ŞİMDİ BU SENDİKAYA NE DENİR?
Pazartesi, 19 Ağustos 2013 15:47
MİLLİ EĞİTİM BAKANLIĞININ
2012 YILI ALAN DEĞİŞİKLİĞİ YARGI KARARI KISMİ YD İŞLEMİNİN
UYGULANMASINA DAİR İŞLEMLERİ
Bilindiği gibi; 2012 Yılı Alan Değişikliğine dair yapılan işlemlere dair sendikamız MEB aleyhine Danıştay 2.Dairesinde YD ve devamında işlemin iptaline yönelik dava açmıştı.
Danıştay dairesi tarafından davaya 19.04.2013 tarihinde Yürütmeyi Durdurma(YD)verilmiş ve karar MEBe 15.07.2012 tarihinde,sendikamıza ise 19.07.2013 tarihinde tebliğ edilmiştir.
MEBe Genel Merkezimiz 2013/07.25 sayılı yazı ile Esas:2012/11775 nolu dava dosyası kararının YD verilen kısımların uygulanması için 26.07.2012 tarihinde bildirimde bulunmuştuk.
MEB 4+4+4 sisteminden sonra yaptığı resmi duyuru işlemlerini genellikle zamanında yapamadı.Bununla beraber yapılan hataların düzeltilmesi yönünde de daha önceden tedbirlerini alamadı.Yer değiştirme işlemlerine dair sendikamıza verdikleri resmi tarih dışında 2.kez yer değiştirme takvimi verildi.Her iki verilen tarih ile belirttikleri bazı işlemleri yerine getiremediler.Böylece YD kararının tebliğinin de yer değiştirme işlemleri dönemine denk gelmesi hazırlıksız MEBi iyice çıkmaz sokağa sokmuştur.Yaratılan sorunların her işleminde yeni sorunlar oluşmaktadır.MEB yargı kararlarına ilişkin öngörü işlemlerini de göz ardı etmiştir.Örneğin;Yargı kararı işlemi 15.07.2013 tarihinde MEBe tebliğ edildiğinden MEB durumdan haberdardır ve o tarihte yer değiştirme işlemlerinin isteğe bağlı il dışı işlemleri süreci yaşanmaktadır.Böylece mahkeme YD işlemine dahil alan öğretmenlerini bilgilendirmemiştir.Yine MEBe resmi yazımızı sunduktan sonra ayrıca MEB ilgili yetkilileri ile görüşmüş kararın bayramdan sonra uygulanacağını tarafımıza bildirmişlerdir.
Yargı kararının uygulanması için MEB valiliklere Sayı : 68898891/903.02.01/2082209 ile 14.08.2013 tarihinde resmi yazı yazmıştır.
Valiliklere giden yazı;
T.C.
MİLLÎ EĞİTİM BAKANLIĞI
İnsan Kaynakları Genel Müdürlüğü
Sayı : 68898891/903.02.01/2082209 14/08/2013
Konu: Yargı kararı uygulaması
.......
...VALİLİĞİNE
( İl Milli Eğitim Müdürlüğü)
Bakanlığımıza bağlı eğitim kurumlarında görev yapan öğretmenlerin 2012 yılı il içi alan değişikliği işlemleri 2012 Öğretmenlerin İl İçi Alan Değişikliği Kılavuzu ile yapılan açıklamalar çerçevesinde gerçekleştirilmiştir.
Bu Kılavuzda yer verilen sınıf öğretmenlerinin Zihin Engelliler Sınıfı Öğretmenliği ile Teknoloji ve Tasarım Öğretmenliğine ve diğer alan öğretmenlerinin Teknoloji ve Tasarım Öğretmenliğine geçişlerine ilişkin işlemlerin iptali talebiyle Bakanlığımız aleyhine açılan davalar sonucunda;
1-Danıştay İkinci Dairesinin 12/04/2013 tarihli ve Esas No: 2012/12121 sayılı kararı ile 2012 İl İçi Alan Değişikliği Kılavuzunun 2.2/1-b maddesinde yer alan Zihin Engelliler Sınıfı Öğretmenliği alanına, bu alanda boş norm kadro bulunmaması halinde ifadesinin,
2-Danıştay İkinci Dairesinin 19/04/2013 tarihli ve Esas No: 2012/1775 sayılı kararı ile de 2012 İl İçi Alan Değişikliği Kılavuzunun 2.2. maddesinin 1. fıkrasında yer alan b) Zihin Engelliler Sınıfı Öğretmenliği alanına, bu alanda boş norm kadro bulunmaması halinde Teknoloji ve Tasarım Alanına ve 2. fıkrasında yer alan Teknoloji ve Tasarım alanına ibarelerinin yürütülmesinin durdurulmasına karar verilmiştir.
