Seminerde Hangi Konuyu Hazırlayacaksınız???

Çevrimdışı pinarsenay

  • Tecrübeli Üye
  • ****
  • 119
  • 288
  • 4. Sınıf Öğretmeni
  • 119
  • 288
  • 4. Sınıf Öğretmeni
# 16 Haz 2008 15:36:35
Arkadaşlar bize de geçen sene seminer döneminde yaptığımız gibi trt 4 de ki Gelecek Eğitimle Gelecek programını izlememiz söylendi.Bugün izleyipte dökümanı olan vars apaylaşıma açarsa seviniriz.

Çevrimdışı bahoz2

  • Çalışkan Üye
  • ***
  • 141
  • 40
  • 141
  • 40
# 16 Haz 2008 16:00:07
arkadaşlar slmlar syglar!benim seminer konum:BİRİNCİ SINIFLARDA TÜRKÇE ÖĞRETİMİ yardımlarınızı bekliyorum.şimdiden teşekkürler

Çevrimdışı hizmer

  • Çalışkan Üye
  • ***
  • 94
  • 20
  • 94
  • 20
# 16 Haz 2008 17:34:51
kılık kıyafet yönetmeliği incelenecek.konum bu

Çevrimdışı tunctunc

  • Üye
  • *
  • 34
  • 2
  • 34
  • 2
# 16 Haz 2008 18:12:29
arkadaşlar benim seminer konum 657 devlet memurları kanunu.biliyorsunuz çok fazla madde var.ben bunları nasıl sunabilirim.slayt gösterisi şeklinde bulmam mümkün mü?eğer elinizde varsa çok acele gönderebilir misiniz???

Çevrimdışı ozlemo26

  • Tecrübeli Üye
  • ****
  • 396
  • 957
  • 396
  • 957
# 16 Haz 2008 18:19:48
[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]
arkadaşlar slmlar syglar!benim seminer konum:BİRİNCİ SINIFLARDA TÜRKÇE ÖĞRETİMİ yardımlarınızı bekliyorum.şimdiden teşekkürler

ilkokuma yazma öğretimi olur mu haocam?

Çevrimdışı ozlemo26

  • Tecrübeli Üye
  • ****
  • 396
  • 957
  • 396
  • 957
# 16 Haz 2008 18:20:59
İLKOKUMA - YAZMA ÖĞRETİMİ
Öğr. Gör. Perihan ÜNÜVAR
Öğr. Gör. Kâzım ÇELİK

İLKOKUMA-YAZMA ÖĞRETİMİ
• İlkokuma-yazma Öğretiminde Kullanılabilecek Stratejiler
• İlkokuma-yazma Öğretimi Yöntemleri
• İlkokuma-yazma öğretiminin Devreleri
• Örnek Uygulamalar
• Çeşitli Teknik ve Oyunlar
Öğr. Gör. Perihan ÜNÜVAR
Öğr. Gör. Kâzım ÇELİK Burdur Temmuz - 1999

