Yorumsuz! : Haberler

Tartaklanan Öğretmene Başbakan Morali      
10 Ağustos 2010 11:54

İzmir'in Çeşme ilçesinde denize 'haşema' olarak bilinen tesettürlü mayo ile girdiği için tartaklanan öğretmen Hatice Şenocak'a Başbakan Recep Tayyip Erdoğan moral verdi.
 
Hatice öğretmen, geçen Perşembe günü denize haşema ile girdiği için, eşinin asker ve emekli bir öğretmen olduğunu söyleyen B.P. isminde bir bayanın saldırısına uğramıştı. Olayın medyada yer almasından sonra Şenocak ailesine Başbakan Erdoğan sahip çıktı. Pazar günü İzmir'e gelen Başbakan Erdoğan, Gündoğdu Meydanı'ndaki mitingin ardından, Şenocak ailesini kabul etti. Hatice Hanım ve Eğitim-Bir-Sen İzmir Şube Başkanı olan eşi Abdurrahim Şenocak'tan olayı dinleyen Erdoğan, olayın şokunu üzerlerinden atamayan 8 yaşındaki Zeynep Betül ile 11 yaşındaki İsmail Hakan'a ikramlarda bulunup hediye verdi.

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın kendilerini miting platformunun altındaki VIP salonunda ağırladığını söyleyen Abdurrahim Şenocak, "Ben aynı zamanda sendika başkanıydım ve Başbakan basını da çağırabilirdi. Tamamen insani bir yaklaşım gösterdi. Tam bir hak adamı olduğunu gösterdi. Çok duygulandım. Başbakan'ın hepimizden daha fazla hassasiyetinin olduğunu gördüm." dedi. Eşi Hatice Hanım'ın yaşadıklarını anlattığını ifade eden Abdurrahim Şenocak, yoğun programının arasında kendilerini dinleyen Başbakan Erdoğan'ın zaman ayırmasının önemli olduğunu vurguladı.

Başbakan Erdoğan'ı birçok yerde insanlarla, yaşlılarla, problemli vatandaşlarla ilgilenirken basından gördüklerini kaydeden Abdurrahim Şenocak, "Başbakan'ın bunları kamuoyu önünde göstermelikten ziyade samimi bir şekilde yaptığını gördük." dedi. Görüşmeden sonra kızı Zeynep Betül'ün Başbakan için "Ne kadar iyi adam" dediğini hatırlatan Şenocak, Başbakan'ın geçmiş olsun dileklerini ilettikten sonra üzüntülerini ifade ettiğini aktardı.

Yaşadıklarından AK Parti Kadın Kolları Başkanı ve Gaziantep Milletvekili Fatma Şahin'in haberdar olduğunu ve kendisiyle görüştüklerini hatırlatan Şenocak, Başbakan'la doğal bir görüşme yaptıklarını anlattı.

Hatice Şenocak, Çeşme'nin Alaçatı beldesindeki İmbat Sahil Evleri Sitesi'nde 'Haşema' olarak bilinen tesettürlü mayo ile denize girdiği için, denizin ortasında B.P. isimli bir bayanın saldırısına maruz kalmıştı. Hatice Hanım'a daha önce de saldıran B.P., denizin ortasında, çocuklarının gözü önünde şu hakaretlerde bulunmuştu: "İran'a Arabistan'a, sizin gibi olan insanların ülkesine gidin."

13 yıllık öğretmen olan Hatice Hanım ve oğlu İsmail Hakan, üçer gün rapor almıştı. Hatice Şenocak suç duyurusunda bulunmasına karşılık, B.P. jandarmaya ifade vermeye gelmemişti.

star

Süper Lig'in İsmi Değişiyor   
10 Ağustos 2010 13:04Süper Ligimiz artık Türkcell'in adını taşımayacak. Yeni ismi ile ilgili ayrıntılar yarın düzenlenecek...
 
Süper Lig, yeni sezondan itibaren 'Spor Toto Süper Lig' olarak anılacak.

Futbolda Süper Lig'in yeni isim sponsoru Spor Toto oldu.

Türkiye Futbol Federasyonu'ndan yapılan yazılı açıklamada, Spor Toto'nun Süper Lig'in yanı sıra TFF 2. Lig ve TFF 3. Lig'e de isim sponsoru olduğu bildirildi.

