Sevdiğimiz Şiirler

Çevrimdışı hacile

  • Bilge Meclis Üyesi
  • *****
  • 29.177
  • 230.006
  • 29.177
  • 230.006
# 11 Ara 2014 20:33:05
Bir yolun varsa gidilecek sona bırakma.
Bir sözün varsa dilden yüreğe, hiç susma.
Görmen gerekiyorsa birini, git yanına.
Okşaman gereken bir yürek varsa esirgeme elini.
Hayat çok zalim..
An gelir,
Elini, gözünü, yolunu, yüreğini alır senden.
O zaman istesen de
Dokunamaz,
Göremez,
Gidemez,
Söyleyemez olursun..!

Can Yücel

Çevrimdışı paptyaeylüler

  • Uzman Üye
  • *****
  • 1.071
  • 7.292
  • 1. Sınıf Öğretmeni
  • 1.071
  • 7.292
  • 1. Sınıf Öğretmeni
# 11 Ara 2014 21:05:12
Annem çok sevmelerin kadınıydı..
Daldaki kirazları,
Yazmasındaki oyaları,
Fistanındaki çiçekleri,
Asmadaki üzümleri,
Evin kedisini,
Sokağın delisini..
Babamın gömleğini..
Beni, bizi, mahalleyi..
Bildiğim herşeyi severdi..
Bana da sevmeyi öğretti..
Öyle az buz değil çok sev derdi..

Annem gibiyim artık..
Az sevme bilmiyorum ben..
Çok sevdiğimdendir
bu kadar incinmem..
Ah annecim..
Senin sütün ak, yüreğin pak..
Ama inan şimdilerde;
senin bildiğin gibi değil hayat..!

T.Tuğba Baş

Çevrimdışı hacile

  • Bilge Meclis Üyesi
  • *****
  • 29.177
  • 230.006
  • 29.177
  • 230.006
# 11 Ara 2014 23:04:07
EN SEVGİLİYE (S.A.V)

Senin kalbinden sürgün oldum ilkin
Bütün sürgünlüklerim bir bakıma bu sürgünün bir süreği
Bütün törenlerin sölenlerin ayinlerin yortularin disinda
Sana geldim ayaklarina kapanmaya geldim
Af dilemeye geldim affa layik olmasam da
Uzatma dünya sürgünümü benim...
Sezai Karakoç

Çevrimdışı Misterno_17

  • Uzman Üye
  • *****
  • 3.498
  • 19.655
  • 3.498
  • 19.655
# 12 Ara 2014 08:28:34
HASRETİN MÜEBBET
alnımın en uzun çizgisinde kanayanımsın, ablamsın
yokluğun acı bir bıçak gibi düştü de önüme
öptüm, dudaklarımda parçalandı gül suretin
alnımı ve dudaklarımı ayaza tuttum sonra
sarsın diye senin bin müebbetlik hasretin

Nevzat ÇELİK

Çevrimdışı glsln

  • Uzman Üye
  • *****
  • 2.592
  • 5.426
  • 4. Sınıf Öğretmeni
  • 2.592
  • 5.426
  • 4. Sınıf Öğretmeni
# 12 Ara 2014 10:07:26
GÖĞE BAKMA DURAĞI

İkimiz birden sevinebiliriz göğe bakalım
Şu kaçamak ışıklardan şu şeker kamışlarından
Bebe dişlerinden güneşlerden yaban otlarından
Durmadan harcadığım şu gözlerimi al kurtar
Şu aranıp duran korkak ellerimi tut
Bu evleri atla bu evleri de bunları  da
Göğe bakalım

Falanca durağa şimdi geliriz göğe bakalım
İnecek var deriz otobüs durur ineriz
Bu karanlık böyle iyi afferin Tanrıya
Herkes uyusun iyi oluyor hoşlanıyorum
Hırsızlar polisler açlar toklar uyusun
Herkes uyusun bir seni uyutmam birde ben uyumam
Herkes yokken biz oluruz biz uyumayalım
Nasıl olsa sarhoşuz nasıl olsa öpüşürüz sokaklarda
Beni bırak göğe bakalım

