Sevdiğimiz Şiirler

Çevrimdışı hacile

  • Bilge Meclis Üyesi
  • *****
  • 28.975
  • 228.577
  • 28.975
  • 228.577
# 23 Tem 2015 10:26:07
Bak- gün bitti / dağın çılgınlığını, toprağın sarsıntısını
Ve tohumun güneşi arzuladığı gibi
Bekle -yalvarışta kalan dudağımın gölgesini…
/ Bu mühür - yani yeryüzü şekli -
İbrahim’in boynunda dolaşan bıçağın teslimiyeti değil mi

Çevrimdışı REİKİ26

  • Tecrübeli Üye
  • ****
  • 282
  • 4.077
  • 282
  • 4.077
# 23 Tem 2015 14:59:34
                             Uzaktan Seviyorum Seni 

Uzaktan seviyorum seni!
Kokunu alamadan,
Boynuna sarılamadan.
Yüzüne dokunamadan.
                      Sadece seviyorum!
Öyle uzaktan seviyorum seni!
Elini tutmadan.
Yüreğine dokunmadan.
Gözlerinde dalıp dalıp gitmeden.
Şu üç günlük sevdalara inat,
Serserice değil adam gibi seviyorum.

Öyle uzaktan seviyorum seni,
Yanaklarına sızan iki damla yaşını silmeden.
En çılgın kahkahalarına ortak olmadan.
En sevdiğin şarkıyı beraber mırıldanmadan.

Öyle uzaktan seviyorum seni!
Kırmadan,
Dökmeden,
Parçalamadan,
Üzmeden,
Ağlatmadan uzaktan seviyorum.

Öyle uzaktan seviyorum seni;
Sana söylemek istediğim her kelimeyi,
Dilimde parçalayarak seviyorum.
Damla damla dökülürken kelimelerim,
Masum beyaz bir kağıtta seviyorum..

                                    Cemal Süreya

Çevrimdışı Misterno_17

  • Uzman Üye
  • *****
  • 3.498
  • 19.655
  • 3.498
  • 19.655
# 23 Tem 2015 22:39:58
Ki
en çok ben kanardım
ve kanardım
Kanmışlık yaşamdan sızan kan
Arama artık
Bütün atları ben öldürdüm
Varacağın yerden geldim sana
Ve aşk neyden çıkar be çiçek
sevmek bizden
Gel ve kal
Ney ve ben yeteriz sana


Cenap Erat.

Çevrimdışı ALAMET-i FARİKA

  • Uzman Üye
  • *****
  • 1.093
  • 11.860
  • 1.093
  • 11.860
# 23 Tem 2015 22:46:02


         h.n.a.


KAHRAMANLIK

Kahramanlık ne yalnız bir yükseliş demektir,
Ne de yıldızlar gibi parlayıp sönmektir.
Ölmezliği düşünmek boşuna bir emektir;
Kahramanlık; saldırıp bir daha dönmemektir.

Sızlasa da gönüller düşenlerin yasından
Koşar adım gitmeli onların arkasından.
Kahramanlık; içerek acı ölüm tasından
İleriye atılmak ve sonra dönmemektir.

Yırtıcılar az yaşar… Uzun sürmez doğanlık…
Her ışığın ardında gizlidir bir karanlık.
Adsız sansız olsa da, en büyük kahramanlık;
Göz kırpmadan saldırıp bir daha dönmemektir.

Kahramanlık ne yalnız bir yükseliş demektir,
Ne de yıldızlar gibi parlayıp sönmektir.
Bunun için ölüme bir atılış gerekir.
Atıldıktan sonra bir daha dönmemektir…

Çevrimdışı kurthan

  • Bilge Meclis Üyesi
  • *****
  • 10.700
  • 73.143
  • 1. Sınıf Öğretmeni
  • 10.700
  • 73.143
  • 1. Sınıf Öğretmeni
# 23 Tem 2015 22:58:32
Küçük Kız...

