Atatürk'ten Kadın Kıyafeti Ve Örtünme Üzerine

Çevrimdışı ali002

  • Uzman Üye
  • *****
  • 762
  • 227
  • 762
  • 227
# 05 Mar 2008 12:57:58
baş örtüsü Yüce Allahın emri değil mi? bunu inkar edebilir misiniz? dinin bir kaidesini inkar eden dinen direk olarak dinden çıkar. dinini yaşamak isteyen birisine neden bu kadar sorun çıkarılıyor anlamakta güçlük çekiyorum. isteyen örtünür isteyen açılır. hepsine saygımız ve tahammülümüz var. ama nedense dini ve inancı gereği örtünen bir insana bu dışlama tavırları neden.???

Çevrimdışı ali002

  • Uzman Üye
  • *****
  • 762
  • 227
  • 762
  • 227
# 05 Mar 2008 13:04:15
Ayrıca M. Kemal Atatürk'e saygı ve sevgimiz sonsuz. Öyle bir lider bir daha zor gelir. Ama nedense bazı kesimler işlerine gelince Atatürkçü, ama işlerine gelmedi mi başka tellerden çalıyorlar. örtü dediğimiz şey bir kadının saçını örtmesi(Ki ülkede karşı çıkılan husus bu) değil mi? Atatürk buna mı karşı çıkmış? bana ispatlayabilir misiniz?

Çevrimdışı erseven_tr

  • Üyeliği İptal Edildi
  • 395
  • 311
  • 395
  • 311
# 05 Mar 2008 13:11:35
benim sorum türban takan arkadaşlara idi  , onlardan yardım istemiştim .
ali002 öğretmenim siz de din bilgilerinizle , cevap verebilirsiniz. benim bu konu hakkında bir bilgim yok.
ben burda cennetin varlığını sorgulamadım !!!
türban takanları da dışladığım yokkkk bu sizin şaşılacak bir anlayışınız ve görüşünüz.

türban takanlardan birinin  cennete gittiğini varsayalım. cennette de türban takacaklar mı?

huriler neye benzer , türbanlı mı olur ?

bu konuda bilgisi olan arkadaşlardan yardım istiyorum...

Çevrimdışı ali002

  • Uzman Üye
  • *****
  • 762
  • 227
  • 762
  • 227
# 05 Mar 2008 13:16:41

Fani hayatın sona ermesinden sonra ebedî bir saadet başlayacak. Orada Allah'ın rahmeti, lütuf ve ihsanı bütün haşmetiyle tecelli edecektir. İşte bu ebedî saadetin ve sonsuz nimet ve güzelliklerin merkezi Cennettir. Cennet hem mü'min erkeklerin, hem de mü'min kadınların nimetler içinde yüzdüğü bir mekândır. Yani Cennetin nimetlerinden erkekler kadar kadınlar da istifade edecek, bütün nimet ve ihsanlar her iki cinse de verilecektir.

Cennet ve Cennetlikler en güzel ve tatlı bir şekilde Kur’ân'da anlatılır. Çoğu yerde mü'min erkeklerle birlikte, mü'min kadınlar da zikredilir. Meselâ, Tevbe Sûresinin 72. âyetinin meali şöyledir:

"Allah, mü'min erkeklere ve mü'min kadınlara devamlı kalacakları, içlerinden ırmaklar akan Cennetler, Adn Cennetlerinde hoş meskenler vaad etmiştir. Allah'ın rızası için en büyük mükâfattır. İşte büyük kurtuluş budur." Cennetlikler ve Cennet nimetleri Kur'ân'da anlatılırken Cennet ehli için "müttekiler (Allah'tan hakkıyla korkanlar)" ifadesi geçer. Bu kelime hem erkekler, hem de kadınlar için müşterek kullanılır. Biri öbüründen ayırd edilmez, ayrı tutulmaz.

