Narsist Misiniz?

Çevrimdışı turgutkuzan

  • Uzman Üye
  • *****
  • 4.439
  • 3.070
  • Öğrenci Velisi
  • 4.439
  • 3.070
  • Öğrenci Velisi
# 04 Mar 2014 12:56:27
[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]
Narsistlerle Nasıl Yaşanır?

Narsist kişilik bozukluğu yaşayanlar kendileri bu durumun farkına varmazlar ve genellikle depresyon şikayetiyle hekime giderler!
...
Allah (c.c.) rahmeti, selamı ve bereketi üzerinize olsun.

Yazının tamamını okudum. Yazıda belirtilen hususların bir kısmına katılmasam da, faydalandığım bilgiler içeren yazı için teşekkür ederim.
Hatırladığım kadarıyla henüz ergenlik çağına ulaşmamış çocuğunuz vardı.
Yazı 15 - 25 yaş arası çocuğun velisi olan kişilerin azami derecede ihtiyacı olan bilgiler içeriyor.
Evladınız bu yaş dönemine girdiğinde bu bilgilere ihtiyaç hissedeceksiniz.

Çevrimdışı turgutkuzan

  • Uzman Üye
  • *****
  • 4.439
  • 3.070
  • Öğrenci Velisi
  • 4.439
  • 3.070
  • Öğrenci Velisi
# 04 Mar 2014 12:59:34
[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]
  Sayın turgutkuzan,
  Sizden öğretmenlerin
  BİZİM MORALİMİZİ BOZUN, BİZİ KIRIN ama bizi etkileyin diye bir talebi yoktur, olmayacaktır da.  :)
  Eğitimle ilgili işleniş, ders içi, okul içi davranışlara ÖRNEKLER VEREBİLİRSENİZ memnun oluruz.  :)

  Sayın turgutkuzan burada üyelerin yaptığı olumlu eleştirileri bile ''Hükümet,bakanlık bunları okursa gereğini yapar'' diye tehdit ettiniz.
Halbuki bakanlık öğretmenlerden ders kitapları ve diğer konularda zaten görüş almaktadır; uygulayıp uygulamasa da.
Allah (c.c.) rahmeti, selamı ve bereketi üzerinize olsun.

Bildiğiniz gibi, dünya doğudan, batıya doğru dönmektedir. İnançlarımıza göre sura üfürüldüğünde batıdan doğuya doğru dönmeye başlayacaktır.
Dünya'ya batıdan doğuya doğru dön emrini vermekle Dünya'nın dönüş yönünü değiştiremezsiniz.
Dünya döndükçe moral bozucu olaylarla karşılaşacaksınız. Dünya'ya benim moralimi bozmayın demekle bir sonuç elde edemezsiniz.
Duygu, davranış ve düşüncelerinizi dünyanın dönüşüne göre ayarlamanız gerekir.
Duygu, davranış ve düşüncelerinizin FARKINA VARIP gereğini yapmalısınız, başkalarından beklenti içine girmeniz sonuç alamayacağınız bir durumdur.

TEHDİT olarak tanımladığınız  durumu detaylandırarak tekrarlamak istiyorum. Umarım TEHDİT olarak tanımladığınız hususu dikkate alan olur.

1) Egitimhane forumu dahil, internet ortamında yazılan hiç bir yazı silinmemektedir. Sadece bazı kayıtların başına özel bir işaret konularak kullanıcıların bu kayıtları görmesi engellenmektedir.
2) Fiziksel olarak yapılan silme işlemi de benzer bir sonuç üretmektedir. Fiziksel silinme işleminde bilgisayar dosya isminin ilk harfini farklı bir karakterle değiştirir, özel programlarla bu karakter ? işareti olarak görülebilir.
Bilgisayar bu özel karakteri gördüğünde işlem yapmaz, kullanıcılarda silinme işleminin gerçekleştiğini zannederler. Halbuki silinme diye bir şey söz konusu değildir.
3) İnternet ortamında robot olarak isimlendirilen küçük program parçacıkları mevcuttur. Bu program parçacıkları internet sunucularında gezinerek, programlandıkları hususlarda bilgiler, bilgilerin ip adresleri ve varsa bilginin kimin tarafından yazıldığını gösteren nicknameleri, zaman bilgilerini, kendilerini görevlendiren bilgisayara aktarırlar.
Bu bilgiler çeşitli kategorilere göre indekslenir. İstenildiğinde bu bilgiler içinde aramalar yapılarak bilginin hangi tarihte, hangi bilgisayarda yazıldığı gibi bilgilere ulaşılabilir.
4) Robot olarak isimlendirilen bu program parçacıkları başta arama motorları, istihbarat örgütleri, hackerler olmak üzere bir çok kişi ve kurum tarafından üretilmektedir.
5) Özellikle kurumlar kendileri ile ilgili konularda azami detayda bilgiye ulaşmak için bu yöntemi kullanmaktadır.
6) Polisler tarafından uygulanan çapraz sorgulama tekniklerinin benzerlerinin, daha detaylı olarak dijital ortamdaki bilgilerde yapılması mümkündür.
Bu tür bir çalışma sonucunda farklı bilgisayarlarda, farklı kullanıcı adı ile yapılan kayıtların sahiplerine ulaşmak mümkün olmaktadır.
7) İnternet ortamını veya hayatı bir satranç tahtası gibi düşünmemiz mümkündür. Taraflardan birinin yaptığı bir hamle diğeri tarafından görülür.
Taraflar birbirlerinin hangi hamleleri yapabileceklerini iyi bilmelidirler. Karşı tarafın yapabileceği hamlelerin hepsini bilmeniz mümkün değildir.
Eğer satranç oyununda yenilen taraf olmak istemiyorsanız, attığınız / atacağınız her adımın kayıt altına alındığının FARKINDA OLMANIZ gerekir.