Kılavuza dayanak teşkil eden Talim ve Terbiye Kurulunun 12/09/2012 tarihli ve 5110 sayılı mütalaasının yürütülmesinin durdurulması talebi reddedilmiştir. Bu kararlar Bakanlığımıza 15/07/2013 tarihinde tebliğ edilmiştir.
Bu kararların uygulamasına yönelik olarak; sınıf öğretmenlerinden 2012 yılında il içinde alan değişikliği yoluyla Zihin Engelliler Sınıfı Öğretmenliğine ya da Teknoloji ve Tasarım Öğretmenliğine geçirilenler ile diğer alan öğretmenlerinden Teknoloji ve Tasarım Öğretmenliğine geçirilenler önceki alanlarına ve görev yerlerine döndürüleceklerdir.
Sınıf Öğretmenlerinden Zihin Engelliler Sınıfı Öğretmenliği için söz konusu yargı kararında belirtilen 540 saatlik Zihin Engelliler Sınıfı Öğretmenliği Sertifika Programını tamamlayanlar istemeleri halinde Zihin Engelliler Sınıfı Öğretmenliği görevine devam edebileceklerdir.
Yargı kararı gereği önceki alanlarına ve görev yerlerine döndürülecek öğretmenler ile ilgili her türlü iş ve işlemler valiliklerce gerçekleştirilecektir.
Yukarıda belirtilen öğretmenlerden alan değişikliği yapıldıktan sonra herhangi bir nedenden dolayı iller arasında görev yeri değişikliği yapılanlar atandıkları il valiliğine bildirilecek bunların daha önceki alanlarına ve durumlarına uygun eğitim kurumlarına atamaları halen görev yaptıkları valiliklerce yapılacaktır.
Bilgilerinizi ve gereğini rica ederim.
Nabi AVCI
Bakan
Bu yazı tarihi sürecide özür grubu yer değiştirme işlemlerine rastlamıştır.Rastlaması bir yana bu konu ile ilgili öğretmenlerimizi yeterince bilgilendirmemiştir.Yani MEB Hukuk Müşavirliği üzerine düşen görevi yapıp karar tebliğ edildiği gün MEB yetkililerine bildirmesine rağmen yetkililer yer değiştirme işlemleri esnasında konuyla alakalı öğretmenlerimizi bilgilendirme gereği duymadığı gibi gerekli işlemleri geciktirmeyi tercih etmiştir.Şuan özür grubu müracaatı yapmış öğretmenlerimizin durumunun akibeti belli değildir.Yani 2012 yılı alan değişikliği işlemlerinden yararlanıp 2013 yılı özür grubundan il içi ve il dışı yer değiştirecek öğretmenlerin durumuna ilişkin netlik kazandırılmalıdır.Yani geçtiği alan ile başvuru yapmış bir öğretmenimizin durumu ne olacaktır?Yargı kararının uygulanması bir zorunluluk olduğuna göre yargı kararı uygulanmadan önce yer değişikliği yapılırsa ve öğretmenlerimizin gittikleri illerde alanlarına geri dönüş sağlanırsa bu sefer özürden geldikleri alan boşalacak böylelikle başka öğretmenlerimizin de özürden başvuru tercihi önceden yapıldığından yada yapamadığından mağduriyet durumu oluşacaktır.Bu duruma iyice netlik kazandırılmalı ve belirsizlikler giderilmelidir.