Hadis-i şeriflerde geçen ifadeler de hem erkekler, hem de kadınlar içindir. Bütün müjdeler, taltifler, nimetler, ikramlar herkese aynıdır. Bir hadisin meali şöyle:

"Cennet ehli Cennete girdiklerinde bir vazifeli şöyle seslenir: 'Şüphe yok ki, siz Cennette ebedî yaşayacak ve hiç ölmeyeceksiniz. Hastalanmayacak ve devamlı sıhhatli bulunacaksınız. Sonsuz nimetlere mazhar olacak ve hiçbir zaman hüzün ve keder görmeyeceksiniz."1

Başka bir hadis-i şerifte de Cennet ehlinin bir hâli şöyle anlatılır: "Muhakkak, sizden biriniz Cennetin en alt derecesinde bulunsanız bile, ona Allah'ın emri ile melekler tarafından, 'Gönlünden geçenleri iste!' denir. O da devamlı temenni eder durur. Bunun üzerine ona, 'Kalbinden geçenleri tamamen temenni ettin mi?' diye sorulur. 'Evet' cevabı verince, 'Muhakkak temenni ettiğin şeyler bir misli fazlasıyla sana verilecek' denir."2

Esas itibariyle Cennetin nimetleri hem erkek, hem de kadın mü'minler için müşterek iken, bazı hususlarda her iki cins de birbirlerinden üstünlüklere sahiptirler. Bu üstünlüklerin bir kısmı erkeklere mahsus iken, büyük bir kısmı da kadınlara mahsustur. Kur'ân'da Cennetlik kadınlar "Ezvâcün mutahharatün" yani "temiz kadınlar" olarak vasfedilir. Bu ifadenin içinde şu mânâlar saklıdır: Cennet kadınlara mekân ve meskendir. O kadınlar o yüksek Cennette lâyıktırlar. Aynı zamanda Cennet derecelerinin yüksekliği nisbetinde onların güzellikleri de artar. Ve Cennet onlarla güzelleşir ve süslenir.3

Yani Cennetlik kadınlar, Cennetin güzelliğine güzellik katmakta, Allah'ın ebedî yurdunu süsleyen canlı bir unsur olmaktadır. Bu "mutahharatün (temiz)" ifadelerinden ayrıca şu mânalar çıkıyor: "Dünya kadınları Cennete girdikten sonra kötülüklerden, kıskançlık ve benzeri çirkin huylardan arınacaklar, içleri de dışları gibi berrak ve ter temiz olacak. Güzellikte hurileri geçecekler."

Peygamberimiz Cennetlik kadınları şöyle anlatır: "Onların vücutlarının güzelliği ile letafetinden dolayı her birinin baldırındaki kemiğin iliği etinin üstünden görünür. Onların aralarında ne ihtilâf vardır, ne düşmanlık, ne de çekememezlik."4
Yani Cennet ehli kadınlar güzellikte o kadar ileride bulunuyorlar ki, sadece bir tek tırnağı dünyaya görünse güneşin ışığını kapatacak kadar parlaklıkta olan hurilerden daha güzel olacaklar. Bir kadının bundan daha güzel bir şey tahayyül etmesi mümkün müdür?

Cenab-ı Hak hem erkek, hem de kadın mü'minlere kalblerinden geçenlerin bir misli fazlasını vereceğine göre nimet ve ihsanın derecesini siz düşünün.  Cennette "yok yoktur." Allah insan fıtratına en uygun şekilde her türlü nimet ve ihsanı verecek, kimseyi mahrum bırakmayacaktır.

Esas mesele Allah'ın rızasına nail olmak, ebedî saadete liyakat kazanmak, fâni dünyadan imanlı olarak ayrılıp, Cennetin kapısına ulaşabilmektir.

Çevrimdışı erseven_tr

  • Üyeliği İptal Edildi
  • 395
  • 311
  • 395
  • 311
# 05 Mar 2008 21:00:40
Esas mesele Allah'ın rızasına nail olmak, ebedî saadete liyakat kazanmak, fâni dünyadan imanlı olarak ayrılıp, Cennetin kapısına ulaşabilmektir.


ali002 öğretmenim , bende zaten bundan sonrasını soruyorum.

allahın rızasına nail olup , cennete girmiş türbanlı biri fani dünyadaki gibi "türbanlı mı" olacak?
olmalı mı?

