Yorumsuz! : Haberler

Çevrimdışı yvural

  • Bilge Üye
  • *****
  • 3.999
  • 11.180
  • 2. Sınıf Öğretmeni
  • 3.999
  • 11.180
  • 2. Sınıf Öğretmeni
# 17 Tem 2010 13:51:02
60 yıl sonra elektriğe kavuştular
Manisa'nın Selendi İlçesi'ne bağlı Kazıklı Köyü'nün 35 nüfuslu 7 haneli Kayabaşı Mahallesi sakinleri, mahallenin kuruluşundan 60 yıl sonra elektriğe kavuştu.


Bugüne kadar hep gaz lambası ve lüks ile yetinen mahalle sakinleri, artık elektronik eşyalarını kullanabilecek olmanın mutluluğunu yaşıyor.

Mahalleye elektrik hatlarının çekilmesi nedeniyle bir tören düzenlendi. Törene Selendi Kaymakamı Selim Palamut, İl Genel Meclisi üyeleri Orhan Tutar ve Mehmet Ünver, TEDAŞ İlçe İşletme Şefi İlker Yiğit, Kazıklı Köyü Muhtarı İsmail Aygün, köy halkı ile mahalle sakinleri katıldı. Yıllarca evlerini gaz lambalarıyla aydınlatan mahalle sakinleri, Selendi TEDAŞ işletme şefliğinin taleplerini karşılamasıyla büyük sevinç yaşadı. Abonelik işlemlerini yaptırarak evlerine elektrik bağlatan vatandaşlar gelişmeden mutlu oldu.

Kazıklı köyüne 8, Selendi'ye 28 kilometre mesafede tamamı hayvancılıkla uğraşan Kayabaşı mahallesinin elektriğe kavuşmasına en çok sevinenler ise öğrenciler oldu.

Törende konuşan Köy Muhtarı İsmail Aygün, elektrik sorununa çare bulabilmek için bir çok kez Manisa'ya gittiğini, ancak başarılı olamadığını söyledi. Yetkililerin “elektrik getirebilmemiz için 10 hane ve 55 nüfus şartı aranıyor” dediklerini kaydeden Aygün, “Yıllarca süren yoğun talebimiz sonunda nihayet 2010 yılında elektriğe kavuşabildik. Bizi büyük bir sıkıntıdan kurtaran bu hizmetin gelmesinde emeği geçen herkese teşekkür ediyorum. Artık Kayabaşı mahallemizde çamaşır, bulaşık ve yayık makineleri çalışabilecek. Köyümüzdeki bayanlar da uzun yıllar sonra rahata kavuşacak” dedi. Aygün, elektrik olmadığı için şebeke suyu sorunu da bulunduğunu, çağdışı yöntemlerle en yakın mahalleden su taşıdıklarını ifade etti.

Selendi TEDAŞ İşletme Şefi İlker Yiğit de, yaklaşık 1 kilometre uzaklıktan 24 direk dikilerek mahallenin elektriğe kavuşturulduğunu ve 60 bin lira harcandığını söyledi. Kaymakam Selim Palamut da, Kayabaşı Mahallesi'ne elektrik verilmesinin çok önemli olduğunu vurgulayarak, “21'inci yüzyılda elektrik bulunmayan bir yerin düşünülmesi dahi imkansız. Bu durumu öğrendiğimizde köye elektriğin verilmesi için gerekli girişimleri başlatarak bugünlere geldik. Artık köylülerin elektrikle birlikte hayatı daha kolay olacak. Elektrik olmadığı için birçok şeyden yoksun yaşayan köylüler, şimdi bu olumsuzlukları bir kenara bırakarak yeni bir hayata başlayacak” diye konuştu. İl Genel Meclisi üyeleri Orhan Tutar ve Mehmet Ünver de, elektrik sorunu çözüldüğü için şebeke suyu getirmenin daha kolay olacağını, bu sorunu da en kısa zamanda çözeceklerini belirtti.

