Yorumsuz! : Haberler

Çevrimdışı umutzorlu

  • Bilge Meclis Üyesi
  • *****
  • 12.558
  • 30.152
  • 12.558
  • 30.152
# 17 Haz 2010 23:38:44
ÖĞRETMEN İLE İMAM KADERİ DEĞİŞTİRDİ

Diyarbakır merkeze 45 kilometre mesafede bulunan 650 nüfuslu Taban Köyü'nde Galatasaray Kulübü eski başkanlarından ve bir süre önce vefat eden Özhan Canaydın'ın yaptırdığı ve adını tışayan okulun Müdürü Meral Bozokalfa ile aynı köyde imamlık yapan Mehmet Nur Akdoğan, yaptıkları çalışmalarla bir çok tabuyu yıkıp, köyün kaderini değiştirdi. Köyde 5 yıldır görev yapan Bozokalfa ile 4 yıldır görev yapan Akdoğan, ele ele verip birlikte çocukları okullu yapmak için çaba harcadı. Evleri tek tek dolaşan öğretmen ile imam, aileleri ikna ederek başta kızlar olmak üzere okul çağındaki tüm çocukları okula kazandırdı.

KÖYÜN İLK LİSELİ KIZI

Müdürü Bozokalfa ile imam Akdoğan'ın yaptığı çalışmalar sonunda 10 derslikli, 206 öğrencisi bulunan ve aşımalı sistemle öğrencilerin de geldiği okulda kız öğrenci sayısı da 104'e ulaştı. Bozokalfa ile Akdoğan ikilisi okulda başarılı gördükleri Hazal Çakır'ı da ailesini ikna ederek liseye devam etmesini sağladı. Diyarbakır 500 Evler Lisesi öğrencisi olan Çakır, köyden liseye giden ilk kız öğrenci oldu.

Dicle Üniversitesi İlahiyat Fakültesi mezunu olan ve Ankara Ünivresitesi'nde doktora yapan imam ehmet Nur Akdoğan, görev yaptığı köy cami içinde bir kütüphane kurmak istediğini okul müdürü Meral Bozokalfa'ya iletip, yardım istedi. Öğretmen ve imam konuyu Kaymakam Cemal Hüsnü Kansız'a bildirip, yardımda bulunmalarını talep etti. Kaymakamında izin vermesiyle birlikte cami içinde asma kat olan ve kulanılmayan bölüme kütüphane kuruldu. Köydeki çocuklar ve gençler her gün ziyaret ettikleri kütüphaneden faylanmaya başladı.

İmam Akdoğan, cemaat ile kıldığı namaz ve verdiği vaaz sonrası oluşturulan kütüphaneye her gün gelen köylü çocuklara da kitap seçimi konusunda yardımcı olduğunu belirtti. Dini kitaplar başta olmak üzere ilmi kitapların da yeraldığı kütüphanede kitapların yetersiz olduğunu söyleyen Akdoğan, "Cumhurbaşkanlığı ve Diyanet İşleri Başkanlığı'ndan kitap yardımı aldık. Ancak bu kitaplar yetersiz. Aslında kütüphanemize hem kitap hem de bilgisayar istiyoruz. Köyde internet olursa çocuklar hem interneti öğrenir hem de internetten dünyaya açılır ufukları genişler. Ve tabiki kitap da istiyoruz. Kütüphanemizin boya badanaya, kitapları koymak için raflara ve çocukların oturması için masa ve sandalyeye ihtiyacı var. Yetkililerimizden ve sesimizi duyan herkesden yardım bekliyoruz" dedi.

Taban Köyü Özhan Canaydın İlköğretim Okulu Müdürü Meral Bozokalfa, imamın kütüphane önerisi kaşısında heyecanlandığını belirterek, "İmam böyle bir teklifle geldiği zaman ilk olarak onu tebrik ettim. Gerçekten çağdaş ve medeni bir talepti. Kaymakam Cemal Hüsnü Kansız'a konuyu açtım. Çok beğendi ve destekledi. Şimdi kütüphaneye hem kitap hem bilgisayar almak istiyoruz. Ancak imkanlarımız kısıtlı. Galatasaray Kulübü Başkanı Özhan Canaydın beyefendi ruhu şad olsun, köy okulumuza çok büyük katkılar sundu. Şimdi hayırseverlerin yardımlarını camimizde açtığımız kütüphane için bekliyoruz. Kütüphanemize kitap, masa ve sandalye ile bilgisayar ve de internet bağlantısı istiyoruz. Köylü çocuklarımızın dünyaya açılmasını ve makus talihini değiştirmesini istiyoruz" dedi.