Çevrimdışı turgutkuzan

  • Uzman Üye
  • *****
  • 4.439
  • 3.070
  • Öğrenci Velisi
  • 4.439
  • 3.070
  • Öğrenci Velisi
# 04 Mar 2014 13:44:31
[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]
   Sayın turgutkuzan,

  Daha önce yapılan bir tartışmada da bir üyemiz ''uzaylıları görürsem onlara hangi dinden olduklarını soracağım'' yazmıştı.
 Siz bu mesaja cevaben '' bunu bir ön yargı olduğunu ve hangi inanç sistemi diye sorulması gerekir '' yazdınız.
  Cevaben de ''Her ümmete peygamber gönderildiği ve uzayda insan varsa peygamber gönderilmiş olacağından dolayı Müslüman olma ihtimalleri olacağı'' yazıldı.
  Bu cevaba teşekkür etmek ''Allah razı olsun'' demek içinizden geldi mi? Birazcık narsizm mi var acaba bu tutumda?

  Üstelik ne para piyasaları, ne enerji türleri ve bunlara yapılan yatırımlarla ilgili bilgi ve yorumunuz ne de Kıta Avrupası , ABD hukuku ve bizim hukuk sistemlerimiz hakkında bilgi ve yorumunuz var.
  Defalarca size cevap yazıldı, yanıldığınız ortaya çıktı ama ortak bir payda arama lüzumu bile hissetmediniz.
  Bu durumda narsizmi biz sizin yazılarınızla yaşayarak öğreniyoruz, diyebilir miyiz?
Allah (c.c.) rahmeti, selamı ve bereketi üzerinize olsun.

Alıntıladığınız tartışmanın detaylarını hatırlamıyorum, hatırlamak için konuyu okumaya zaman ayırmamayı tercih  etmiyorum.
Yapmam veya söylemem gerekenleri o zaman yapmışımdır / söylemişimdir.
Daha öncede belirtiğim gibi başkalarının beklentileri yönünde hareket etmiyorum.
Bu tutumumu narsizm olarak tanımlıyorsanız, başkalarının uydusu olmak yerine narsist olmayı tercih ederim.
Başkalarının benim isteklerine uygun davranış içinde olmasını beklemeyi uygun bulmuyorum.
Duygu, davranış ve düşüncelerimi onların davranışlarından (olumsuz) etkilenmeyecek şekilde düzenliyorum.

Her türlü bilgiyi kimden, nasıl öğreniyorsanız öğrenebilirsiniz. Yeter ki öğrendiklerinizin FARKINDA OLUN.

Çevrimdışı turgutkuzan

  • Uzman Üye
  • *****
  • 4.439
  • 3.070
  • Öğrenci Velisi
  • 4.439
  • 3.070
  • Öğrenci Velisi
# 04 Mar 2014 13:46:29
[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]
  Sayın Hocam,
 Bahsettiğniz arkadaş burada öğretmenleri tehdit etti.
 Ayet mealiyle bir arkadaşın imanını, inancını sorguladı. O arkadaş bilgisayarla ilgili konularda herkese yardımcı olan bir arkadaştı.

  Bizim amacımız öğretmen arkadaşların O'nun tutumu ve yazdıkları nedeniyle morallerinin bozulmamasıdır.

  Ayrıca bunun bir eğitim sitesinde olması yani
  Öğretmenlerin tehdide ve hakarete uğraması da esef vericidir.
Allah (c.c.) rahmeti, selamı ve bereketi üzerinize olsun.

Anladığım kadarıyla "inançlar sorgulanamaz" önyargısına sahipsiniz.

ENBİYA suresi 53. ayet :
"Biz atalarımızı bunlara tapıyor bulduk" dediler.

ŞUARA suresi 74. ayet :
"Hayır" dediler. "Biz atalarımızı böyle yaparlarken bulduk."

Yukarıdakilerine benzer ayetlerle kişilere inançları sorgulamaları gerektiği hatırlatılır.
Bunu kişinin kendisi yapması gerekir.
Başkalarının inançlarını sorgulaması için yaptığı HATIRLATMALARI DA dikkate alması kişinin yararınadır.