yazınızdan net bir ifade bulamadım. üzgünüm

Çevrimdışı ali002

  • Uzman Üye
  • *****
  • 762
  • 227
  • 762
  • 227
# 06 Mar 2008 06:27:05
nefis olayından insanlar sıyrılacağı için böyle bir şeye gerek te yok diye düşünüyorum. çünkü İnsan nefsi her türlü kötülüğe açık ve Allah'a düşman olarak yaratılmıştır. Allah Kuran'da 'kıskançlığa ve bencil tutkulara' hazır (elverişli) kılınmıştır" (Nisa Suresi.128) ayetiyle nefsin bu yönünü belirtmiştir. Nefs kine, düşmanlığa ve her türlü kötülüğe açıktır. Ancak bununla birlikte, Allah her insanın nefsine, "fücurunu (sınır tanımaz günah ve kötülüğünü) hem de ondan sakınmayı ilham etmiştir" ayeti gereği vicdanının iyiliği emretmesini de ilham etmiştir (Şems Suresi,8). Müminler dünyadayken nefisleri kötülüğü emretmesine rağmen, Allah'a ve ahiret gününe olan imanları nedeniyle her an vicdanlarının sesini dinlerler. Ancak cennette insanın nefsindeki kin ve düşmanlık duygusu yokolur ve insan nefsindeki bu kötülükten sakınmak için herhangi bir mücadele içine girmez. Allah bu durumu Hicr Suresinin 47. Ayetinde "Onların göğüslerinde kinden (ne varsa tümünü) sıyırıp-çektik, kardeşler olarak tahtlar üzerinde karşı karşıyadırlar." şeklinde açıklamaktadır. dolayısıyla nefis yok ise böyle bir durum da olmaz kanaatimce. yine bir önceki mesajda belirttiğim "Peygamberimiz Cennetlik kadınları şöyle anlatır: "Onların vücutlarının güzelliği ile letafetinden dolayı her birinin baldırındaki kemiğin iliği etinin üstünden görünür. Onların aralarında ne ihtilâf vardır, ne düşmanlık, ne de çekememezlik."4 hadisi ile ifade edilmiş. bu hadis açıklayıcı olmamış mı?????????

Çevrimdışı sitemkar45

  • Uzman Üye
  • *****
  • 1.871
  • 936
  • 1.871
  • 936
# 06 Mar 2008 08:01:55
[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]
Ayrıca M. Kemal Atatürk'e saygı ve sevgimiz sonsuz. Öyle bir lider bir daha zor gelir. Ama nedense bazı kesimler işlerine gelince Atatürkçü, ama işlerine gelmedi mi başka tellerden çalıyorlar. örtü dediğimiz şey bir kadının saçını örtmesi(Ki ülkede karşı çıkılan husus bu) değil mi? Atatürk buna mı karşı çıkmış? bana ispatlayabilir misiniz?

Tebrikler hocam,fikirlerinize harfiyen katılıyorum..


Bırak herkes istediği gibi düşünsün..Cezası da faydası da onu ilgilendirir..Konuyu saptırmak için inandığı ne derece değerlere atıfta bulunarak farklı yöne çekmeye çalışılıyor..

Zamanına yazık..Çünkü üzüm yemeyi değil bağcıyı döğmeyi istiyorlar..

Çevrimdışı ali002

  • Uzman Üye
  • *****
  • 762
  • 227
  • 762
  • 227
# 06 Mar 2008 08:47:58
aynen hocam

Çevrimdışı aragont00

  • Üye
  • *
  • 13
  • 0
  • 13
  • 0
# 06 Mar 2008 09:38:27
Örtün emri Kur'an'ı Kerim de var da şekil olarak şu şekilde kapanın emri acaba hangi ayet ve surede belirtilmiştir. Bu konuda kim yardımcı olabilir bana???

Çevrimdışı ali002

  • Uzman Üye
  • *****
  • 762
  • 227
  • 762
  • 227
# 06 Mar 2008 09:44:46
ben belirteyim. örtünün amacı boyun ve saçın kapanması. sadece yüz bölgesi(erkeklerdeki sakal bitim yeri boyun tarafından)kalacak şekilde örtünmesidir. nedense buraya kilitlenip kalınıyor. kime ne. nasıl örtünmek isterse örtünür. bu neden bu kadar önemli. yok boyun altı, yok bilmem şu şekil, bu şekil. saç ve boyun görünmedikten sonra istediği gibi örtünür. bu kimi neden ilgilendirsin ki?bu örtüye saldırı neden anlamıyorum. niye bazılarına bu kadar rahatsızlık veriyor?

Çevrimdışı ali002

  • Uzman Üye
  • *****
  • 762
  • 227
  • 762
  • 227
# 06 Mar 2008 09:52:22
Kur’an’da hicabın farz oluşu ve onun sınır ve niteliği hakkında bir çok ayet nazil olmuştur.

