Dilimizi Kullanırken Özen Gösterelim!

Çevrimdışı Ozzy_GeNDaL

  • Çalışkan Üye
  • ***
  • 123
  • 62
  • 123
  • 62
# 26 Haz 2011 05:29:59
dile giren yabanci kelimeleri hazmedemeyen arkadaslari anlayisla karsiliyorum; ancak cok fazla abartmamalari gerektiginin altini ciziyorum. cunku asiri we sayica bi hayli fazla olan kelimelerin cogu, moda misali; belli bi sure dilimize yerlesmek icin mucadele wermis ancak basarili olamayip etkisini kaybetmistir. ozellikle ingilizce dunya dili olmasi we tarihten buyanda koloni we somurge dili olarak kullanilmasi sebebiyle bizim dilimize de sizmis olmasi kacinilmazdir; ing-tur etkilesimini degerlendirecek olursak; ilk basta zaruri olan bu etkilesim; ing bilim dili olmasi ile hizli teknolojik we bilimsel gelismeler sebebiyle cabuk, daha da onemlisi tam turkce karsilignin uretilememesidir. sonraki surecte y.dil konusma we bunun otesinde y.dil ifadelerini kendi dilimizde harmanlama, boylelikle "cool" trendi dedigimiz hawali, herkesten farkli olma egilimi olusmaya baslamistir. ancak bunun da omru pek uzun olmamistir; cunku dil bunu benimseyememis, icinde barindiramadigi gibi kulture de adapte edememistir, dolayisiyle bi furya, moda misali gelip gecici olmustur. gunumuzde hakim olan yaklasim ise (cesitli sebeplerden oturu) milli suur we degerler cercevesinde once dile we brbrinde kulture,watana, ozune sahip cikma egilimidir. y.dil tabusu we ozentisi eskisi gibi deildir; gerektigi gibi kullanilir we faydalanilir tum dillerden; baskin bi ozguwen ile yaklasildigindan, beni bozarmi yozlastirirmi korkusu we endisesi kalmamistir, amac deil arac olarak kullanma, istifade egilimi yerlesmeye baslamistir,

onceki donemin aksine, yabanci kelimelerle bezenmis, hawali, karmasik we entellektuel bi izlenim yaratma cabasi guden dil; yerini daha ari, daha oz we cok daha asil bi usluba birakmistir. nitekim ozturkce konusan; diline we benligine sahip cikan insanlar daha cok hurmet gormeye baslamistir...

dil bir anlatim, iletisim aracidir. en basit tanimlama ile dil aktarmakla yukumludur, noktalama isaretleri, yazim we imla kurallari; dilbilgisi analizleri sonradan uretilmis we turetilmistir, dile renk we ahenk katar, suslemeye, we anlami kuwetlendirmeye yarar..

yakin tarihe kadar nufusun buyuk cogunlugu okuma-yazma bilmiordu; ama hepsinin surekli olarak kullandiklari bir dili wardi; kimse de duzgun kuralli kullanmasi icin baski yapmiordu; cunku kendilerini ifade etmeleri, iletisim kurmalari yeterliydi...

Çevrimdışı Ozzy_GeNDaL

  • Çalışkan Üye
  • ***
  • 123
  • 62
  • 123
  • 62
# 26 Haz 2011 05:30:24
uyaksiz, redifsiz, olcusuz nasil siir yazilabiliorsa; ortaya cikan eser siir tanimina uyuyor we duygulari dile getiriorsa; dili dogru kullanmak adina koyulan tum kurallar we dayatmalar da pratikte anlamsizdir,,,

o yuzden insanlari we bilhassa meslek gruplarini dili kullanmak konusunda elestirmek, direktif wermek; sekilcilikten, onyargidan baska bisey deildir. elyazisi kotu olan bir ogrencinin sinaw kagidini okurken nasil onyargili dawranmirosak, dilinde yabanci kelimeler barindiran, kurallara aldirmadan ozgun konusan insanlara da watan haini gozuyle bakmamaliyiz...

ogrencilerime dili etkili we dogru kullanmalarini telki edip; hatasiz ornek olmaya calsirken; ayni zamanda esas olanin samimiyet we icerik oldugunun altni cizerim...

eger dilimizi kuralli ve dogru kullanalim tezi nesnel bi yargi olsaydi; bugun herkes ozel kanallari yada abuksabuk haber sunumlarini deil TRT kanallarini weya CNN, NTV gibi dili ozenle kullanan kanalari tercih ederdi. ayni sekilde ing icin BBC ve CNN kanllarini takip edilirdi...