İÇİNDEKİLER
Sayfa
ÖNSÖZ ............................. ..................... ........................ 1
Giriş........................ ..................... ............................. ...... 2
İlkokuma Yazma Öğretiminde Kullanılabilecek Öğretme Stratejileri................. ..................... ............................. ... 3
Buluş Yoluyla Öğrenme...................... ..................... .. 4
Alış Yoluyla Öğrenme...................... ..................... ...... 6
İşbirliğine Dayalı Öğrenme...................... ................. .. 8
İlkokuma Yazma Öğretimi Yöntemleri................... ......... 10
Bireşim Yöntemi...................... ..................... .............. 10
Çözümleme Yöntemi...................... ..................... ....... 10
Karma Yöntem....................... ..................... ............... 10
Öykü Yöntemi...................... ..................... .................. 11
İlkokuma Yazma Öğretiminin Basamakları.................. ... 11
Hazırlık Dönemi ............................. ..................... ....... 11
Hazırlık Dönemi Örnek Uygulamaları................. ........ 16
Cümle Verme Dönemi ............................. .................. 22
Cümle Verme Dönemi Örnek Uygulamaları............... 22
Cümle Çözümleme Dönemi....................... ................ 27
Cümle Çözümleme Dönemi Örnek Uygulamaları...... 28
Kelime Çözümleme Dönemi....................... ................ 35
Kelime Çözümleme Dönemi Örnek Uygulamaları ..... 36
Harf Tanıma Dönemi ............................. ................... 39
Hece ve Ses Tanıma Devrelerinde Kullanılabilecek
Eğlenceli Teknik ve Oyunlar...................... ................. 39
Serbest Okuma Yazma Dönemi....................... ......... 43
İlkokma Yazma Öğretiminde Kullanılabilecek Teknik ve
Oyunlar ............................. ..................... ........................ 47
Sonuç........................ ..................... ............................. ... 50
KAYNAKÇA..................... ..................... .......................... 51

ÖN SÖZ
Okuma ve yazma, bireyin çevresindeki dünyayı anlamasında, çevresinde olup bitenlerin farkına vararak topluma uyum sağlamasında ve hayatın hemen hemen her döneminde işe koşulan bir etkinliktir. İlköğretimin ilk yıllarından başlayarak okuma ve okuduğunu anlama yaşamı boyunca kişinin başarılı olmasında önemli bir etkendir. Okuma ve yazmayı öğrenmek her bireyin hayatında önemli bir dönüm noktasıdır. Öğrencilerin bu dönüm noktasına ulaşmasında eğitimcilerin yapması gereken, çocukların gelişim özelliklerini ve gelecekteki başarılarını dikkate alarak okuma yazma mekanizmalarını keşfetmelerine yardımcı olmaktır. Elinizdeki bu modülde ilkokuma yazma öğretiminin devreleri ile öğretim strateji ve teknikleri kullanılarak çeşitli eğitim durumları örneklendirilmiştir. Örneklerde olabildiğince öğrenciyi etkin kılmak, etkinliği öğrenci için somut ve eğlenceli hale getirmek amaçlanmıştır. Uygulayıcıların tereddüde düşmemeleri için kullanılan stratejinin her basamağı örneklendirilmiştir. Seçilen stratejinin hangi basamağında neyi yapacağını bilen öğretmenin bu basamakları ayrı ayrı yazmadan da sözü edilen stratejiyi etkili kullanacağı unutulmamalıdır. Siz değerli meslektaşlarımızın, kitapçıkta verilen örnekleri düzenleyeceğiniz çeşitli eğitim durumlarına uyarlayarak, ilkokuma ve yazma öğretimini kendiniz ve öğrencileriniz için daha etkili ve eğlenceli hale getireceğinizi umuyoruz. Haziran 1999 Perihan ÜNÜVAR

