Nöbetçi öğretmen çocukların düşmesine yaralanmasına engel olamayabilir. Allah korusun çocukların başına ciddi sağlık problemi oluşacak bir olay gelirse devlet bizi sorumlu tutuyor maalesef. Yani bizim o anda görmedim , bilmedim , başka sınıftaydım , koridorun diğer ucundaydım gibi ifadeler öğretmeni kurtarmaz. Olay derste olduysa ders öğretmeni , teneffüste olduysa nöbetçi öğretmen sorumludur. Ciddi olaylarda herkes kendini kurtarma derdine düşer , herkes birbirini suçlar. Fatura genelde öğretmene kesilir , açığa alınmaya kadar yolu var. Bir öğrenci wc ye gidiyor. Lavabo yerinden çıkıp üzerine düşüyor. Çocuk vefat etti. Aile şikayet edince herkes birbirini suçluyor. Sonunda hem idare hem de nöbetçi öğretmen açığa alındı. Böyle durumlarda devlet birine kesinlikle faturayı keser arkadaşlar bilginiz olsun. Yine başka yaşanmış bir örnek vereyim. Okul bahçesinde bir şekilde kopmuş vaziyette duran elektrik kablosunu çocuk tutuyor ve vefat ediyor. Hem okul idaresi hem de nöbetçi öğretmen açığa alındı. Böyle ciddi durumlarda yapacağımız savunmanın hiç bir değeri yok. Yani bilmedim duymadım görmedim. O anda başka taraftaydım gibi ifadeler hiç bir çalışanı haklı çıkarmıyor
Lavabo olayinda da bildigim kadariyla bu olay ana okulunda oldu ve orada isleyis daha farkli. Eger farkli bir olaydan bahsediyorsaniz, sorusturma sonuclanana kadar aciga alinmalari normal.Onemli olan sonrasinda ne oldugu.Ben geri donduklerini dusunuyorum.Elektrik kablosu olayinda da, nobetci ogretmen ve idareci nobet yerini gezer ve aksakliklari tespit eder, nobet defterine "Okulumuz egitim ogretime hazirdir" yazmadan once nobet yerini gezmiyorsan, nobet esnasinda da dolasip bakmiyorsan, evet gene nobetci idareci ve ogretmen sucludur.