Çevrimdışı seço58

  • Bilge Üye
  • *****
  • 3.343
  • 41.702
  • 4. Sınıf Öğretmeni
  • 3.343
  • 41.702
  • 4. Sınıf Öğretmeni
# 17 Tem 2010 15:10:11
'MİLLİ EĞİTİMİ YABANCILARA BIRAKALIM'
15 Temmuz 2010 Perşembe
Eğitim uzmanı Sadık Gültekin çok tartışılacak bir öneri getiriyor: Biz eğitim işini başaramıyoruz. Milli Takım gibi milli eğitimi de yabancılara teslim edelim. Vatan'dan Mine Şenocaklı çok tartışılacak bir röportaja imza attı
Çocuklarımızı kobay olmaktan nasıl çıkarırız?

Sadık Gültekin: Milli Eğitim’in amacı ve kişiliği yok. Siz sınava mı öğrenci yetiştiriyorsunuz, hayata mı? Biz ne yazık ki ikisini de yetiştiremiyoruz. Hani desek ki, amacımız bütün dünyada derece yapan çocuklar yetiştirmek. Tamam, bunu da kabul ederiz ama bu da yok ortada. Dolayısıyla hayat bizden şunu istiyor; bir alanda derinlemesine bilgin olacak ama yanlamasına da bilgilerin olacak. Sanattan da, spordan da, sosyalden de anlayacaksın. Her şeyin bir şeyini, bir şeyin de her şeyini bileceksin. Biz her şeyden ufacık ufacık bir şeyler bilen ama hiçbir şeye yar olmayan bir model yetiştiriyoruz, kişilik yok. Aynı şey üniversite eğitimi için de geçerli... Orada da bir kişilik yok. Hepsi alıyorlar öğrenciyi, yüksek lise olarak yetiştiriyorlar ve salıyorlar. Ne için yarattık bu çocukları, neye ilaç olacaklar? O belli değil...
Turgay Polat: Biz birey değil, kul yetiştirmek istiyoruz. Okullara bakın, tek tip elbise, askeri düzende sıraya giren çocuklar... Nutuk atan müdürler... Sizin eğitim sisteminde farklı düşünen birey yetiştirmek gibi bir derdiniz yok ki! Kaçınızın farklı düşünceye tahammülü var ki?
Sadık Gültekin: Üstelik ne SBS ne ÖSS, Türkiye’nin sosyal, kültürel ve ekonomik olarak tüm bölgelerine hitap eden sınavlar değil. Kazananlara bakın, sadece Batı kesimidir. Arada tesadüfen bireysel başarılar var ama kitlesel başarı yok. Siz Hakkari’ye de, Ağrı’ya da bu sınavı uyguluyorsunuz. Yazıktır, günahtır, bunların sınav için paralarını almayalım...
* Ne kadar sınav ücreti?
10 liradır, 20 liradır ama toplama baktığınızda; 1 milyon kişiyle çarptığınızda iyi bir gelir kaynağıdır Milli Eğitim Bakanlığı için. KPSS yapıyorsunuz para alıyorsunuz, SBS’yi 3’le çarpıyorsunuz, üniversite sınavını 6’yla çarpıyorsunuz... Yazıktır günahtır zaten bunlar fakir insanlardır, hiçbir beklentileri de yoktur, başarıları da yoktur ve olmayacaktır da... Birisinin bunları bağırması, söylemesi lazım. Daha dakika bir, gol bir siz o çocukları başarısız kılarak eziyorsunuz ve o şekilde de itaat edecek bir toplum yaratıyorsunuz. Diyeceğim, biz belirli bir zümreye bu sınavı yapıyoruz, belirli bir zümreyi sevindiriyoruz ve belirli bir yere getiriyoruz. Biz eğitim öğretim işini yapamıyoruz. Biz bir tek şeyde çok başarılıyız; sınav yapma konusunda. Bu işi yabancılara bırakalım. Almanlar mı olur, Amerikalılar mı, o tartışılır. Biz de başka ülkelerin sınavlarını mükemmel şekilde yapabiliriz. Çünkü eğitim öğretim kısmı hariç sınav cambazlığını çok iyi yapıyoruz, uzman olduğumuz konu bu. Haddimizi bilelim, işin öbür tarafını, eğitim öğretimi başkasına yaptıralım. Milli Takım’ın başına biz yabancı antrenör getirmiyor muyuz? Niye? Görgüsü, tecrübesi, tekniği fazladır. Peki, eğitim sisteminde biz niye bunu yapmıyoruz? Aa, milli eğitim sistemimizi yabancılara mı teslim edeceğiz? Ee, millimizi teslim etmişiz! Son sözüm budur.