Çevrimdışı turgutkuzan

  • Uzman Üye
  • *****
  • 4.439
  • 3.070
  • Öğrenci Velisi
  • 4.439
  • 3.070
  • Öğrenci Velisi
# 04 Mar 2014 17:55:57
[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]
Gene aynı kalıp cevap tarzı :(ben sizi kalıba sokmuyorum onu da belirteyim beklentimin dışına çıkamadığınızı söylüyorum :(
Ben sizden bunun çok üstünde bir cevap tarzı beklerdim ama yanılmışım :(
Çok kısa ve net söyleyeceğim;sizin üslubunuz hertürlü olabilir -bizimkisi olamaz (tersini ispatlamaya çalışmayın yazılanlar bunun ispatı,ha göremiyorsunuz o ayrı mesele)
Siz her konuda genelleme ve özelleme yapabilirsiniz -biz yapamayız (yazılanlara bakın )
Size eleştiri yapılamaz-yapan cevabını alır oturur (oturmazsa laflarınızı uzata uzata,sündüre sündüre beter edersiniz gene oturur)
Ben içimden geçirdiklerimi dışa vurdum ve sanki size narsist teşhisi konmuş diye düşündüm (ki bunu siz düşündürüyorsunuz karşınızdakine) neden ISPAT savunmasına geçtiniz? Hani eleştiriye açıktınız :)
Artı kabullenmiyorsunuz bin kişi de sizin İçin böyle düşünse sonuç değişmiyor ? Neden uzlaşmacı tutum sergilemiyorsunuz ? (Ben söyleyeyim mi ? Kendinizi bizden üstün görüyor olmayasınız ? Bakın görüyorsunuz demiyorum,her zaman BELKI yanılmışımdır diye böyle kelimeler kullanmamaya özen gösteriyorum,dikkatimden kaçarsa uyarılara açığım )
Hani Mevlana' nın hoşgörüsü nerde ?
Ben de size buradan birçok ayetle cevap verirdim ama ayetler benim için O KADAR DEĞERLİ ki öyle herşeye ve herkese yazmam !!!Hiçbir çıkarım için kullanmam hele de bu sayfada dergi tanıtımınızı yaparken ????Aynı yerde görmeye bile tahammülüm yok aklıma ilk gelen dini istismar oluyor(tabii bunlar yine içimden geçirdiklerim ,doğru mu bilemem ALLAH bilir )
Amaç -Hedefleri önceden kestiren insanlar vardır değil mi ? Öyle olmadığına inanmak için hep beklemede kaldım.Bir de benim mesajımın neden tamamını değil de işinize gelen kısmını Alıntı Yapıyorsunuz bu pek hoş bir davranış değil insanları yanlış yöne sürükleyebilir???
Allah (c.c.) rahmeti, selamı ve bereketi üzerinize olsun.

Hangi gelişmeye bağlı olarak, farklı bir cevap tarzı beklentisinde olduğunuzu anlayamıyorum.
Cevap tarzımı değiştirmemi gerektirecek bir husus mu var?

Eleştiri konusunda dikkatlerden kaçan veya karıştırılan bir husus vardır :

- Kişi değil, davranış eleştirilmelidir.

Üslup konusundaki tartışmamızın başladığı cümleleri hatırlatmayı faydalı görüyorum :

Alıntı
Mesajınızdan anladığım kadarıyla, siz ve çevrenizdeki insanlar ikna hususunda "tatlı dil" yöntemini kullanıyorsunuz.
Yetiştiğim ortam ve aldığım eğitim ikna hususunda "mantık" yöntemlerini kullanmak üzerinedir. Aldığım eğitim üzerine hareket ediyorum.
Bu yöntemin size göre yanlış olması, tümüyle yanlış olduğu anlamına gelmez.
Mantıkta kullanılan yöntemlerden biri de, seçeneklerden biri haricindekileri olumsuzlayarak (yıkarak), kalan seçeneğin olumlu olduğunu göstermektir.

Kişisel olarak, ifade ettiğim düşüncelerin HEDEF ALINMASINA taraftarım.

İkna konusunda tatlı dil ve mantık olmak üzere iki yöntemden bahsedilmiş.
Yazılan mesajları incelediğimde "Bu yöntemin size göre yanlış olması, tümüyle yanlış olduğu anlamına gelmez." ifadesine itiraz eden olmadığını gözlemliyorum.
Üslup olarak adlandırılan ve eleştirilmesi gereken davranış budur.
Bu davranışın eleştirilmesi yerine, benim bu davranış içinde olmam eleştiriliyor.
Diğer bir deyişle kişinin eleştirmesi hatası yapılıyor, bundan da bir sonuca ulaşılamıyor.

Daha önceki mesajımdan alıntıladığım bölümün son cümlesinden de anlaşılacağı gibi düşüncelerimin eleştirilmesini karşı değilim.
Düşünceleri ve davranışı eleştirebilirsiniz ama kimsenin beni eleştirmeye hakkı yoktur.