İLKOKUMA YAZMA ÖĞRETİMİ GİRİŞ
İnsanlığın sahip olduğu çağdaş uygarlığın büyük ölçüde okuma yazmaya dayanan bir uygarlık olduğu söylenebilir. Bu kadar büyük bir işleve sahip olan okuma yazma becerisinin temelleri ilkokuma-yazma çalışmaları ile atılmaktadır. “İlkokuma-yazma öğretiminin genel amacı, çocuğa yaşamı boyunca kullanacağı okuma-yazma temel becerilerini kazandırmaktır.”
İlkokuma-yazma öğretiminin genel amacını okuma yazma temel becerisi ile sınırlandıran bu anlayış alanyazında sıkça tekrarlanan doğru, fakat yetersiz bir düşüncedir. İlkokuma yazma öğretimi ve buna ilişkin etkinlikler, çocuğun öğretme ve öğrenme sürecine ilişkin alışkanlıkların derine işlendiği bir dönemdir.
İlkokuma yazma etkinlikleri ve kullanılan yöntemler, toplum olarak eğitim felsefemizin, eğitime bakışımızın, öğrenciye yansıtıldığı ilk uygulamalardır.
İlköğretim okulu birinci sınıflar sadece okuma yazma mekanizmasının kavratılacağı sınıflar değildir. Birinci sınıf bedence ve ruhça gelişmekte olan çocuğun gelişimi için temel beceriler kazandığı ve bunlara ilişkin kalıplar geliştirdiği bir dönemdir.
Okuma yazma etkinlikleri öne çıkarılarak sürdürülen çalışmalar, bir bütün olarak ele alındığında, bir dizi öğretme-öğrenme etkinliklerinin gerçekleştirildiği görülebilir.
İlkokuma yazma etkinlikleri sürdürülürken bütün enerjilerini ürüne yönelten öğretmenler, öğretme ve öğrenme etkinliklerini gözden kaçırarak bazı yanlışlıklara yönelebilmektedirler. Bu yöneliş, okuma yazma etkinliklerinde okuyan yazan öğrenci sayısının değerlendirmede tek ölçüt olarak ele alınmasından kaynaklanmaktadır.
Birinci sınıfta ilkokuma yazma öğretimi çalışmalarının merkeze alınması bu çalışmaların genel ve özel amaçlarını gerçekleştirmekten başka, öğretme-öğrenme etkinliklerine ilişkin doğru beceriler kazandırma amacı da taşımalıdır.

Birinci sınıfa başlayan öğrenciler, yeni bir çevre ile karşılaşmaktalar, aile çevresinden yeni bir çevreye geçiş yapmaktadırlar.
Bu dönem hem bir bocalamaya neden olmakta hem de çocuğu değişime açık hale getirmektedir. Bu karmaşa döneminin öğretmen tarafından plânlı bir şekilde doldurulması çocuğun olumlu yönde değişmesini sağlarken karmaşa ve boşluğun fark edilmemesi çocuğun öğretme ve öğrenme ye ilişkin istenmeyen davranışlar kazanmasına yol açabilir.
İlkokuma-yazma öğretiminde öğretmen önemli bir etkendir.
Bu nedenle öğretmen bu çalışmalara iyi hazırlanmış olmalıdır.
Bu dönemde yapılacak bir hata öğrencinin okuma yazma mekanizmasını geç ya da yanlış öğrenmesine yol açmakla kalmaz aynı zamanda yanlış bir öğretme-öğrenme davranışı geliştirmesine de yol açabilir. Birinci sınıf öğretmeni çocukların öğrenciliğin gereklerini yeni öğreneceklerini gözden kaçırmamalı, doğru öğrenme ve öğretme etkinlikleri için yol göstermelidir.
İlkokuma-yazma öğretimi, harflerin görülüp tanınması son aşamasından sonra, mekanik olarak onları seslendirmeyi içeren süreçten öte bir şeydir. Bu süreç, harf, kelime, cümleyi tanıma ve bir bütün olarak metni anlamlandırmayı içeren karmaşık bir süreçtir. Süreci karmaşık hale getiren anlama ve anlamlandırma sürecindeki işlemlerin her öğrencide farklı olmasıdır.
Bu çalışmada öğretme stratejilerinin okuma yazma çalışmaları için nasıl kullanılacağı üzerinde durulacak ve süreç örneklendirilmeye çalışılacaktır. Buna geçmeden önce anlamları ortak kılmak için ilkokuma yazma öğretiminin yöntemlerine ve dönemlerine kısaca değinilecektir.