Mine Şenocaklı - VATAN

Çevrimdışı ertugrul43

  • Uzman Üye
  • *****
  • 1.318
  • 2.536
  • 1.318
  • 2.536
# 18 Tem 2010 11:28:26
ÖĞRETMEN ADYALARINA KPSS YERİNE BAŞKA SINAV
 Milli Eğitim Bakanı Nimet Çubukçu, öğretmen adaylarına yönelik KPSS yerine başka bir sınavla atanmaları yönünde çalışma yaptıklarını açıkladı..
Milli Eğitim Bakanı Nimet Çubukçu, öğretmen adaylarına yönelik önemli bir açıklama yaptı.  
 
 Adayların, KPSS yerine  başka bir sınavla atanmaları yönünde çalışma başlatıldı..

Bakan Çubukçu, bitmek üzere olan çalışmanın, tamamlanır tamamlanmaz açıklanacağını söyledi.

Çubukçu, yeni öğretmen atamaları yapacaklarını haber verdi.

Yaklaşık 320 bin öğretmen adayı atama bekliyor.

Çevrimdışı mavimavi31

  • Uzman Üye
  • *****
  • 694
  • 1.487
  • 694
  • 1.487
# 18 Tem 2010 12:45:38
'Dünya'nın Nazar Boncuğu' olarak bilinen Meke Gölü yok oluyor

Konya'nın Karapınar İlçesi'nde bulunan ve 'dünyanın nazar boncuğu' olarak bilinen Meke Gölü, haritadan silinme noktasına geldi.

Karapınar Belediye Başkanı Ak Partili Mehmet Mugayıtoğlu, Meke Gölü'nün küresel ısınma ve bilinçsiz tarımsal sulama nedeniyle yer altı su seviyenin her yıl hızla düşmesi sonucu tamamen kuruma noktasına geldiğini söyledi. Mugayıtoğlu, "Meke Gölü, volkanik bir yapıya sahip ve tuzlu bir suya sahip olması nedeniyle Meke Tuzlası olarakta bilinmektedir. Dünya'da ender rastlanan bir özelliğe sahip olduğu içinde 'Dünya'nın Nazar Boncuğu' olarakta adlandırılır. Fakat nazar boncuğu tamamen kurama noktasına geldi. Özellikle son 5-6 yıldır bir önceki yılı arayacak şekilde su seviyesi düştü. Şu an gölün büyük bir bölümü kururken, bazı bölümlerinde su seviyesi yaklaşık 1 metredir." dedi.

Gölün kurumasının küresel ısınma ve yeraltı suyunun çekilmesinden kaynaklandığını belirten Mehmet Mugayıtoğlu,"İlçemiz tarıma bağlı ve kapalı havza özelliğine sahiptir. Tarımsal sulama, yeraltı suyu sayesinde yapıldığı için ve bu sulama bilinçsiz bir şekilde gerçekleştiğinden her yıl su seviyesi yaklaşık 5 metre düşmektedir. Bu yıl yağışlar beklenilenin üzerinde oldu. Ama yeraltındaki su seviyesi çok çok düşük olduğunu için gölün kurumasına engel olabilecek Güce sahip olamadı. O yüzden de göl kuruma noktasına geldi."dedi.

Meke Gölü'nün yeniden kurtarılması için Konya Ovası Projesi'ni bir umut olarak gördüklerini ifade eden Mehmet Mugayıtoğlu, "KOP ile Göksu Nehrinden Mavi Tünel sayesinde Konya Havzası'na su aktarılacak. Bu projenin son ayağı olan Bağbaşı Barajı bölgemiz içerisinde yer alıyor. Burada biriktirilen suyun bir kısmı tarımsal sulamada kullanılacağı için, yeraltı su seviyesinin yeniden yükselip, gölün kurtulacağını umut ediyoruz."şeklinde konuştu.

