Araştırmanızı öneririm.
Bil mukabele hocam,
*Sendikal Eylemlere Katılacak Sendika Üyelerinin Durumları, Hukuki Güvence ve Hakları Hakkında Bilgilendirme Notu*
Sendika hakkı, sendika üyelerinin menfaatlerini korumak üzere yapılan sendikal faaliyetlere izin verilmesini de gerektirmektedir. Anayasa Mahkemesi, her ne kadar grev hakkı tanınmamış olsa da üyelerinin menfaatlerini korumak için sendikaların kullanabileceği en önemli yollardan olduğunu kabul etmektedir.
Anayasa Mahkemesi, sendikal eylem kararları gereğince işe gelmeme halinde verilen disiplin cezalarını, ceza hafif olsa da, sendikaya üye kişileri, çıkarlarını savunmak amacıyla yapılan meşru grev veya eylem günlerine katılmaktan vazgeçirecek bir niteliğe sahip olduğu gerekçesiyle sendikal hak ihlali olarak görmektedir. Yine devlet memurlarının bu haktan bütünüyle mahrum bırakılamayacaklarını da özellikle vurgulamaktadır.
Sendika üyelerinin çekirdek sendikal faaliyet alanları kapsamında eylem kararları doğrultusunda işe gelmemeleri halinde mazeret izinli sayılacakları yönünde yerleşik hale gelen idari yargı içtihatları bulunmaktadır. Bu çerçevede idarenin olağan uygulamasında ve idari yargının yerleşmiş içtihatlarında sendikal faaliyet çerçevesinde işe gelinmemesi halinde kişinin mazeret iznini kullandığı kabul edilmekte ve çoğunlukla disiplin soruşturması açılmamaktadır.
Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu kararı da sendika kararına uyarak toplu eyleme katılmayı ‘Disiplin Suçu’ değil ‘Mazeret’ olarak kabul etmektedir.
657 sayılı Kanunun 125/C-b maddesinde özürsüz olarak bir gün göreve gelmemek “aylıktan kesme cezası” olarak öngörülmüştür. Dolayısıyla gerek memurlar gerekse aday memurlar yönünden, Sendikanın eylem kararına uyarak göreve gelmeme halinde aylıktan kesme cezası disiplin cezası yaptırımıyla karşı karşıya gelme ihtimali bulunmaktadır.
657 sayılı Kanunun 56. maddesinde “Adaylık süresi içinde temel ve hazırlayıcı eğitim ve staj devrelerinin her birinde başarısız olanlarla adaylık süresi içinde hal ve hareketlerinde memuriyetle bağdaşmıyacak durumları, göreve devamsızlıkları tespit edilenlerin disiplin amirlerinin teklifi ve atamaya yetkili amirin onayı ile ilişikleri kesilir.” hükmü bulunmakta; (devlet memurluğundan çıkarılmayı gerektiren haller haricinde) herhangi bir disipln cezası almak aday memurlukla ilişiği kesilme gerekçesi yapılmamakta olup “bir gün göreve gelmemek” şeklindeki disiplin fiili aylıktan kesme cezası olarak öngörülmekle aday mumurlar yönünden memurluğa engel bir hal teşkil etmemektedir. Yine de disiplin amirlerince bu eyleme iştirakin “memuriyetle başdaşmayacak fiil” olarak değerlendirilmesi riski bulunmaktadır.
İş bırakma eylemine katılmakla fiilen ders ve ek ders görevleri yerine getirilmediğinden iş bırakma kararına tekabül eden gün için ek ders ücreti ödenmeyeceği de bilinmelidir.
Eylem kararı Sendika üyelerine yönelik olduğu ve sendika üyeleri yönünden hüküm ifade ettiği için öğretmenler dışında diğer hizmet sınıfı çalışanı sendika üyelerinin de eyleme katılmak hak ve yetkileri bulunmaktadır.
Eylemem katılmak için herhangi bir kuruma herhangi bir dilekçe vermeye veya bildirimde bulunmaya gerek bulunmamaktadır. Ancak disiplin amiri tarafından inceleme veya disiplin soruşturması açılamaycak ise öncesinde Sendikanın eylem kararına uymak suretiyleiş bırakılacağı, fiilen görev yapılmayacağı (disiplin incelemes/soruşturması açılmaması adına) kuruma bildirilebilir. Ancak her halse disiplin incelemesi/soruşturması açılması durumu veya ihtimali varsa bu türdden bir bildirime gerek yoktur.
Eylem kararı kapsamında kurumlara/okullara gidilip gidilmemesi veya gidilerek sadece sınıflara/dersleere girilmemesi üyenin takdiridir. Önemli olan fiilen görev yapılamayacak olmasıdır. Bu nedenle gerek ders/ek ders ücretlerinin ödenmemesi gerekse özürsüz göreve gelmemek iddiasıyla inceleme/soruşturma açılması yönünden okula gelmemekle okula gelip derse girmemek arasında hukuki sonuçları itibariyle hiçbir fark yoktur.
Eylem saatinde izinli sayılmak şeklinde bir hukuki durum söz konusu değildir.