Nazım Hikmet Ran'ın Şiir Ve Sözleri

Çevrimdışı alpfehmi

  • Uzman Üye
  • *****
  • 1.178
  • 2.227
  • 1.178
  • 2.227
# 31 Eki 2012 08:14:07
Tahir olmak da ayıp değil Zühre olmak da

hattâ sevda yüzünden ölmek de ayıp değil,

bütün iş Tahirle Zühre olabilmekte

yani yürekte.

Meselâ bir barikatta dövüşerek

meselâ kuzey kutbunu keşfe giderken

meselâ denerken damarlarında bir serumu

                                ölmek ayıp olur mu?

Tahir olmak da ayıp değil Zühre olmak da

hattâ sevda yüzünden ölmek de ayıp değil.

Nazım Hikmet

Çevrimdışı yeni19

  • Uzman Üye
  • *****
  • 1.155
  • 2.737
  • Müdür Yardımcısı
  • 1.155
  • 2.737
  • Müdür Yardımcısı
# 31 Eki 2012 08:37:23
"GÜZ ÇİÇEKLERİNDEN NÂZIM'A ÇELENK
Niçin öldün Nâzım?
Ne yaparız şimdi biz
şarkılarından yoksun?
Nerde buluruz başka bir pınar ki
orda bizi karşıladığın gülümseme olsun?
Seninki gibi ateşle su karışık
acıyla sevinç dolu,
gerçeğe çağıran bakışı nerde bulalım?
Kardeşim,
öyle yeni duygular, düşünceler yarattın ki bende,
denizden esen acı rüzgâr
kapacak olsa bunları
bulut gibi, yaprak gibi sürüklenir
yaşarken seçtiğin
ve ölümden sonra sana barınak olan
oraya, uzak toprağa düşerler.
Al sana bir demet Şili kasımpatlarından,
al güney denizleri üstündeki ayın soğuk parlaklığını,
halkların savaşını, kendi döğüşümü
ve yurdumun kederli davullarının boğuk gürültüsünü
kardeşim benim, dünyada nasıl yalnızım sensiz,
çiçek açmış kiraz ağacının altınına benzeyen
yüzüne hasret,
benim için ekmek olan, susuzluğumu gideren, kanıma
güç veren dostluğundan yoksun.
Hapisten çıktığında karşılaşmıştık seninle,
zorbalık ve acı kuyusu gibi loş hapisten,
zulmün izlerini görmüştüm ellerinde,
kinin oklarını aramıştım gözlerinde,
ama parlak bir yüreğin vardı,
yara ve ışık dolu bir yürek.
Ne yapayım ben şimdi?
Tasarlanabilir mi dünya
her yana ektiğin çiçekler olmadan?
Nasıl yaşamalı seni örnek almadan,
senin halk zekânı, ozanlık gücünü duymadan?
Böyle olduğun için teşekkürler,
teşekkürler türkülerinle yaktığın ateş için."

Pablo Neruda'nın ,ölümü üzerine Nazım'a seslenişi

Çevrimdışı Misterno_17

  • Uzman Üye
  • *****
  • 3.498
  • 19.655
  • 3.498
  • 19.655
# 31 Eki 2012 08:45:25
Biz nasıl biliyorsak

Bir ağızdan ağlamasını gülmesini

Biliriz öylece ağlamasını ölmesini

Birimiz hepimiz için

Hepimiz birimiz için

(N.H.R.)

Çevrimdışı fb_rebel

  • Uzman Üye
  • *****
  • 1.995
  • 7.976
  • 2. Sınıf Öğretmeni
  • 1.995
  • 7.976
  • 2. Sınıf Öğretmeni
# 31 Eki 2012 08:48:53
 En güzel deniz:
 Henüz gidilmemiş olanıdır...
 En güzel çocuk : henüz büyümedi.
 En güzel günlerimiz :
 henüz yaşamadıklarımız.
 Ve sana söylemek istediğim en güzel söz :
 Henüz söylememiş olduğum sözdür...

