Eğitimde Ne Tür Cezalar Uyguluyorsunuz?

ben her ne kadar çok pişman olsam da ara sıra çocukları dövüyorum.sonunda çok üzülüyorum ve onlardan özür dilemek istiyorum ama gururuma yediremiyorum.siz ne tür cezalar uyguluyorsunuz?

1. Sıraların arka tarafında ayakta durma (tek ayak değil)
2. Görsel sanatlar dersinde başka görev vererek resim yaptırmama.
3. Beden eğitimi dersinde sınıf nöbeti
4. Tahtaya çıkartıp bütün sınıftan özür dileyinceye kadar bekletme.

      Çocukları dövmemenizi önereceğim. Her ne olursa olsun dayak o an çocuğu söndürür bir sonraki vakada daha sert ve daha yanlış davranmasına sebep olabilir. Daha farklı cezalar üretelim. Ceza verirken öğretelim. Özürdilemeyi de dileyerek öğretebilirsiniz. Herkes hata yapabilir. Önemli olan özürden sonra aynı hatanın yapılmaması gerektiği özürün asıl işlevinin bu olduğunu anlatabilirsiniz.
Tenefüse çıkmama cezası veriyorum derste zamanımızı kendisine ayırmak zorunda kaldığım öğrenciye ben de onunla birlikte sınıfta duruyorum. Birlikte konuşuyoruz neden bu cezayı aldığını...tekraryapmıyor mu bir süre sonra belki ama bizim işimiz sabır. Sabırla düzeltmaya devam ediyoruz.
 
Sorumluluğunu yerine getirmeyen öğrenciye sorumluluğunu en kısa zamanda yerine getirene kadar. Söz almama cezası veriyoruz. Cezalara genelde çocuklara soruyorum "Ne yapalım çocuklar"  kendilerine uyguladığımız cezalardan uyguluyoruz.

Aslında en çok etkili olan ödüllere özendirmek . Ödüllere anlam katmak bu da çocukların ne ile mutlu olduklarından geçiyor.
Kendileri o ödülü alamamayı büyük bir ceza olarak görebiliyor. İyiye özendirme...
Yanlış davranışları cezalandırp hatırlatmaktansa Güzellikleri dile getirip ödüllendirmek daha etkili olamaktadır.Konuşulanlar güzellikler, doğru davranışlar, olumlu ve hoş şeyler olmuş oluyor.
Öğrencilere neyi niçin yaptığımızı açıklamak ta çok önemli diye düşünüyorum. Neden ödül   aldığını, neden ödül alamadığını anlatmak.

zeyna09 hocam,yapmayınnnn lütfenn..onu sevdiği şeylerden belli süre mahrum bırakmanız yeterli olur,yaptığı şeyin yanlış olduğunu anlaması için..

hocam yazdığım gibi ben de çok pişman oluyorum ama bazen dayanamıyorum maalesef

hocam dayak eğitimde başvurulması en son çaredir çünkü dayak ne yapılacağını değil ne yapmayacağını öğretir ve çocuğun ahlaki gelişimine büyük zarar verir çocuk kendinden güçlü birinden daya yediği için güçlünün güçsüzü ezebileceğini öğrenir ki bu bir gizil öğrenmedir bunun yerine çocuğun enerjisini doğru yöne kanalize etmeliyiz ve ya görevlendirme yapabilriz ya da sevdiği bir şey den mahrum bırakabiliriz

Hocam dayak yok bende ama yalvarıyor bazıları. Özellikle söylüyorum okul içinde kavga etmeyin, kötü söz söylemeyin diye ama yapıyorlar. Bu durumda cezayı sınıf ile kararlaştırıyoruz (çok güzel senaryolar çıkıyor) bu da genellikle ayak değişmemek şartıyla tek ayak üstünde zıplayarak ilerleme oluyor. Ayrıca o günün sınıf ve wc temizliklerini cezalılar yapıyor.
Bence de kesinlikle vurmayın, o zaman öğretmenim dövdü olur ama ceza verirseniz cezalandırıldık olur.
Bazıları için dayak hiçbirşey ifade etmiyor, evde de 5 vakit yiyor zaten, bağışıklık kazanmıştır.