Çevrimdışı seço58

  • Bilge Üye
  • *****
  • 3.343
  • 41.702
  • 4. Sınıf Öğretmeni
  • 3.343
  • 41.702
  • 4. Sınıf Öğretmeni
# 18 Tem 2010 14:50:41
Emekli maaşını çekti, iPad'e koştu!!!!!!?????????
•gazete   18.07.2010
Migros'un tekno marketlerden önce satışa çıkardığı iPad'lere ilgi yoğun oldu. Şirketin getirdiği bin iPad ilk günden tükendi
Satışa çıktığı ilk gün ABD'de binlerce kişinin uzun kuyruklar oluşturduğu, hatta alışveriş merkezlerinin kapısında sabahladığı teknoloji harikası iPad nihayet Türkiye'ye geldi. Migros, elektronik marketlere çalım atarak ilk iPad'i mağazalarında Türk müşterileriyle buluştururken, cihazın 32 MB'lik versiyonunun fiyatı 2 bin 290 TL, 64 MB'lik modelinin fiyatı ise 2 bin 490 TL olarak belirlendi. iPad'lerin ABD fiyatı ise 729-829 dolar arasında değişiyor. İstanbul'daki tüm 3M ile, Afyon, Antalya, Ankara, Kayseri, Malatya, Manisa gibi kentlerde yer alan 5M mağazalarında satışa çıkan iPad'lere özellikle gençlerin ilgi gösterdiğini söyleyen Migros Format Müdürü Cem Tunçay, özellikle sabah saatlerinde mağazaların açılmasıyla büyük taleple karşılaştıklarını kaydetti.

İLK KEZ TAKSİTLİ
iPad'in birçok Doğu Avrupa ülkesinden önce Türkiye'de satışa çıktığını belirten Cem Tunçay şunları söyledi: "Migros'ta satılan iPad'lerin 2 yıl garantisi var. Ayrıca 12 aylık taksit imkanı sunuyoruz. iPad dünyada ilk kez Türkiye'de taksitle satılıyor. 3M ve 5M Migros mağazalarında satışa sunulan iPad'lerin SIM kart kullanımına imkan veren IMEI kayıtları var."

Çevrimdışı mavimavi31

  • Uzman Üye
  • *****
  • 694
  • 1.487
  • 694
  • 1.487
# 19 Tem 2010 01:08:48
TÜRKiYE'NiN en iyi eğitim kurumlarından olan okul, ikinci kez cinsel taciz iddiasıyla çalkalanıyor.

Akşam Gazetesi'nden Gülden Kılıç'ın haberi şöyle:

Geçtiğimiz yıl 4. sınıfta eğitim gören bir kız öğrencinin, aynı sınıftan bir kız arkadaşıyla birlikte 2 erkek öğrenci tarafından cinsel tacize uğradıkları iddia edilmişti. Hem mağdur, hem de şüpheli öğrenciler okuldan uzaklaştırılmıştı. 2 öğrencinin de Beyoğlu Çocuk Mahkemesi'nde, ilköğretim bölümünün müdürü G.H.'nin ise Sarıyer 3. Asliye Ceza Mahkemesi'nde yargılanmaları sürerken bu kez aynı okulda ikinci bir taciz iddiası patlak verdi.

BUNALıMA GiRDi
Sarıyer Cumhuriyet Başsavcılığı'na yapılan suç duyurusuyla ikinci taciz iddiası ortaya atıldı. iddiaya göre; 7. sınıf öğrencisi D.O, 2008'de M.Ç. ve M.Ö. isimli 2 erkek öğrencinin yatakhanede cinsel tacizine maruz kaldı. Tacizle korku ve panik yaşayan ve bunalıma giren D.O, yarı yıl tatilinin ardından, ailesine okula gitmek istemediğini söyledi.

Eğitimine ara veren D.O'ya ailesi, okul doktorunun tavsiyesiyle 'fulsac' diye bir sakinleştirici verdi. D.O, annesinin ısrarıyla olayı anlattı. Aile, ilk olarak okulun psikolojik danışmanını aradı ve taciz olayını aktardı. Ancak danışmandan okulda böyle bir olayın gerçekleşmesinin mümkün olamayacağı yanıtını aldı. Aile, okul yöneticileriyle de görüştü. Ailenin iddiasına göre, okulun genel müdürü N.A, aileye 'Çocuğunuzu buzmana tedavi ettirin. Bu sene sınıfını geçireceğiz. Alın çocuğunuzu gidin' dedi.