Senin bu ellerinde ne var bilmiyorum göğe bakalım
Tuttukca güçleniyorum kalabalık oluyorum
Bu senin eski zaman gözlerin yalnız gibi ağaçlar gibi
Sularım ısınsın diye bakıyorum ısınıyor
Seni aldım bu sunturlu yere getirdim
Sayısız penceren vardı bir bir kapattım
Bana dönesin diye bir bir kapattım
Şimdi otobüs gelir biner gideriz
Dönmeyeceğimiz bir yer beğen başka türlüsü güç
Bir ellerin bir ellerim yeter belleyelim yetsin
Seni aldım bana ayırdım durma kendini hatırlat
Durma kendini hatırlat
Durma göğe bakalım

 
Turgut UYAR

Çevrimdışı TANAĞRISI

  • Tecrübeli Üye
  • ****
  • 153
  • 4.189
  • 2. Sınıf Öğretmeni
  • 153
  • 4.189
  • 2. Sınıf Öğretmeni
# 12 Ara 2014 11:11:05
Benim Kışlarım Yaza Benzer

Öyle soğuklarda yanarım ki kimse üşüdüğümü bilmez.
Kimse kendime yettiğimi de bilmez de yalnız kaldığımı farzeder
En çok kışı severim ben
En çok kışın ısınmayı
Kış karları, karlar üşümeyi ve üşümek de ateşi, yazı sevdirir
Her kış gelecek yazı düşler ve ısınırım
Ve düşlerim öyle geniştir ki karlar ortasında güneşi düşünerek ısınırım
Benim kışlarım yaza benzer
En çok kendim inanırım
Kendim bilirim en fazla karların dondurduğu kadar yaktığını da
Ve bir yaz günü kaybettiğim umutlarımı, bir kışın göbeğindeki boranlarda ararım
Ben en çok yazları üşürüm
Kışın geleceğini bilmek, gelecek korkusunu depreştirir yüreğimde
Kışı düşünmekten yazı yaşayamam da
Onun için benim yazlarım kışa benzer
Ve yüreğimde yazları yaşarım, bedenim karlar altındayken
Bir tek düşüncelerimi tutsak edemem ben
Hislerimi tutsak ettiğinden ve kuşkularımı örttüğünden başka
Hep bir kış ortasında yazın ölmeyi düşlerim
Ölürüm de zaman zaman; yinede öldüğümü hepinizden gizlerim

Abdullah ÖZDOĞAN
 

Çevrimdışı türkoglutürk

  • Uzman Üye
  • *****
  • 2.180
  • 3.371
  • Müdür Yardımcısı
  • 2.180
  • 3.371
  • Müdür Yardımcısı
# 12 Ara 2014 11:31:30
BAYRAK


Ey mavi göklerin beyaz ve kızıl süsü,
Kız kardeşimin gelinliği, şehidimin son örtüsü,
Işık ışık, dalga dalga bayrağım!
Senin destanını okudum, senin destanını yazacağım.

Sana benim gözümle bakmayanın
Mezarını kazacağım.
Seni selâmlamadan uçan kuşun
Yuvasını bozacağım.

Dalgalandığın yerde ne korku, ne keder...
Gölgende bana da, bana da yer ver.
Sabah olmasın, günler doğmasın ne çıkar:
Yurda ay yıldızının ışığı yeter.

Savaş bizi karlı dağlara götürdüğü gün
Kızıllığında ısındık; Dağlardan çöllere düştüğümüz gün
Gölgene sığındık.

Ey şimdi süzgün, rüzgârlarda dalgalı; Barışın güvercini, savaşın kartalı
Yüksek yerlerde açan çiçeğim.
Senin altında doğdum.
Senin altında öleceğim.