KÖYDE TEMİZLİK KAMPANYASI

Okul Müdürü Meral Bozokalfa ile imam Mehmet Nur Akdoğan, belli aralıklarla öğrenci ve köylülerle birlikte köy içinde ve çevresinde temizlik yapıyor. Çöpler toplanıyor ve çocuklara temizlik konusunda detaylı bilgiler veriyor. Köylü kadın ve erkeklerle de sık sık konuşarak sorunlarına ortak olan bu ikili, köylünün her türlü sorunlarına çözüm bulmaya çalışıyor.

Köy Muhtarı 38 yaşındaki Mehmet Yıldız ise imam ve öğretmenin yaptıklarından oldukça memnun olduklarını belirterek, "Öğretmen ve imam varken, bana yapacak çok fazla iş kalmıyor. Her işi onlar yapıyor. Allah razı olsun onlardan. Köyümüzde kimse çocuklarını okula göndermiyordu. Onların sayesinde şimdi herkes hem kız hem de erkek çocuklarını okula gönderiyor. Okula kızlarını göndermeyen olursa hem imam hem de öğretmen gidip ikna ediyor. Köylülerimiz özellikle kız çocuklarının yatılı okumasını istemiyor. Ama eğer taşımalı olursa herkes kızını okula gönderir" dedi.

Köydeki 11 öğretmende müdürleri ve imama yaptıkları çalışmada büyük destek veriyor.

Çevrimdışı umutzorlu

  • Bilge Meclis Üyesi
  • *****
  • 12.558
  • 30.152
  • 12.558
  • 30.152
# 21 Haz 2010 13:56:31
Sigara yasağı kalkıyor mu?
Danıştay, yasak için Anayasa Mahkemesi'ne dava açtı

Danıştay, kahvehanelerde sigara içilmemesi yasağını Anayasa'ya aykırı bularak, bu konuda yasak getiren yasa hükmünün iptali için Anayasa Mahkemesine başvurdu.

İzmir Kahveciler Odası, kahvehanelerde sigara içilmemesini öngören 4207 sayılı Tütün Ürünlerinin Zararlarının Önlenmesi ve Kontrol Hakkında Kanun hükümlerinin uygulanmasına ilişkin Başbakanlık Genelgesinin 1. maddesinin iptali ve yürütülmesinin durdurulması istemiyle Danıştayda dava açmıştı.

Kahveciler Odası, dava konusu düzenlemeye yasal dayanak olan 5727 sayılı düzenlemenin 3. maddesinin 1. fıkrasının (d) bendinin de 'özel girişim özgürlüğü ve mülkiyet hakkını ihlal ettiği, eşitlik, ölçülülük ve gereklilik ilkesine aykırı olduğu' gerekçesiyle Anayasa'ya aykırı olduğunu öne sürmüş ve bu maddenin iptali ve yürürlüğünün durdurulması için Anayasa Mahkemesine başvurulmasını istemişti.

İzmir Kahveciler Odası'nın başvurusu, Danıştay 10. Dairesi tarafından değerlendirildi.

SADECE KAHVEHANE İBARESİNİ ANAYASA'YA AYKIRI BULDU

AA muhabirinin aldığı bilgiye göre, Daire 5727 sayılı yasanın 3. maddesinin 1. fıkrasının (d) bendindeki 'Özel hukuk kişilerine ait olan lokantalar ile kahvehane, kafeterya, birahane gibi eğlence hizmeti verilen işletmelerde' şeklindeki, tütün ürünleri tüketiminde mutlak yasak getiren kuralda yer alan 'kahvehane' ibaresini, Anayasa'ya aykırı buldu.

Daire, söz konusu bentteki 'kahvehane' ibaresinin iptali için Anayasa Mahkemesi'ne başvurulmasına oy birliğiyle karar verdi.

Tütün ürünlerinin tüketiminin kamu sağlığı ve çevresel etkiler bakımından büyük sorun yaratması nedeniyle, tütün ve tütün ürünlerinin zararlarından korunmaya yönelik önlemlerin alınması kapsamında yasal düzenleme yapmanın Anayasa ve Dünya Sağlık Örgütü Tütün Kontrolü Çerçeve Sözleşmesi gereği olduğu ifade edilen kararda, 'Ancak getirilebilecek yasak ve sınırlandırmaların, ticari işletmelerin varlıklarını sürdürebilmelerini ölçüsüz bir şekilde zorlaştırmaması, işleticilerin çalışma özgürlüklerini kullanmalarını ağır bir takım şartlara bağlamaması gerekir' denildi.