Tüm bu olumsuzluklara rağmen MEBin yargı kararını uygulamayacağına dair söylentilerde boşa çıkmıştır.Bu nedenle hukukun üstünlüğüne olan inancımızla MEBin ilgili alanlara verilen yargı kararını uygulama sürecini başlatmasını olumlu görmekteyiz.Hataların düzeltilmesinin eğitimimizin geleceği açısından çok önemli olduğunu belirtmek isteriz.2012 Alan değişikliği işlemlerine dair yapılan yan alanların iptali konusunda ki hukuk mücadelemizde sonuna kadar devam edecektir.
Şimdi asıl mesele ise şudur;MEB ilgili yargı kararının uygulanmasına dair valiliklere gönderdiği yazıda konuyla alakalı öğretmenlerimizin durumunun tam anlamıyla netlik kazanmadığı yada yazının tam anlaşılmadığı bununda anlam kargaşasına yol açtığı gözükmektedir.
1.Yukarıda arz ettiğimiz şekilde;2013 özür grubu il içi ve il dışı yer değiştirme işlemine geçtiği alanla başvurmuş öğretmenlerimizin durumunun nasıl değerlendirileceği konusudur.Değerlendirecek olursak bu konuda ki öğretmenlerimiz başvurularını yaptığına göre ve yargı kararı uygulaması valiliklere bırakıldığı henüz uygulanmadığına göre, MEBin de özür grubu işlemlerini direkt merkezi olarak yaptığını düşünürsek konuyla alakalı öğretmenlerimizin gittikleri yerlerde esas alanlarına geçeceği gözükmektedir.Fakat bu durumda ilerde hukuki olarak mesele yaratabilir.Kendi alanından özür yoluyla gitmek isteyen bir öğretmenin yeri alan değişikliği yoluyla geçiş yapmış bir başka öğretmen tarafından tercih edildiğinden diğeri haliyle(asıl alan öğretmeni) mağdur olacaktır.
2.Yönetici durumunda olanların durumudur.Yani alan değiştirme durumundan yararlanmış bir yönetici eski alanına dönerek mi yönetici atamaya başvuracak yoksa şuan bulunduğu alanla mı başvuru yapacağı konusudur..MEB bu durumla ilgili olarak da hukuki sıkıntı yaşayabilir
Bu konunun da netlik kazanması özellikle bakanlığın resmi bir açıklama yapması gerekmektedir.İlgili valiliklere gönderilen yazıda bu durumlar belirtilmemiştir..İlgili yazıyı genel olarak değerlendirecek olursak yönetici durumdakiler bulundukları yerlerde eski alanlarına döndürülmeli ve buna göre idareci başvuruları alınmalıdır.
3.2012 İl İçi Alan Değişikliği işlemlerinin bazı maddelerine YD verilmiştir.Buna göre;Danıştay İkinci Dairesinin 19/04/2013 tarihli ve Esas No: 2012/11775 sayılı kararı ile de 2012 İl İçi Alan Değişikliği Kılavuzunun 2.2. maddesinin 1. fıkrasında yer alan b) Zihin Engelliler Sınıfı Öğretmenliği alanına, bu alanda boş norm kadro bulunmaması halinde Teknoloji ve Tasarım Alanına ve 2. fıkrasında yer alan Teknoloji ve Tasarım alanına ibarelerinin yürütülmesinin durdurulmasına karar verilmiştir.İlgili maddeye bir göz atacak olursak:BAŞVURUDA BULUNABİLECEKLER kısmının 2.2. maddesi şöyledir.Talim ve Terbiye Kurulunun 07/07/2009 tarihli ve 80 sayılı Kararı ile 12/09/2012 tarihli ve 5110 sayılı mütalaası doğrultusunda 2012 yılına mahsus olmak üzere;
1-Sınıf öğretmenleri aşağıdaki öncelik sırasına göre ;
a)Yüksek Öğrenimleri diğer alanlara atanmaya kaynak teşkil edenler öğrenimlerine göre atanabilecekleri alana veya diplomalarında yazılı olan yan alana ya da öğretmen yetiştiren iki yıllık yükseköğretim kurumu mezunları lisans tamamladıkları alana,
b)Zihin Engelliler Sınıfı Öğretmenliği alanına, bu alanda boş norm kadro bulunmaması halinde Teknoloji ve Tasarım alanına alan değişikliği başvurusunda bulunabileceklerdir.
