Yeteeerrrrr!!!!!

Değil bir öğretmen bir insan olarak düşünürsek korkunç bir olay.Hele de insan yetiştiren doğruyu güzeli anlatmaya çalısan biz öğretmenlerin düştüğü durumlara bakın.Sayın meslektasıma geçmiş olsun dileklerimi sunarım.Bu çirkin olayı uygulayan,bu olayı görmezden gelen ve gerekli cezai işlemleri başlatmayan herkesi kınıyorum.

Sendikalar sendika olsa, bu işler böyle olmaz da.
Bizde her şey görüntüden ibaret, ne hikmetse.

Manisa  Akhisar da  60 tane  soruşturma  dosyası  halen  yürütülüyormuş.Bu  dosyaların  50 den  fazlası  köy  okulları  veya  birleştirilmiş  sınıflı  okullarda  çalışan  öğretmenlermiş..
Sizce  neden? Yorumunuzu  merak  ediyorum.
  Saygı  ve  sevgilerimle

Hadi biri kötü, ikisi kötü.

Altmışı da mı kötü bu öğretmenlerin ?

Yorumum şu: Ora insanında bir problem var galiba!

Görev yaptığımız yerlerde özellikle köy ve kasabalarda şu sözleri pek duyar oluyoruz.

- Eskiden öğretmen ciddiye alınırdı.

- Şimdiki öğretmenler eskisi gibi değil.

- Eskiden öğretmene saygı vardı.

  Doğrudur. Eskiden öğretmene saygı daha fazla idi. Eğer öğretmene saygı azaldıysa suçlu öğretmen midir?
 Eskiden yaşadığımız toplum kapalı bir toplumdu. Başta iletişim araçları olmak üzere teknolojik ürünler hayatımızın bu kadar içinde değildi. Ve toplumu yönlendirmek o kadar kolay değildi. Şimdilerde toplum artık açık toplum haline gelmiştir. Başta televizyon olmak üzere bilgisayar (internet), cep telefonu ve diğer teknolojik gelişmeler neredeyse hayatımızın merkezinde duruyor. Bir nevi hayatımızı da kolaylaştıran bu araçlar bizlere birçok şey verse de bizlerden alıp götürdükleri de var. En başında aile bağlarının zedelenmesi, kişisel çıkar ve menfaatçiliğin meşru haline getirilmesi, sahip olduğumuz değerlerin sorgulanması (sorguya çekilmesi) vs. gibi etkenler madden belki güçlü ama manevi yönden uzun vadede etkileri büyük hasarlar oluşturuyor malesef.
 Bu zedelenmeden toplumun her kesimi zarar gördüğü gibi öğretmen de zarar görmekte.
 Bu zedelenmenin öğretmene ait olan kısmı ise televizyon dizilerinde öğretmeni ciddiye almayan, alay konusu yapan, öğretmenin sahip olduğu misyonun farkına varmadan bir eğlence konusu yapmak. Bu ve benzeri öğretmene itaatsizliği marifet olarak gösteren televizyon dizileri farkında olmadan veya bilinçli olarak toplumu yönlendirmede en önemli unsura zarar vermektedir.
  Ayrıca okuldan veya öğretmenden kaynaklanan haklı-haksız olumsuz durumlarda velinin anlayışsız tavırları öğrencileri cesaretlendirmiştir.
  En basitinden bir yazar! hanımefendinin öğretmenler hakkında kullandığı önyargılı, mesnetsiz ve hakaret içeren kelimeler medyanın da iyi bir sınav vermediğini göstermektedir.
  Çözüm olarak öğretmenin ne kadar önemli bir misyonu olduğunu, domates değil, insan yetiştirdiğini herkesin anlaması gerekiyor. Bu konuda sadece vatandaşa görevler düşmüyor. Bizleri yönetenlerinde büyük sorumlulukları vardır.  

Kayseri'de bir ilköğretim okulunda müdür yardımcısı olarak da görev yapan tarih öğretmeni 30 yaşındaki Levet İvecan, makam odasında daha önce uyardığı öğrenci yakınlarının bıçaklı saldırısına uğrayarak yaralandı.



Melikgazi ilçesi Kazımkarabekir Mahallesinde Fevziye Mollaoğlu İlköğretim Okulu'nda müdür yardımcılığı yapan tarih öğretmeni Levet İvecan, tenefüsde 6'ncı sınıf öğrencisi 11 yaşındaki V.A.'yı okul bahçesi dışına çıkmaması konusunda uyarıp, velisinin okula gelmesini istedi. Çocuklarının eve ağlayarak geldiğini gören yakınlarından babası ve amcası olduğu öne sürülen iki yakını, okula gelerek, müdür yardımcısı İvecan'ın makam odasına girdi. Okul müdürü Abdullah Ayata'nın da bulunduğu odada, öğretmene bağırıp hakaret edenlerden biri, iddiaya göre yanında getirdiği bıçakla öğretmene saldırdı.