'ÇALIŞMA ÖZGÜRLÜKLERİ SINIRLANDIRILMIŞTIR'

Danıştay 10. Dairesi kararında, 5727 sayılı yasanın söz konusu maddesiyle 'kahvehane işleticilerinin faaliyetlerini sürdürebilmeleri zorlaştırılarak, ekonomik çıkarlarının göz ardı edildiği, ölçülülük ilkesine aykırı biçimde çalışma özgürlüklerinin sınırlandırıldığı' kaydedildi.

Kahvehanelerin toplum hayatında 5 yüz yıla yakın geçmişi olduğuna ve ilgili kamu idaresinden ruhsat almak suretiyle faaliyette bulunduğuna işaret edilen kararda, 'Dinlenilip, vakit geçirilen kahvehanelerde, çay, kahve gibi içeceklerin yanı sıra tütün ürünleri de geçmişten bu yana tüketilmektedir. Dolayısıyla tütün ürünleri tüketimi ile ilgili yapılacak yasal düzenlemelerde de, kahvehanelerin bu özellikleri ve nitelikleri mümkün olduğunca korunarak anılan iş yerlerinin işlevlerini sürdürebilmeleri sağlanmalıdır' değerlendirilmesinde bulunuldu.

'UYGUN BİÇİMDE SINIRLANDIRMA GETİRİLMESİ MÜMKÜNDÜR'

'Tütün ürünlerini tüketmenin kişi özgürlüğü alanına girdiğine' işaret edilen kararda, şu değerlendirmelere yer verildi:

'Genel sağlığın korunması amacıyla bağımlılıkla mücadele edilip, tütün ürünlerinin tüketiminin azaltılması yönünde yasal düzenleme yapılırken, söz konusu tüketimin, sonuçta kişi özgürlüğü alanına girdiği de göz önünde tutulmalıdır. Tütün ürünlerinin tüketiminde genel sağlığı korumak amacıyla uygulanacak yasak ve sınırlamaların, bir yandan kahvehane işleticilerinin çalışma özgürlükleri, bir yandan da tütün ürünlerini tüketenlerin kişisel özgürlükleri gözetilerek, ölçülülük ilkesine uygun biçimde belirlenmesi hukuki bir zorunluluktur.

Devletin, ticari işletmelerin güvenli ve kararlı bir biçimde faaliyetlerinin devamı için önlem almakla görevlendirilmiş olması karşısında, kahvehaneler açısından tütün ürünlerinin tüketildiği/tüketilmediği bölüm ayrımına gidilmesi, kahvehanelerin büyüklüklerine göre yasak uygulaması ya da başka ayırt edici özellikler belirlenmesi suretiyle çalışma özgürlüğü ve kişi özgürlüğünün özüne dokunulmaksızın ölçülülük ilkesine uygun biçimde sınırlandırma getirilmesi mümkündür.'

GÖZLER ANAYASA MAHKEMESİ'NDE

İzmir Kahveciler Odası'nın açtığı sigara yasağıyla ilgili davanın Danıştay tarafından AYM'ne götürülmesi tartışma yarattı.
Türkiye Yeşilay Cemiyeti Genel BaşkanYardımcısı Sefa Saygılı, Danıştay'ın, kahvehanelerdeki sigara yasağını iptali için Anayasa Mahkemesine götürme kararı konusunda, "Yasa yumuşarsa gerisi gelir. Ülkemizin yaptığı en önemli ve yararlı yasalardan biri budur" görüşünü dilegetirdi.
Saygılı, "Türkiye yasayı en iyi uygulayan dünyadaki 6 ülkeden biridir. Yasanın delinmesine karşıyız. Kahvehanelerde pasif içicilerin hakları korunmaktadır" dedi.

Çevrimdışı zalim09

  • Bilge Üye
  • *****
  • 7.885
  • 16.332
  • Öğretmen Adayı
  • 7.885
  • 16.332
  • Öğretmen Adayı
# 21 Haz 2010 13:59:48
Cumhuriyet Gazetesi Baş Yazarı İlhan SELÇUK 85 yaşında tedavi gördüğü hastanede hayatını kaybetmiş...

Çevrimdışı FİDANSSS

  • Tecrübeli Üye
  • ****
  • 107
  • 123
  • 107
  • 123
# 21 Haz 2010 16:18:38
Allah geride kalanlara sabır versin
Allah rahmet eylesin

Çevrimdışı seço58

  • Bilge Üye
  • *****
  • 3.343
  • 41.702
  • 4. Sınıf Öğretmeni
  • 3.343
  • 41.702
  • 4. Sınıf Öğretmeni
# 21 Haz 2010 16:30:30

Bazı yazarlar düşünürler, topluma yön veren insanlar, kalemler vardır. Nadir yetişen, eğilmeden bükülmeden düşünen ve bunları yazan biriydi. Sadece cumhuriyet ailesi değil Türk toplumunun, Türkiye’de demokratik laik cumhuriyetin ilke ve devrimlerine yürekten inanan tüm insanlarsın meşalesiydi. Onun yerinin dolmayacağını düşünüyorum. Anti emperyalizm mücadelesinin önemli kilometre taşlarından biriydi.
ÖNDER SAV dan(güzel bir ankatım olduğu için aldım)
ALLAH RAHMET EYLESİN.