2-Diğer alan öğretmenleri aşağıdaki öncelik sırasına göre;
a) Yüksek Öğrenimleri diğer alanlara atanmaya kaynak teşkil edenler öğrenimlerine göre atanabilecekleri alana veya diplomalarında yazılı olan yan alana ya da aylık karşılığı okutabilecekleri dersin alanına,
b)Teknoloji ve Tasarım alanına alan değişikliği başvurusunda bulunabileceklerdir.
İlgili dava konusunda YD verilen kısımlar yukarıda ki altı çizili maddedir.2.2 maddesi Talim ve Terbiye Kurulunun 07/07/2009 tarihli ve 80 sayılı Kararı ile 12/09/2012 tarihli ve 5110 sayılı mütalaası doğrultusunda 2012 yılına mahsus olmak üzere demektedir.
Bu nedenle ilgili maddede ki 1- a)bendi Talim Terbiye Kurulu Kararına tekamül etmekte ve yan alanlarla ilişkilendirildiğinden YD verilmemiş b)bendine YD verilmiştir.
Yine 2.2 maddesinin 2.fıkrası diğer alan öğretmenlerini ilgilendirmektedir.2.fıkranın a)bendi maddesi yine yan alan ve aylık karşılığı okutulacak derslerle ilişkilendirilip TTK 80 sayılı kararına ilişkilendirilmiştir.
İlgili MEB yazısında 2.2. maddesinin 2.fıkrası diye kast ettiği Teknoloji ve Tasarım alanınadediği ibare 2.2. maddesinin 2.fıkrasında belirttiği yukarıdaki altını çizdiğimiz b)bendidir.2.fıkradaki b)bendi ise TTK kararı değil ilgili YD verilen 5110 sayılı mütalaa görüşüdür.Danıştay dairesi ilgili mütalaa maddesini dahi yargıya taşınacak durumlar arasında görmemiştir.Şöyle ki Danıştay ilgili kararının bir bölümünde şu görüşe yer vermiştir;
Diğer taraftan,davalı idarece alan değişikliği işlemlerinde Talim ve Terbiye Kurulunun 12.09.2012 tarih ve 5110 sayılı mütalaasının esas alındığı beyan edilmiş ise de;12.09.2012 tarih ve 28409 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren Milli Eğitim Bakanlığı Talim ve Terbiye Kurulu Başkanlığı Yönetmeliğinin irdelenmesinden,Talim ve Terbiye Kurulu Başkanlığının Bakanlığın bilimsel danışma ve karar organı sıfatının bulunduğu,görüşülen konular hakkında kurul kararı ya da kurul mütalaası alındığı anlaşılmakla,Talim ve Terbiye Kurulunun bilimsel danışma organı sıfatıyla yaptığı toplantı sonucu oluşan kurul mütalaası ile kurul kararlarında değişikliğe gidilemiyeceği,dolayısıyla 7.7.2009 tarih ve 80 sayılı Talim ve Terbiye Kurulu kararına aykırı olduğu görülen 12.09.2012 tarih ve 5110 sayılı kurul mütalaasının alan değişikliği işlemlerinde esas alınmasına olanak bulunmadığı,bununla birlikte anılan mütalaanın idari davaya konu olacak kesin ve yürütülmesi gereken işlemlerden olmadığı anlaşılmaktadır.
Böylece YD işleminin ilgili mütalaa maddesine verildiği görülmektedir.Kurul mütalaasının alan değişikliği işlemlerinde esas alınmasına olanak bulunmadığı özellikle belirtilmiştir.
Buna göre 2012 Yılı Alan Değişikliğinin ilgili maddelerine açılan davada belirtilen 5110 sayılı mütalaanın maddelerine YD verilmiştir.Böylece Zihin Engelliler Öğretmenliğine geçen Sınıf öğretmenleri ile diğer branş öğretmenlerinden Teknoloji ve Tasarım öğretmenliğine geçiş yapanların işlemi yargı kararı gereği eski alanlarına dönüş olacaktır.Burada özellikle belirtmek isteriz ki dava alan değişikliği üzerine açılmıştır.Bu nedenle yargı kararının uygulanmasına kadar olacak sürede yapılan tüm işlemler öğretmenlerin şuan bulunduğu yerlere özgü olarak yapılacaktır.Çünkü bazı öğretmenlerimiz yer değişikliği ile alan değişikliğini karıştırmaktadırlar.
