecilerle dalaşan öğretmenlerin suyuna gitmeyin.

sayın öğretmenim yazdıklarınızı okudum ve irdeledim:

Eğer durduk yere ve dediğim dedik şekilde hareket edenler varsa yaZdıklarınıza katılıyorum.

Eğer idarecilerle sebepsiz ve kişisel nedenlerle problemler yaşayan varsa (sizin tabirinizle dalaşan) dediklerinize katılıyorum.

Ancak hakkı ve hukuku önemsemek bağlamında ve bunları mesleki yaşantısının kırmızı çizgisi getirmek adına "yanlışa bu yanlıştır" demek gerekiyorsa da demek gerekiyor. Salt idareci oldukları için doğruyu söylememezlik yapmamak gerekir. Aman ağzımızın tadı bozulmasın diye ise yanlış  durumunda susmak hiç doğru olmaz.

Sırf idarecilerle dalaşmayacağız derken çocukların, masumların ve hakkı gasbedilenlerin hakkı ne olacak!!!

"Her kapının bir kilidi" olduğu gerçeğinden hareketle öğrencilerimizi iyi tanımaya ve onları hayata hazırlarken hangi anahtarı kullanarak öğretmenlik (rehberlik, büyüklük, kılavuzluk) yapacağımızı tespit etmemiz gerekir. Bunu iyi bir gözlemle ve ön yargılardan uzak kalarak becerebiliriz.

Öğrencimizi ne kadar tanıyabilirsek o kadar etkili eğitim ve öğretim hizmeti verebileceğimiz düşüncesindeyim.

sayın öğretmenim yazdıklarınızı okudum ve irdeledim:

Eğer durduk yere ve dediğim dedik şekilde hareket edenler varsa yaZdıklarınıza katılıyorum.

Eğer idarecilerle sebepsiz ve kişisel nedenlerle problemler yaşayan varsa (sizin tabirinizle dalaşan) dediklerinize katılıyorum.

Ancak hakkı ve hukuku önemsemek bağlamında ve bunları mesleki yaşantısının kırmızı çizgisi getirmek adına "yanlışa bu yanlıştır" demek gerekiyorsa da demek gerekiyor. Salt idareci oldukları için doğruyu söylememezlik yapmamak gerekir. Aman ağzımızın tadı bozulmasın diye ise yanlış  durumunda susmak hiç doğru olmaz.

Sırf idarecilerle dalaşmayacağız derken çocukların, masumların ve hakkı gasbedilenlerin hakkı ne olacak!!!

sayın hocam eksik bıraktığım bir hususu dile getirdiniz.teşekkür ederim.
yapıcı haklı eleştiriyi görmezden gelen sert çıkan idareciler de var.ancak bununla meşgül olmamak gerek.bir daha fikir beyan etmeden işinizi yapın.huzurunuzu kaçıran bir ortamda sağlıklı iş yapamazsınız.bundan sakınmanın önemine işaret ettim.

hak arayışının çok yolu var hocam.alo 147 yi aradınız mı belge ve ispata dayalı bir suçlamadan asla kimse kurtulamaz.
bugüne kadar hiç bir kötü idarecinin eleştiriyle düzeldiğini görmedim.adam kaçarlanmışsa olacağı yok.kendini üzen çok öğretmen gördüm hocam.en başta ben aynı şeyleri çok yaşadım.hoca nasreddin fıkrası gibi arkanızda kimse olmaz.gereksiz tartışmalarla kendinizi yorarsınız.
hem okulda hak gaspı ne olacak hocam.adam öğrenci parası yemişse dediim gibi ispatı vardır şikayet edersiniz hal olur.başka ne olacak Allah aşkın çok büyütüyoruz idarenin işlerini. 

işinizle ilgilenin,asla söylentilerle hareket etmeyin.
Özlük haklarınızı iyi bilin.

sadece mesleki gelişiminiz için çabalayın.bilmediklerinizi sormaktan,danışmaktan çekinmeyin.hiç bir öğretmen sormadan öğretmen olamaz.

işinizi seveceksin.. işinle ve kendinle gurur duyacaksın..
öğrencilerin akadenik başarılarının yanında özgüvenlerini geliştırmek ilk hedefiniz olacak..senin sınıfının en başarısız olan öğrenci başarısızların en iyisi olacak...