Tarihim, şerefim, şiirim, her şeyim:
Yer yüzünde yer beğen!
Nereye dikilmek istersen,
Söyle, seni oraya dikeyim!
                                     Arif Nihat ASYA

Çevrimdışı canegt

  • Bilge Üye
  • *****
  • 2.904
  • 12.100
  • 2.904
  • 12.100
# 12 Ara 2014 12:25:32
Karasevda - Behçet Aysan

ak bir yaban güvercini
gibiydin aşk
vişnelere
bulaştın kirlendi beyazın.

takılamayan
telli duvak

verilemeyen mendil

düşlerde
kaldın.

al üstüne mor giymiş
körkuyularda
körkuyularda

sevdadan delirmiş.

ah yüzüne bütün kapılar
kapanmış senin
ıtır
ve yasemin kokulu günah.

çıkılamayan yıldız
gidilemeyen iklim

kimbilir hangi limanda
hangi gemiye
yüklenmiş.

al üstüne mor giymiş
körkuyularda
körkuyularda

sevdadan delirmiş.

düşlerde
kaldın.

Behçet Aysan
-Karasevda/Düello-

Çevrimdışı hacile

  • Bilge Meclis Üyesi
  • *****
  • 29.177
  • 230.006
  • 29.177
  • 230.006
# 12 Ara 2014 16:06:04
Usul usul intizarı çürüten
Bu hercai diken,bu çılgın arzu
Sürükleyip imkânsız muştuların
Eşiğine gönül vadilerini
Bir ağaçtan düşen yapraklar gibi
Düşüyorum tanyerine
Ya topla yaralı kırlangıçları
Ya da bu vefasız şarkıyı bitir
Özgürlüğe giden tutsaklar gibi
Siyah gözlerine beni de götür...
Nurullah GENÇ

Çevrimdışı hacile

  • Bilge Meclis Üyesi
  • *****
  • 29.177
  • 230.006
  • 29.177
  • 230.006
# 12 Ara 2014 16:07:27
Aşk Hikayesi
Başımdan bir kova sevda döküldü
Islanmadım, üşümedim, yandım oy!
İplik iplik damarlarım söküldü
Kurşun yemiş güvercine döndüm oy!
Yağmur yorgan oldu, döşek kar bana
Anladım ki kendi gönlüm dar bana
Alev dolu bardakları yâr bana
Sunuverdi içtim içtim kandım oy!
Sevgi ektim, naz biçmeye çalıştım
Ne zamana, ne kendime alıştım
Kırk senede yedi hasret bölüştüm
Yedi dünya bana düştü sandım oy!
Gönül şahinimi yordum gerçeğe
Sonsuzda yüzümü sürdüm gerçeğe
Teselliden kanat kırdım gerçeğe
Tecellinin sinesine kondum oy!
Abdurrahim KARAKOÇ

Çevrimdışı Asİ Mavİ

  • Uzman Üye
  • *****
  • 4.019
  • 8.342
  • Özel Eğitim Öğrt.
  • 4.019
  • 8.342
  • Özel Eğitim Öğrt.
# 13 Ara 2014 02:11:08
...

Çevrimdışı canegt

  • Bilge Üye
  • *****
  • 2.904
  • 12.100
  • 2.904
  • 12.100
# 13 Ara 2014 09:57:07
Ben sevgilim...
Bir çocuk bayramı gibi yaşamak isterdim her aşkı
Cezaya kaldım.
Didem Madak / Müsveddeler

Çevrimdışı glsln

  • Uzman Üye
  • *****
  • 2.592
  • 5.426
  • 4. Sınıf Öğretmeni
  • 2.592
  • 5.426
  • 4. Sınıf Öğretmeni
# 13 Ara 2014 10:07:08
DÜŞÜ NE BİLİYORUM
Kimdi o kedi, zamanın
eşyayı örseleyen korkusunda
eğerek kuşları yemlerine,
bana ve suçlarıma dolanan?

Gök kaçınca üzerimizden ve
yıldız dengi çözüldüğünde
neydi yaklaşan
yanan yatağından aslanlar geçirmiş
ve gömütünün kapağı hep açık olana?

