En Etkileyici Kitap Sözleri...

Çevrimdışı eessrraa

  • Bilge Meclis Üyesi
  • *****
  • 5.908
  • 46.143
  • 1. Sınıf Öğretmeni
  • 5.908
  • 46.143
  • 1. Sınıf Öğretmeni
# 04 Şub 2017 00:16:25
   " şimdi yıldızları seyredeceğim dünyalı!. bir gün sizinle de seyrederiz.. gecenin merdivenine oturup, hiçbir şeye sahip değilmişiz gibi!."
  minonun siyah gülü & h.arkan

Çevrimdışı Gülirem

  • Bilge Üye
  • *****
  • 5.123
  • 17.811
  • 2. Sınıf Öğretmeni
  • 5.123
  • 17.811
  • 2. Sınıf Öğretmeni
# 09 Şub 2017 08:30:34
...
Bizi bir yerde unuttular Rüya, öyle bir yerde unuttular ki ziyan ettikleri şeyin Allah'ın bir emaneti olduğunu, bizi gücendirmenin Allah'ı gücendirmek olduğunu hesaba katmadılar. Hep bir mazeretleri vardı. Oysa başta bizden iyisi, güzeli anlayışlısı yoktu. Sonra biz kötü olduk, terk edilesi olduk ya onlar çaresiz oldular. Çaresizlik de bir bahane değil mi?
...

eda bildek/mor rüya

Çevrimdışı aslı_80

  • Bilge Üye
  • *****
  • 2.080
  • 12.050
  • Öğrenci Velisi
  • 2.080
  • 12.050
  • Öğrenci Velisi
# 10 Şub 2017 22:08:51
''Hüküm vermek insanların değil, Tanrının işidir.''

Karamazov Kardeşler, Dostoyevski

Çevrimdışı Gül Rengi

  • Uzman Üye
  • *****
  • 2.947
  • 47.568
  • 2.947
  • 47.568
# 15 Şub 2017 22:43:37
Sevgi insana zarar veren bir hatadır..
İşbirlikçisi yani umutsa tehlikeli bir yanılsama..'

Khaled Hosseini/binmuhteşemgüneş

Çevrimdışı hacile

  • Bilge Meclis Üyesi
  • *****
  • 28.803
  • 227.390
  • 28.803
  • 227.390
# 17 Şub 2017 20:42:35
Zorba aslında korkaktır. Kendisinden güçsüz gördüklerini ezerken kendisinden güçlü gördüklerine eğilip bükülür.
Zihinsel Şifa
Dr. Muhammed Bozdağ

Çevrimdışı hacile

  • Bilge Meclis Üyesi
  • *****
  • 28.803
  • 227.390
  • 28.803
  • 227.390
# 18 Şub 2017 22:15:59
Ahmaklar zamanı nasıl öldüreceğini,
Akıllılar ise nasıl kazanacağını düşünür.
Kafes kitabı..

Çevrimdışı bergüzar

  • Uzman Üye
  • *****
  • 1.141
  • 10.627
  • Okul Müdürü
  • 1.141
  • 10.627
  • Okul Müdürü
# 04 Mar 2017 14:50:33
Susmuş bir yanardağ. Küllenmiş bir ateş. Akmayan ırmak. Kokuşmuş su.

Söylesene, nerde kayboldun sen? Gülden hangi köşe başında vazgeçtin?

Ne zamandan beri başına bir kuş tüyü konduğunda ağzından burnundan kan boşanmaya başladı? Yaran o kadar mı derindi? Kolun kanadın nerde kırıldı?

Hangi kör düğümü, içinde bir ukde bile kalmadan kendi ellerinle boynuna attın? Sendeledin, düştün ve bir daha kalkamadın?

Sonsuz bir matlığın bu şehrin üzerine çöktüğünü ve bir daha kalkmayacağını ne zaman anladın?

Hak ile merhamet arasında ezilen her kibrin, ezenin kalbinde sonsuz üzeri sonsuz yeni bir kibir doğurduğunu hangi cehennem ağzında unuttun? Söylesene, ağlamayı ne zaman unuttun?

Söyle bana; kesif bir sis içinde yol almaya çalışırken sis lambalarını yakmayı unutmanın ölümcül kazalara yol açtığını, refüj çizgisinde unutulmuş bir zaman üzerinde durmanın sanıldığı kadar emniyetli olmadığını bilmiyor muydun?

Cerahatli bir yaranın patlaması gibi ortaya saçılan bütün bu cümleleri sen mi yazdın?

Karanlık sözler, yaralı uzmanlara göre. Kelimeleri bu kadar çok israf ettiğinden mi yoksa kelimelerle ölünebileceğini hakkelyakin tecrübe ettiğinden mi?

Görünmek istediğin ile göründüğün arasındaki uçurumu fark ettiğinden mi oldu bu?

Kanatların yoktu amenna ama iki yaka arasında açılan yar, bir köprü kuramayacağın kadar da mı genişti? O uçurumun başında mı kendinden vaz geçtin? Dönüşebileceğin bir şeyin kalmadığını fark ettin?

Doldurulan denize atılan her beton bloğunda, yavruları bırakılıp da kendisi “toplanan” bir sokak köpeğinin son bakışında yer ile göklerin bir kez titrediğini seyrede ede mi kalbinin denizinde taş üstüne taş bastın? Böyle böyle mi sonunda taş kestin?

O zaman mı “Siz gidin, ben gelmiyorum.” dedin ilk kez? Ve bu cümlenin içinden bir daha çıkamadın.