Açıklamada, 2010-2011 sezonundan itibaren geçerli olacak anlaşmanın detaylarının 11 Ağustos Çarşamba günü saat 15.00'te İstanbul'da düzenlenecek basın toplantısında kamuoyu ile paylaşılacağı, toplantıya Devlet Bakanı Faruk Nafiz Özak, Spor Toto Teşkilat Başkanı Bekir Yunus Uçar ile TFF Başkanı Mahmut Özgener'in katılacağı belirtildi.

Toplantının yerinin ise daha sonra açıklanacağı kaydedildi.

Sie yönetimi ve değerli öğretmen arkadaşlarıma bir sorum olacak. Konu ile ilgili bilgisi olan varsa cevap yazmasına çok sevinirim.
Sayın öğretmenlerim, geçen yıl üniversitede almış olduğum krediyi kanun gereği yeniden yapılandırıp taksitlendirdim. Bu yıl 5. ay ödemesini 6. ayın birinde yaptığım için bir günlük gecikmeden dolayı benim yapılandırma iptal edilmiş. Şimdi benden faizli borcumu talep ediyorlar. Bu nasıl olur? Bir günlük gecikme neden bu şekilde bir uygulamaya tabi tutulur? Şimdi ben ne yapmalıyım? Konu ile ilgili bilgisi olan arkadaşlarımdan yardım bekliyorum.

ekranın sağ tarafında forum son 100 konu başığı var.bu bülümünün 2.sayfasında Yurtkur kredileri ve geri ödemeli başlığı var.bu sorunuzu oraya yazarsanız size daha net bilgi vereceklerdir

Muhabire Etek Fırçası   
11 Ağustos 2010 09:51Bakan Çubukçu'yu izleyen kalabalık gazeteci grubunda bulunan muhabire müdahale edildi.
 
Edirne Ticaret Odası konferans salonunda sivil toplum örgütlerinin temsilciler ile bir araya gelen Bakan Çubukçu, referandumda Anayasa değişikliği paketinin kabul göreceğini söyledi. 27 Mayıs 1960 ihtilalinde 15 yaşında olduğunu kaydeden Çubukçu, “O gün yarı çocuktum darbeyi yaşadım. Bugün 2010 yılında üniversite mezunu çocuğu olan bir anne olarak hala böyle ihtimaller olan bir ülkede yaşamak istemiyorum” dedi. Çubukçu, Anayasa değişikliğinin çocuk istismarının, kadına özürlülere, dezavantajlı kesimlere çok daha gelişmiş haklar vereceğine, fişlemenin tarihe karışacağına inandığını söyledi.

ÇÖMELEREK FOTOĞRAF
Edirne Valiliğini ziyareti sırasında gazetecilere açıklama yapan Bakan Çubukçu, kentte eğitim yatırımlarıyla ilgili bilgiler verdi. Gazetecilerin soru yöneltmek istemeliri sırasında 'Hangi konuda?' diye soran Bakan Çubukçu, Çorlu'da okula kitap taşırken kalp krizinden ölen sözleşmeli öğretmen Ahmet Fazlı Elçi ile ilgili olduğu söylenince “Bu konuda açıklama yaptım” dedi ve başka soru sorulmasını istemedi.

Çubukçu'yu izleyen kalabalık gazeteci grubunda yerel gazete muhabiri Sevcan Kalıpçinden çömelerek fotoğraf çekerken iddiaya göre koruma polisi müdahale etti. Kadın koruma polisinin “Bakanın fotoğrafını çömelerek çekemezsin. Etek boyunu mu çekiyorsun. Sil o fotoğrafı” dediğini söyleyen Kalıpçinden tepki gösterdi

milliyet

Başkent’te Ramazan, öğretmenlerin çadır eylemiyle başlayacak.
 
Eş ve çocuklarına kavuşamayan öğretmenler Ramazan ayının ilk gününde Milli Eğitim Bakanlığı önünde eylem yapacak. Önce basın açıklaması yapılacak ardından 'çadır' açılacak. Öğretmen 12 Eylül'e kadar da çadırda yaşayacak.