Çevrimdışı zalim09

  • Bilge Üye
  • *****
  • 7.885
  • 16.332
  • Öğretmen Adayı
  • 7.885
  • 16.332
  • Öğretmen Adayı
# 23 Haz 2010 21:09:44
Hak ve Eşitlik Partisi (HEPAR) Genel Başkanı Osman Pamukoğlu'nun kullandığı otomobilin Yenicağ-Mengen kara yolunda menfeze düşmesi sonucu Pamukoğlu ve eşi yaralandı.

 Alınan bilgiye göre, Bolu'dan Zonguldak istikametine giden Osman Pamukoğlu idaresindeki 06 EE 08 plakalı  otomobil , Yeniçağ-Mengan kara yolu Babahızır köyü yakınlarında menfeze düştü.

 Kazada, Pamukoğlu ile eşi Emel Pamukoğlu yaralandı. Yaralılar, Mengen Devlet Hastanesinde  tedavi  altına alındı.

Osman Pamukoğlu'nun ayağından, eşi Emel Pamukoğlu'nun ise belinden yaralandığı bildirildi.

Çevrimdışı seço58

  • Bilge Üye
  • *****
  • 3.343
  • 41.702
  • 4. Sınıf Öğretmeni
  • 3.343
  • 41.702
  • 4. Sınıf Öğretmeni
# 23 Haz 2010 21:20:17
Google yasağında şaşırtan gerekçe
23 Haziran 2010 Çarşamba 20:28
Türkiye'de pek çok kullanıcının şikayet ettiği Google yasağının altından Lig TV'nin IP engelleme girişimi çıktı.
Lig TV yayınlarının kanunsuz şekilde internet üzerinden yayınlanmasını engellemek için haklı olarak harekete geçen Digitürk ve Lig TV, bu yayını yapan internet sitelerini tespit etmiş ve mahkemeye başvurmuş. Lakin kendisi de bir teknoloji firması olan Digitürk bana göre ciddi bir ihmal hatta hata yapmış ve mahkemeden mağduriyetlerini gidermek, telif haklarını korumak için "içerik bazlı engelleme" değil "IP engelleme" talebinde bulunmuş. Dolayısıyla da mahkemede alınan kararda yer alan 74.125.43.121 no'lu IP, aslında engellenmek istenen bir internet sitesine değil, o sitenin uygulamasını kullandığı Google Aps'e ait olduğundan şu an pek çok kullanıcıyı sıkıntıya düşüren durum oluşmuş.

Çevrimdışı e-muallim

  • Uzman Üye
  • *****
  • 1.298
  • 2.102
  • Okul Müdürü
  • 1.298
  • 2.102
  • Okul Müdürü
# 25 Haz 2010 19:52:20
 TBMM'de Karayolları Genel Müdürlüğünün Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Tasarısının 2. bölümünde eklenen 11 madde kabul edildi.Bölünmüş yollarda hız sınırı 110 km olarak belirlendi. Hız sınırı, çift yönlü karayollarında 90 km, otoyollarda ise 120 km olarak uygulanmaya devam edecek