ozetle korkularin we tereddutlerin yersiz oldugu bir anlayistir dilin yokolup, elden gittigi. bizim dilimiz we kulturumuz yuzyillardir yasayan, warolan, gelisen we degisen degerlerdir; ortadan kalkmasi tarihten silinmesi hic de kolay deildir...

buyuzden dili yanlis yada kuralsiz kullananlara dine kufretmis muamelesi yapmak; uzaydan gelmis gozuyle degerlendirmek; dilin bu renkliligini we cesitliligini onyargilarla baltalamak demektir... siz nederseniz diyin dil yine kendi bildigini okur, yozlasmasindan da kirlenip sonrasinda arinmaktan da geri kalmaz...

bir filolog olarak nacizane goruslerimi dile getirdim, umarim bu msjim da silinmez,,,


saygilar....

Çevrimdışı dvrmbtl

  • Yönetim Ekibi
  • *****
  • 7.649
  • 179.414
  • Türk Dili ve Ed.
  • 7.649
  • 179.414
  • Türk Dili ve Ed.
# 26 Haz 2011 10:15:58
[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]
uyaksiz, redifsiz, olcusuz nasil siir yazilabiliorsa; ortaya cikan eser siir tanimina uyuyor we duygulari dile getiriorsa; dili dogru kullanmak adina koyulan tum kurallar we dayatmalar da pratikte anlamsizdir,,,

o yuzden insanlari we bilhassa meslek gruplarini dili kullanmak konusunda elestirmek, direktif wermek; sekilcilikten, onyargidan baska bisey deildir. elyazisi kotu olan bir ogrencinin sinaw kagidini okurken nasil onyargili dawranmirosak, dilinde yabanci kelimeler barindiran, kurallara aldirmadan ozgun konusan insanlara da watan haini gozuyle bakmamaliyiz...

ogrencilerime dili etkili we dogru kullanmalarini telki edip; hatasiz ornek olmaya calsirken; ayni zamanda esas olanin samimiyet we icerik oldugunun altni cizerim...

eger dilimizi kuralli ve dogru kullanalim tezi nesnel bi yargi olsaydi; bugun herkes ozel kanallari yada abuksabuk haber sunumlarini deil TRT kanallarini weya CNN, NTV gibi dili ozenle kullanan kanalari tercih ederdi. ayni sekilde ing icin BBC ve CNN kanllarini takip edilirdi...

ozetle korkularin we tereddutlerin yersiz oldugu bir anlayistir dilin yokolup, elden gittigi. bizim dilimiz we kulturumuz yuzyillardir yasayan, warolan, gelisen we degisen degerlerdir; ortadan kalkmasi tarihten silinmesi hic de kolay deildir...

buyuzden dili yanlis yada kuralsiz kullananlara dine kufretmis muamelesi yapmak; uzaydan gelmis gozuyle degerlendirmek; dilin bu renkliligini we cesitliligini onyargilarla baltalamak demektir... siz nederseniz diyin dil yine kendi bildigini okur, yozlasmasindan da kirlenip sonrasinda arinmaktan da geri kalmaz...

bir filolog olarak nacizane goruslerimi dile getirdim, umarim bu msjim da silinmez,,,


saygilar....

Öğretmenim yazınızda siz de Türkçe'yi katletmişsiniz.Tamam insanlar serbestçe yazabilsin de  bu Türkçe'yi laçkalaştırarak ve okuyanı, yazılanı anlaması noktasında yoracak şekilde değil.

Belki de bir yerden kopyala yapıştır yaptınız onu da bilemiyorum.Çünkü ancak bu tür durumlarda böyle bir yazı çıkar ortaya.Yoksa uğraşla,çabayla ortaya böyle bir yazı koyabilmek için Türkçe'den bihaber olunması gerekir.

Saygılarımla.

Çevrimdışı Ozzy_GeNDaL

  • Çalışkan Üye
  • ***
  • 123
  • 62
  • 123
  • 62
# 27 Haz 2011 03:44:37
[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]
Öğretmenim yazınızda siz de Türkçe'yi katletmişsiniz.Tamam insanlar serbestçe yazabilsin de  bu Türkçe'yi laçkalaştırarak ve okuyanı, yazılanı anlaması noktasında yoracak şekilde değil.

Belki de bir yerden kopyala yapıştır yaptınız onu da bilemiyorum.Çünkü ancak bu tür durumlarda böyle bir yazı çıkar ortaya.Yoksa uğraşla,çabayla ortaya böyle bir yazı koyabilmek için Türkçe'den bihaber olunması gerekir.