Narsist olmadığıma inanıyorum ve bu inancımı ispatlama hakkımı kullandığım için beni kınıyorsunuz.
Bir hakkın kullanılmasını neden garipsiyorsunuz?
Kaldı ki ben narsist olmadığımı söyledim diye siz inancınızı, düşüncelerinizi değiştirmek zorunda değilsiniz.
Herkesi istediğine inanma ve istediği gibi düşünmekte serbesttir.

Anladığım kadarıyla "Çoğunluğun söylediği doğrudur." ön yargısına sahipsiniz.
Sizin gibi düşünmeyenler de var :

- Çoğunluk her zaman haksızdır; azınlık ise nadiren haklı. - Henrik Ibsen
- Çoğunluk kavramaz karşılaştığı şeyleri. Ne de anlar öğretildiği zaman. Yalnızca öyle gözükür. - Heracleitus
- Kendinizi çoğunluğun yanında bulduğunuzda, durup düşünme vaktidir. - Mark Twain

Uzlaşma maddelerini yazmadığınız için uzlaşmacı bir tutum sergilemiyor olabilirim :)
İnşallah başka bir mesajımda alıntılar yaparak kimlerin kendini üstün gördüğünü delilleriyle ortaya koyacağım.
Mevlana hazretlerinin hoşgörüsüne sahip olduğunu söyleyen kim?

NİSA suresi 59. ayet :
Ey iman edenler, Allah'a itaat edin; elçiye itaat edin ve sizden olan emir sahiplerine de. Eğer bir şeyde anlaşmazlığa düşerseniz, artık onu Allah'a ve elçisine döndürün. Şayet Allah'a ve ahiret gününe iman ediyorsanız. Bu, hayırlı ve sonuç bakımından daha güzeldir.

Ayet mealinden de anlaşılacağı gibi anlaşmazlıklarda sonucun hayırlı ve güzel olması için Allah (c.c.) ve elçisinin sözlerine başvurmamız EMREDİLİYOR.

Alıntıladığım mesajların üst kısmındaki linke tıklandığında mesajın tamamına ulaşmak mümkündür.
Cevap yazmayı tercih ettiğim kısımlara dikkat çekmek için mesajınızın ilgili cümlelerini alıntıladım.

Çevrimdışı genchakan

  • Uzman Üye
  • *****
  • 1.685
  • 3.782
  • 1.685
  • 3.782
# 04 Mar 2014 17:59:44
kiiiim ? :)

Çevrimdışı gzksr

  • Çalışkan Üye
  • ***
  • 91
  • 97
  • 91
  • 97
# 04 Mar 2014 18:17:47
başlığa bakıp ben de fikrimi belirteyim dedim ama başlık altında okuduğum bikaç yorumun hiiiiç alakası yok konuyla:)
bence gereksiz konuya girilmemeli.narsist misin değil misin bunu yazın geçin.rahat olun herşeyi kafaya takmayın. eğitimhanedeki bir forumda bu kadar karşılıklı konuşmaya gerek yok bence.


özet:ben narsistim:) seviyorum kendimi fazlasıyla. kendimle dalga geçmeyi de severim.

Çevrimdışı turgutkuzan

  • Uzman Üye
  • *****
  • 4.439
  • 3.070
  • Öğrenci Velisi
  • 4.439
  • 3.070
  • Öğrenci Velisi
# 04 Mar 2014 18:39:25
[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]
Asıl buradaki öğretmenler sizi hoşgörüyle karşılıyor ve kucak açıyor Sayın turgutkuzan!  :)
Siz yaptığınız bu eleştirileri haklı ya da haksız başka bir meslek grubuna yazın bakalım, yazın da hoşgörü görün.  :)
Allah (c.c.) rahmeti, selamı ve bereketi üzerinize olsun.

Anladığım kadarıyla hoşgörünün öğretmenlere özgü olduğu önyargısına sahipsiniz.

Bugüne kadar katkıda bulunduğum istinasız tüm topluluklar kendilerinin hoşgörülü olduğunu söylemektedir.
Sizin bildiğiniz hoşgörülü olmayan bir meslek grubu varsa linkini verebilirseniz memnun olurum.

Çevrimdışı turgutkuzan

  • Uzman Üye
  • *****
  • 4.439
  • 3.070
  • Öğrenci Velisi
  • 4.439
  • 3.070
  • Öğrenci Velisi
# 04 Mar 2014 18:40:50
[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]
  Sayın turgutkuzan,
  Bu yazınızla site yönetimini zan altında bırakmış olabilir misiniz?
  Buradaki öğretmen arkadaşlar da neticede insandır ve hepimiz hata yapmaya müsaitiz.
  Eğitimhane eğitim alanında en iyi sitelerden biridir hatta belki de en iyisidir.
  Buna rağmen BİR EĞİTİM SENDİKASININ ÜYELERİNE HAKARET EDİLMESİNE RAĞMEN mesaj hemen silinmemiştir. ''Moderatöre Bildir'' ve özel mesaja rağmen.
  Geç silinse, hiç silinmese, konunun taraflarının görmesi ve cevap yazabilmesi düşüncesiyle geç silinse veya hiç silinmese( hak sahipleri, bu yazı kalsın, cevaplansın, diyebilirler değil mi? :) )
  Hak sahibinin yani hakarete uğrayanın silinmemesini istemiş olabileceği bir mesaj için de herhalde kimseyi suçlayamayız değil mi?  ;)  :D
  Bu yazdığım gerçektir ve sizin sandığınız ya da yazdığınız gibi olmamıştır asla ve SİZİN HER YAZDIĞINIZIN DOĞRU OLMASI DA DÜŞÜNÜLEMEZ.  :)
Allah (c.c.) rahmeti, selamı ve bereketi üzerinize olsun.