Çevrimdışı AKSA

  • Üyeliği İptal Edildi
  • 1.564
  • 2.847
  • 1.564
  • 2.847
# 25 Haz 2010 19:58:23
         Piyasaların gözü bu zirvede
Toronto'da yapılacak G-20 Zirvesi, dünyanın en büyük ekonomilerini bir araya getirecek. 1999'da kurulan G-20, dünya ekonomisinin yüzde 85'ini oluşturuyor.
G-20, dünyanın en büyük ekonomileri arasında yer alan 19 ülkeden ve Avrupa Birliği Komisyonu'ndan oluşuyor. G-20'de yer alan ülkeler şunlar: ABD, İngiltere, Japonya, Kanada, Almanya, Fransa, İtalya, Rusya, Avustralya, Brezilya, Arjantin, Hindistan, Çin, Endonezya, Meksika, Suudi Arabistan, Güney Afrika, Güney Kore, Türkiye ve Avrupa Birliği Komisyonu.
G-20'ye üye 19 ülkenin hepsinin milli geliri dünyada ilk 31'de yer alıyor. Tayvan, İsviçre, Norveç, İran ve Venezüela, ekonomik olarak bazı üyelerden daha büyük olmalarına rağmen G-20'de bulunmuyor. Bir çok AB ülkesi de, G-20'de bağımsız olarak değil, sadece AB  Komisyonu  ile temsil ediliyor.
G-20 ülkeleri dünya ekonomisinin yüzde 85'ini oluştururken, dünya ticaretinin yüzde 80'ini gerçekleştiriyor. G-20 ülkelerinin nüfusu ise dünya nüfusunun üçte ikisine denk geliyor.
G-20, uluslararası finansal sistemle ilgili konularda görüş alışverişinde bulunmak ve işbirliği yapmak için kurulmuş bir forum. G-20 toplantılarında, uluslararası finansal istikrarın arttırılmasına ilişkin görüşme ve çalışmalar yapılıyor.
G-20, G7 ülkelerinin, gelişen ülkelerin dünya ekonomisi için artan önemini farketmelerinin bir sonucu olarak kuruldu. Doğu Asya, Rusya ve Brezilya'da ortaya çıkan krizlerden sonra, zengin ülkeler, kendilerini yakından ilgilendiren sorunlara çözüm yollarının gelişen ülkelerle işbirliğinden geçtiğini anlamakta gecikmedi. Önce G-22 ve ardından G-33 kuruldu, ancak ülke sayısının artmasıyla etkinliğin azaldığı farkedildi.
Sonuç olarak G-20, 26 Eylül 1999'da, G-7 Maliye Bakanları Zirvesi'nde kuruldu. Aslında Maliye Bakanları ve Merkez Bankası Başkanlarından oluşan G-20, şimdiye dek sadece üç kez (Kasım 2008, Nisan 2009 ve Eylül 2009) devlet başkanları düzeyinde bir araya geldi. G-20 devlet ve hükümet başkanları haftasonu dördüncü kez Kanada'nın Toronto kentinde toplanacak.

Çevrimdışı S.OZKAN

  • Bilge Üye
  • *****
  • 2.699
  • 7.305
  • 2.699
  • 7.305
# 28 Haz 2010 18:13:29
Ortaöğretim Geçiş Sistemi ve Seviye Belirleme Sınavı’na ilişkin basın toplantısı
Milli Eğitim Bakanı Nimet Çubukçu, Milli Eğitim Bakanlığı Tevfik İleri Toplantı Salonu'nda “Ortaöğretim Geçiş Sistemi ve Seviye Belirleme Sınavı”na ilişkin basın toplantısı düzenledi.
 
Yapılan çalışmalar ve hazırlanan raporlar doğrultusunda SBS'nin genel olarak olumlu yönleri olmakla beraber olumsuz etkilerinin bulunduğunun da tespit edildiğini kaydeden Bakan Çubukçu, şunları söyledi: “Seviye Belirleme Sınavını 6 ve 7. sınıflarda kademeli olarak kaldırıyoruz. Sarmal bir yapı içeren müfredat doğrultusunda SBS sadece 8. sınıfta gerçekleştirilecek, bundan sonra ve 8. sınıf konularından sorumlu olacaklar. 2010-2011 eğitim-öğretim yılında 6. sınıfa başlayan öğrencilerimiz sınava girmeyecekler. Bu öğrenciler 2011-2012 yılında da 7. sınıf öğrencisi olarak sınava girmeyecekler. Fakat bu yıl Seviye Belirleme Sınavı'nda 6. sınıfta olup eski sisteme uygun olarak sınava giren öğrencilerimiz 7 ve 8. sınıflarda da sınava girecekler. Bu yıl 7. sınıfta olup SBS'ye katılan öğrencilerimiz eski sisteme uygun olarak 8. sınıfta da sınava girip bu şekilde ortaöğretim kurumlarına yerleşecekler.”
  Bakan Çubukçu, orta öğretimde gerçekleştirilecek yeniden yapılanma ile gelecek yıllar içerisinde genel liselerin tamamının Anadolu Liselerine ve Meslek Liselerine dönüştürüleceğini, okullar arası niteliksel farklılıkların bu şekilde ortadan kaldırılacağını, okul çeşitliliğinin de en aza indirileceğini bildirdi.
Milli Eğitim Bakanı Nimet Çubukçu, Seviye Belirleme Sınavının (SBS) 6. ve 7. sınıflardan kaldırılarak sadece 8. sınıfta uygulanması kararının “geriye dönüş” olarak algılanmaması gerektiğini bildirdi. Ortaöğretime Geçiş Sistemi ve bundan üç yıl önce uygulamaya konulan SBS konusunda yaptıkları yeni düzenlemelerle ilgili kamuoyunu bilgilendirmek amacıyla bu toplantıyı düzenlediklerini belirten Bakan Çubukçu, yaklaşık 15 milyon öğrenci ve ebeveynleriyle toplumun neredeyse tümünü ilgilendiren her soruna büyük duyarlılıkla yaklaştıklarını söyledi. En büyük zenginliği genç nüfusu olan Türkiye'nin kalkınması ve ilerlemesinin yaygın ve kaliteli bir eğitimle mümkün olduğuna işaret eden Bakan Çubukçu, bu çerçevede çağdaş bir eğitim için uygun şartlar ile ortamı hazırlama yolunda yoğun bir çaba gösterdiklerini ifade etti.

