Bam Teli

Çevrimdışı selam38

  • Tecrübeli Üye
  • ****
  • 279
  • 5.752
  • Birleştirilmiş Sınıf
  • 279
  • 5.752
  • Birleştirilmiş Sınıf
# 06 Kas 2018 21:52:01
“Allah sevdiğini kullarına da sevdirir.”

Hz. Ömer radıyallahu anh

Çevrimdışı Bluee

  • Tecrübeli Üye
  • ****
  • 285
  • 8.850
  • 285
  • 8.850
# 06 Kas 2018 22:11:50
Değmeyecek şeyleri kafaya takmamak çok önemlidir. Dünyayı kurtaracak olan şey budur. Dünyanın bazen berbat olduğunu ama bunun da doğal olduğunu kabul ederek yaşamak gerek. Çünkü her zaman böyleydi ve her zaman da böyle olacak.

Çevrimdışı greentea

  • Tecrübeli Üye
  • ****
  • 103
  • 2.625
  • 103
  • 2.625
# 06 Kas 2018 23:23:45
Mutlu uyumak lazım azizim...
Madem uyku yarı ölüm halidir,
O halde mutlu ölmek lazım;
Her gece…

Cemal Süreya

Çevrimdışı cancancan111

  • Uzman Üye
  • *****
  • 1.599
  • 19.335
  • 2. Sınıf Öğretmeni
  • 1.599
  • 19.335
  • 2. Sınıf Öğretmeni
# 07 Kas 2018 09:50:40
hiç kimse sınanmadığı günahın masumu değildir...


Çevrimdışı hacile

  • Bilge Meclis Üyesi
  • *****
  • 28.777
  • 227.228
  • 28.777
  • 227.228
# 07 Kas 2018 11:19:53
Neden sonra farkına varıyorsun,
etrafındaki korkunç ıssızlığın;
yar olsun dost olsun ne arıyorsun,
adresi belli mi vefasızlığın...

Çevrimdışı abt

  • Bilge Üye
  • *****
  • 7.829
  • 45.888
  • 2. Sınıf Öğretmeni
  • 7.829
  • 45.888
  • 2. Sınıf Öğretmeni
# 07 Kas 2018 12:41:14
Allаh’ı çok аnmаk, cennet umudunu аrtırаn bir işаrettir.

Çevrimdışı Yeşimm

  • Çalışkan Üye
  • ***
  • 22
  • 101
  • 2. Sınıf Öğretmeni
  • 22
  • 101
  • 2. Sınıf Öğretmeni
# 07 Kas 2018 12:53:46
...Ve güz geldi Ömür hanım. Dünya aydınlık sabahlarını
yitiriyor usul usul. İnsanın içini karartan bulutların seferi var
göğün maviliğinde. Yağmur ha yağdı ha yağacak. İn-
cecik bir çisenti yokluyor boşluğunu insan yüreğinin.
Hüznün bütün koşulları hazır. Nedenini bilmediğim bir
keder akıyor damarlarımdan. Kalbimin üstünde binlerce
bıçak ağzı... ve yüzüm ömrümün atlası; düzlükleri bunaltı,
yükseklikleri korku, uçurumları yıkıntılarımla dolu bir
engebeler atlası. Yaşamak bir can sıkıntısı mıdır Ömür
hanım?


Her şeyi iyi yanından görmeyi kim öğretti bize? Acıyı
görmeyen insan, umutsuzluğu yaşamayan, iliklerine dek
kederin işleyip yaralamadığı bir insan, mutluluktan,
umuttan, sevinçten ne anlar? Göğü görmeden, denizi gör-
meden maviyi anlamaya benzemez mi bu? Bir güz dü-
şünün ki Ömür hanım, ilkyazı olmamış, yazı yaşanmamış,
böyle bir güzün hüznü hüzün müdür? Başlamanın bir
anlamı varsa bitişi göze almak, bitişin bir anlamı varsa
başlangıcı olmak değil midir? Yaşamı düz bir çizgide tut-
mak tükenmektir. Yaşamak zorunda olduğumuz şunca yılı
aykırı uçlar arasında gezdirip geçirmedikçe, alışkanlıkların
sınırlarını aşmadıkça zaman zaman, yaşamak nasıl yenilik
olur tükenmek değil de?