Gözlemlerime göre, site yönetimi, sitenin itibarını korumak için hakaret içeren mesajları fark ettiğinde silmektedir.
Bahsettiğiniz mesaj hakkında bilgi sahibi değilim.
Site yönetimini "BİR EĞİTİM SENDİKASININ ÜYELERİNE" husumet besliyor olmasına ihtimal vermiyorum.
Bahsettiğiniz olayda bir yanlış anlaşılma olması yüksek ihtimaldir.
Kişisel kanaatim hakaret içerikli mesajların silinmemesi gerektiği yönündedir.
(Bugüne kadar da bana yapılan hakaret mesajlarının silinmesi için bir istekte bulunmadım.)
BUNUNLA BİRLİKTE site yönetiminin itibar koruma amaçlı mesaj silmesini de anlayışla karşılamak gerekir.

Yazdığım her şeyin doğru olduğunu iddia etmiyorum ve yazdıklarımın yanlışlığı konusunda mesajlar yazılmasını destekliyorum.
BUNUNLA BİRLİKTE doğru olduğuna inandığım hususları savunmaktan vaz geçmemi hiç kimse beklememelidir.
Hiç kimse de söylediği şeyin başkaları tarafından doğru kabul edilmesi beklentisinde olmamalıdır.
Duygu ve düşüncelerin paylaşılması ile yetinilmelidir. Benim yaptığım budur.

Çevrimdışı turgutkuzan

  • Uzman Üye
  • *****
  • 4.439
  • 3.070
  • Öğrenci Velisi
  • 4.439
  • 3.070
  • Öğrenci Velisi
# 04 Mar 2014 18:43:53
 
[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]
  Sayın turgutkuzan,
  Niçin yazılanlara doyurucu cevap vermek yerine bir kısmına cevap yazıyorsunuz?  :)
  Defalarca öğretmen arkadaşlar üslubunuzdan, hep yazdığınızı doğru olarak kabul etmenizden şikayetçi olmadılar mı?
 
  Siz niçin
  EĞİTİMLE İLGİLİ DERS İŞLENİŞ YÖNTEMLERİ sunmuyorsunuz da sadece önerilerde bulunuyorsunuz?
  El ele verelim, bu metod ve teknikleri de buluruz. Ancak şu da muhakkak ki bu işi en iyi yapabilecek olanlar bu için uygulayıcıları olan öğretmenlerdir.
Allah (c.c.) rahmeti, selamı ve bereketi üzerinize olsun.

Anladığım kadarıyla "herkesin, her yazılana cevap vermesi gerektiği" ön yargısına sahipsiniz.
Yazılanların bir kısmına cevap verme veya cevap vermeme gibi bir hakkımız yok :)

Şikayetçi olanlar, her zaman şikayetlerin de  haklı mıdırlar?

[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]
  EĞİTİMLE İLGİLİ DERS İŞLENİŞ YÖNTEMLERİ sunmuyorsunuz da sadece önerilerde bulunuyorsunuz?
  El ele verelim, bu metod ve teknikleri de buluruz. Ancak şu da muhakkak ki bu işi en iyi yapabilecek olanlar bu için uygulayıcıları olan öğretmenlerdir.
Öncelikle öğretim ve eğitimi birbirinden ayrı olarak değerlendirdiğimi hatırlatmak isterim.
Öğretimde "ders işleme yönetimi" kapsamında değerlendirilecek çalışmalarımı sonlandırdım.
Fatih projesinin uygulamaya konulmasıyla birlikte öğretim ile ilgili bireysel olarak yapılacak şeylerin verimli olmayacağına inanıyorum.

Çalışmalarımı eğitim ile ilgili olduğuna inandığım konulara yoğunlaştırdım.
Gözlemlediğim kadarıyla öğretmenler, halen öğretimi öncelikli olarak değerlendiriyorlar.
Eğitim ile ilgili düşünce ve çalışmalardan uzak duruyorlar.