Yığınların içinde yalnızsın yine
Gözlerin nemli bundan kime ne?
Hüzünler yağmış gönlüne ,üşümüşsün
Ağlıyorsun sessiz bir köşede..
Sessiz çığlıklarını duyan yok!..
Üzülme!..
Kaldır başını semaya
Elbette dağılacak bu kasvetli hava
Ve Senin için doğacak güneş yarına
Yeter ki umutlu ol!
Yılma vede bıkma Sadece Sabret!
Bitecek kara kışın gelecek baharların
Seninde yüzünde güller açacak
Yeter ki umudunu kaybetme!...

Çevrimdışı ALAMET-i FARİKA

  • Uzman Üye
  • *****
  • 1.093
  • 11.860
  • 1.093
  • 11.860
# 23 Tem 2015 23:06:00
[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]
Küçük Kız...

Yığınların içinde yalnızsın yine
Gözlerin nemli bundan kime ne?
Hüzünler yağmış gönlüne ,üşümüşsün
Ağlıyorsun sessiz bir köşede..
Sessiz çığlıklarını duyan yok!..
Üzülme!..
Kaldır başını semaya
Elbette dağılacak bu kasvetli hava
Ve Senin için doğacak güneş yarına
Yeter ki umutlu ol!
Yılma vede bıkma Sadece Sabret!
Bitecek kara kışın gelecek baharların
Seninde yüzünde güller açacak
Yeter ki umudunu kaybetme!...

   Çok beğendim, okumama vesile olduğunuz için teşekkürler; 6 saat engeli maalesef.

Çevrimdışı harslan05

  • Bilge Meclis Üyesi
  • *****
  • 3.411
  • 69.898
  • 3.411
  • 69.898
# 24 Tem 2015 01:40:35
içimden dedim beraber yürüyelim olur mu
varsın gemilerimizi taşıyamasın sular
varsın yarı yolda uyuya kalsın
bize gönderilen bahar.
içimden dedim beraber yürüyelim olur mu
varsın gölgemiz olsun hüzün
dilediği gibi uzatsın canevimize ayaklarını
varsın annemiz olsun tütün
hayat daha sert vursun yumruklarını.
içimden dedim ilmeği kaçmış bir hayat bizimkisi
nedir alnımızdan öpmek için izimizi süren
kalmış mıdır kalesi düşmüş bir şehrin cazibesi
nedir yalnız bize yakışan bu serüven.
bu serüven ki
bizden biri yaptı sırtımızdaki hançeri
ve terketti bizi huzur denen sevgili
kalakaldık, şaşkınlığın avuçlarında
billur bir kuş gibi.
içimden dedim gömülü bir ırmağın yalnızlığıdır bu
beraber yürüyelim olur mu?

İbrahim Tenekeci

Çevrimdışı İSTANBULLL

  • Bilge Üye
  • *****
  • 3.076
  • 17.642
  • 1. Sınıf Öğretmeni
  • 3.076
  • 17.642
  • 1. Sınıf Öğretmeni
# 24 Tem 2015 07:47:08
Ihlamurlar Çiçek Açtığı Zaman III

Saçlarına pütür pütür yapışmış,
Gözlerinin rengi ile sıvanmış
Bir avuç kuru çiçek topladım.
Kırılıp dökülmesinler diye
Sevgiyle, özenle tek tek topladım.
Yürek fideledim zamana ve mekâna,
Hasat vakti geldi yürek topladım.
Belli ki bu yıl da vuslat gecikecek
Aşıdır, serumdur, besindir her umut,
Ey sevgili umudunu diri tut! ...
Bedenim hür değil, mühlet ver bana,
Er veya geç çıkıp geleceğim sana;
-Ihlamurlar çiçek açtığı zaman! ...

Mevsimi geçiyormuş, geçsin varsın,
Hep böyle dönüyor zaman tekeri.
Biri gider, biri gelir mevsimlerin,
Sonsuzluğu, diri aşklarla kucaklarsın.
Acılardan damıtırsın şekeri,
Sabrı da güzel olur çeyizi hazır kızların.
En ışıltılı çağında yıldızların
Kaç bıldır öteden göz kırpar bana,
Her umut bir yoldaş, her dert âşina.
Sorma ıhlamurlar ne zaman çiçek açar? ...
Beni güneşin ortasına atsalar da
Yanarım, pişerim, gelirim sana;
-Ihlamurlar çiçek açtığı zaman! ...