İLKOKUMA YAZMA ÖĞRETİMİNDE KULLANILABİLECEK ÖĞRETME STRATEJİLERİ BULUŞ YOLUYLA ÖĞRENME
Buluş yoluyla öğrenme öğrencinin kendi etkinliklerine ve gözlemlerine dayalı olarak yargıya varmasını teşvik edici bir öğretim yaklaşımıdır. Bu stratejide öğretmenin rolü, önceden paketlenmiş bilgiyi öğrenciye sunmaktan çok, öğrencinin kendi kendine öğrenebileceği ortamı oluşturmaktır (Senemoğlu 1997, 470). Bruner (1996,72) bu durumu şöyle ifade etmektedir: “Biz bir konuyu öğrenciye, o alanda yaşayan küçük kütüphaneler oluşturmak için öğretmiyoruz. Öğrencinin, kendi kendine matematiksel olarak düşünmesini, olayları bir tarihçi gibi irdeleyebilmesini; bilgiyi kazanma sürecinin bir parçası haline gelmesini amaçlıyoruz. Bilmek bir ürün değil bir süreçtir” (Aktaran:
Senemoğlu 1997, 471).
Buluş yoluyla öğrenmeye ilişkin önemli noktalar (Senemoğlu 1997’den alınmıştır) ve bu noktaların ilkokuma-yazma öğretimiyle ilişkileri şöyle sıralanabilir:

1. Buluş yoluyla öğrenme, öğrencinin kendi etkinliklerine ve gözlemlerine dayalı olarak yargıya varmasını teşvik edici bir öğretim yaklaşımıdır. Cümle yöntemi ile ilkokuma yazma öğretiminde amaç da, öğrenciye cümleler yoluyla okuma yazma mekanizmasını kavramasını ve okuma yazma sistemini kendi etkinlikleriyle çözmesinin sağlanmasıdır.

2. Öğretmenin rolü önceden paketlenmiş bilgiyi öğrenciye sunmaktan çok öğrencinin kendi kendine öğrenebileceği ortamı oluşturmaktır. İlkokuma yazma öğretimi öğrencinin yaratıcılığının harekete geçirilmesi gereken bir süreçtir. Cümle yöntemi ile hedeflenen, cümlelerin öğrenciyle birlikte seçilmesi ve öğrencilere mal edilmesi, cümlelerin verilmesi, cümlelerin çözümlenmesi aşamaları sonunda, öğrencinin okuma yazma mekanizmasını sezinlemesini sağlamaktır.

3. Öğretmen, öğrencilere kavramları, ilkeleri kendisi vermek yerine, öğrencileri deney yapmaya, ilkeleri, kavramları bulmaya teşvik etmelidir. İlkokuma-yazma öğretiminde “cümle - sözcük - hece - harf - ses - harf -hece - sözcük - cümle” çalışmalarıyla yapılmak istenen öğrencinin okuma yazmaya ilişkin ilkeleri kuralları keşfetmesini sağlamaktır. Öğrenci bu süreci ne kadar az basamakta keşfederse anlama düzeyinin o kadar yüksek olacağı kabul edilmektedir.

4. Öğrencinin merak güdüsünü uyandırması ve güdülenmişlik düzeyini cevapları buluncaya kadar sürdürmesi buluş yoluyla öğrenmenin önemli bir üstünlüğüdür. İlkokuma-yazma öğretimi öğrencide yeterli güdülenmişlik sağlanarak çalışılır ve öğrenci keşfetmenin zevkini yaşarsa öğrenci başarısını artırır.

5. Öğrencileri bağımsız olarak problem çözmeye yönlendirmesi buluş yoluyla öğrenmenin diğer bir üstünlüğüdür. İlkokuma-yazma öğretiminde buluş yoluyla öğretimin öne çıkarılması öğrencinin buluşlar yapmayı öğrenmesini sağlayacak ve doğru çalışma yöntemi kazanmasını sağlayacaktır.