Çevrimdışı Tolstoyevski

  • B Grubu
  • 24.726
  • 258.526
  • 3. Sınıf Öğretmeni
  • 24.726
  • 258.526
  • 3. Sınıf Öğretmeni
# 31 Eki 2012 08:52:28

GÖZLERİ SİYAH KADIN - NAZIM HİKMET


Gözleri siyah kadın o kadar güzelsin ki
Çok sevdiğim başına yemin ediyorum ben
Koyu bir çiçek gibi gözlerin kapanırken
Bir dakika göğsünün üstünde olsa yerim
Ömrümü bir yudumda ellerinden içerim
Gözleri siyah kadın o kadar güzelsin ki.

Çevrimdışı lucky_boy

  • Tecrübeli Üye
  • ****
  • 723
  • 5.098
  • 723
  • 5.098
# 31 Eki 2012 11:18:35
Karşımdasın işte...
Bana bakmasan da oradasın, görüyorum seni.
Ah benim sevdasında bencil, yüreğinde sağlam sevdiğim.
Kalbime gömdüm sözlerimi, ceset torbası oldu yüreğim.

Çevrimdışı tubakaradağ

  • B Grubu
  • 3
  • 154
  • 3
  • 154
# 31 Eki 2012 11:59:00
Ben
senden önce ölmek isterim.
Gidenin arkasından gelen
gideni bulacak mı zannediyorsun?
Ben zannetmiyorum bunu.
İyisi mi, beni yaktırırsın,
odanda ocağın üstüne korsun
                    içinde bir kavanozun.
Kavanoz camdan olsun,
şeffaf, beyaz camdan olsun
                    ki içinde beni görebilesin...
Fedakârlığımı anlıyorsun :
vazgeçtim toprak olmaktan,
vazgeçtim çiçek olmaktan
                        senin yanında kalabilmek için.
Ve toz oluyorum
yaşıyorum yanında senin.
Sonra, sen de ölünce
kavanozuma gelirsin.
Ve orda beraber yaşarız
külümün içinde külün,
ta ki bir savruk gelin
yahut vefasız bir torun
bizi ordan atana kadar...
Ama biz
o zamana kadar
o kadar
karışacağız
ki birbirimize,
atıldığımız çöplükte bile zerrelerimiz
                                     yan yana düşecek.
Toprağa beraber dalacağız.
Ve bir gün yabani bir çiçek
bu toprak parçasından nemlenip filizlenirse
sapında muhakkak
iki çiçek açacak :
                    biri sen
                    biri de ben.
Ben
daha ölümü düşünmüyorum.
Ben daha bir çocuk doğuracağım.
Hayat taşıyor içimden.
Kaynıyor kanım.
Yaşayacağım, ama çok, pek çok,
ama sen de beraber.
Ama ölüm de korkutmuyor beni.
Yalnız pek sevimsiz buluyorum
                                bizim cenaze şeklini.
Ben ölünceye kadar da
bu düzelir herhalde.
Hapisten çıkmak ihtimalin var mı bu günlerde?
İçimden bir şey :
                  belki diyor.

Çevrimdışı tubakaradağ

  • B Grubu
  • 3
  • 154
  • 3
  • 154
# 31 Eki 2012 12:00:49
Yüz yıl oldu yüzünü görmeyeli,
belini sarmayalı,
gözünün içinde durmayalı,
aklının aydınlığına sorular sormayalı,
dokunmayalı sıcaklığına karnının.

Yüz yıldır bekliyor beni
bir şehirde bir kadın.

Aynı daldaydık, aynı daldaydık.
Aynı daldan düşüp ayrıldık.
Aramızda yüz yıllık zaman,
yol yüz yıllık.

Yüz yıldır alacakaranlıkta
koşuyorum ardından.

Çevrimdışı seço58

  • Bilge Üye
  • *****
  • 3.343
  • 41.702
  • 4. Sınıf Öğretmeni
  • 3.343
  • 41.702
  • 4. Sınıf Öğretmeni
# 31 Eki 2012 12:04:30

hoş geldin bebek!
 yaşama sırası sende,
 senin yolunu gözlüyor kuşpalazı, boğmaca, kara çiçek, sıtma,
 ince hastalık, yürek enfarktı, kanser filan,
 işsizlik açlık filan,
 tiren kazası, otobüs kazası, uçak kazası, iş kazası, yer depremi, sel baskını,
 kuraklık falan,
 karasevda, ayyaşlık filan,
 polis copu, hapisane kapısı falan,
 senin yolunu gözlüyor atom bombası falan
 hoş geldin bebek!
 yaşama sırası sende,
 senin yolunu gözlüyor, sosyalizm, komünizm filan.
- Nazım Hikmet Ran

