günaydın arkadaşlar. dün eve gittiğimde 1.sınıfa giden oğlum kapıda karşıladı beni. öğretmenin ilk kez sorduğu bir problemi çözmüş ve aslında çok zormuş. mutluluğunu görmenizi isterdim. soru şu: ahmetin 18 şekeri var.alinin şekerleri ahmetten 5 fazladır. ayşenin şekerleri ise alinin şekerlerinden 2 eksiktir. buna göre üçünün toplam kaç şekeri vardır.
18+5=23 23-2=21 18+23+21=62 benzer 3 işlemli problemleri yapıyor fakat sadece toplama ya da çıkarma oluyordu. bu şekilde değildi.bu soruyu tereddütsüz yapmış benim akıllı oğlum.çok mutlu oldum.
fakat bir şeyi de yazmadan geçemeyeceğim. yukarıdaki problemi çözen akıllı oğlum,,hemen ardından tanesi 5 kuruştan 4 tane yumurta aldım.kaç lira ödedim? sorusunu çözememiş. yaaa çıldıracağım. hangi sayının 15 eksiğinin 3 fazlası 45 eder? sorusunu çözen çocuk 3 kuruş 5 kuruşu çözemiyor.akıl sağlığım elden gitti
sayın veli ve akabinde tüm velilerimize...
benim oğlumla başlayan cümlelerinizi, sonunda hep sitem, huzursuzluk- akıl sağlığım elden gitti, bu nasıl olur matematik dersi 4 düşüyor, öğretmeniyle konuşabilir miyim, yolda bir tehlikeyle karşılaşırca aklım çıkar- diye biten cümlelerinizi, ilginin bu kadarını anlamakta güçlük çekiyorum.
birincisi karşınızda çocuk var, öğrenim hayatının henüz başında, çiçeklenmeye niyetlenmiş körpe bir tomurcuk, dışardan müdahelelerle, beklentiler içine girilerek çiçeğin açması geciktiriliyor, belki de hiçbir zaman açamayacak duruma getiriliyor.
peki niçin,
diğerleriyle kıyaslandığı için,
ailesinin beklentileri olduğu için, belki de öğretmeninin beklentileri olduğu için _ Tüm öğrencilerin başarılı olması beklenir-
zor problemler çözebildiğinde başarılı olduğu düşünüldüğü için,
oysa her çiçek kendine has kokusu ve görüntüsüyle güzeldir. şimdi biz üzerine titreyerek, kendi istediğimiz doğrultuda bir çiçek açtırmaya uğraşıyoruz, zamanından önce, bizim için sadece sonuç önemli, zor problemleri çözebiliyorsa, okuması hızlıysa tamamdır diyoruz...
Değerli veliler; başarı sayısal olarak ölçülmez, başarının temeli alışkanlık kazanmaktır, yani niteliktir esas olan, bu yüzden derim ki,
çocuğunuzla gerçekten ilgilenmek istiyorsanız;
onlara örnek olun yeter,
başarı ve başarısızlıkla suçlamayın onları,
sonuçlarla değerlendirmeyin,
bırakın çantalarını kendileri taşısınlar,
düşmeyi de öğrensinler ayakta kalmasını da;
biraz serbest bırakın onları,
BEKLENTİSİZ YAŞAMAYI ÖĞRENSİNLER,
bisiklet çin değil, bilgisayar için değil, playstation için değil, kendileri için alsınlar notları, ama 1 olsun, ama 3 olsun, ama 5 olsun; zamanı geldiğinde nasıl olsa öğrenecekler tüm bunları,
okumada örnek olun, dinlemede örnek olun, sevmekte örnek olun, her fırsatta onu sevdiğinizi ve destek verdiğinizi söyleyin, o zaman göreceksiniz ki, işler kendiliğinden yoluna girecek,
tomurcuklar tüm görkemliliğiyle çiçeğe dönüşecek, mis gibi kokusuyla yaşamı güzellleştirecek...
"ÇOCUK KOKUSU, CENNET KOKUSUDUR."
Tüm velilerin, öğretmenlerin bu güzel kokuyu duymaları, hissetmeleri dileğiyle...