BAHAETTİN KARAKOÇ

Çevrimdışı polyanna_

  • Aktif Üye
  • **
  • 83
  • 796
  • 83
  • 796
# 24 Tem 2015 12:29:29
Hala uçurtma uçuruyor yüreğim,
Uçurtmam bulutlarda,yalnız..
Ellerim gökkuşağı misketlerde,
Dizlerim tozlu.
Hala oynadığım toplar komşuların camını kırıyor,
Kırıkları ellerimi kanatıyor,
Sesleri yüreğimi …
Ve hala dondurmayı
Külahının sonuna kadar yiyorum,
Ellerim yapış yapış,
Dudaklarım ıslak.
Annemin sesi kulaklarımda,
Su içmeyi unutma…
Unutursam mı hasta olacağım, yoksa unutmayınca mı?
Evdeki kirazlar yerine bahçeden kiraz çalmak hala çok güzel.
Hangi kiraz daha güzel?
Bahçeden çalınan mı, pazardan alınan mı?
Hangisi daha çabuk büyütür beni?
Zilleri çalıp kaçmasam da aklım yine kapılarda.
Çalmadığım,
Çalamadığım kapılarda.
Ve hala çok güzel hasta numarası yapıp
Okuldan kaçmak,
Dolaşırken sokaklarda okulu özlesem de,
Geri dönemesem de okuluma.
Hala çocuk yüreğim.
Ve hala çok yüreğim.
Ne kadar büyüsemde
Çok çocuk yüreğim….

Çevrimdışı aslı_80

  • Bilge Üye
  • *****
  • 2.080
  • 12.050
  • Öğrenci Velisi
  • 2.080
  • 12.050
  • Öğrenci Velisi
# 24 Tem 2015 17:28:49
Anna

Biz her şeye, esirgeyen ve bağışlayan, çokça esirgeyen ve çokça bağışlayan, hep esirgeyen ve hep bağışlayan Rabbin adıyla başlayan adamlarız Anna.

Büyücülerin, haramilerin, borsacıların, reklamcıların, korsanların, işgalcilerin, bankacıların elinden kurtulmamız da bundan.

Sanayi devriminde bile, karanlık, rutubetli, çok bağırışlı, çok nefessiz, çok sabahsız, çok aşksız, çok çiçeksiz, çok neşesiz, çok kitapsız bir fabrikada hayatta kaldık sırf bu yüzden.

Piyasaların hınçla dolu iniş çıkışlarına kalbimiz dayanıyor bir şekilde. Kalbimiz derken, ilk gençliğimiz, sakalımız, bir kasetiniki yüzüne de ardarda kaydedip dinlediğimiz şarkımız diyorum aslında.

İşte böyle yaşıyoruz ve yaşamak da sana dair uzayıp giden bir özleme dönüşüyor.
İnsaf et Anna!

Gidelim buradan.

Senin masumiyetini, bilgelik zamanlarından kalma sırları, dünyanın bütün sabahlarını yanımıza alıp da gidelim.

Hesap etmeden, haritaya bakmadan gidelim.

Ölelim diyecektim az kalsın. Ölmeyelim. Hiç ölmeyelim Anna.

Sarılalım diyecektim az kalsın. İçimden böyle şeyler de geçiyor işte. Sarılalım, dudakların…

Tamam sustum.

Gitmek istemezsen bir şiir miktarı kadar otursak diyorum. Şiir kalsın istersen, sadece otursak. Oturmasan da olur benimle, sadece ellerimi tut. Ellerimi tutma dilersen sadece yüzüme bak. Yüzüme bak ama Anna, yüzüme bak. Gözlerime bak, gözlerimin içine bak.

Gözlerim biraz karanlık. İçinde cenkler, ayinler, kesik damarlar, kapıları yumruklayışlar, cipralexler, Turgutlar, Edipler, Sezailer, siyahlar, beyazlar, uykusuzluklar, bitmeyen başağrıları, bildirilerin öfkesi, duvarlara uzun dalmışlıklar var.