6. Öğrencinin öğrenmeye karşı olumlu tutum geliştirmesi için başarısızlık riskinin en aza indirilmesi ve öğretimin olabildiği ölçüde öğrenciye uygun hale getirilmesi gerekmektedir. İlkokuma yazma öğretiminde her öğrencinin “biricik” olduğu göz önünde tutulmalı, öğrenci hazır olmadan bir sonraki basamağa geçirilmemelidir. Buluş yoluyla öğrenmede öğretmen, örnekleri sunar ve öğrenci konunun yapısını;fikirler arasındaki temel ilişkileri, ilkeleri, özellikleri keşfedinceye kadar örneklerle çalışır. Bu nedenle, Bruner, sınıftaki öğrenmenin tüme varım yoluyla oluştuğunu savunmaktadır.
Bu yöntemde özel örnekler kullanılarak genel ilkeler formüle edilmektedir (Senemoğlu 1997,473). İlkokumayazmada kullanılan cümle yöntemi her ne kadar genelden özele gidilen bir yöntem olarak bilinse de, cümleler verilerek ve cümleler kelimelere, kelimeler hecelere bölünerek yapılmak istenen, yeterince örnek verilerek okuma yazmanın genel ilkesinin öğrenciler tarafından formüle edilmesinin sağlanmasıdır. Bu anlamda bakıldığında ilkokuma yazma mekanizmasının cümle yöntemi kuralına göre tam uygulandığında buluş yoluyla öğretime iyi bir örnek oluşturduğu söylenebilir.

ALIŞ YOLUYLA ÖĞRENME
Buluş yoluyla öğrenme yaklaşımına zıt ve alternatif olarak önerilen alış yoluyla öğrenme sunuş yoluyla öğretim olarak da tanımlanmaktadır. Bu yaklaşımı öneren Ausubel’e göre, öğrenci, her zaman hangi bilginin önemli, hangi işaretlerin problem çözümü için uygun olduğunu bilmeyebilir. Bu nedenle birey, özellikle herhangi bir konu alanıyla ilgili öğrenmesi gereken kavramları, ilkeleri, fikirleri buluş yoluyla değil kendine sunulanı alma yolu ile kazanabilir. Konu alanının kavramları, ilkeleri, fikirleri buluş yoluyla değil, kendine sunulanı alma yoluyla kazanabilir.
Konu alanının kavramları, ilkeleri, fikirleri süreçleri öğretmen tarafından organize edilerek öğrencilere sunulmalı, öğrenciler de sunulan bilgiyi anlamlı bir biçimde öğrenmelidir (Senemoğlu 1997).
Alış yoluyla öğrenmede öğretmenin görevi, konuyu öğrenciler için en uygun biçimde organize ederek yapılandırma; uygun materyali seçme daha sonra da konuyu, genelden özele doğru sistemli anlamlı bir şekilde öğrencilere sunmaktır. Sunuş yoluyla öğretim yaklaşımı dört temel özelliği gerektirir (Senemoğlu 1997). Bu özellikler ve ilkokuma yazma ile ilişkilendirilmesi şöyle sıralanabilir:

1. Sunuş yoluyla öğretme, öğretmen ve öğrenci arasında yoğun bir etkileşimi gerektirir. Başlangıç sunuşlarını öğretmen yapmakla birlikte, hemen arkasından öğrenciler fikirlerini, örneklerini tepkilerini açıklar, tartışırlar. Sunuş yoluyla öğretim, özellikle ilkokuma yazma öğretiminin cümle verme döneminde kullanılan ve kullanılabilecek bir stratejidir.

2. Sunuş yoluyla öğretme bol örnek vermeyi gerektirir. İlkokuma-yazma öğretiminin her basamağında, öğrencinin mekanizmayı sezinceye kadar örneklendirilmesi esastır. Bu anlamda sunuş yolu ile öğretimle ilkokuma yazmanın cümle verme basamağı arasında bir parelellik kurmak mümkündür. Ağırlık sözel öğrenmede olmakla birlikte örnekler resimler şemalar gibi diğer görsel uyarıcıları kapsar. Özellikle soyut kavramları anlamlı hale getirmek için görsel ve diğer duyu organlarına hitap edici uyarıcılar büyük ölçüde kullanılır.

