Herkese günaydın
Ben de dün kendi hazırladığım bir metinle yaptım okuma yarışı. Aslında şiddetle karşıyım ama dakikada üç beş kelime okuyan çocuğunun çok güzel okuduğunu ve evde çalışmasına gerek olmadığını iddia eden sevgili velime durumu somut olarak göstermek istedim.
Biz malum okumaya geçen hafta geçtik. Son dört öğrencimden üçü de dün bir anda üç sesli sözcükleri okumaya başladılar. Eğer hafta sonu için verdiğim basit çalışmaları okurlarsa salı günü 20 civarı okuyor olurlar. Diğeri artık gelmiyor zaten. Sınıfım geneli 20 ile 40 sözcük arası okuyor. Okumayı söken 20'den başlıyor. Yavaş yavaş yükseliyor. Dün onar kelime okuyan iki tembeli saymazsam
Hedefim 45-50 maksimum 60 idi. Sanırım çoğunlukla ulaşacağız bu hedefe. Şu halde bile hecelemeden anlayarak okuyorlar, ilk okudukları metin hakkında soruları yazılı veya sözlü olarak düzgün cümlelerle cevaplıyorlar. Benim için esas önemli olan bu. Hiç bu seneki kadar problemli çocuklarım olmamıştı. Babasızlık, aile içi şiddet, anne babada ölümcül hastalıklar, hapisteki babalar, öğrenme problemleri, sağlıksız yaşam koşulları, devamsızlık hepsi var. Dün de bir kızımın hidrosefali şüphesiyle Erzurum'a sevkedildiğini ama götürecek kimse bulamadığı için annesinin çaresizlik içinde bayramda gelecek olan babayı beklediğini öğrendim. Hiç bu yılki kadar zorlanıp yorulmamıştım. Resmen zorla öğrettim okuma yazmayı. Bütün bunlara bakınca durumdan herşeye rağmen memnunum. Bu sene şunu öğrendim ki sınıf mevcudu çok da anlamlı bir kriter değil başarı için. Önemli olan eldeki çocukların durumu. Benim mevcudum 17 başladı şu an 15 ama normale yakın şekilde öğrenen üç öğrencim var. Bizim dışımızdaki etkenler çok önemli başarı için. Elbette pek çok eksiğim, hatam da vardır. İnşallah seneye de onları telafi eder çıtamı biraz daha yükseltirim.
Hepinizi elde ettiğiniz yüksek rakamlar için tebrik ederim ve huzurlu bir hafta sonu dilerim.