Gözlerim biraz yorgun. İçinde bekleyişler, bekleyişler, bekleyişler, bekleyişler, bekleyişler, bekleyişler…

Bekleyişler Anna. Köylü çocukların parasız yatılı sonuçları mesela. Nişanlısı askerde kızlar, kızı ölüm orucundaki baba, babası tersanede oğul, oğlu şizofren anne.

Hepsini sayamam gerçi, utançlarım da var. Ama geçecek hepsi, geçecek. Şifalı gözlerin her şeyi iyi edecek.

Gözlerimin içine bakmaktan korkma Anna.

Sen adımını attığın andan itibaren Hira dinginliğine dönüşecek ortalık.

Tanrı bizimle de konuşur belki.

TARIK TUFAN

Çevrimdışı hacile

  • Bilge Meclis Üyesi
  • *****
  • 28.975
  • 228.577
  • 28.975
  • 228.577
# 24 Tem 2015 18:02:07

Ah Şu Şairliğim


Elimle kuyumu kazdırdı bana,
Ah şu şairliğim olmaz olaydı!
Aklına eseni yazdırdı bana,
Bütün sırlarımı aleme yaydı;
Ah şu şairliğim olmaz olaydı! ...

Ona her gün güzel, her hava hoştu,
Sevgisiz hayatın manası boştu,
Gördüğü kısrağın peşinden koştu,
Uslanmak bilmeyen bir deli taydı;
Ah şu şairliğim olmaz olaydı! ...

Evimden barkımdan çözdürdü beni,
İşimden gücümden bezdirdi beni,
Bulutlar üstünde gezdirdi beni,
Bastığım yıldızlar hüsrana kaydı;
Ah şu şairliğim olmaz olaydı! ...

Ak yazımı baht-ı siyah eyledi,
Gençliğime yazık, günah eyledi,
Nerde akşam, orda SABAH eyledi,
Serseri hayatı marifet saydı;
Ah şu şairliğim olmaz olaydı! ...

Alnım da açıktı, yüzüm de aktı,
Kimseye verecek hesabım yoktu,
Günah kervanımı pazara çekti,
Yükümde ne varsa, hepsini saydı;
Ah şu şairliğim olmaz olaydı! ...

Hayal aleminde gezmem dese de,
Seni bundan böyle üzmem dese de,
Bu gece, tek hece, yazmam dese de,
Sabaha çıkmadan sözünden caydı;
Ah şu şairliğim olmaz olaydı! ...
 
Cemal Safi

Çevrimdışı Misterno_17

  • Uzman Üye
  • *****
  • 3.498
  • 19.655
  • 3.498
  • 19.655
# 24 Tem 2015 20:38:09
Bu gece öyle acıktım, öyle susadım ki sana
İkidebir yanıbaşımdaymış sanarak
Kolumu attım
Kolum kopmuş gibi
Bu gece bir yanım yokmuş gibi
Aziz Nesin

Çevrimdışı polyanna_

  • Aktif Üye
  • **
  • 83
  • 796
  • 83
  • 796
# 25 Tem 2015 00:41:14
Hangi Ayrılık
Hangi gün karar verdin,
Küt diye çekip gitmeye?
Hangi lafım dokundu sana,
Böyle inceden inceye?

Hangi otobüs söyle,
Hangi uçak, hangi tren;
Seni benden götüren,
Beni bir kuş gibi öttüren?

Hangi kırılası eller dolanır şimdi,
Kırılası belinde?
Hangi rüzgar şarkı söyler,
O ay tanrıçası teninde?

Hangi çirkin gerçek uğruna,
Tükettin güzel ütopyamızı?
Hangi boşboğazlara deşifre ettin,
En mahrem sırlarımızı?

Hangi cama kafa atsam;
Hangi kapıyı omuzlayıp kırsam?
Hangi meyhanede dellenip,
Hangi masaları dağıtsam?

Ben de bu sersem başımı,
Karakolun duvarına vursam!
Kendimi caddeye atıp,
Arabaların altına savursam!.

Hangi tercih beni,
En hızlı şekilde öldürür?
Hangi şekil öldürmez de
Ömür boyu süründürür?

Kayıp ilanı mı versem,
Şehir şehir dolanmak yerine?
Ödül mü koysam, ölü veya diri,
Seni bulup getirene?