3. Sunuş yoluyla öğretme genelden özele doğru hiyerarşik bir sıra izler. Daha genel ve kapsamlı kavramlar önce, bu kavramın kapsamında yer alan daha özel ve dar kavramlar sonra sunulur. Bu sunuş hiyerarşisi, cümle öğretiminin cümle-kelimehece... şeklindeki sıralanışına uygundur.

4. Öğretim adım adım ilerler. Her öğrenme basamağında önce ve yeni öğrenilenler arasında yatay ve dikey ilişkiler kurularak öğrencinin anlamlı öğrenmesi sağlanır. İlkokuma yazma öğretiminde dönemler arası geçiş ve dönemler arası ilişkilerde bu yapı kullanılmaktadır.

Hazırlık Cümle Verme
Kelime Tanıma
Hece Tanıma
Harf Tanıma
Serbest Metin Okuma-Yazma

Her hangi bir konu ile ilgili ön öğrenmelerin yeterli olmadığı ve konunun yeni öğrenilmeye başladığı durumlarda sunuş yoluyla öğretim öğrenmeyi daha etkili kılmaktadır. Diğer bir deyişle; öğrenci, herhangi bir konuyla ilgili yeterli bilişsel şemalara sahip değilse sunuş yoluyla öğretim öğrenmeyi sağlamada etkili olmaktadır. İlkokuma-yazma öğretiminde, her dönemin başlangıcında, öğrencinin dönemlere ilişkin şemalar oluşturmasında buluş yoluyla öğretimden yararlanılabilir. Örneğin; öğretmen, cümlenin kelimelerine ayrılmasına ilişkin ilk uygulamaları gösterir.
Öğrencinin zihninde cümlenin kelimelerine ayrıldığına ilişkin bilişsel şema oluşur ve öğrenci bu şemalarla eylemi kendi başına gerçekleştirebilecek düzeye gelir.

Buluş ve sunuş yoluyla öğretimin ortak yönleri şöyle sıralanabilir (Senemoğlu 1997, 480):

1. İki yaklaşımda öğrencinin aktif olarak öğrenme sürecine katılmasını gerektirir.

2. İki yaklaşımda öğrencilerin ön öğrenmelerinin harekete geçirilmesi ve yeni öğrenmelerle ilişkilerinin kurulmasını gerektirir.

3. iki yaklaşımda, her yeni öğrenmenin sürekli olarak bireyin zihninde bir takım değişmelere neden olduğu konusunda görüş birliği içindedir.

Her iki yaklaşımında ilkokuma yazmanın değişik aşamalarında kullanılması gerekebilir.
Sunuş ve buluş yoluyla öğretimin yapılacağı derslerin plânlama aşamaları benzerlik göstermekle birlikte uygulama aşaması tamamen farklılık gösterir. Sunuş yoluyla öğretimde tanımlamalar, ilkeler öğretmen tarafından öğrenciye sunulurken; buluş yoluyla öğretimde öğretmen, tanımlamaları, genellemeleri öğrencilerin bulması için rehberlik eder. Araştırmalar, buluşla öğrenmenin sunuş yoluyla öğretimden daha fazla zaman aldığını; ancak, uzun dönemli hatırlama ve transferi sağlama bakımından buluş yoluyla öğrenmenin daha etkili olduğunu göstermiştir (Senemoğlu 1997, 475). Her iki yaklaşımında ilkokuma yazma öğretiminin değişik aşamalarında kullanılmasına rağmen, öğrencilerin, ağırlıklı olarak buluş yoluyla öğretimi kullanmaları için yönlendirilmeleri gerekmektedir. Öğrencilerin daha etkin olmaları için buluşlar yapmaları ve buluşlar yapmaya yöneltilmeleri gerekmektedir.