Yağmur yağıyor Ömür hanım...gökten değil, yüreğimin
boşluğundan ömrümün ıssız toprağına...Ve ben sonsuz
bir düzlükte bir küçücük, bir silik nokta gibi eriyip gi-
diyorum. Seslensem kim duyar sesimi yalnızlıklar ka-
tından?


Dönelim...Dönmek yenilmektir biraz da, yarım kalmasıdır
çıkışlarımızın, korkaklıktır, alışkanlıkların güvenli küflü
kabuklarına sığınmaktır...Olsun dönelim biz yine de. Bi-
lincinde olmadan üstlendiğimiz sorumluluklarımız var.
Evlere dönelim, sırtımızın kamburu evlere, cılızlığımızın
görkemli korunaklarına, yalnızlığımızın kalelerine dö-
nelim. Ölçüsüz yaşamak bize göre değil Ömür hanım.
Büyürken geniş ufuklarımız olmadı bizim. Küçücük
avuçlarımızla sınırlarımızı genişletmek istedikçe yaşamın
binlerce engeli yığıldı önümüze. Hangi birini yenebilirdik
bunca olanaksızlık içinde. Umutsuzluğu tanıdık, yenilgiyi
öğrendik böylece.

Yaşama sevinci adına bir tutamağım kalmadı Ömür hanım.
Bir garip boşlukta çiviliyim günlerdir gözbebeklerimden.
Sahi nedir yaşamın anlamı? Geriye dönüyorum sık sık
yanıt aramak adına, yüreğimin silik izler bırakıp, ağır
yükler aldığı zamanın derin denizlerine. Bakıyorum umut
karamsarlığın, sevinç acının azıcık soluk almasından başka
ne ki? Yaşamsa gerçekle düşün umutsuz bir savaşı, her şeyi
içine alan kocaman bir yanılsama... Değil mi yoksa?


Öyle büyük umutlarım olmadı benim, büyük düşlerim,
özlemlerim, büyük beklentilerim olmadı. Koşullarım beni
oluşturdu ben acılarımı buldum. Herkes gibi yaşasaydım
eğer, yaşamı onlar gibi görebilseydim çarşılar yeterdi
avutmaya beni. Bir gömlek, bir ayakkabı, bir elbise; bir
yemek lokantalarda; televizyon, halı, masa ve daha nice
eşya yeterdi yalnızlığı örtmeye, kendimi göstermeye, va-
rolmaya, 'dar çevre yitikleri'nde önem kazanmaya...


Oysa ben bir akşamüstü oturup turuncu bir yangının
eteklerine, yüreği avuçlarımda atan bir can yoldaşıyla
dünyayı ve kendimi tüketmek isterdim. Öyle bir tüketmek
ki, sonucu yepyeni bir "ben"e ulaştırırdı beni, kederli dal-
gınlığımdan her döndüğümde...Bir ben ki tüm ilişkilerin
perde arkasını görür de gülerdim sessizce yapay ya-
kınlıklarına insanların. Kim kimi ne kadar anlayabilir
Ömür hanım?
Şükrü ERBAŞ

Çevrimdışı harslan05

  • Bilge Meclis Üyesi
  • *****
  • 3.400
  • 69.672
  • 3.400
  • 69.672
# 07 Kas 2018 13:30:09
İnsanın kendine ait olan tek şeyi
yaralarıdır.
Dizlerinin yarası,
Gönlünün yarası,
Ömrünün yarası...