Saygılarımla.


dvrmbtl hocam degerlendirmeniz we dile getirdginiz gorusleriniz icin tskkr ederim; dilimizin, birkac paragraf yazi weya 1-2 sayfalik bi komposizyon ile katledilecek kadar basit we gucsuz bi derger olmadginin altini birkez cizmek istiyorum...

Turkce asil, zengin we sosyal bir dildir; dili kati kurallar icine hapsetmek, kisitlamak yada dizginlemeye calismak ona yapilacak en buyuk haksizlik we saygisizliktir...

Turkce'mizi katlettigime we lackalastirdigima dair 'oznel' degerlendirmeniz tamamiyle "sahsi" goruslerinizi icermektedir ki, bu da 'fikra' turunde kaleme aldigim bu yaziyi okumadiginizi, 'sekilci' bi anlayis ile gozattiginizin acikca ispatidir.

"okuyani" yani sizi 'yordugu' icin 'anlayamadiginiz' yani idrak edemediginiz bolum hangisidir; izin werin anlayabileceginiz sekilde tkrr dile getireyim.... zira, yazimda da belirtigim gibi 'dil iletisim icindir, dusunceleri ifade etmek icin kullanilan essiz bir aractir.' bu ozelligi acisindan iletisim kurma amaciyla dil, karsidakinin sewiyesine inmek adina farkli sekil we usluplar kullanabilir; buna 'lackalik' 'katledilmislik' yada 'bihaberlik' deil; zenginlik, farklilik, cesitlilik denir ki, Turkce'deki karsiligi da "ozgunluk"tur.

bu baslik altinda yapilmis olan tum yorumlar icin degerlendirmem, onyargidan kacinilmasi gerektigidir. 'Turkce'yi kullanirken aman dikkat edelim! ozen gosterelim, incitmeyelim, zara wermeyelim!' seklinde baski kurup, tabulastirmak; bir dile yapilabilecek en buyuk 'saygisizliktir.' dil yasayan bi warliktir; ozgurdur, canlidir, degiskendir, degismeye degistirmeye, etkilesime acik olan bir kawramdir,,,

cirkin yazilmis, kurallara uymamis, imladan mahrum diyerek bi eseri elestirmek; okumaktan kacinmak, isguzarliktan baska bisey deildir,

bir yazinin okunabilitesi; dis gorunusu deil onun icerigi we uslubu ile ilgilidir;

lutfen kendi yargilarinizi tabulastirarak oznel degerlendirmelrinizle dile set cekmeyiniz; sizin tezleriniz yada estetik anlayisiniz bi konuda yasa uretmek icin yeterli deildir, inandiginiz we size hos gelen kuralllar gore 'Ahkam kesmeyiniz! otorite kurmaya calismayiniz..!

saygilar....

Not: Ferhan C. hocama slmlr; kendisi benm lise arkadasim we hemserimdir,

Çevrimdışı dvrmbtl

  • Yönetim Ekibi
  • *****
  • 7.649
  • 179.414
  • Türk Dili ve Ed.
  • 7.649
  • 179.414
  • Türk Dili ve Ed.
# 27 Haz 2011 18:48:26
Değerli Ozzy_GeNDaL öğretmenim yazınızı şu anda gördüm.

Önemli hatırlatma: Sitemizde Türkçe karakter kullanınca kontör düşmemektedir.

Çevrimdışı Ozzy_GeNDaL

  • Çalışkan Üye
  • ***
  • 123
  • 62
  • 123
  • 62
# 27 Haz 2011 20:55:09
[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]
Değerli Ozzy_GeNDaL öğretmenim yazınızı şu anda gördüm.

Önemli hatırlatma: Sitemizde Türkçe karakter kullanınca kontör düşmemektedir.


dvrmbtl hocam tskkrler... elestirilerinizi we saygin bakis acinizi takdir ediorum..
 :D kontor hatirlatmaniz icin ayrica tskkrler; ancak daha once de belirttigim gibi ben sinirsiz-ozgur tarifedeyim....

saygilar...

Çevrimdışı gokseldeniz34

  • Uzman Üye
  • *****
  • 2.877
  • 3.718
  • 2.877
  • 3.718
# 27 Haz 2011 21:00:41
değerli dvrmbtl öğretmenim, şimdi gördüm son yazılanları, hayretler içindeyim. türk dili zaten gereğinden fazla kaldı diğer dillerin etkisinde. bu da yetmiyor gibi son dönem gençliği hiç bir şekilde dilimize sahip çıkmıyor. matematikten önce türkçeye önem vermeli bu toplum. dil eğitiminin, dili korumanın bir ülkeyi ayakta tutacak yegane güç olduğunu kimse unutmasın!!!