İŞ BİRLİĞİNE DAYALI ÖĞRENME
Okullarımızda ilkokuma-yazma etkinliklerinde en az kullanılan öğrenme yaklaşımı iş birliğine dayalı öğrenme yaklaşımıdır. İlkokuma-yazma çalışmalarında, öğrenciler, çizginin ötesine geçmeleri gereken yarışmacılar olarak görülmekte ve yarışmacı bir ortam hazırlanmaktadır. Genellikle, grubun çoğunluğu çizginin diğer yanına geçene kadar öğrenciler diğerlerini beklemekte ve öğretme-öğrenme sürecine ilişkin olumsuz tutumlar geliştirmektedirler. Öğrencilerin öğrenmelerine ilişkin üç biçim ve bu öğrenme biçiminin oluşturduğu üç yapı görülebilir (Gömleksiz 1997; Senemoğlu 1997).

Öğrenme Biçimi
Sınıfın Amaç Yapısı
Öğrencilerle yarışma yoluyla Yarışmaya dayalı
Diğer öğrenciler olmaksızın bireysel öğrenme yoluyla
Bireyselleştirilmiş
İş birliğine dayalı (Kubaşık) olarak oluşturulmuş kümeler yoluyla İş birliğine dayalı

Okullarımızda bu üç tür öğrenme biçiminin ve sınıf yapısının farklı boyutlarda kullanıldığı görülebilir. Özellikle ilkokuma yazma etkinliklerinin yürütülmesi sırasında öğrencinin yarışı tamamladığını gösterir işaretlerin yaygın olarak kullanılması yarışmaya dayalı sınıf yapılarının işaretleridir. Demokratik toplumlar iş birliğine dayalı sorumluluk temelinde yükselirler ve iş birliğine yatkın bireylere gereksinim duyarlar. Dolayısıyla, eğitim sisteminin iş birliğine dayalı bireyler yetiştirmeye yönelmesi eğitimin en temel görevlerinden biri olmalıdır. Eğitim, bunu bireyin eğitim sürecine girdiği ilk günden başlayarak yapmalıdır. Okulun ilk gününden itibaren, etkinliklerin her aşamasında iş birliğine dayalı yapılar oluşturulmalı ve kullanılmalıdır. Okuma yazmaya ilişkin gerçekleştirilen her etkinlikte iş birliğine dayalı etkinlikler kullanabilme yolları araştırılmalıdır. İş birliğine dayalı öğrenme, öğrencilerin sınıf ortamında küçük karma kümeler oluşturarak, ortak bir amaç doğrultusunda, akademik bir konuda birbirlerinin öğrenmelerine yardımcı oldukları, genelde küme başarısının değişik şekillerde ödüllendirildiği bir öğrenme yaklaşımı olarak tanımlanabilir (Gömleksiz 1997).

İLKOKUMA YAZMA ÖĞRETİMİ YÖNTEMLERİ
Günümüzde ilkokuma yazma alanı ile ilgili yapılan bütün sınıflamalarda aşağıdaki dört yöntemden de söz edilmektedir.
Bunlar;

1. Bireşim (Sentez-Harf-Alfabe) Yöntemi:
Bu yöntemde harfler ve harflerin sesleri öğretilerek okuma yazma öğretimine başlanır. Öğretilen harfleri birleştirilmesiyle hece ve kelimeler meydana getirilir. Bu yönteme yöneltilen en önemli eleştiri, okuyucunun dikkatinin hece ve harflere yöneldiği için anlamanın istenilen biçimde olamayacağıdır.

2. Çözümleme (Analiz-Cümle) Yöntemi:
Bu yöntemde okuma ve yazmaya çocuk seviyesine uygun, anlamlı cümlelerle başlanır. Bu yöntem öykü içerisinden çekilmiş bir cümle ve cümlenin sözcük, hece, ses; ses, hece, sözcük, cümle, öykü devrelerinin aşamalı ve geçişli olarak işlemlerinden oluşmaktadır. Çözümleme yönteminin aşamalı uygulanışı, her öğrenci için katı bir hiyerarşi göstermemekle birlikte aşağıdaki gibi gösterilebilir (Çelenk 1993; Güleryüz 1997).
Hazırlık
Öykü
Öykü
Cümle Cümle
Sözcük Sözcük
Hece Hece
Ses


Çevrimdışı mizansel

  • Bilge Meclis Üyesi
  • *****
  • 5.673
  • 18.971
  • Okul Müdürü
  • 5.673
  • 18.971
  • Okul Müdürü
# 16 Haz 2008 19:49:45
arkadaşlar benim seminer konumda okul-aile işbirliği.