Hangi ayrılık var ki,
Böyle diş ağrısı gibi, durmadan zonklasın?
Hangi cam kesiği var ki
Böyle musluk gibi, içime damlasın?

Hiç sanmam, hasta kalbim,
Bunu bir süre daha kaldıramaz..
Feriştah olsa, böyle
Eli-kolu bağlı, bekleyip duramaz!..

Hangi mübarek dua,
Hangi evliya tesir eder, seni döndürmeye?
Hangi aptal mazeret ikna eder,
Ateşimi söndürmeye?

Olur mu be, olur mu?
Bu da benim gibi adama yapılır mı?
Aşk dediğin mendil mi;
Buruşturup bir kenara atılır mı?

Vefa bu kadar basit mi?
Alınır mı, satılır mı?

Hangi hırsız çaldı
Seni yırtık cebimden?
Hangi pense kopardı,
Bizi birbirimizden?

Hangi uğursuz hamal taşıdı valizini?
Hangi çöpçü süpürdü,
Yerden bütün izini?

Hangi yaldızlı otel,
Çarşaf serip barındırdı?
Hangi süslü manzara,
Seni kolayca kandırdı?

Hangi şarlatan imaj,
Böyle çabuk ilgini çekti?
Hangi pembe vaatler,
O saf kalbini cezbetti?

Dağ gibi adamı eze-eze,
Hangi anası tipli parlak çömeze
Hangi alemlerde kahkahanı ettin meze?

Hangi yamyamlara yedirdin,
O masum rüyamızı?
Hangi mahluklar çiğnedi,
El değmemiş sevdamızı?

Hangi bıçak keser şimdi,
Benim biriken hıncımı?
Hangi mermi dağıtır,
İnsanlara olan inancımı?

Hangi bekçi,
Hangi polis artık zapteder beni?
Ve hangi su bağışlatır,
Hangi musalla temizler seni?

Hangi sevgili var ki
Senin kadar duyarsız ve kalpsiz?
Ve hangi sevgili var ki
Benim kadar çaresiz?

Hangi ayrılık var ki
Böyle kanasın ve böyle acısın?
Ve hangi taşyürek var ki
Benim kadar ağlasın?

Yusuf Hayaloğlu

Kaynak: Gözleri İntihar Mavi

Çevrimdışı Misterno_17

  • Uzman Üye
  • *****
  • 3.498
  • 19.655
  • 3.498
  • 19.655
# 25 Tem 2015 21:07:31
anlatsam anlar mıydın ki..

kaç mevsim geçti üzerimizden
farkındamısın !

aşkın girdabında burnumuzdan soluduğumuz
kaç gece..
ve sevmelerin yüzüne gözüne bulaştırdığımizin
belki farkında bile olmadan
aşkı çıkmaz dar sokaklara sıkıştırmışız
anlamsız
saçma
bir o kadar da bencilce..
var olmayanı bile bile ..
gurursuzluğun ayyuka çıktığı
ödün vermemekle direttiğimiz
aptalca
ağır sancılı
aşk nöbetlerimiz..



Ayşe SEVİL

Çevrimdışı hacile

  • Bilge Meclis Üyesi
  • *****
  • 28.975
  • 228.577
  • 28.975
  • 228.577
# 26 Tem 2015 08:51:06

 DOST BAĞININ MEYVELERİ ERİŞTİ
 
Dost bağının meyveleri erişti
Ayva benim alma benim nar benim
Çeşmim yaşı ummanlara karıştı
Cefakarım sitemkarım var benim

Yedi derya boz-bulanık selinden
Halk-ı alem aciz kaldı dilimden
Ben bülbülüm ayrı düştüm gülümden
Efgan benim matem benim zar benim

Mail oldum kisvesine tacına
Bend olmuşum siyah zülfü ucuna
Mansur gibi asılırım saçına
Kakül benim, perçem benim dar benim

Gevheri der kime gönül katayım
Gevherimi nadanlara satayım
Dost bağında bülbül gibi öteyim
Gülşen benim güller benim har benim
 
Gevheri

 


Egitimhane.Com ©2006-2023 KVKK