Müdür yardımcısı ve öğretmen Levet İvecan, saldırıda sağ el parmağı ve başından yaralandı. Ambulansla Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne kaldırılan talihsiz öğretmen, acil serviste tedavi edildi. Başına ve eline dikiş atılan öğretmen, polis aracına bindirilerek ifadesi alınmak üzere Melikgazi Polis Merkezi'ne götürüldü. Öğretmeni yaralayan ve kayıplara karışan iki zanlının yakalanması için polis, soruşturma başlattı.

 

Geçenlerde müdür yetkili bir bayan arkadaşın üzerine yürümüş öğrencinin babası. Diğer meslektaşları da ,bayan ama, izlemekle yetinmişler. Aynı şekilde trafikte arabadan inip öğretmen arkadaşımıza kafa tutan bir sürücüye yaklaşık beş erkek öğretmenimiz bakakaldı. İnsanlık ölecek mi bilmiyorum ama yoğun bakımda olduğu kesin!!!

Televizyonda olayı gördüm ve çok üzüldüm.Ama bu biraz da biz öğretmenlerin suçu değil mi?Hiçbir zaman biraraya gelip birlik olamıyoruz.Kendini adam zanneden herkes okul basıp öğretmen dövmeye kalkarsa bunun önüne geçemeyiz.

ne zaman öğretmenin durumu düzelecek...artık birlik olma zamanı..inş..artık böyle gelmiş ama böyle gitmez....

 Bir ülkede, insanların kariyerini, gücünü, haklılığını sadece para belirlerse. O ülkede parası olanlar  hep haklı ve onların söylediği doğru olarak kabul edilirse burada bu işler normal olarak kabul edilir.
  MilliEğitim Bakanı hep öğrencileri suçlarsa

allah yardımcısı olsun arkadaşımızın .işe iyi tarafından bakacak olursak

yine de çok şanslıymış.en azından cahil biri tarafından tartaklanmış.kendi meslektaşı tarafından öğrencilerinin gözü önünde vurulan öğretmenlerimiz var.

şidetle bu olayı kınıyorum inşallah böyle çirkin olaylar ülkemizde birdaha yaşanmaz

Öğretmenler çocuğun canını biraz yaksa,  veli şikayet etse , iş mahkemeye gitse , mahkeme , öğretmene kademe ilerlemesi cezası verilmesiyle bile sonuçlanabiliyor. Böyleyken çocuğun öğretmene şiddet uygulamasının bir cezası yok.bu nasıl iş? Öğretmenler bu kadar mı değersiz? Ne öğrencilerde ne velilerde öğretmene karşı sevgi saygı  kalmış.Yazık...

hocam sizin görüşlerinize aynen katılıyorum. kıymetimiz kalmamış. örneğin çalıştığım köyde, 30 sene önceki öğretmenin geldiğini gören öğrenciler hazır kıta oluyorlarmış korkularından. bunu anlatıyorlar bana. sonra bunu anlatanın oğlunun kulağı çekilince yanıma gelip, hoca sen benim oğlumun kulağını bi daha çekersen seni milli eğitime şikayet ederim diyor.  sanki biz sadist insanlarız. çocuğun kulağını zevk için çekiyoruz. saygıdan eser kalmamış.

şafakgergin öğretmenim şikayetlerin içeriğini yazmadınız?

  Doğrusu  60  olan  soruşturma  dosyaları  benimle  birlikte  61  oldu.
  Diğer  dosyaların  içeriğini  bilemiyorum.Ama  benimle  ilgili  yapılan  şikayetten  öte  iftiraları  size  yazabilirim.

   1.Öğrencilerinizle  'lan'  'LUN'  diyerek  konuşuyormuşsunuz.
   2.Ders  yapmayıp  sürekli  televizyon  izletiyormuşsunuz.
   3.Ders  yapmayıp  ders  saatlerinde  bahçedeki  ağaçların  altında  yatıyormuşsunuz.
   4. Sınıfınızdan   bir  öğrencinin  kulağından  tutarak  50 cm  havaya  kaldırmışsınız.
   5.Zorla  birinci  sınıf  öğrencilerine  okuma  seti  satmışsınız.
   6.Milli  Eğitimi  bu  köyde  gerektiği  gibi  temsil  edemediğiniz