Ya da, ne zaman, ters gramerde olsa da aynı kapıya çıkan bir cümle daha kurdun? “Siz kalın, ben gidiyorum.” diyip de tası tarağı topladın, ayrıldın eğlenceli kalabalıktan?

Sonra her an için çökecek gibi duran karanlık bir duvarın dibine yaralı bir hayvan gibi kıvrıldın da tek çığlık koparmadan bütün o kezzaplı uğultuyu hançerenden gerisin geri damarlarına yolladın?

Kopuk cümleleri bir araya getirmek değil miydi senin kabiliyetin? Dağınıklığın arkasındaki tutarı, tufanın ardından zeytin ağacını, dehşetin mahiyetindeki saflığı fark etmek değil miydi alışkanlığın? Şimdi saflığında dehşet, birliğinde çokluk, zeytin ağacının kandilinde tufan var. Aynan paramparça. Ne zaman böyle kırıldın, böyle dağıldın? Göklere mi kırıldın?

Acı kadar şifanın, dert kadar dermanın varlığını ne zaman inkâr ettin? Ne zaman bunun “Pis bir oyun” olduğuna karar verdin?

Soğuk bir kasım günü artık secdeye kapanan bir ağaç, konuşan bir ırmak kalmadığını ve dahi gidecek hiçbir yer olmadığını fark ettiğinde mi oldu bütün bunlar? İçten içe mi işledin?

Sağ yanından eksilen bir hilâl gibi üç karanlık geceye varıp da dördüncü gece karanlıktan çıkamayınca. İncecik bir hilâl gibi yeniden sol yanından artmaya başlayamayınca mı?

Yoksa şehadet eden parmağını ışığa çevirip de gördüğünü gösterebileceğin kimsenin kalmadığını fark ettiğinde mi oldu bu? Bir daha söylesene. Yenilgiye tam “Evet” demişken bu defa ve işte ilk defa “Bebek arabasının önünde diz çöken” kimseyi bulamayınca mı kıydın kendine, sen kendine, o kendine bir demet nergis almaktan vaz geçtin?

Söylesene, nerde kayboldun sen? Gülden hangi köşe başında vazgeçtin?

| Nazan Bekiroğlu Mimoza Sürgünü

Çevrimdışı kurthan

  • Bilge Meclis Üyesi
  • *****
  • 10.698
  • 73.130
  • 1. Sınıf Öğretmeni
  • 10.698
  • 73.130
  • 1. Sınıf Öğretmeni
# 04 Mar 2017 16:09:35
“Hayatta hiçbir zaman kafamızdaki kadar harikulade şeyler olmayacağını henüz idrak etmemiştim.”

Sabahattin Ali - Kürk Mantolu Madonna

Çevrimdışı hacile

  • Bilge Meclis Üyesi
  • *****
  • 28.803
  • 227.390
  • 28.803
  • 227.390
# 10 Mar 2017 22:14:40
''İnsanların görünüşlerine bakarak onlarda üstünlük bulmaya çalışanlar hep kaybetti.''

Çevrimdışı PINARCIK

  • Bilge Üye
  • *****
  • 5.796
  • 30.403
  • 5.796
  • 30.403
# 11 Mar 2017 22:57:36
" Sırrını rüzgara fısıldarsan, ağaçlara söylediği için suçlayamazsın..."
        Bin Muhteşem Güneş- Khaled HOSSEINI

Çevrimdışı ALAMET-i FARİKA

  • Uzman Üye
  • *****
  • 1.093
  • 11.858
  • 1.093
  • 11.858
# 12 Mar 2017 00:38:59

   Türk Milleti hiçbir şeyi kendi felsefesi ve kendi düşüncesiyle tartmadan körü körüne kabul etmez. Ancak yaygaralı yavelerle cemiyeti karıştıran ve bulandıran bezirgan ruhlu milletlerden değildir. Onda büyük ve çelik Türk sükunu ve kuvveti vardır.

Çevrimdışı hacile

  • Bilge Meclis Üyesi
  • *****
  • 28.803
  • 227.390
  • 28.803
  • 227.390
# 12 Mar 2017 10:23:24
Dost için sırtımı köprü yapmaya hazırım ben!
Yeter ki temiz kalpleri taşıyan ayaklar geçsin üzerimden.

Balzac

Çevrimdışı hacile

  • Bilge Meclis Üyesi
  • *****
  • 28.803
  • 227.390
  • 28.803
  • 227.390
# 12 Mar 2017 15:51:22
Çocuklar, büyüklere karşı daima hoşgörülü olmalı....
Küçük prens

Çevrimdışı kurthan

  • Bilge Meclis Üyesi
  • *****
  • 10.698
  • 73.130
  • 1. Sınıf Öğretmeni
  • 10.698
  • 73.130
  • 1. Sınıf Öğretmeni
# 14 Mar 2017 00:15:19
"Birlikte geçirilen bir felaket kadar insanları birbirine bağlayan hiçbir şey yoktur."

Drina Köprüsü - İvo Andric

Çevrimdışı hacile

  • Bilge Meclis Üyesi
  • *****
  • 28.803
  • 227.390
  • 28.803
  • 227.390
# 21 Mar 2017 21:51:29
''Kimseyi ,hiç bir şeyi gözünde büyütme;
Büyüyen sadece senin gözlerin olur..!''

 


Egitimhane.Com ©2006-2023 KVKK