Sözleşmeli eş durumu mağduru öğretmenler, ailelerine kavuşmak için saat 13.30'da Milli Eğitim Bakanlığı önünde toplanacak. Türkiye genelinden eş durumu mağdurlarının katılacağı eyleme, sendikalar da destek verecek.



YA BİRLEŞECEĞİZ YA BOŞANACAĞIZ




Aysel ALP yazıyor hurriyet.com.trÖğretmenler, “Sayın Başbakanım Eşimin yanına verin 3 değil 15 çocuk olsun”, “Babamı istiyorum”, “Ya Birleşeceğiz ya Boşanacağız” yazılı şapka ve tişörtler giyecekler. Saat 14.00'te basın açıklaması yapılacak. Ardından yanlarında getirecekleri çadırları MEB'in yanına kuracaklar.



EŞİNDEN AYRI 2683 ÖĞRETMEN



Türkiye genelinde 2 bin 683 sözleşmeli öğretmenin eşinden ve ailesinden uzak olduğunu belirten bir öğretmen yakını, yarın yapılacak eyleme çoluk çocuk katılacaklarını söyledi. Türkiye genelinden Başkent'e gelecek öğretmenlerin 12 Eylül'e kadar Ankara'dan ayrılmayacaklarını vurguladı.



İFTARI ÇADIRIMIZDA YAPACAĞIZ

Şu saate kadar Emniyetten çadır açmak için izin alamayan öğretmenler, “Onlar izin vermeseler de biz yarın çadırlarımızla geleceğiz. Bizi de Tekel işçileri gibi dövecek halleri yok herhalde. Basın açıklamamızdan sonra çadırlarımızı kuracağız. Akşam iftarımızı da bu çadırlarda açacağız” dedi.



SESİMİZİ DUYURANA KADAR GİTMEYECEĞİZ



Bir başka öğretmen ise eşlerine kavuşuncaya kadar bu eylemi devam ettireceklerini belirterek, “Çadıra izin vermezlerse Ankaralı öğretmenler olarak il dışından gelen arkadaşlarımızı evlerimizde ağırlayacağız. Her sabah MEB'in önüne gideceğiz ve gün boyu MEB'in önünde oturarak sesimizi duymalarını sağlayacağız” diye konuştu.


hürriyet

Milli Eğitim Bakanı'ndan öğretmenlere gözdağı!
11.08.2010 - 15:19
 
Milli Eğitim Bakanlığı'ndan sözleşmeli öğretmenlerin yer değiştirme işlemlerine ilişkin yapılan açıklamada, "İmzaladıkları sözleşme hükümlerini yerine getirmeyen öğretmenler bundan doğacak her türlü hukuki durumu kabul etmek durumundadır.” dendi.
[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]

SONSAYFA Güncel Karakter Boyutu:   Bu fotoğraflar olay yaratacakSınırdan geçerek Gediktepe'ye saldıran PKK'lılar 15 gün önce heronlar tarafından böyle görüntülenmiş ama..
Gediktepe'deki ihmal raporla sınırlı değil. Sınırdan geçiş yapan PKK'lıların 15 gün önce Heronlar tarafından görüntülendiği ortaya çıktı. Bölgeye gelen helikopter ise ateş etmeden geri dönüyor

Gediktepe Sınır Karakolu'na yapılan baskınla ilgili ihmal istihbarat raporuyla sınırlı değil. PKK'lıların saldırıdan 15 gün önce sınır girişinden itibaren insansız hava araçları Heronlar tarafından görüntülendiği belirlendi. PKK'lıların Heronlar tarafından tesbit edilmesi üzerine bölgeye gelen helikopter gruba ateş etmeden geri dönüyor.

PKK'lılar sınırdan sızıyor

Tarafın ulaştığı iki saatlik görüntüler 3 Haziran 2010 tarihine ait. Yani Gediktepe baskınından 15 gün önce çekildi. Heronlar, 3 Haziran 2010 günü saat 03:20'da sınırdan sızan PKK'lıları görüntülemeye başlıyor. Görüntülere göre PKK'lılar üç grup halinde saat o4:o6'da toplanıyor. Bu sırada yaklaşık 100 kişilik grup, katır ve silahlarıyla adım adım takibe almıyor.