Mehmet Deveci

Çevrimdışı toplum-bilim

  • Bilge Üye
  • *****
  • 4.218
  • 53.867
  • 4.218
  • 53.867
# 07 Kas 2018 13:40:21
"sesi çilek aroması bir çocuk oturuyor gözlerinde"

Yılmaz ERDOĞAN

Çevrimdışı cancancan111

  • Uzman Üye
  • *****
  • 1.599
  • 19.335
  • 2. Sınıf Öğretmeni
  • 1.599
  • 19.335
  • 2. Sınıf Öğretmeni
# 07 Kas 2018 14:25:40
kendini tanımakla kendini kandırmak arasında ne kadar da ince bir çizgi var...ikisi de birbiri içerisine geçmiş iki kavram gibi...kendini gerçekten tanıdığını zannedip, ona göre hareket eder ve bütün eylemlerimizi ona göre gerçekleştirebiliriz...fakat kendimizi tanıdığımızı sandığımız bu süre zarfı içerisinde kendimizi alttan alttan kandırdığımızı, manipüle ettiğimizi, belki de toplum veya toplum içerisindeki belirli bir kesim tarafından yönlendirildiğimizi fark edemeyebiliriz; bu durumu fark ettiğimizde ve gerçekten kendimizi tanımaya başladığımızda bazı şeyler için çok geç de olabilir üstelik...kendini tanımanın yolu; ne istediğini bilmek, hatalarını da kendine itiraf edebilmek, iyi ve kötü özelliklerinin farkında olmak ve yeri gelince en acımasız şekilde özeleştiri yapabilmekten geçiyor...mutluluğa giden en kestirme yol oluyor üstelik...''büyümekle'' anlamdaş oluyor...
sanırım bunun için;aynalardan vazgeçmeli... kendini sanık/kendini tanık/kendini savcı/kendini hakim/kendini avukat eylediğimiz, mübaşiri sessiz/izleyicisi eşyalar olan, geceler boyu sürecek davaların görüşüldüğü dürüst mahkemeler kurmalı...

Çevrimdışı Gül Rengi

  • Uzman Üye
  • *****
  • 2.947
  • 47.568
  • 2.947
  • 47.568
# 07 Kas 2018 14:44:08
 Yağmur ikinci adıydı akşamların
 Günün yorgunluğu üzerine dökülen
 Bir düş inceliğinde akardı sular arklarda
 Dilde uzaklık türküleri tutuşturarak.

Şükrü Erbaş'

Çevrimdışı hacile

  • Bilge Meclis Üyesi
  • *****
  • 28.777
  • 227.228
  • 28.777
  • 227.228
# 07 Kas 2018 16:27:45
"Müminler kesinlikle kurtuluşa ermiştir; Ki onlar, namazlarında derin bir saygı hali yaşarlar;"
(Mü'minûn Sûresi, 23/1-2)

Çevrimdışı ugurlucky

  • Üyeliği İptal Edildi
  • 12.957
  • 33.469
  • Müdür Yardımcısı
  • 12.957
  • 33.469
  • Müdür Yardımcısı
# 07 Kas 2018 17:17:19
Mutlu olanlar 2’ye ayrılır.

1- madde ile mutlu olanlar
2- mana ile mutlu olanlar..

Madde gelir geçer de manâ kalır evlat.
Sen manayı seç..

Çevrimdışı susmaz

  • Bilge Üye
  • *****
  • 1.205
  • 3.410
  • 1.205
  • 3.410
# 07 Kas 2018 17:55:55
“(Allahım!)Biz ancak sana ibadet eder ve ancak senden yardım dileriz.” El-Fatiha/5

Çevrimdışı hacile

  • Bilge Meclis Üyesi
  • *****
  • 28.777
  • 227.228
  • 28.777
  • 227.228
# 07 Kas 2018 19:30:08
-Dün "canım" olan yarın "düşmanım" olmaz benim.
  Yaşanılanların hatırı hep   saklı kalır..-

 


Egitimhane.Com ©2006-2023 KVKK