1. Ayet:

“Mümin kadınlara da söyle: gözlerini (haramdan) çevirsinler; namus ve iffetlerini korusunlar. Görünen kısımları müstesna olmak üzere, ziynetlerini teşhir etmesinler. Baş örtülerini, yakalarının üzerine (kadar) örtsünler. Kocaları, babaları, kocalarının babaları, (kendi) oğulları, kocalarının oğulları, erkek kardeşleri, erkek kardeşlerinin oğulları, kız kardeşlerinin oğulları, kendi  kadınları (mümin kadınlar), ellerinin altında bululanlar (cariyeleri), erkeklerden, ailenin kadınına şehvet duymayan beyinsiz vb. tabi kimseler, yahut henüz kadınların gizli kadınlık hususiyetlerinin farkında olmayan çocuklardan başkasına ziynetlerini göstermesinler. Gizlemekte oldukları ziynetleri anlaşılsın diye ayaklarını yere vurmasınlar (Dikkatleri üzerine çekecek tarzda yürümesinler). Ey müminler! Hep birden Allah’a tövbe ediniz ki kurtuluşa eresiniz.”  (Nur suresinde 31)   

 

Bu ayette Allah Teala, ilk önce kadınların erkeklere benzer görevlerini açıklayarak şöyle buyuruyor:

“Mümin kadınlara da söyle: gözlerini (haramdan) çevirsinler; namus ve iffetlerini korusunlar...”

Bundan sonra kadınlara has olan örtünme hükmüne üç cümlede beyan ediyor:

A:< “Görünen kısımları müstesna olmak üzere, ziynetlerini teşhir etmesinler...”

Bu cümlede geçen örtülmesi gereken ziynetten maksat nedir? Sözü geçen örtülmesi farz olmayan açık ziynetler nelerdir? Bu konuda Kur’an müfessirlerinin çeşitli açıklama ve yorumları vardır.

Bazı müfessirler yüzük, bilezik ve gerdanlık gibi ziynetlerin metal vb. şeylerden yapıldığını göz önüne alarak bunların gösterilmesinin bir sakıncasının  olmadığına dikkat çekerek, maksadın bu ziynetlerin takılı olduğu uzuvlar olduğunu söylemişlerdir. Bazıları da, maksat bizzat bu ziynetlerin kendisi olduğunu ileri sürerek bunların takılı olduğu zaman gösterilmesinin haram olduğunu vurgulamışlardır. Çünkü genelde takılı olan ziynetleri göstermek kadının kendi gövdesinin bazı yerlerini göstermesini de gerektirir demişlerdir.

Bazıları da esasen Kur’an’da “ziynet” kelimesinin takılı süs eşyaları anlamına değil, tabii süsler yani vücudun güzellikleri anlamına geldiğini ve Kur’an’da, takılı süsleri ifade etmek için hülye kelimesinin kullanıldığını savunmuşlardır.

Baş örtülerini, yakalarının üzerine (kadar) örtsünler” hükmüdür.
asıl anlamı itibarıyla her örtü anlamına gelir ama genelde baş örtüsü eşarp anlamında kullanılır.

“Cuyup” Ceyb kelimesinin çoğuludur ve Arapça yaka anlamını ifade eder. Bazen de göğüsün üst kısımlarına, yani yakanın yer aldığı kısımlara denir.

Bu emirden anlaşılıyor ki Arap kadınlar, bu ayet inmeden önce, başörtülerinin uçlarını arkadan bağlıyorlardı ve bu da onların boyun ve göğüslerinden bir kısmının görülmesine sebep oluyordu. Bu yüzden Kur’an-ı Kerim, açık bir şekilde kadının boğaz ve boynunu örtecek şekilde baş örtülerini örtmelerini emrediyor. Bu ayetin nüzul sebebi ile ilgili hadis de yukarıdaki açıklamayı teyit etmektedir.

Çevrimdışı sevde5

  • Uzman Üye
  • *****
  • 2.377
  • 6.716
  • 2.377
  • 6.716
# 06 Mar 2008 10:29:01
"Ey Peygamber! Hanımlarına, kızlarına ve mü'minlerin hanımlarına söyle, evlerinden çıktıklarında dış örtülerini üzerlerine alsınlar." Ahzâb Sûresi: 33:59.
âyeti, tesettürü emrediyor. Birtakım insanlar ise, Kur'anın bu hükmüne karşı muhalif gidiyor. Tesettürü, fıtrî görmüyor, "bir esarettir diyor.

