Özel mülkiyet bizi öylesine aliklastirmis ve sınırlı kılmıştır ki; bir nesne ancak ona malik olduğumuz zaman bizimdir. K. Marx(1844 Elyazmaları)
Kapitalizmin yaratıcı ve destekleyici gücü bireylerde etkisini gösterdiği "Libodonal" yaşamdır; Kişinin cinsel enerji ile şekillendirdiği yaşam felsefesi... Bu tip bitkisel yaşam köleliğin, ayrımcılığın ve savaşların da belirleyici sebeplerinden biridir... Peki nedir bu güç; insanın büyüdüğü kültür çevresinde aldığı eğitimin, mülkiyet biriktirmeye, alete ve eşyaya cinsel bir üstünlük kazandırmasına yol açan kişisel gelişimidir...çoğu kez karşılaştığımız ve modern çevrelerce kutsanan cinsel özgürlüğün aslında kutsanan mülkiyet olduğu besbellidir..Bu kutsanma ruhta eksiklik duygusuna; bir türlü doyuma ulaşmayan mutsuzlanmalara yol açar... Kapitalizmi yaratan bu psikososyal bozukluk, "biz o treni kaçırsak ta peşinden koşarız" gibi tuhaf bir anlayışa dayanır. Erik Erikson' ın belirttiği, psişik olarak zamanında yapılamayan ödevlerin bir sonraki yaş dönemine aktarılması ile çocukluğun ilk döneminde yada ergenlik döneminde bitirilmiş olması gerekilen bu Libodonal güç, arabanın motor gücüne duyulan saçma hayranlığı benzer. En iyisine
sahip olmak, yüksek makam isteği ve daha nice abartılı eşya ve alet düşkünlüğü gibi şeyler bu hastalıklı durumun göstergesidir... Hastalıklıdır çünkü ertelendiği için uygunsuz bir yaşta ortaya çıkar... Kapitalizmi bu güçle varlığını sürdürür ve hoş karşılanır. Sahip olmak ve sahip olduğuna esir olmak.. Aletlerin, eşyaların, mülkiyetin nicel üstünlüğüne güç atıfetmek ve o güce tapınmak... Karakterini besleyen tek öğe eşyanın fiziksel etkisidir...
Baz.