İlkokuma Yazma Günlüğü 3 (2008/2009)

Malesef hocam öyle hocam.Ezbere eğitim Herşey açık ve net ama hala kendisini karmaşaya sürükleyen arkadaşlarımız var.

Yanlış anlamayın, niyetim hiç kimseyi kırmak-incitmek değil.

Üstelik burada paylaşımda bulunuyoruz. Yanlışlarımızı görmeden düzeltmek zor oluyor.

Sözlerim, sadece sohbetin bir parçası olsun. Yanlış anlaşılmasın...

Estağfurullah hocam hatasız kul olmaz. Kimse birbirinin zararına birşey yapmıyor sonuçta. İyi çalışmalar.

herkese merhaba...
Muhabbete dann diye girmek istemem ama bence 1. sınıfta öğretilmesi gereken belli başlı şeyler var bu sınırları aşmak pek de doğru değil.Çocukların gelişim özellikleri ve özellikle yaşları gereği bunun gereksiz ve kafa doldurmaktan başka bir şey olmadığını düşünüyorum.
Herkese iyi akşamlar

Kesinlikle öyle hocam. Çocukların yaş grubu, kapasiteleri neyi alıp neyi alamayacağı belli, 3 kilo alabilen çantaya 4 kilo koymaya çalışmak anlamsız olur!!!

Elmayla, armutuda bir tutmamak lazım hocam.Mesela benim bir öğrencim çok güzel yazı yazabiliyor.Bir başkası ise berbat derecede kötü.Sebebi çocuk daha kas gelişimini tamamlamış değil çok ufak tefek şimdi bu çocuğa tutup bunu bile bile sen niye güzel yazmıyorsun demem saçma olur.Tamam kimse sen niye çarpma öğretmedin demez bize.Ama ya o arkadaş daha önce söylenenler üzere velilere hoş görünmeye çalışıyor.Ya da sınıfı çok iyi gelecek seneye hazırlık yapıyor.Kendi sınıfımızın seviyesini ve çocuklarımızın durumunu en iyi biz bilir ona görede öncelikli olarak yapmamız gerekenleri yapar gereğini tam olarak yerine getirmişsekte alternatif çalışmalar yapabiliriz.Çocuğun gelişimine aykırı yapacağımız herşeyin ilerisi için eksi olarak hanemize yazılacağını unutmamalıyız.

Elbette benimde sınıfımda çok uç noktalarda olan öğrencilerim var.Kimisine 1 kere demek yeterken kimisine bir şeyi 10 kere diyorum yine hatalı yapıyor.Şuda var ki alabilen çocuğa yaşı gereği alabileceklerini vermek lazım onu köreltmemekte önemli sınıf içinde bu denge sağlanırsa ne başarılı çocuk sıkılır ne de geriden takip eden üzülür.Umarım herkes bu dengeyi tutturabilir.

Özellikle şunu tekrar vurgulamak isterim. Öncelikli olarak yapmamız gerekenleri yapar gereğini tam olarak yerine getirmişsekte alternatif çalışmalar yapabiliriz.Çocuğun gelişimine aykırı yapacağımız herşeyin ilerisi için eksi olarak hanemize yazılacağını unutmamalıyız.

Hocam sınıfın seviyesi ne olursa olsun bi üst sınıfın konusu verilmemeli. Amaç gelecek seneye hazırlık olsun olmamalı. Bu çocukları bu yaşlarda aşırı bilgiye boğmanın kimseye bir faydası olmaz. Velilere bu durumu en iyi şekilde anlattığın sürece problem olmayacaktır. Yeter ki o veliler o küçücük fidanları bu yaşlarından itibaren yarış atı gibi görmesinler.

Velileri anlamak da zor.Yaaa benim yaşım küçük ama kendi çocukluğumdan biliyorum eskiden aileler eti senin kemiği benim derdi şimdikiler çocuğunun kimle aynı sırada oturması gerektiğine bile karışıyorlar.Bu sınav odaklı eğitim sistemi bizleri mahvetti...

Siz de haklısınız Ayşegül Öğretmenim.

Hocam en baştan veliye çok fazla müdahale hakkı verilirse engel olunamaz herşeye karışmaya başlarlar. Bu hem bizler hemde öğrenciler için çok büyük sıkıntı oluşturur. Veliyle mesafeyi iyi ayarlamak lazım.

Eş ve zıt anlamlı kelimeleri ben de vemedim ama veren arkadaşlara da bence yüklenmenin anlamı yok.Çocuğa yaşlı-ihtiyar,siyah -kara vb.basit düzeyde eş anlamlı kelimeleri vererek cümle kurmalarında bence hiç bir sakınca yok.Tabi çok basit düzeyde ve birkaç örnekle verilebilir.

Hocam bu kelimelerle cümle oluşturmanın tabi ki bir sakıncası yok. Ama zıt anlamlı , eş anlamlı kelime bunlar diye öğrenciyi zorlamanın ne anlamı var. Zaten yeteri kadar bilgiye boğuyoruz öğrencileri bu kadarına gerek yok.

Sene başında gelmiş veli bana benim oğlan falancayla otursun demez mi....
Aaa şokk oldum ben.
Dedim ki beyefendi ben kimin kiminle oturması gerektiğini gayet iyi biliyorum.Neyse ki sonra özür diledi:)))