Görüntüler, Genelkurmay Başkanlığı başta olmak üzere 30 ayrı birime aynı anda canlı olarak gönderiliyor. Gediktepe baskınım yapacak olan PKK'lılann yaptığı her hareket en ince detayına kadar kaydediliyor.

Helikopter geri dönüyor

Herondan gönderilen görüntü üzerine, PKK'lıların sınırdan giriş yaptıkları bölgeye bir helikopter gönderiliyor. PKK'lıların toplanmaya başladığı N 3719 263, E 42 59 140 koordinatı helikoptere bildiriliyor. Bölgeye giden helikopterden PKK'lılar hiç rahatsızlık duymadan altışar kişilik gruplar halinde yollarına devam ediyor.

Görüntülerde PKK'lıların helikopterden saklanma gereği duymamaları da dikkat çekiyor. Dikkat çeken başka bir nokta ise koordinatlar verilmesine rağmen helikopter herhangi bir atış yapmadan birliğine geri dönüyor.

Katır sırtında silah

Helikopterin ayrılmasından sonra Heron PKK'lıları adım adım izlemeye devam ediyor. Gece intikal yapıldığı için PKK'lılann zaman zaman tek koldan hızlandığı görülüyor. Gece çekimi olmasına rağmen, PKK'lılann tüm hareketleri, geçiş noktalan ayrıntılı olarak tesbit ediliyor. Görüntü kayıt işleminin canlı olarak tüm birimlere aktarılması saat 00:30'a kadar devam ediyor. Ancak herhangi bir önlem alınmıyor.

Canlı yayında sınırı geçen PKK'lılar, katırlara yükledikleri ağır silahlarla Gediktepe'ye baskın düzenleyerek geri dönüyor.

[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]
  izle ibretlik







 





 

 





 





 





















 

Konya' da trafik polisini şehit eden zanlı Hakan Dinçer,Çumra ilçesine bağlı Kuzucuk bölgesinde yaralı olarak yakalandı
[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]

Domuz gribinden kurtulduk derken yenisi çıktı: NDM-1     
Dünya Sağlık Örgütü'nün dün Domuz gribi tehditinin bittiğini resmen açıklamasının ardından İngiltere'de yeni bir virüs ortaya çıktı. Uzmanlar, en güçlü antibiyotiklere karşı bile dirençli olan yeni bir süpermikrobun hastanelere girdiği uyarısında bulundu.

NDM-1 olarak adlandırılan bir enzim üreten bakterinin, Hindistan ve Pakistan'a estetik ameliyatlar için seyahat eden hastalarca İngiltere'ye taşındığı ve hastanelere girdiği açıklandı. NDM-1 enzimi, içine girdiği bakteriyi antibiyotiklere karşı tamamen dirençli kılıyor.

BBC Türkçe servisinin haberine göre İngiltere'de şu ana kadar sadece 50 vaka tespit edildi. Yetkililer, mikrobun küresel düzeyde yayılmasından endişe ediyor.

Saygın tıp dergisi Lancet'te yayımlanan makalede NDM-1 enzimi yayan mikrobun daha yakından izlenmesi tavsiyesinde bulunuluyor ve yeni tip ilaçların gerektiğinin altı çiziliyor.

NDM-1 aralarında E.coli'nin de bulunduğu farklı bakterilerin içine yerleşip bu bakterileri de en güçlü antibiyotik gruplarına karşı dirençli hale getiriyor. Bu antibiyotik gruplar, zaten acil müdahalelerde ve dirençli bakterilere karşı tedavilerde kullanılıyor.

Uzmanlar, NDM-1'in zaten dirençli olan bakterilere bulaşmasından da endişe ediliyor. Bu durumda daha da güçlenecek olan bakteriler insandan insana geçebilir ve tedavisi neredeyse imkansız yeni bir salgın türü ortaya çıkabilir.

Araştırmacıların inceledikleri NDM-1 enfeksiyonlarının en az birinde bakterinin bilinen bütün antibiyotiklere dirençli olduğu saptandı.