Eğitimin uygulayıcıları yalnızca öğretmenler değildir. İlk aşamada eğitim aile tarafından verilmektedir.
Ailenin yanlış uygulamaları öğretmenlerin işini zorlaştırmaktadır ve zorlaştırmaya devam edecektir.
Bu nedenle öğretmenler sadece okul ortamında eğitim vermek hatasını yapmaya devam ederlerse eğitim alanında ilerleme kaydetmemiz mümkün olmayacaktır.
Öğretmenler toplumun her kesimi ile işbirliği içinde olmak zorundadır.
Şu aşamada bu düşüncelerimi daha çok öğretmen arkadaşa benimsetmek için gayret gösteriyorum. 
Diğer bir deyişle henüz eğitim yöntemlerini konuşmak için çok erken, eğitimin, öğretimden öncelikli olduğunun benimsenmesi gerekiyor.

[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]
  Sayın turgutkuzan,
  Gelin birlikte okulunun ödeneği olmadığı için cebinden para harcayan öğretmenlerimize,
  Öğrencisini terk edemeyip görevi uğruna şehit düşen öğretmenlerimize,
  Gecesini gündüzünü ''Nasıl daha verimli olabilirim'' diye düşünen öğretmenlerimize teşekkür ederek ve şehit olanların ruhlarına birer Fatiha okuyarak destek olalım, ''Ah'' almayalım.
  Bu benim fikrim ama katılmasanız da bir kardeşiniz olarak yazmak zorundayım:
  Eğer bir öğretmenin moralini bozup verimini düşürüyorsak o öğrencilerin yetimin, öksüzün, garibanın ahını alırız.
  Zaten öğretmenlerimizden pek çoğu morallerinin sizin yazılarınızdan dolayı bozulduğunu yazıyor. Gönül bu efendim. Niçin gereksiz yere moral bozuyorsun, benim niyetim o değildi, demek lüksümüz yok ki.  :)
Ben dahil, devletin her kademesinde görev yapanlar, esnaf kardeşlerimiz, işçiler, veliler vs. öğretmenler ile aynı davranış içindedir.
Öğretmenlerin, halkın diğer kesiminden bir üstünlüğü yoktur. (Ayrı bir konuda tartılabilecek kişisel düşüncem : Olması gerekir.)
Sürekli başkalarını suçlamak, kendi sorumluluklarımızın FARKINDA OLMAMAK toplumumuzda yaygındır.
Moral bozma konusu ile ilgili düşüncelerimi daha önce yazmıştım.

İnternet ortamında yayınladığım 132 günde ingilizce başlıklı çalışmamda  (diğer bazı çalışmalarımda da) Hakkımda ve diğerleri başlıklı bir bölüm vardır.
Bu bölümde Dualarım başlığı altında yer alan mesajın "Sabah ve akşam saatlerinde yaptığım dua" başlıklı bölümünde şu cümle mevcuttur:

...
Yâ Râbbî! hizmeti îmâniye ve Kur-âniye de bulunmuş ve bulunan bütün mü'min ve mü'minâtı, bizleri, ailelerimizi, nesillerimizi, bütün mü'min ve müslüman kardeşlerimizi, hemşirelerimizi, esnaf, idareci, öğretmen ve öğrencilerimizi diğer meslek erbabı kardeşlerimizi Arzî ve semavi her türlü şerlerden ve belâlardan, râzı olmadığın bütün hal ve ahvallerden muhafaza eyle.
...

Çevrimdışı golden

  • Tecrübeli Üye
  • ****
  • 74
  • 132
  • 74
  • 132
# 04 Mar 2014 21:44:14
Boşuna dememiş diyen
Anlayış farklı
Felsefe farklı
Kültür farklı
Yıldım artık inanın,size cevap yazmak artık içimden gelmiyor çünkü yazacak çok şey var ama o güç yok tükettiniz helal olsun :(
Aynı yerde dönüp duruyorsunuz :( bu da sıkıyor dolayısıyla
Herkes anladığı kadarmış ...

Çevrimdışı özisa

  • Tecrübeli Üye
  • ****
  • 497
  • 1.626
  • 1. Sınıf Öğretmeni
  • 497
  • 1.626
  • 1. Sınıf Öğretmeni
# 04 Mar 2014 21:51:45
[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]
Boşuna dememiş diyen
Anlayış farklı
Felsefe farklı
Kültür farklı
Yıldım artık inanın,size cevap yazmak artık içimden gelmiyor çünkü yazacak çok şey var ama o güç yok tükettiniz helal olsun :(
Aynı yerde dönüp duruyorsunuz :( bu da sıkıyor dolayısıyla
Herkes anladığı kadarmış ...

Hocam kendinizi neden yoruyorsunuz ki? Hangi savunma mekanızmasını kullanıyorsunuz diye bi başlık vardı ya, bu üslup da Turgut Bey'in kullandığı savunma mekanizması bence. Hepimiz çok sıkıldık.