2009-2010 eğitim yılında yeniden okula dönen D.O, yine tacize maruz kaldı. Yine ailenin iddiasına göre, 2009 Eylül'ünde D.O.'yu, H.B, A.S ve Ö.G adlı erkek öğrenciler taciz eti ve darp etti. D.O. olayı yönetime anlattı ancak yönetim girişimde bulunmadı. iddiaya göre; yönetimin sadece sınavlara gelmesinin yeterli olacağını söylediği D.O. okuluna devam etmedi. Bu eğitim yılı sonunda aile, D.O'nun notları üzerindeki değerlendirmenin sonunda, çocuklarının okulla ilişiğinin kesildiği haberiyle yıkıldı.

Çevrimdışı mavimavi31

  • Uzman Üye
  • *****
  • 694
  • 1.487
  • 694
  • 1.487
# 19 Tem 2010 01:17:32
 
Bilenler Bilmeyenlere Öğretiyor 
 
Microsoft'un Başlattığı "Bilenler Bilmeyenlere Bilgisayar Öğretiyor" Projesinin Kapsamı Daha da Genişletildi. Türkiye'deki 70 İlde Proje Hayata Geçecek. 

Türkiye'de bilgisayar okur yazarlığının artırılması için çeşitli projelere imza atan Microsoft'un paydaşlarıyla birlikte 2005 yılından bu yana destek verdiği "Bilenler Bilmeyenlere Bilgisayar Öğretiyor" (BBBÖ) projesinin kapsamı genişliyor.

Ankara'da Microsoft liderliğinde yapılan Proje Eğitmenleri Koordinasyon Toplantısı'nda, Ankara internet Kafeciler Odası ile bir protokol imzalandı. Proje kapsamında 2010 yılı sonu itibarıyla bilgisayar okur-yazarlığı eğitimleri 150.000 gence ile ulaşılması hedefleniyor.



BBBÖ projesi 70 ili kapsıyor

Proje Eğitmenleri Koordinasyon Toplantısı öncesinde, BBBÖ Master Eğitmenlerine, MS Office, Web Tasarımı ve Yazılım Geliştirme konularında 3 gün detaylı eğitimler sağlandı. Böylece, BBBÖ Projesinin kapsamının "bilgisayar okuryazarlığı"nın yanı sıra, istihdama destek olması amacıyla eğitim kapsamının geliştirilmesi ve ihtiyaç sahiplerine web tasarımı ve yazılım geliştirme eğitimleri vermelerine imkan sağlanacak.


Microsoft'un Bilenler Bilmeyenlere Bilgisayar Öğretiyor projesi, temel olarak, Kent Konseyi Gençlik Meclislerinin ve illerde sosyal imkanları kısıtlı gençlerin, bilgi ve iletişim teknolojileri konusunda kapasitelerinin geliştirilmesini hedefliyor.


BBBÖ projesi kapsamında 70 ilimizde ve 120 yerleşimde 850'yi aşkın genç gönüllü eğitmen ve 25 eğitici eğitmen ile 100.000'den fazla gence Windows Office (Word, Excel, PowerPoint ve Outlook), sayısal yaşam, internet güvenliği, web tasarım ve yazılım geliştirme eğitimleri verilmesini sağlandı. 2010 yılı sonu itibariyle bilgisayar okur-yazarlığı eğitimleri 150.000 gence ulaşılması hedefleniyor.

Çevrimdışı seço58

  • Bilge Üye
  • *****
  • 3.343
  • 41.702
  • 4. Sınıf Öğretmeni
  • 3.343
  • 41.702
  • 4. Sınıf Öğretmeni
# 20 Tem 2010 16:16:00
 
Güncelleme : 20.07.2010 12:57
İngiltere'de siyahî bir çiftin sarı saçlı, mavi gözlü beyaz bir bebek dünyaya getirmesi bilim dünyasını şaşkına uğrattı.

Benjamin ve Angela Ihegboro adlı Nijeryalı anne babanın kızlarının, bazı siyahî çiftlerin çocuklarında görülen albino hastalığına da sahip olmadığı ve sağlıklı olduğu belirtildi.