Bizler eğitimciyiz arkadaşlar, eğer işimiz sadece öğretmek olsaydı bu meslek tadından yenmezdi diye düşünüyorum. 
Eğitmek işinin büyük bir sabır ve emek işi olduğu konusunda sanırım hepimiz hemfikiriz. En çok da "sabır".
Benim en iyi sonuç aldığım ceza yöntemi "soğuksavaş" ve "seni duymuyorum, görmüyorum, senin varlığının farkında değilim" tekniği arkadaşlar.
Eğer öğrencim herhangi bir konuda kurallara uymamışsa ya da beni incitmişse bir süre onunla hiç ilgilenmiyorum. Sırayla ödev kontrolü yaparken onu atlıyorum, parmak kaldırdığında söz hakkı vermiyorum, soru sorduğunda yanıtlamıyorum, aralarda gezerken herkesin başını okşarken onun başını okşamadan geçiyorum vs...
Bu yöntemin öğrencilerim üzerinde çok etkili olduğunu gözlemledim ve sonuç aldığımı da söyleyebilirim. Çünkü arkadaşlar her sorunun çözümü özünde sevgi gerektirir bence. Bu düşüncem her yaştaki insan için geçerli.

Çünkü arkadaşlar her sorunun çözümü özünde sevgi gerektirir bence. Bu düşüncem her yaştaki insan için geçerli.

Ben de aynı düşüncedeyim.Değerli öğretmenim

dayak en son çare değil hiç çare olmamalı. ben şu şekilde ceza uyguluyorum. eğer ceza gerektiren bi durum varsa söz hakkı vermiyorum. öğle yemeğin en son gönderiyorum. okul bittiğinde eve en son gönderiyorum. Bir de sizin neyi niçin istediğinizi öğrenci anlarsa ceza vermek en aza iniyor. Hatalı olduğunu bilip özür dilerse zaten cezayı hiç düşünmüyorum.

arkadaşlar benbce en güzeli öğrenciye küsmek, bunu yaptığımda çocuk hem özür diliyor hem de bi daha o hareketi yapmamaya çalışıyor, bazen tek ayak üzerinde durması da işe yarıyor. öğrencilere verdiğin etkinlikten onu mahrum bırakmak ta faydalı bence.

   
Aslında en çok etkili olan ödüllere özendirmek . Ödüllere anlam katmak bu da çocukların ne ile mutlu olduklarından geçiyor.
Kendileri o ödülü alamamayı büyük bir ceza olarak görebiliyor. İyiye özendirme...
Yanlış davranışları cezalandırp hatırlatmaktansa Güzellikleri dile getirip ödüllendirmek daha etkili olamaktadır.Konuşulanlar güzellikler, doğru davranışlar, olumlu ve hoş şeyler olmuş oluyor.
Öğrencilere neyi niçin yaptığımızı açıklamak ta çok önemli diye düşünüyorum. Neden ödül   aldığını, neden ödül alamadığını anlatmak.

Hocam bu konuda size katılıyorum.
Sınıfımda her öğrenciye görev verdim. Her öğrencinin görevi olunca sorumluluk biliçleri de daha gelişmiş oluyor. Bir de görevleri ile uğraşmak onları zaten meşgul ettiği için pek bir disiplin sorunu olmuyor. İnanırmısınız bilmem ama benim öğrencilerim akıllı durmayanların isminin tahtaya yazılacağını (daha doğrusu böyle bir uygulama olduğunu)
bilmiyorlar. Çünkü sınıfa girer girmez herkes kendi görevi ile uğraşmaya başlıyor.

Ödül meselesine gelirsek; bu konuda öğrencilerime bir papatya tablosu oluşturdum. Bu tablo sınıfımın düzeninin belkemiğini oluşturuyor. Öğrenci ödevini yaptığı zaman, bir problemi çözebildiği zaman veya kendisine verdiğim görevi yaptığı zaman onun isminin olduğu haneye bir papatya takıyorum. Ders esnasında başka bir işle uğraşan veya disiplinsiz davranan kişinin de papatyasını çıkarıyorum .