28/06/2010      [linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]

Çevrimdışı seço58

  • Bilge Üye
  • *****
  • 3.343
  • 41.702
  • 4. Sınıf Öğretmeni
  • 3.343
  • 41.702
  • 4. Sınıf Öğretmeni
# 29 Haz 2010 17:08:10
   Nükleer fizik konusunda dünyanın sayılı uzmanlarından biri olan Stanton Friedman uzaylıların kendileri hakkındaki gerçekleri kapadıklarını iddia etti.
Çoğu insan uzaylılara ve UFO’ların Dünya’yı ziyaret ettiklerine inanır. Staton Friedman da onlardan biri ancak onu farklı kılan nükleer fizik konusunda master yapmış olması ve dünyanın sayılı roket şirketlerinde füzyon roketleri üzerine çalışması.
Friedman kendisi gibi ünlü kişilerin dahil olduğu bir gruba üye. Grup uzaylılar hakkında kesin fikirlere ancak az kanıta sahip konunun uzmanları. Bu kişilerden biri eski astronot Edgar Mitchell. Mitchell kendisinin hiç uzaylı görmediğini itiraf etse de 1947 yılında Roswell’deki olayın bir ufo kazası olduğuna inanıyor.
Grubun bir diğer saygın üyesi ise Harvard Üniversitesi psikiyatristlerinden John Mack. Mack uzun yıllar boyunca uzaylılar tarafından kaçırıldığını, izlendiğini ve üzerlerinde deney yapıldığını iddia eden kişilerle ilgili araştırmalar yapmış.
Friedman uzun yıllarını uzaylılar hakkında araştırma yaparak geçirmiş. Friedman, “Uzaylılar zekalarıyla uzay araçlarını kontrol edebiliyorlar. Bu bin yılın en büyük skandalı. Ayrıca kimi hükümetlerdeki yetkililer 1947’den beri uzaylıların varlığından haberdarlar” dedi.
Friedman uzaylıların hala herkes tarafından bilinmemesinin iki nedeni olduğunu ileri sürüyor. Birincisi, yüksek rütbeli hükümet yetkililerinin uzaylılarla alakalı her türlü bilgiyi saklaması. İkincisi ise uzaylılarla ilgili kesin açıklama yapabilecek saygın bilimadamlarının yanılabilecekleri şüphesiyle susması.

bilim-org haberler

Çevrimdışı infermo

  • Uzman Üye
  • *****
  • 2.045
  • 2.655
  • 2.045
  • 2.655
# 29 Haz 2010 21:50:57
CHP Kitabın Toplatılma Gerekçesini Sordu
     
29 Haziran 2010 13:33
CHP Milletvekili Köktürk, Bakan Çubukçu'ya Milli Eğitim Bakanlığı'nın 'Müstehcen' bulduğu Seyehatname' yi sordu.

 
CHP Zonguldak Milletvekili Ali İhsan Köktürk, Milli Eğitim Bakanı Nimet Çubukçu'ya “Avrupa Konseyi'nin '21.yüzyılda insanlığa yön veren en önemli 20 kişiden biri' olarak seçtiği ünlü seyyah Evliya Çelebi'nin 'Seyahatname'sinin, Milli Eğitim Bakanlığı'nca 'müstehcen' bulunarak toplatılmasının istendiği haberleri doğru mudur” diye sordu.