Çevrimdışı Misterno_17

  • Uzman Üye
  • *****
  • 3.498
  • 19.655
  • 3.498
  • 19.655
# 31 Eki 2012 14:20:14
Sen tarlasın

ben - traktör,

sen kaatsın,

ben - yazı makinası;

karım, oğlumun anası,

sen türküsün,

ben - cura.

Ben nemli ılık bir lodos gecesiyim

sen rıhtımda dolaşan kadınsın,

bakıyorsun karşıki ışıklara.

Ben suyum,

sen - içensin.

Ben yoldan geçenim

sen bana el etmek için

pencereni açansın.

Nazım HİKMET

Çevrimdışı kedicik26

  • Tecrübeli Üye
  • ****
  • 496
  • 3.360
  • 2. Sınıf Öğretmeni
  • 496
  • 3.360
  • 2. Sınıf Öğretmeni
# 31 Eki 2012 15:10:48
Hoş geldin! Biz bıraktığın gibiyiz. Ustalaştık biraz daha taşı kırmakta, dostu düşmandan ayırmakta…

Çevrimdışı kedicik26

  • Tecrübeli Üye
  • ****
  • 496
  • 3.360
  • 2. Sınıf Öğretmeni
  • 496
  • 3.360
  • 2. Sınıf Öğretmeni
# 31 Eki 2012 15:11:34
Yürekli bir kadının başı, yüreksiz bir erkeğin omuzuna ağır gelir!

Çevrimdışı tubakaradağ

  • B Grubu
  • 3
  • 154
  • 3
  • 154
# 31 Eki 2012 18:58:07
Hoş geldin kadınım benim hoş geldin
yorulmuşsundur;
nasıl etsemde yıkasam ayacıklarını
ne gül suyum ne gümüş leğenim var,
susamışsındır;
buzlu şerbetim yok ki ikram edeyim
acıkmışsındır;
beyaz ketenli örtülü sofralar kuramam
memleket gibi yoksuldur odam.

Hoş geldin kadınım benim hoş geldin
ayağını basdın odama
kırk yıllık beton, çayır çimen şimdi
güldün,
güller açıldı penceremin demirlerinde
ağladın,
avuçlarıma döküldü inciler
gönlüm gibi zengin
hürriyet gibi aydınlık oldu odam...

Hoş geldin kadınım benim hoş geldin.

Çevrimdışı tubakaradağ

  • B Grubu
  • 3
  • 154
  • 3
  • 154
# 31 Eki 2012 19:03:45
Lambayı yakma, bırak,
sarı bir insan başı
düşmesin pencereden kara.
Kar yağıyor
karanlıklara.
Kar yağıyor
ve ben hatırlıyorum.
Kar...
Üflenen bir mum gibi söndü
koskocaman ışıklar..
Ve şehir
kör bir insan gibi kaldı
altında yağan karın.
Lambayı yakma, bırak!
Kalbe bir bıçak gibi giren hatıraların
dilsiz olduklarını anlıyorum.
Kar yağıyor
ve ben hatırlıyorum.

Çevrimdışı Tolstoyevski

  • B Grubu
  • 24.726
  • 258.526
  • 3. Sınıf Öğretmeni
  • 24.726
  • 258.526
  • 3. Sınıf Öğretmeni
# 31 Eki 2012 19:25:29

GÜZ - NAZIM HİKMET


Günler gitgide kısalıyor,
yağmurlar başlamak üzre.
Kapım ardına kadar açık bekledi seni.
Niye böyle geç kaldın?

Soframda yeşil biber, tuz, ekmek.
Testimde sana sakladığım şarabı
içtim yarıya kadar bir başıma
seni bekleyerek.
Niye böyle geç kaldın?

Fakat işte ballı meyveler
dallarında olgun, diri duruyor.
Koparılmadan düşeceklerdi toprağa
biraz daha gecikseydin eğer...

 


Egitimhane.Com ©2006-2023 KVKK