Çevrimdışı turgutkuzan

  • Uzman Üye
  • *****
  • 4.439
  • 3.070
  • Öğrenci Velisi
  • 4.439
  • 3.070
  • Öğrenci Velisi
# 06 Mar 2014 17:52:14
[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]
  turgutkuzan hocam,
  Açtığımız konunun saçma bulunması ve kilitlenmesi önemli midir? Açtığınız konuya benzer konular forumda tartışılmıştır ve tartışılmaktadır.
Bir konunun illaki sizin tarafınızdan açılması ya da sizin fikirleriniz etrafında dönmesi şart mıdır? Herkesin kendisine göre doğruları yok mu?
Toplumda güzelliği, çeşitliliği sağlayan değişik tatlar değil midir? Aşure tek bir çeşitten mi yapılmaktadır? 

 Savunduğumuz konuda mükemmel kabul edilmiyorsa çok iyiyi,
 Çok iyi kabul edilmiyorsa iyiyi,
 İyi kabul edilmiyorsa hiç değilse orta ya da orta üstünün kabul görülmesini sağlamaya çalışmak sanırım sayı doğrusundan yararlanmayı gerektirmiyor mu?

 Ayrıca daha önce kullandığınız üslup sizce doğru mu? Kendinizi sorguladınız mı?
İstemeden kendi savunduklarınıza insanların yabancılaşmasına ve bu fikirlerden soğumalarına yol açtığınızın farkında mısınız?
Öğretmen olmanız gerekmez elbette. Kimleri nasıl, hangi yöntemle, hangi süreyle, hangi konuda eğittiyseniz yazsanız, bu eğitimlerin sonuçlarını ve sonuçlardan edindiğiniz tecrübeleri paylaşsanız daha doğru olmaz mı?
Daha önceki yazılarınızda eğitimle ilgili fikrini beyan öğretmene bu yaptığının bakanlık tarafından takip edileceğini yazmadınız mı?

Allah (c.c.) rahmeti, selamı ve bereketi üzerinize olsun.

İki ayrı satıcı düşünelim. Her iki satıcıda aynı kalitede, aynı malı satıyor olsun.
Satıcılardan biri daha fazla satış yapıyorsa, daha az satış yapanın "ben neden daha fazla satış yapamıyorum?" şeklinde düşünmesi ve çözümler araması anormal bir şey midir?

Evet, bir konunun illaki benim tarafımdan açılması ya da benim fikirlerim etrafında dönmesi şarttır.
Bu olmuyorsa benim eksik bir yönüm var demektir. Benim eksik yönümü bulup tamamlamam gerekir.

Kişiler doğru bildiklerini paylaşabilirler. Muhataplarının kendi doğrularını kabul etmesi beklentisinde olmamalıdır.
Benim böyle bir beklentim yok. Açıklamalarıma rağmen isteyen istediği şekilde düşünmeye, inanmaya devam edebilir.

Savunduğum hususları mükemmel hale getirmeye gayret sarf ediyorum.
Üslubun doğru veya yanlış olduğu konusunda bir iddia sahibi değilim, sadece etkili olduğuna inanıyorum.
Bir önceki cümlem kendimi sorguladığımın kanıtıdır.

Kişilerin başkalarını, kırmamak, üzmemek adına savunduğu değerlerden vazgeçmesini doğru bulmuyorum.
Kemiyete (nicelik) değil, keyfiyete (nitelik) önem veriyorum.

Kullandığım yöntem (mantık) ve muhataplarım (muhatap olduğum herkes) bellidir. Mesajlarımı takip ediyorsanız tecrübelerimi paylaştığımı fark etmişsinizdir.

Daha önceki bir mesajımda internet ortamını kullanan herkesin, muhtelif kişi ve kurumlar tarafından ne şekilde takip edildiğini / takip edilebildiğini açıklamıştım.

