Geçen sene isveçten ve Almanya'dan gelen öğrencilerim vardı. El yazısı ile yazarlardı. Onlarla ve aileleriyle çok konuştum oradaki eğitim sistemini. Anlatıklarını burada da paylaşmak isterim. Onların ağzından. '' Öğretmenim, orada okul 6.30 da başlayıp akşam 5'te bitiyordu. Geç kalan öğrencilere çok bağrıp oyun dersine alınmıyordu o gün. Her her derse farklı öğretmenler geliyordu. okuma yazmayı 1 senede öğrendik. Günde 2 ders Türkçe 2 ders yabancı dil. 1 ders matematik. Arada öğle yemeğimiz vardı. Okula ayakkabı ile girilmezdi. Her gün ya resim atölyesine ya müzik odasına ya da spor salonuna gidiyorduk.'' daha fazla uzatmayayım. Hani onlar yapıyor biz neden yapamıyoruz diyoruz ya. biz 50 çocuğu ufacık tozlu bir sınıfa sokup. 4 ayda okuma yazma öğretmeye çalışıyoruz (bkz: meb yıllık planları) Spor salonu resim müzik atölyesi
Öğretmenin Bu sistemdeki okuma yazma sürecini fakültede bize ayrıntıları ile anlattılar. Bu sisteme en uygunu dediğiniz gibi Bitişik eğik el yazısı olabilir ama bu kadar eksiğin ve yanlışın birbirine bağlandığı bir yerde, ben bu yazı stilinin hakkını veriyorum diyen öğretmenlerime saygım sonsuz. Saygılarımla.
Kayraaa öğretmenime katılmamam imkansız. Avrupaya özenirken, koşullarını aynen oluşturmaya özenmeliyiz öncelikle.