EY TÜRK GENÇLİĞİ!…
Sana görev vermiştim!...
Her durumda;
koru Cumhuriyeti; demiştim…
Umarım unutmadın…
Birgün, bağımsızlık ve Cumhuriyetin düşerse dara;
ne beni, nede bana benzer birini ara…
Çareni kendin yarat!...
İzle beni; ben nasıl düştümse yola;
çareyi; kendinde ve millette ara..
"Çaresizim!" deme sakın…. çaresiz değilsiniz…
Ç a r e; s i z s i n i z !…
****
B i l i y o r u m …Toplum sağır;
Yüklendiğin görev ağır;
hele bu günlerde işin zor, çok daha ağır!..
F a r k ı n d a y ı m… Sabrın taşıyor!…
ülkendeki hain sayısı, kontenjanı aşıyor!...
Unutma…; görev senin, sende şimdi bu sancak;
Bu sancak; senden sonrakine; kusursuz ulaşacak…
Anamızsa bu toprak; namusumuzsa vatan,
Görev devri bitmeyecek;
sonsuza dek sürecek!…
Şunu bil!…
Hiç bir durum, benimkinden çok daha kötü değil..
Yeter ki, "sol memenin altındaki cevher kararmasın"
Yeter ki umut; gençlikten mahrum kalmasın
Gün gelir de; gerekirse yine bir 19 Mayıs;
korkuyu yen; kuşkuyu at!..
Haine ve düşmana inat;
De ki; "Söz konusu Vatan'sa gayrisi teferruat!.."
Derim ki;
Durmak; düşmektir; susmaksa; büyük kabahat!..
Mazeret kabul etmem çağdaş Cumhuriyet adına!..
Durma gel.. hemen şimdi;
sen de katıl bağımsızlık safına.
"Özgürlük, bağımsızlık benim karakterimdir."
Eğer uymuyorsa bu kalıp senin yapına;
Helal etmem hakkımı;
el pençe divan durup gelme kapıma!…
****
Dahilde ve hariçte; zafere ulaşırsa
kötülük sahipleri;
İçinde bulunduğun şartı-şurtu düşünme,
Özgürlüğün uğruna, durma!.. atıl ileri.
****
Derim ki; işte o gün; gençliğe güvenerek;
Görev acil; yeni bir 19 Mayıs gerek!..
Görev bekleme benden;
Görevin sahibi sensin;
Artık sen; Mustafa Kemal’sin!...
Görevini unutma, tarihte olmaz yoktur;
Her ülkenin haini sanılandan da çoktur!..
Gerçeği görmelisin, durum gerçekten acı!..
Birincil görev senin;
Çare sende: Yüreğinde kurtuluşun ilacı!..
Ey Türk genci!;
“Bağır bağır bağırıyorum!..”
Koru emanetimi, Sur borusu çalıyorum!..
D e k i!… Daha umut bitmedi!...
Terk etmedi sevda..
"Kararmadı sol memenin altındaki cevahir."
Deme ki bitti her şey!…Çaresiz durum yoktur!…
Çare uzakta değil,
“Damarlarındaki, asil kanda mevcuttur!…”