Öğrencilerim bu papatyalar ile öyle motive oluyorlarki yaramazlık yapan birinin papatyası çıktığında bütün sınıf derin bir sessizliğe bürünüyor.


Elimdeki papatyalar bittiğinde (genelde iki hafta sürüyor)  ilk dörde giren öğrencileri tahtaya çıkarıp bu başarıyı nasıl elde ettiklerine dair konuşturuyorum. Arkadaşlarına başarının sırları hakkında bilgiler veriyorlar, tavsiyelerde bulunuyorlar. Birde bütün sınıf başarılı olanları alkışlıyor.Birinci olan kişiye ayrıca 3 yıldız,  ikinci olana 2 yıldız , üçüncü olana da 1 yıldız veriyorum. Bu onların çok hoşuna gidiyor. Daha çok çalışmaları için onları hırslandırıyor ve aynı zamanda sınıf, okul kurallarına uymaları konusundada hassas olmalarını sağlıyor.

Dolayısıyla sınıfımda öğrencilerime dayak atmak veya atmamak gibi bir derdim yok.

Hocam bu konuda size katılıyorum.
Sınıfımda her öğrenciye görev verdim. Her öğrencinin görevi olunca sorumluluk biliçleri de daha gelişmiş oluyor. Bir de görevleri ile uğraşmak onları zaten meşgul ettiği için pek bir disiplin sorunu olmuyor. İnanırmısınız bilmem ama benim öğrencilerim akıllı durmayanların isminin tahtaya yazılacağını (daha doğrusu böyle bir uygulama olduğunu)
bilmiyorlar. Çünkü sınıfa girer girmez herkes kendi görevi ile uğraşmaya başlıyor.

Ödül meselesine gelirsek; bu konuda öğrencilerime bir papatya tablosu oluşturdum. Bu tablo sınıfımın düzeninin belkemiğini oluşturuyor. Öğrenci ödevini yaptığı zaman, bir problemi çözebildiği zaman veya kendisine verdiğim görevi yaptığı zaman onun isminin olduğu haneye bir papatya takıyorum. Ders esnasında başka bir işle uğraşan veya disiplinsiz davranan kişinin de papatyasını çıkarıyorum .

Öğrencilerim bu papatyalar ile öyle motive oluyorlarki yaramazlık yapan birinin papatyası çıktığında bütün sınıf derin bir sessizliğe bürünüyor.


Elimdeki papatyalar bittiğinde (genelde iki hafta sürüyor)  ilk dörde giren öğrencileri tahtaya çıkarıp bu başarıyı nasıl elde ettiklerine dair konuşturuyorum. Arkadaşlarına başarının sırları hakkında bilgiler veriyorlar, tavsiyelerde bulunuyorlar. Birde bütün sınıf başarılı olanları alkışlıyor.Birinci olan kişiye ayrıca 3 yıldız,  ikinci olana 2 yıldız , üçüncü olana da 1 yıldız veriyorum. Bu onların çok hoşuna gidiyor. Daha çok çalışmaları için onları hırslandırıyor ve aynı zamanda sınıf, okul kurallarına uymaları konusundada hassas olmalarını sağlıyor.

Dolayısıyla sınıfımda öğrencilerime dayak atmak veya atmamak gibi bir derdim yok.

 Güzel bir Uygulama Sayın hocam, Farklı şekillerde de olsa bunu uygulayan çok arkadaşlar var ve olumlu sonuçlar alınmıştır. Umarım arkadaşlar yararlanır. 

valla güzel bi uygulama tebrik ederim.

Arkadaşlar Öğrencilere olumsuz davranışlarını düzeltmeleri için yaptığınız çalışmalar birer eğitimdir. Eğer ceza diyorsanız bu öğretmenlerin yaratıcılığına değil İlköğretim Kurumları Yönetmeliğinde hangi davranışlara hangi cezaların hangi usülde verileceği açıkça belirtilmiştir. Hataya Dümeyelim.