Nmachi (Tanrı'nın güzeli) adı verilen mucize bebeği sezaryenle dünyaya getiren anne Angela, yaşadıklarını şöyle anlattı:

"Doğumdan sonra bebeği getirdiklerinde dilim tutuldu. Önce 'oyuncak bebek' olduğunu düşündüm. Kızım çok güzel ve renginin benim için önemi yok. O bir mucize bebek. Ama hala neler olduğunu anlamış değilim."

Nijeryalı baba ise bebeğini gördüğünde şaşırdığını ve ilk sözünün "Bu bebek benim mi?" olduğunu söyledi.

Çevrimdışı seço58

  • Bilge Üye
  • *****
  • 3.343
  • 41.702
  • 4. Sınıf Öğretmeni
  • 3.343
  • 41.702
  • 4. Sınıf Öğretmeni
# 24 Tem 2010 16:04:39
24/07/2010 3:44

Adının Türki olduğu açıklanan 29 yaşındaki genç adamı hocalara da götüren baba, oğlunu onlardan birinin önerisiyle zincirlemeye karar vermiş.



LONDRA - Suudi Arabistan’da bir adamın, oğlunu altı yıldan fazla süre bodrum katındaki bir dairede zincire vurduğu ortaya çıktı. Adamın bu zalim davranışının sebebiyse, oğlunun dişi bir cin tarafından ele geçirilmiş olduğuna inanması. İsminin Türki olduğu açıklanan ve yarı komada halinde kurtarılan 29 yaşındaki genç adamın babasının ifadesinde “Nöbet geçirdiği zaman kasları şiddetli bir şekilde kasılıyor ve tüm vücudu iki büklüm oluyor. Gözleriyse tamamen beyazlaşıyor. Daha sonra içinden bir kadın sesi duyuluyor ve o kadın sesi, kendisinin bir cin olduğunu, Türki ölmeden kimsenin onu Türki’nin içinden çıkaramayacağını söylüyor” dediği belirtildi.

Baba ‘cinle mücadele’ için oğlunu daha önce çeşitli hocalara da götürmüş. Bu hocalardan biri de, Türki’yi zincire vurup ona Kur’an okumasını önermiş.

Yarı koma halindeydi
Türki’yi kurtaran Suudi insan hakları aktivisti ve aynı zamanda şeriat profesörü olan Muhammed El-Suhali, onu bulduğunda yarı koma halinde olduğunu, yemek yiyemediğini, bir şey içemediğini ve yardım almadan tuvalete gidemediğini anlatıyor. Türki’nin şimdi iki odalı bir bodrum katında yoksul annesi ve onun diğer üç çocuğuyla Mekke’de yaşadığı ve sosyal güvenlik kurumundan aylık 230 dolar (350 TL) aldıkları açıklandı. (The Daily Mail)

