nöbet konusunda izninizle bir iki kelamımı tekrar etmek isterim.
bu sene 2. sınıfa giden kızım ve 3 e giden oğlum okulunda bahçede yada koridorlarda nöbetçi öğretmenin yokluğundan yada boşluğundan dolayı birçok sıkıntılar çekti.
daha geçen ay oğlumun kafasına bahçede top vurmuş büyük çocuklar bilerek...
"bahçe nöb. öğretmene niye söylemedin oğlum" dedim.
"o kadar ağladım bakındım , kimse yoktu"dedi.
kendi nöbetlerimde hep kendi çocuklarımı düşünüyorum.
özellikle küçükler ve zayıflar bahçede koridorlarda girişte hep sıkıntı çekiyorlar.
tacize şiddete öğrenci terörüne maruz kalıyorlar.
ömürleri boyunca unutamayacakları acıları yaşıyorlar.
bizler de burada oturmuş "nöbet olmamalıdır , kaldırılmalıdır.." diyoruz.
ben buna karşıyım.
her gün nöbetçi de olsam gücüm yettiği sürece koruyacağım onları.....
ardahan soğuğunu 5 yıl içine çekmiş bir öğretmen olarak bu soğukta baahçe nöbeti tutup hasta olanları çok iyi anlıyorum.sıkı giyinmek çare olabilir.
o bahçede oynayan çocukların içinde sizin de çocuğunuzun olduğunu , büyüklerin onları itip kaktığını , kafalarına son sürat top çarptıklarını , hatta köşede biryerlerde bazı ahlaksızlarca sıkıştırılıp tacize şiddete uğradığını bir düşünün...
buna hangi ana-babanın , hangi yüreğin gönlü elverir?
nöbet tutmak gardiyanlık değildir.
"bu çocuklarla uğraşılmaz" , "gardiyan" zihniyeti ile tutan kişi "eğitimci" ve "öğretmen" sıfatını kazanamamış bir zavallıdır benim gözümde....
o kişidir ki maaştan dert yanar , öğrenciden dert yanar , veliden bakandan sistemden havadan sudan hep dert yanar durur.
hayatı dert le şikayetle geçer....
ne yazıkki yetiştirdiğini sandığı öğrencileri de dertlidir.....
Öğretmenim sanırım burada bir yanlış anlama var."Ben nöbet tutmam"demek başka,"tutmak istemiyorum" demek başka.Mevcut durumda kimse için değil,ancak vicdanımız için elbet nöbet tutuyoruz.Ama bu uygulama yerini başka bir şeye bırakmalı diye konuşuyoruz sanırım.İkisi farklı değil mi sizce de?