Çevrimdışı turgutkuzan

  • Uzman Üye
  • *****
  • 4.439
  • 3.070
  • Öğrenci Velisi
  • 4.439
  • 3.070
  • Öğrenci Velisi
# 07 Mar 2014 17:15:46
[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]
Abdullah Parlıyan meali:
Çölde yaşayanlardan, yani bedevîlerden bir kısmı kıtlık yılında, ganimetlerden istifade etmek için, savaşı bırakıp Medine'ye gelerek “İnandık” dediler. De ki: “Siz henüz imana ermediniz, fakat İslâm olduk deyin, çünkü siz şeklen güvenliğiniz için İslâm'a girdiniz. Çünkü iman gönülden olur, İslâm ise itaat ederek, barışa girmek, savaşı bırakmaktır. Böylece savaşı bırakmakla, İslâm olup güvene girdiniz, fakat iman henüz kalplerinize girmedi. Ama Allah'a ve elçisine itaat ederseniz, Allah yaptıklarınızdan hiçbir şeyi eksiltmez. Çünkü Allah, çok acıyan ve çok bağışlayandır.”
 Sayın turgutkuzan Hocam,
 Altı çizili olan ifadeyi sanırım kırılan arkadaşımız zeus83tr arkadaşımız için yazdınız, ben mi yanlış anladım yoksa? Ü
 Üstelik mesajın muhatabının kendisinin mümin olduğunu yazmasını bekliyor ya da istiyorsunuz. Siz eli öpülesi öğretmen arkadaşımızı gerçekten tanıyor musunuz?
Mümin olup olmadığını biliyor musunuz? :)
 Sizin gözünüzde bir müslüman mümin kardeşlerine çıkar, menfaat gözetmeksizin burada vaktini harcayarak yardım ederse mümin değil midir? :(
 turgutkuzan Hocamızın yazdıkları çürütülünce gönül kırma hakkına sahip midir? Siz istediğiniz kadar ''HAKARET DEĞİL''  deyin. Öğretmenler için fedakârlık yapan bir arkadaşı kırdınız ve buradan gitmesine sebep oldunuz. Ayrıca sonuçsuz, uzlaşılmaz, işbirliği sözde yazıda bile gerçekleşmeyerek daha pek çok kişinin soğumasına neden oldunuz.
 YAZDIKLARINIZI DAHA AÇIK, NET, ANLAŞILIR  yazamaz mısınız? Bu davranışla ilgili bir emir Hadis-i şerif okudunuz mu?
 Haklı ya da haksız çıkmak, münazara kazanmak çok mu önemli? Yazdığınız fikirlerden, görüşlerden sonuç olarak ne çıktı? Bir araya gelmeyi bırakın bir düşünce bir fikirde birleşip sizinle siteye yararlı olma adına bir şey yapamadık.Şunu soracağım: Gitmesine neden olduğunuz arkadaştan daha fazla siteye, eğitime, öğretmenlere katkınız var mı? BUNUN YERİNE BİLGİLERNİZİ, BECERİLERİNİZİ
 ''Ben şunları, şunlar yapabilirim. Sizlere bu konuda yardımcı olmak istiyorum, naçizane '' diye yazsanız yanlış mı olur?  :)
  turgutkuzan Hocam,
  Maalesef üslup olarak kırıcısınız. Selamla söze başlayan da güzel sözlerle söze devam eden de gönül kırabilir. ÜSTELİK BU GÖNÜL NE UĞRUNA KIRILMIŞTIR? ARKADAŞIMIZ KIRILINCA HAKARETE UĞRAYINCA(SİZ KABUL ETMESENİZ DE) kimin eline ne geçti?
Allah (c.c.) rahmeti, selamı ve bereketi üzerinize olsun.

Kişilere değil, mesajlara cevap yazdığım için altı çizili ifadeyi kim için yazmış olduğumun farkında değildim. Mesajınıza istinaden dikkat edince zeus83tr forumdaşıma yazmış olduğumun farkına vardım.

Mümin tanımı Nisa suresi 65. ayetinde yapılmıştır:
Hayır öyle değil; Rabbine andolsun, aralarında çekiştikleri şeylerde seni hakem kılıp sonra senin verdiğin hükme, içlerinde hiç bir sıkıntı duymaksızın, tam bir teslimiyetle teslim olmadıkça, İMAN ETMİŞ OLMAZLAR.

zeus83tr forumdaşımız mesajlarında kendisine hakaret ettiğimi veya her hangi bir mesajımı hakaret olarak ALGILADIĞINI yazmadı.
Hakaret ettiğim hususu başka bir forumdaşım tarafından yazıldı. O forumdaşıma defalarca hakaret olarak ALGILANAN hususu sorduğum halde NET bir cevap vermedi, mesajımı alıntılamak yetindi.
Bir dönem "müslüman olan herkesten mümin davranışı beklemek" hatasını yapmış olduğum için, mümin vasıflarına sahip olmayan birinin, bunu hakaret olarak algılayabileceğini ilgili mesajı yazdıktan bir kaç ay sonra anladım.
Benim bu farkına varışım bir varsayımdır. zeus83tr forumdaşım veya bir başka forumdaşım böyle olduğuna dair bir şey söylemedi.
Eğer bu varsayımım doğruysa  zeus83tr forumdaşım ayet mealleri için "içinde hiç bir sıkıntı duymaksızın, tam bir teslimiyetle teslim olduğunu" belirtebilirdi.
Beklentim bu şekildeydi.

Yazdıklarım ÖN YARGILI olmayanlar için açık ve nettir. Ön yargılı olanların anlayamaması normaldir. Onların da anlamadıklarını sormaları gerekir.

Mesajlarımı incelerseniz "Ben şunları, şunlar yapabilirim. Sizlere bu konuda yardımcı olmak istiyorum, naçizane" anlamında bir çok mesajımın olduğunu görebilirsiniz.
Görebilmek için ön yargılarınızı bir kenara koymayı unutmayın.

Önemli olan kemiyet (nicelik) değil, keyfiyet (nitelik)'tir. Nitelikli kişiler, alıngan davranarak, arkadaşlarını yarı yolda bırakmazlar.

Çevrimdışı aliş70

  • Bilge Üye
  • *****
  • 11.604
  • 59.950
  • Özel Eğitim Öğrt.
  • 11.604
  • 59.950
  • Özel Eğitim Öğrt.
# 07 Mar 2014 18:41:59
Pek değil

 


Egitimhane.Com ©2006-2023 KVKK