Benzer vakaların ABD, Kanada ve Avustralya ile Hollanda'da da görüldüğü, uluslararası araştırmacıların sorunun büyük bir küresel sağlık sorununa dönüşmesinin olası olduğunu söylüyor. (NTV)

trafik Tescil işlemleri için e-randevu sistemi kuruldu
[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]

500 bin memurun oyu tehlikede!
12 Ağustos 2010 Perşembe 09:14

Görev yeri değişen memurların oyu tehlike girdi! 500 bin kişi seçmen kaydını alma izni verilmediği için oy kullanamayacak.

   Türkiye 12 Eylül'de referanduma gidiyor. Meydanlar ısındı, siyasette üslup sertleşti. Fakat gözden kaçan ve referandumun sonucunu etkileyebilecek teknik ayrıntılar var.


[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]

 12 Ağustos 2010
 
 
 
Balıkesir'in Balya ilçesinde saat 05.23'da 4.8 şiddetinde deprem meydana geldi. Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi'nden Yrd. Doç. Dr. Tolga Bekler, bunun korkutucu bir deprem olmadığını, asıl Biga Yarımadası'nda uzun süredir beklenen bir deprem olduğunu söyledi

İşte sıcakların nedenleri...


[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]

Yaz sıcaklarına denk gelen Ramazan'da, oruçlu geçen süre 16 saate yaklaşıyor. Susuzluğun böbrek taşının oluşmasına neden olduğunu belirten uzmanlar, iftar ve sahur arasında uygun besin maddeleri tüketilmesi tavsiyesinde bulunuyor.

Sakarya Eğitim ve Araştırma Hastanesi Nefroloji Kliniği Doktoru Ferit Yavuzyılmaz; sahurda kavun, karpuz, üzüm, şeftali gibi sıvısı ve minerali bol olan meyvelerin yenmesini öneriyor. Emilimi yavaş olan bu meyvelerin böbrekleri koruyarak sıvı ihtiyacının gün boyu karşılanmasına yardımcı olduğununu kaydeden Yavuzyılmaz; "Sıcak havalarda vücutta sıvı kaybı daha fazla oluyor. Sahur ile iftar arasındaki açlık ve susuzluk döneminden böbrekler olumsuz etkilenir. Susuzluk, böbreklerde akışkanlığın azalmasına sebep olur. Bu da böbrek taşının oluşmasına neden olur." diye konuştu.

Vücudun su ihtiyacınının karşılanamaması durumunda böbreklerin, toksit maddelerin vücuttan atılması için gerekli olan sıvı ihtiyacını dokulardan ve dokular arası bölümlerden sıvı çekerek karşılayacağını anlatan Yavuzyılmaz, sahurda vücudun gün boyu su ihtiyacını bununda vücudun dengesini bozacağını ifade etti. Sahurda vücudun gün boyu su ihtiyacını karşılayabilecek besin maddelerinin seçilmesi gerektiğine dikkat çeken Yavuzyılmaz, şöyle konuştu:

"Bu dönemde daha çok kavun, karpuz, üzüm, şeftali gibi suyu vücuda yavaş veren, emilimi yavaş olan, vücudun depolayacağı su ihtiyacını sağlayacak meyveler tüketilmelidir. Bu meyveler, sahurdan iftara kadar vücut için gerekli olan su ve elektroliz ihtiyacını karşılayacaktır. Bu sayede böbrekler korunur ve sıvı ihtiyacı gün boyu karşılanır. Bunun yanında, mineral ihtiyacı da maden suyu ile sağlanabilir. Vücudun kitlesine göre bir veya iki şişe maden suyu vücut için gerekli minerali karşılar."

Su ihtiyacının karşılanması için sahurda bir anda çok miktarda su içilmesinin yanlış olduğunu belirten Yavuzyılmaz; "Sahurda bir anda çok miktarda su içilmesi yanlıştır. Vücudun sahurdan iftara kadar olan periyottaki su ihtiyacını karşılayacak etkili bir emilimi ve desteği yoktur. Hızlı geçiştir." dedi.

Kültür ve Turizm Bakanlığı'nın 100 yıllık arşivinde kimsenin el sürmediği filmleri tabederek internet sitesinde yayınlama düşüncesi tarihi bir hazineyi gün ışığına çıkardı. Atatürk, Abdülhamid, İnönü ve Menderes'in yeni görüntülerine ulaşıldı. Ulu Önder'in 1936'da kaydedilen görüntüsündeki gerçek ses tonu dinleyenleri şaşırttı.