radikal/internetten alıntıdır

Çevrimdışı seço58

  • Bilge Üye
  • *****
  • 3.343
  • 41.702
  • 4. Sınıf Öğretmeni
  • 3.343
  • 41.702
  • 4. Sınıf Öğretmeni
# 25 Tem 2010 15:19:59
EĞİTİMDE YAZ KÂBUSU
Yaz ayları insanlar genelde rehavet içinde olur. Tatil planları yapar, işleri biraz askıya alır. Bu yaz öyle mi oldu? Yaza sınavlarla girdik. Ardından sonuçlar açıklandı. SBS kaldırıldı.
Onun tozu dumanı kalkmadan Lisans Yerleştirme Sınav sonuçları belli oldu. Sonuçları cebine koyan, gönül rahatlığı ile tercih yapmak için kılavuzun çıkmasını bekledi. İşte ne olduysa o zaman oldu. Kılavuz daha piyasaya çıkmadan, sanal ortama düştüğünde (ÖSYM her yıldan farklı olarak bu yıl internete önce koydu) kıyamet koptu. Uzmanlar, kılavuzu incelediklerinde büyük hatalar olduğunu gördü. Örneğin geçen yıl 2 binlerden öğrenci alan Ankara Hukuk Fakültesi, bu yıl kılavuza göre 28 bininci öğrenciyi alacaktı. Bu göze de, kulağa da hoş gelen şey aslında doğru değildi. Bu hatayı öğrencilerin başarı sırasındaki değişiklikler izledi. Bütün bunların nedeni ÖSYM’nin biraz da adayların yeni sistem nedeniyle kafası karışmasın diye eski puan ve başarı sıralarını yeni sisteme dönüştürmek istemesinden kaynaklandı. Çünkü, önceki yıllardaki puanlar 100 ile 300 arasında değişiyordu. Adayların kafası karışmasın diye geçen yılki bu taban ve tavan puanları ÖSYM, bu yıl 100 ile 500 arasında değişen sisteme göre uyarladı. Bununla kalmadı, başarı sıralarında tekrar hesaplama yaptı. Çünkü, yeni üniversiteler açılmış, kontenjanlar artmıştı. Oysa, adayların tercihlerinde kolaylık olsun diye bu simülasyon yapılmasaydı, kaos da yaşanmazdı. Puanlar değişse de, adaylar başarı sıralarına göre tercih yapabilirlerdi.
ÖSYM, yeniden yapılandırılmalı
Nasıl oldu da bugüne kadar yüzlerce sınavı hatasız yapan ÖSYM böyle bir skandala imzasını attı? Nedeni basit. ÖSYM, dışardan çok anlı şanlı bir kurum gibi gözüküyor. Ama, öyle değil. ÖSYM Başkanı Prof. Dr. Ünal Yarımağan, adeta tek başına çalışıyor. Evet, sınav sonuçlarını analiz eden teknik ekip var. Ama, kadrosu olmadığı için, YÖK’e bağlı bir küçük kuruluş olarak çalıştığından dilediği gibi hareket edemiyor. ÖSYM’den basın mensubu olarak teknik bir bilgi istediğimizde bile bununla Başkan Prof. Dr. Yarımağan ilgileniyor. Çünkü, ekibi yok. Bütün bunlar şimdi mi oldu? Hayır, aslında hep vardı. Ama, sadece üniversite sınavı yapmak için kurulan merkez bir sınav yaparken, yıllar sonra onlarca sınav yapmaya başlayınca durum bu hale geldi. Güvenilir bir merkez haline gelince kamu kurumları da buraya sınavlarını yaptırmaya başladı. Çünkü, bugüne kadar üzerine gölge düşmemişti.
Bundan sonra ne olacak?       
Merkez kuruluş işlevinden daha fazla çalıştığı için yeniden yapılandırılmalı. Kadrosu ve bütçesi olmalı. Milyonlarca insanın gerek LYS, gerek KPSS gibi geleceğini belirleyecek sınavları yapan merkezde çalışanlar özenle seçilmeli. Bu konuda da özel yasa çıkarılmalı. Yani, KPSS’ye giren elemanlarla ÖSYM kadrosu oluşturulmamalı. Tam tersine gerekirse dünyada sınav sistemi üzerine çalışmış uzmanlarla, Türkiye’nin en iyi ekibi bu merkezde çalışabilecek imkanlara sahip olmalı.
Tercih için acele etmemekte fayda var
26 Temmuz’da LYS için tercihler başlıyor, 6 Ağustos’a kadar sürecek. Adayların ÖSYM’ye güveni sarsıldı. Önümüzdeki hafta tercih için acele etmemekte yarar var. Adaylar, önce kafalarında gidecekleri üniversiteyi, bölümü oluştursun. Eğer seçecekleri yerler kendi bulundukları ildelerse üşenmeyip, gidip gezsinler. Hatta hocalarla, varsa öğrencilerle konuşsunlar.
Sonra rehber öğretmenlerinin kapısını çalsınlar. Tercihlerini yaparken, mutlaka uzmandan destek alsınlar.
Eğitimin nabzını hurriyetegitim.com’da tutun
Artık eğitimin yaşı, mekanı yok. Her evde, her yaşta, her yerde eğitim almak mümkün. Yetişkinler, gençler ve çocuklar için de internet uçsuz bucaksız bir araştırma mekanı. Eğitimi Hürriyet olarak biz de internete taşıdık. Türkiye’deki okulöncesinden, yükseköğretime kadar tüm okul ve yükseköğretim kurumları hurriyetegitim.com’da birarada.
Eğitim sistemimizin vazgeçilmezi sınavlarla ilgili tüm bilgiler bu portalda olacak. Eğitim sektöründeki tüm gelişmeleri, yeni haberler anında yer alacak. Gündemdeki bir konu ile ilgili o alanda uzman konuk yazarlarımızın görüşleri, o hafta eğitimle ilgili nerede ne olduğu ilk burada yazacak.
Öğrenci, veli ve eğitimcileri biraraya getiren tarafsız bir platform olan portal zengin ve güncel içeriği ile sektöre yön veren danışman olabilmeyi hedefliyor.
Aday öğrenci ve velileri, okul seçimlerinde merak ettikleri soruların cevaplarını en güncel haliyle buradan edinecekler, takip ettikleri eğitim kurumlarının karşılaştırmalarını yapabilecekler. Kılavuz kaynak niteliğini taşıyan portalda eğitim kurumları kendileri ile ilgili her türlü bilgiyi, etkinlikleri, başarıları mevcut ve aday öğrenci ya da velilerine bu portal üzerinden duyurabilecek.
Eğitim sisteminin vazgeçilmezi sınavlarla ilgili tüm bilgilere hızlı ve güvenli ulaşımı sağlamayı hedefleyen portal, okulöncesinden, ilköğretim, lise, lisans, yüksek lisans, master ve dokotora seviyesine kadar tüm kurumları tanıtıyor. İlerleyen aşamalarında dershane, dil okulları, meslek kursları, yurtdışı eğitim kurumları ve hobi merkezleri portalda bulunacak.
Nuran ÇAKMAKÇI (alıntı hürriyet /internet 25/07/2010)