Köktürk, Milli Eğitim Bakanı Nimet Çubukçu'nun yanıtlaması istemiyle TBMM Başkanlığına bir soru önergesi verdi. Köktürk, önergesinde, Milli Eğitim Bakanlığı'nca, daha önce “100 Temel Eser” arasında gösterdiği “Seyahatname'den Seçmeler” adlı kitabın, şikayetler nedeniyle toplatılmasının istendiğini öne sürerek, MEB Ortaöğretim Genel Müdürlüğü'nce 81 il müdürlüğüne bu konuda bir yazı gönderildiğine yönelik basında çıkan haberleri anımsattı.
Önergesinde Seyahatname'den bir bölüme de yer veren Köktürk, Bakan Çubukçu'ya şu soruları yöneltti:
“Avrupa Konseyi'nin '21.yüzyılda insanlığa yön veren en önemli 20 kişiden biri' olarak seçtiği ünlü seyyah Evliya Çelebi'nin 'Seyahatname'sinin, Milli Eğitim Bakanlığı'nca 'müstehcen' bulunarak toplatılmasının istendiği haberleri doğru mudur?
Evliya Çelebi'nin Seyahatnamesi, bir on yedinci yüzyıl klasiği olarak hem zevkle okunabilecek bir edebiyat eseri hem de tarih, dil, halkbilimi, sanat tarihi, topografya, dinler tarihi, tasavvuf tarihi ve yerel tarih araştırmacıları için kaynak niteliği taşıması açısından kendi kültürümüzün bir parçası olmuştur. Yazıldığı dönemde ve sonrasında (Osmanlı döneminde) bile müstehcen bulunmayan bu yapıtla ilgili verilen bu karar yasakçı ve gerici zihniyetin okullara yansıması mıdır?
Bu yasakçı zihniyet ile özgürlüklerin serbestçe yaşandığı bir Türkiye'ye ulaşılabileceğine inanıyor musunuz?
Evliya Çelebi'nin yapıtıyla ilgili basına yansıyan bu haberler üzerine alınan kararla ilgili bir idari soruşturma açtırmayı düşünüyor musunuz?”(Anka)

Çevrimdışı infermo

  • Uzman Üye
  • *****
  • 2.045
  • 2.655
  • 2.045
  • 2.655
# 29 Haz 2010 22:01:40
Okullar Bağış Konusunda Uyarıldı
     
29 Haziran 2010 13:50
Ankara Valisi Alaaddin Yüksel, öğrenci kayıtları ve kıyafetleriyle ilgili eğitim öğretim kurumları yöneticilerine genelge gönderdi.

 
Yüksel, yayımladığı genelgede; "Kayıtlar esnasında her kademedeki yöneticinin Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarına saygılı, dengeli ve en kaliteli hizmeti sunmakla yükümlü olduğu" hususuna dikkat çekerek, hizmetler esnasında bu hususlara uygun hareket edilmesinde her türlü özenin gösterilmesine vurgu yaptı.

Genelgede ayrıca, kayıtlar esnasında gönüllü bağışta bulunmak isteyen velilerin, kendi istedikleri miktar dışında, bağış yapmaya zorlanmayacağı, velilerin ve vatandaşların gönüllü bağış ve katkılarının Okul Aile Birlikleri tarafından makbuz karşılığı kabul edileceği ve okul yöneticileri ile öğretmenlerin hiç bir şekilde bağış toplama işine katılmayacakları uyarılarına yer verilirken, toplanan bağışların Okul Aile Birliği tarafından okul fiziki iyileştirmelerinde veya öğrencilere yönelik ihtiyaçlar için kullanılacağı ve kullanıldığı yerler hakkında nerelere ne miktarda harcama yapıldığına ilişkin duyuruların da yıl boyunca okulda ilan edilerek tüm velilerin bilgilendirilmesini, öğrencilerin kıyafetleri konusunda velilerin bütçesinin göz ardı edilmemesine dikkat çekildi.(Anka)

Çevrimdışı infermo

  • Uzman Üye
  • *****
  • 2.045
  • 2.655
  • 2.045
  • 2.655
# 29 Haz 2010 22:54:06
Öğretmenin makyaj uyanıklığı
Malatya'da özel kreşe giden 4 yaşındaki kız çocuğunun, darp edildikten sonra, yüzündeki izlerin çiçek resmi ile kapatılıp ailesine teslim edildiği öne sürüldü.
Güncelleme:29 Haziran 2010 22:10
Baba Ahmet Narin'in iddiasına göre, Sırat mahallesinde faaliyet gösteren özel kreşten, geçen hafta servis yerine stajyer öğretmen tarafından eve bırakılan B.N.N'nin durgunluğundan şüphelenen annesi, kreşte çocuğun yüzüne yapılan çiçek makyajını yıkayınca alt ve üst dudağında patlak ve burnunda kızarıklık fark etti.

Baba Narin, daha sonraki gelişmeleri AA muhabirine şöyle anlattı:

''Annesi, yüzünü bu hale kimin getirdiğini sorunca kızım kreş sahibinin ismini vermiş. Eşimin telefonunun ardından hemen eve gittim. Gördüğüm olay karşısında ne yapacağımı bilemedim. Hemen kreş yönetimini aradım. Kızımızın durumunu anlatıp, ne olduğunu sordum. Sahibi önce böyle bir şeyden haberi olmadığını söyledi. Daha sonra 'Şansınızı fazla zorlamayın, bizde böyle, nasıl isterseniz' diyerek telefonu yüzüme kapattı. Çocuğumuzu alıp, hemen hastaneye götürdük, doktorlar darp raporu verdi.''