Yardımcı olabilecek durumda olanlara şimdiden teşekkür ederim.

Çevrimdışı bahoz2

  • Çalışkan Üye
  • ***
  • 141
  • 40
  • 141
  • 40
# 16 Haz 2008 21:27:03
özlem hocam çok teşekkürler.sanırım okuma-yazmadan önce TÜRKÇE ÖĞRETİMİ konusunu istiyorlar.çünkü 5.sınıf öğretmenlerine OKUMA YAZMA ÖĞRETİMİ konusu verildi.dolayısıyla anladığım kadarıyla okuma yazmadan önce TÜRKÇEYİ DOĞRU TEMELLERDE ÖĞRETME kastediliyor.bununla ilgili ne yapabilirim

Çevrimdışı sınıf_

  • Yeni Üye
  • 4
  • 0
  • 4
  • 0
# 16 Haz 2008 21:31:36
mrb benim konum da 4. ve 5. sınıf yeni müfredat incelemesi

Çevrimdışı y35

  • Uzman Üye
  • *****
  • 861
  • 1.277
  • 3. Sınıf Öğretmeni
  • 861
  • 1.277
  • 3. Sınıf Öğretmeni
# 16 Haz 2008 21:33:53
konum akademik benlik kavramı daha önce duyan var mı

Çevrimdışı ELİFİMMM

  • Uzman Üye
  • *****
  • 688
  • 1.055
  • 1. Sınıf Öğretmeni
  • 688
  • 1.055
  • 1. Sınıf Öğretmeni
# 16 Haz 2008 21:50:09
bize konu verilmedi.

Çevrimdışı hakan_089

  • Yeni Üye
  • 2
  • 0
  • 2
  • 0
# 16 Haz 2008 23:14:19
merhaba arkadaşlar

benim seminer konum ' öğretme -öğrenme sürecinde etkinlik hazırlama ve uygulamaları'. 2 gündür araştırıyorum ama kayda değer bişey bulamadım . yardımınıza ihtiyacım var..:(

Çevrimdışı kirsehir

  • Bilge Üye
  • *****
  • 10.952
  • 12.251
  • Okul Öncesi Öğrt.
  • 10.952
  • 12.251
  • Okul Öncesi Öğrt.
# 16 Haz 2008 23:16:12
bize de konu verilmedi.boş boş oturacağız ama sanırım yine trt4 deki programın raporunu isteyecekler.çünkü bugün onunla ilgili ysazıyı milli eğitimden aldım.

Çevrimdışı hanife3

  • Uzman Üye
  • *****
  • 917
  • 1.519
  • 2. Sınıf Öğretmeni
  • 917
  • 1.519
  • 2. Sınıf Öğretmeni
# 16 Haz 2008 23:20:57
arkadaşlar biz bugün toplantı yaptık amaseminer konusu falan söz konusu olmadı.seminer konusuda ne?Bilgi verirseniz sevinirim

Çevrimdışı kirsehir

  • Bilge Üye
  • *****
  • 10.952
  • 12.251
  • Okul Öncesi Öğrt.
  • 10.952
  • 12.251
  • Okul Öncesi Öğrt.
# 16 Haz 2008 23:22:56
Alıntı
arkadaşlar biz bugün toplantı yaptık amaseminer konusu falan söz konusu olmadı.seminer konusuda ne?Bilgi verirseniz sevinirim



222 sayılı kanunun 98. maddesinde açıklıyor.

 


Egitimhane.Com ©2006-2023 KVKK