fb_rebel öğretmenimin yazdıklarını okuyunca benim aklıma da şu geldi; ilk öğretmenlik yaptığım yerde, ücretliyim o zaman. okul, çevre, öğrenciler bayağı kötüydü. onlara kural öğretmek, düzene sokmak bayağı zor oldu. zil falan yok elimizdeki zille tenneffüsten çağırıyorum çocukları. 3.sınıflardan 3-4 kız sürekli kızdırıyorlar beni zili çalıyorum ders başlıyor diye bağırıyorum ağğırdan ağırdan geliyorlar sürekli gecikiyorlardı o gün. ben de sürekli uyarıyorum neden geç geliyorsunuz ders başladı siz hala bahçedesiniz falan diye. öğle tatili oldu herkes gitti, erkenden o kızlar geldi. elleri arkada bana dediler ki; "öğretmenim, biz niye hep geç kaldık biliyor musunuz?" neden diye sordum. ellerini arkadan çıkardılar. meğer teneffüslerde çamurdan bana fincan tabak bardak yapmışlar. onu duvarın üstüne koyup kurutmuşlar. bide sulu boya ile boyamaya çalışmışlar... eee bendeki btün sinir gitti varsın geç kalsınlar yaa...
öğretmenlik; cidden garip bir meslek...