Olaydan sonra kızının psikolojisinin bozulduğunu anlatan baba, 'sürekli gülücükler saçan kızımız, içine kapandı. Kimsenin karşısına çıkmak istemiyor. Şikayetimizle ilgili dosyayı Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğüne sunduk. Olayın açıklığa kavuşmasını, başka çocukların zarar görmemesini istiyoruz'' dedi.

Kreş yetkilileri ise B.N.N. isimli bir çocuğun kurumlarında eğitim gördüğünü, ancak olayla ilgili açıklama yapmak istemediklerini söylediler.

Sosyal Hizmetler İl Müdürü Murat Konan da şikayet dosyasının kendilerine ulaştığını ve soruşturma başlatıldığını bildirdi. (A.A)

Çevrimdışı umutzorlu

  • Bilge Meclis Üyesi
  • *****
  • 12.558
  • 30.152
  • 12.558
  • 30.152
# 30 Haz 2010 16:35:43
Almanlar eğitim sisteminden memnun değil 
 
Eleme yöntemine dayandığı ve göçmen kökenlileri dezavantajlı duruma düşürdüğü için göçmenlerin memnun olmadığı Alman eğitim sisteminden Almanların da memnun olmadığı ortaya çıktı. Yapılan bir araştırma iki almandan birinin Alman eğitim sisteminden şikayetçi olduğunu ortaya koydu. Yapılan araştırma ayrıca, sadece göçmenlerin değil, Almanların da tamamına yakınının Almanya çapında bir tek sistemi istediğini gün yüzüne çıkardı.
 
 
 

Forsa Enstitüsü'nün Stern dergisi için yaptığı araştırmaya göre Almanların yüzde 62'si mevcut eğitim sisteminden memnun değil. Stern dergisinde yayınlanan araştırmada, anket için soru yöneltilenlerin yüzde 42'si, mevcut eğitim sisteminden çok sınırlı derecede memnun olduğunu ifade etti. Araştırmaya göre, ankete katılan her beş kişiden biri, eğitim sistemindeki birçok reform gayretlerine rağmen durumdan hiç bir şekilde memnun değil. Söz konusu değerlerin, çocuk sahibi kişilerde bir birine çok benzer çıktığı bildirildi.

Diğer yandan, mevcut eğitim sisteminden memnun olanların oranı ise sadece yüzde 27'de kalıyor. Eğitim sisteminden 'çok memnun' olanların oranı ise yüzde 3'ü geçmiyor. Araştırmaya göre birçok Alman, yapılmaya çalışılan reformların, geriye dönüşten başka bir şey olmadığını ileri sürüyor. Buna göre vatandaşların yüzde 57'si (ebeveynlerin yüzde 60'ı) 8 yıla düşürülen Gymnasium bitirme süresinin yeniden 9 yıla uzatılmasını istiyor. Araştırmaya katılanların yüzde 38'i ise bunu reddediyor.

Öte yandan, beş Almandan biri, Almanya çapında tek bir okul-eğitim sistemi talep ediyor. Ancak bunun tam olarak nasıl bir eğitim sistemi olması gerektiği konusundaki fikirlerde bir birlik söz konusu değil.

Yapılan araştırma, Almanların da, göçmenlerin uzun süredir talep ettiği uzun süreli birlikte eğitimi savunduğunu ortaya koydu. Vatandaşların yüzde 59'u, ebeveynlerin yüzde 64'ü daha uzun süreli bir ilkokul eğitimi istiyor. Bunların yüzde 42'si 6 ilkokul eğitiminin 6 yıl sürmesini, yüzde 17'si ise daha da uzun süreli ilkokul eğitimi talep ediyor. Şimdiye kadar uygulanan 4 yıllık ilkokul süresinin aynen korunmasını isteyenlerin oranı ise yüzde 38'de kalıyor. Araştırma için toplanan bilgiler de oldukça taze. Araştırma 23 ve 24 Haziran'da gerçekleştirilen anketlere dayanıyor. Bu sonuçların eğitim reformu yapmak isteyen siyasetçilerin de işini kolaylaştırması bekleniyor.

Hamburg Eyaleti'nin eğitim reformu çalışmalarının yanı sıra, Kuzey Ren Vestfalya (KRV) eyaletinde azınlık koalisyon hükümeti kurmaya çalışan SPD-Yeşiller partileri, ilk yapmak istedikleri işin, uzun süreli birlikte eğitimi içeren eğitim reformu olduğuna vurgu yapıyor.
 

 


Egitimhane.Com ©2006-2023 KVKK