4.2012 Yılında bilindiği üzere İl İçi Alan değişikliğinden önce; Özür Durumundan Yer Değişikliği Yapılamayan Öğretmenlerin Yer Değişikliklerikılavuz yayımlanmadan duyuru şeklinde özür durumunun gerçekleşmesi için önce alan değiştirilmiş sonrasında buna bağlı olarak da alan değişiklikleri yapılmıştı.Şimdi en çok sorulan sorulardan biride şudur;Bu durumda olan öğretmenleri MEB yazısının kapsayıp kapsamadığı konusudur.Durum değerlendirmesi yapmak için duyuru metnini tekrardan koyma gereği duyduk..
Duyuruya göre;
Özür Durumundan Yer Değişikliği Yapılamayan Öğretmenlerin Yer Değişiklikleri
Bakanlığımıza bağlı eğitim kurumlarında görev yapan öğretmenlerden alanlarında açık norm kadro olmaması sebebiyle özür durumundan yer değişikliği gerçekleştirilemeyenlerin özür gereklerini karşılamaya yönelik olarak aşağıda belirtilen şekilde alan değişikliği ve bu değişikliğe bağlı olarak yer değişikliği yapılacaktır.
Bu kapsamda 2012 yılına mahsus olmak üzere;
1-Talim ve Terbiye Kurulunun 07/07/2009 tarihli ve 80 sayılı Kararı ile 12/09/2012 tarihli ve 5110 sayılı mütalaası doğrultusunda sınıf öğretmenleri;
a)Yüksek Öğrenimleri diğer alanlara atanmaya kaynak teşkil edenler öğrenimlerine göre atanabilecekleri alana veya diplomalarında yazılı olan yan alana ya da öğretmen yetiştiren iki yıllık yükseköğretim kurumu mezunları lisans tamamladıkları alana,
b)Zihin Engelliler Sınıfı Öğretmenliği alanına, bu alanda boş norm kadro bulunmaması halinde Teknoloji ve Tasarım alanına alan değişikliği başvurusunda bulunabileceklerdir.
2-Diğer alan öğretmenleri ;
a) Yüksek Öğrenimleri diğer alanlara atanmaya kaynak teşkil edenler öğrenimlerine göre atanabilecekleri alana veya diplomalarında yazılı olan yan alana ya da aylık karşılığı okutabilecekleri dersin alanına,
b)Teknoloji ve Tasarım alanına (alan değişikliği suretiyle) özür durumundan yer değiştirmek üzere başvurabileceklerdir.
MEBin YD kararının uygulanmasına dair valiliklere yazdığı yazının son bölümüne dikkat edecek olursak; Yukarıda belirtilen öğretmenlerden alan değişikliği yapıldıktan sonra herhangi bir nedenden dolayı iller arasında görev yeri değişikliği yapılanlar atandıkları il valiliğine bildirilecek bunların daha önceki alanlarına ve durumlarına uygun eğitim kurumlarına atamaları halen görev yaptıkları valiliklerce yapılacaktır.
Denilmektedir.İlgili 5110 sayılı madde İl Dışı Özür Grubu yer değişikliği işlemlerinde öncelikle alan değişikliği yapılmak üzere kılavuzsuz duyuru ile kullanılmıştır.Böylece MEB duyuru ile iki işlemi idari (İYUKa)göre aykırı yapmıştır.Bu durumda bakıldığında daha sonra yapılan İl İçi Alan değişikliği kılavuzunda yer alan aynı mütalaa görüşüdür.Duyuru ilanında da il içi kılavuzunda olduğu gibi bir kereye mahsus uygulanmak üzere yani (2012 yılına mahsus olmak üzere)ibaresi kullanılmıştır.
Ayrıca 2012 yılı özür grubuna dair yapılan alan değişikliğine ilişkin ilgili mütalaa doğrultusunda Danıştay dairesine verdiğimiz davada bu konuyla alakalı olarak müdahil öğretmenlerimiz de bulunmaktadır.Müdahillik davaya katılım olduğundan bu durumdaki öğretmenlerimize de sendikamız yönünde emsal teşkil edecek kararda ayrıca gelecektir.Bu husus genel bir uygulamaya hükmedebilecektir.