Çevrimdışı seço58

  • Bilge Üye
  • *****
  • 3.343
  • 41.702
  • 4. Sınıf Öğretmeni
  • 3.343
  • 41.702
  • 4. Sınıf Öğretmeni
# 26 Tem 2010 19:03:14
YSK'dan TRT'ye sert uyarı
26 Temmuz 2010 Pazartesi 17:58
Son günlerde yaptığı programlar nedeniyle eleştirilen TRT'ye YSK referandum öncesi ayar çekti. 

Son günlerde yayınları şikayet konusu olan TRT'ye YSK'tan çok sert uyarı geldi. YSK kanala, "TRT referandum sürecinde tarafsızlığa özen göstermeli, aksi halde yasal işlem yapılır" uyarısında bulundu

Çevrimdışı seço58

  • Bilge Üye
  • *****
  • 3.343
  • 41.702
  • 4. Sınıf Öğretmeni
  • 3.343
  • 41.702
  • 4. Sınıf Öğretmeni
# 27 Tem 2010 15:06:52
Felçlilere 'yeni bir nefes'
Yeni geliştirilen cihazla felçliler burundan alıp verdikleri nefesleriyle yazabilecek, tekerlekli sandalye sürebilecek ve internette sörf yapabilecek.

 NTV Bilim Güncelleme: 14:41 TSİ 27 Temmuz. 2010 Salı

Çevrimdışı seço58

  • Bilge Üye
  • *****
  • 3.343
  • 41.702
  • 4. Sınıf Öğretmeni
  • 3.343
  • 41.702
  • 4. Sınıf Öğretmeni
# 27 Tem 2010 16:26:49
70 milyonun kimliğini çaldılar
İnternet haber 27 Temmuz 2010 Salı 13:36
70 milyon kişinin kimlik bilgisine ulaşıp para karşılığı sattılar. Son yılların en dehşet verici operasyonu.

Çevrimdışı seço58

  • Bilge Üye
  • *****
  • 3.343
  • 41.702
  • 4. Sınıf Öğretmeni
  • 3.343
  • 41.702
  • 4. Sınıf Öğretmeni
# 27 Tem 2010 22:02:28

Her erkeğin istediği kadın nasıl olunur?

[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]

Çevrimdışı seço58

  • Bilge Üye
  • *****
  • 3.343
  • 41.702
  • 4. Sınıf Öğretmeni
  • 3.343
  • 41.702
  • 4. Sınıf Öğretmeni
# 28 Tem 2010 00:15:00
Güzelkonak karakoluna saldırı
[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]

 


Egitimhane.Com ©2006-2023 KVKK