Yedi tül ardında yazgı uşağı,
görüldüğünde tek boyutlu düzlüktür o
ve bağlanmıştır körler
örümcek salyası kablolarla birbirine
sevişirken,
iskeletin sevincini aklın yangınına
döndüren, fil kuyruğu gerdanlıklarla.

Yine de, zaman kedisi
pençesi ensemde, üzünç kemiğimden
çekerken beni kendi göğüne,
bir kahkaha bölüyor dokusunu

   düşler marketinin,

uyanıyorum küstah sözcüklerle:
   Ey, iki adımlık yerküre
   senin bütün arka bahçelerini
      gördüm ben!




   
Nilgün MARMARA

Çevrimdışı hacile

  • Bilge Meclis Üyesi
  • *****
  • 29.177
  • 230.006
  • 29.177
  • 230.006
# 13 Ara 2014 11:33:22

Nur Dağından Gelenler


Onlar bu dünyaya niye geldiler
'Li ya'budun' diye diye geldiler.

Konaklı,sofralı tuğralıydılar
Bir dilim ekmekle doya geldiler.

Eline,beline,diline sahip
Kalpleri nurla yuya geldiler.

Burçlar her taraftan çağırıyordu
Onlar yıldız ile aya geldiler.

Ünlü şehirlerde ünsüz gezdiler
Bazen de bir sessiz köye geldiler.

Kutlu seferlerden zaferle dönüp
Ala sayvanlarda toya geldiler.

Din-ü devlek ile mülk-ü millete
Asi olmadılar uya geldiler.

Hem yüzleri hem sözleri güzeldi
En güzel sözleri duya geldiler.

Yedi göbek nesepleri helaldi
Helal rızıkları yiye geldiler

Dağları Tanrı'ydı,Süphan'dı,Nur'du,
Göklerin sesini duya geldiler.
 
Dilaver Cebeci

Çevrimdışı kurthan

  • Bilge Meclis Üyesi
  • *****
  • 10.704
  • 73.165
  • 1. Sınıf Öğretmeni
  • 10.704
  • 73.165
  • 1. Sınıf Öğretmeni
# 13 Ara 2014 12:45:38
Nerede

Niçin bu hallere düştüm niçin ben
Bir koca çınardım, özüm nerede?
Öyle bir mukaddes dâvâ için ben
Yanıp kül olmuşum, közüm nerede?

Ceddim denizlerce kükrer çoşardı
Yiğit gölgesinde yiğit yaşardı
Başlar eğilirdi, taçlar düşerdi
Bir gücümüz vardı bizim, nerede?

Bir hançer dayanmış yurdun bağrına
Haykırsan da cevap gelmez çağrına
Bu devlet-i ebed-müddet uğruna
Ezelden verilmiş sözüm nerede?

Savaşta kartalım, sulhta meleğim
Çevrilmedi Hak’tan hiçbir dileğim
Bükülmezdi benim tunçtan bileğim
Şimşek’le yarışan hızım nerede?

Alev alev kır atımın yelesi
Zabt olunmaz asla imân kalesi
Bir gün biter elbet Türk’ün çilesi
Zafer türkülerim, sazım nerede?

Töremde kutsaldır silâhım atım
Sürmüş asırlarca tüm saltanatım.
Ülkem yasta ise, asık suratım
O gülünce gülen yüzüm nerede?

Varsın olmasın ne rütbem, ne tuğum
Hep vatan içindir böyle çoştuğum
Nerde benim o cihangir ocuğum
Nerde Fatihim Oğuzum nerede?

Gün olur da birgün gelir Oğuz’um
Öç gününü elbet bilir Oğuz’um
Canım fedâ yurda, olursa lüzum
Sefer için oğlum-kızım nerede?

Mal değil vatandır canın yongası
Çek kından kılıcı, silinsin pası
Bitsin artık bitsin kardeş kavgası
Nerde ahlâk, imân, çözüm nerede
Bir koca çınardım, özüm nerede?
 
Abdullah Satoğlu

 


Egitimhane.Com ©2006-2023 KVKK