1)Tesettür, kadınlar için fıtrîdir ve fıtratları iktiza ediyor. Çünkü kadınlar hilkaten zayıf ve nazik olduklarından, kendilerini ve hayatından ziyade sevdiği yavrularını himaye edecek bir erkeğin himaye ve yardımına muhtaç bulunduğundan, kendini sevdirmek ve nefret ettirmemek ve istiskale mâruz kalmamak için fıtrî bir meyli var.

2)Malûmdur ki, insan sevmediği ve istiskal ettiği adamların nazarından sıkılır, müteessir olur. Elbette açık saçıklık kıyafetine giren güzel bir kadın, bakmasına hoşlandığı nâmahrem erkeklerden onda iki üçü varsa, yedi sekizinden rahatsız olur.

3)Bayan ebedî arkadaşı ve dostu olan kocasının nazarından gayrı, başkasının nazarını kendi üzerine celb etmemek ve onu darıltmamak ve kıskandırmamak ister.

4)İnsan kendi hemcinslerine şehvani his taşıyamaz.Ama karşı cinse olur.Fakat bacaklar gibi mahremlerin de göstermesi caiz olmayan yerlerini açık saçık bırakmak, nefislere göre, gayet çirkin bir hissin uyanmasına sebebiyet verebilir. Çünkü mahremin siması mahremiyetten haber verir ve nâmahreme benzemez.

5)Hem kadınların on adetten altı yedisi, ya ihtiyardır, ya çirkindir ki, ihtiyarlığını ve çirkinliğini herkese göstermek istemezler. Ya kıskançtır, kendinden daha güzellere nisbeten çirkin düşmemek veya tecavüzden ve ittihamdan korkar; taarruza mâruz kalmamak ve kocası nazarında hıyanetle maruz olmamak için, fıtraten tesettür isterler. Hattâ dikkat edilse, en ziyade kendini saklayan, ihtiyarlardır. Ve on adetten ancak iki üç tanesi bulunabilir ki, hem genç olsun, hem güzel olsun, hem kendini göstermekten sıkılmasın.(genelde insanlar ilerde kapanırım derler ya ...bunu söylemekteki amaç ne şimdi hayatı yaşamak olabilir mi?)

Önemli: Açık arkadaşlarımı tenzih ederim.tesettür SADECE BAŞIN KAPALI OLMASI DEĞİLDİR... Kişinin kıyafetlerinin yanısra hareketleri de tesettürdür.Yukarıda yazılanlar tesettürün bayanlar için fıtri olduğunu göstermek içindir...Ameller niyetlere göredir...Açık kapalı farketmez kişinin  NİYETİ  önemlidir....

Çevrimdışı umutyaşarken

  • Aktif Üye
  • **
  • 51
  • 4
  • 51
  • 4
# 06 Mar 2008 11:30:28
[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]
aynen hocam

Evet zamana yazık..Bu zamnla daha faydalı işler yapılabilir...

Çevrimdışı ali002

  • Uzman Üye
  • *****
  • 762
  • 227
  • 762
  • 227
# 06 Mar 2008 11:33:19
zamana yazık olduğunu biliyorum da benim örtüme bu denli bir saldırı açıkça zoruma gidiyor. yeri gelince elhamdülillah ben de müslümanım deriz ama nedense bu tip saldırılarda bulunmaktan da kaçınmayız. yazık hem de çok yazık.

Çevrimdışı umutyaşarken

  • Aktif Üye
  • **
  • 51
  • 4
  • 51
  • 4
# 06 Mar 2008 11:53:24
Elhamdülillah müslümanım der ama dine de karşı çıkar..kendi iç dünyasında yaşadığı çelişki ve boşluğudur bu sözler..Çünkü o boşluğu ancak inanç doldurur..Başka bir şey dolduramaz..

İnsanları kandırmak kolaydır,ya kendi vicdanını..

Herkesin inancı bırakın kendisine kalsın..

Tahammül ve hoşgörü gösterilmeli,gösterdiğimizin en azından yarısı..


 


Egitimhane.Com ©2006-2023 KVKK