hazırladığınız tüm evrakı (plan, zümre, şök, yazılı kağıtları, belirli gün kutlama programları vs.) mutlaka ama mutlaka saklayınız. milli eğitim sonsuz bir tekerrür olduğundan bunları değiştire değiştire kullanacaksınız.

meslekte mutlu olmanın tek yolu "takdir beklememektir". ne milli eğitimden, ne öğrenciden ne de veliden takdir bekleyeceksiniz. işinizi niçin doğru ve hakkıyla yapacaksınız o zaman? cevap: kendiniz için. kimse size teşekkür etmez. (teşekkür etmeyi bilen müstesna şahıslara bir milyonda bir rastlanır bizim camiada). teşekkür, takdir bekliyorsanız işinizi iyi yapmak yerine siyasi yollara grin. sendikacı falan olun. tekrar söylüyorum, sizin dağın başında ne çaba gösterdiğiniz kimse için önemli değil.

son olarak şu tavsiyem var: sizden idareniz bir evrak istediğinde "ama hocam bu çok gereksiz bir evrak..." tribine girmeyin. idareniz de keyfinden o evrakı isteyip saklamıyor. onlardan da isteyen var. zaten bu trip de kimseye fayda getirmez. unutmayın, öğretmen senede 1000 sayfaya yakın evrak hazırlar ve sene sonunda bu 1000 sayfanın 900'ü çöpe gider. ama bu, bu evrakı hazırlamayacağınız anlamına gelmez.

son demiştim ama son bir şey daha kaldı. plan, zümre, şök ve yazılılarınızı büyük bir ciddiyetle hazırlayın. (yukayıda bahsettiğim 1000 sayfalık evrakın en önemli kısmıdır bunlar.) meslekî kalite ve verimliliğinizi bu belgeler çok etkiler. gerisini internetten indirip yıl ve okul adı bilgilerini değiştirip verebilirisiniz, hiç önemli değil.

sınıf öğretmeniysen hemen istifa et yeniden başka bir bölüm oku . yoksa 10 yıl sonra il dışı minumum puanlara bakar beni anlarsın.

16 yıl sonra tekrar öğrenci olacağım ve başka bir ülkede yaşama arzum hiç bu kadar kuvvetli olmamıştı.

hazırladığınız tüm evrakı (plan, zümre, şök, yazılı kağıtları, belirli gün kutlama programları vs.) mutlaka ama mutlaka saklayınız. milli eğitim sonsuz bir tekerrür olduğundan bunları değiştire değiştire kullanacaksınız.

meslekte mutlu olmanın tek yolu "takdir beklememektir". ne milli eğitimden, ne öğrenciden ne de veliden takdir bekleyeceksiniz. işinizi niçin doğru ve hakkıyla yapacaksınız o zaman? cevap: kendiniz için. kimse size teşekkür etmez. (teşekkür etmeyi bilen müstesna şahıslara bir milyonda bir rastlanır bizim camiada). teşekkür, takdir bekliyorsanız işinizi iyi yapmak yerine siyasi yollara grin. sendikacı falan olun. tekrar söylüyorum, sizin dağın başında ne çaba gösterdiğiniz kimse için önemli değil.

son olarak şu tavsiyem var: sizden idareniz bir evrak istediğinde "ama hocam bu çok gereksiz bir evrak..." tribine girmeyin. idareniz de keyfinden o evrakı isteyip saklamıyor. onlardan da isteyen var. zaten bu trip de kimseye fayda getirmez. unutmayın, öğretmen senede 1000 sayfaya yakın evrak hazırlar ve sene sonunda bu 1000 sayfanın 900'ü çöpe gider. ama bu, bu evrakı hazırlamayacağınız anlamına gelmez.

son demiştim ama son bir şey daha kaldı. plan, zümre, şök ve yazılılarınızı büyük bir ciddiyetle hazırlayın. (yukayıda bahsettiğim 1000 sayfalık evrakın en önemli kısmıdır bunlar.) meslekî kalite ve verimliliğinizi bu belgeler çok etkiler. gerisini internetten indirip yıl ve okul adı bilgilerini değiştirip verebilirisiniz, hiç önemli değil.

teşekkür beklememek çok doğru sayın hocam bütün sorunlarını kendin çözeceksin hiç bir şikayette bulunmayacak,yalvarıp yakarmayacak sorunlarını yansıtmayacaksın kurumuna. senden iyi öğretmen yok o zaman.

küçük bir krallık 2.bir vatandaşlık lazım bana .