Açıklanan nedenlerle ve verilen YD kararına göre 2012 yılında;
Özür Durumundan Yer Değişikliği Yapılamayan Öğretmenlerin Yer Değişiklikleri
Duyurusuna istinaden yapılan işlemler 2012 İl İçi Alan Değişikliği işlemlerine dair yapılan işlem maddesi olarak sayıldığından bu maddeye YD verilmiştir.Bu nedenle ilgili öğretmenleri de yazılan yazıda da (eksik olsa da)belirtildiği üzere kapsamaktadır.
Buna göre öncelikle alan değişikliği yapılmış ve sonrasında yer değiştirilmiştir.YD kararına ve MEBin valiliklere gönderdiği yazı doğrultusunda işlemlerin eksiksiz olarak uygulanması kanun gereğidir.Valilikler öncelikle il dışından alan değiştirip gelen öğretmenleri(özür grubu,il içi ve il dışı yer değişiklikleri ve hizmetin gereği gibi..)Milli Eğitim Müdürlüğü aracılığı ile tespit edip bulundukları yerlerde alanlarına geri dönüşleri sağlamakla yükümlüdürler.
Sendikamız Yargı Kararının tam uygulanması için MEBe bildirimde bulunduğu gibi 81 il valiliklerine de yazı yazarak bu konuyla alakalı geçiş yapan öğretmenlerin tam listesini isteyerek konun takipçisi olacaktır.
Öğretmenlerimizin çoğu geri dönüş için İl Milli Eğitim Müdürlüklerine dilekçe verip vermeyeceklerini sormaktadırlar.Valilikler ilgili yazıyı İl Milli Eğitim Müdürlüklerine bildirmişlerdir.Bu konuda bulunanların listesi çıkartılıp ilgililerin alanlarına geri dönüş tahsisi yapılacaktır.Eğer geri dönüş işlemleriniz gerçekleşmez ise ilgili yazıya ve YD kararına istinaden dilekçe verip kararın uygulanmasını isteyebilirsiniz.Dilekçenize red gelirse karar doğrultusunda idare mahkemelerine işlem davası açabileceğiniz gibi kararı uygulamayanlar hakkında da savcılıklara suç duyurusunda bulunmanız kanuni hakkınızdır.İdare mahkemesini kazandığınızda da idari kuruma maddi-manevi tazminat davası açma durumunuzda bulunmaktadır.
Yine ayrıca belirtmek isteriz ki yargı kararının uygulanmasına ilişkin durumdan sonra bir memur sitesinde sendikamız aleyhinde hakaret ve küfürbaz dillerle saldırı yazılarıyla küçümseme girişimleri yapılmıştır.Kötü söz sahibinindir.Yargı kararını hazmedemeyerek sendikamızı karalamaya çalışanlar aslında hukukun üstünlüğünü göremeyenlerdir.Böylece kendilerinin seviyelerinin ne derece eğitimle alakasız ve çıkarcı bir yaklaşımda olduklarını göstermektedir.Bu tür girişimde bulunanlar hakkında yine hukuka olan inancımızla kamuoyu önünde işlenen suçlar kapsamında 2 ayrı(1.Hakaret,2.Sendikal faaliyetlerin engellenmeye çalışılması.)suçlarından suç duyurusunda bulunulacaktır.İftira,hakaret ,tehdit ve komplo teorileriyle hiçbir zaman bir yere varılamaz.Gerçek eğitim paydaşı her zaman doğruları ön plana çıkartan yeri geldiğinde de eleştiri ve öz eleştiri yapan toplumun öncü bireyleridir.
Sendikamız her zaman olduğu gibi haklar mücadelesini sonuna kadar sürdürecektir.En büyük desteğimiz isimlerini dahi bilmediğimiz haksızlıklara karşı çıkan eğitim çalışanlarımızdır.Hiç bir kimsenin mağdur edilmeyeceği,eğitim çalışanlarımızın mutlu olacağı,eğitimimizin verimli bir şekilde yürütüleceği yarınların umudu ile