Çevrimdışı rukiyesevik

  • Bilge Üye
  • *****
  • 1.910
  • 9.768
  • 4. Sınıf Öğretmeni
  • 1.910
  • 9.768
  • 4. Sınıf Öğretmeni
# 27 Haz 2011 21:04:04
[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]
değerli dvrmbtl öğretmenim, şimdi gördüm son yazılanları, hayretler içindeyim. türk dili zaten gereğinden fazla kaldı diğer dillerin etkisinde. bu da yetmiyor gibi son dönem gençliği hiç bir şekilde dilimize sahip çıkmıyor. matematikten önce türkçeye önem vermeli bu toplum. dil eğitiminin, dili korumanın bir ülkeyi ayakta tutacak yegane güç olduğunu kimse unutmasın!!!

kesinlikle katılıyorum öğretmenim
durum üzücü maalesef

Çevrimdışı AZRAİLPEŞİMİZDE

  • Uzman Üye
  • *****
  • 3.499
  • 5.510
  • Müdür Yetkili
  • 3.499
  • 5.510
  • Müdür Yetkili
# 27 Haz 2011 21:10:04
maalesef gençlerimizin çoğu dilimize gereken önemi vermiyor. en acısı dilimizin öneminin farkında değiller. özellikle öğrencilerime karşı taviz vermiyorum bu konuda. dilimizin yok olmasının aslında bizim yok olmamıza sebep olacağını anlamaları gerekir.

Çevrimdışı ünalk

  • Bilge Meclis Üyesi
  • *****
  • 12.096
  • 43.843
  • 12.096
  • 43.843
# 28 Haz 2011 01:19:41
[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]
Biraz önce  yotubulden vurun Türkçeye adlı vidoyu izledim...Malesef her tabelada yabancı bir isim,Türkçe karşılığı bulunamayan bir dünya sözcük, argo sözcükler....
OFFFF OF...



Yaklaşık dört yıl olmuş öğretmenimiz paylaşalı, ama ben ilk kez seyrettim.

[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]

[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]

Çevrimdışı sinar

  • Çalışkan Üye
  • ***
  • 41
  • 128
  • 41
  • 128
# 28 Haz 2011 02:05:01
"lutfen kendi yargilarinizi tabulastirarak oznel degerlendirmelrinizle dile set cekmeyiniz; sizin tezleriniz yada estetik anlayisiniz bi konuda yasa uretmek icin yeterli deildir, inandiginiz we size hos gelen kuralllar gore 'Ahkam kesmeyiniz! otorite kurmaya calismayiniz..! " -Alıntıdır-

Bu nasıl bir düşüncedir böyle? Herkes kendine göre bir kural koyarsa nasıl anlaşırız ki? Bir ulusun dilini bozarsanız ortada ulus diye bir şey kalmaz. Yukarıdaki sözleri yazan dilin doğru kullanılmasını savunanlarla alay ediyor sanısına kapılıyor insan...

Çevrimdışı sinar

  • Çalışkan Üye
  • ***
  • 41
  • 128
  • 41
  • 128
# 28 Haz 2011 02:31:35
Ayrıca alıntı yaptığım akadaş dilin zamanla değiştiğini de ğiştiğini belirtiyor ; doğru ama bu günlerde dille ilgili yaşadıklarımız, dilin doğal yollarla değişmesi değil gibi. Dil yüzyıllar içinde değişime uğruyor.  Yabancı dillerden Türkçe'ye giren sözcükler Türkçe'nin sondan eklemeli özelliğine uyuyorsa, dilimize kazandırılmasında sakınca görmem.
"İmkân" sözcüğünü "imkânsız" şeklinde söylüyoruz am, "imkânlı" şeklinde kullananı görmedin. Onun yerine "mümkün" diyoruz. Bu sözcük dilimizle uyumsuzdur. Ancak kullanılmaması taraftarı da değilim.

Çevrimdışı Ozzy_GeNDaL

  • Çalışkan Üye
  • ***
  • 123
  • 62
  • 123
  • 62
# 28 Haz 2011 04:21:17
Değerli Sinar Öğretmenim;

Yorumlarınız ve eleştirileriniz teşekkür ederim, ancak gözden kaçan ve benim bilhassa üzerinde durduğum nokta;  sizin de belirttiğiniz gibi:

" Herkes kendine göre bir kural koyarsa nasıl anlaşırız ki? Bir ulusun dilini bozarsanız ortada ulus diye bir şey kalmaz. "

Israrla dile getirdiğim ancak acımasızca eleştirildiğim görüş; Dilimize sahip çıkmak adına yıkıcı ve ağır eleştirilerin yapılmaması, aşırı Milliyetçi ve ırkçı yaklaşımlarla dilimize ve dolayısıyla kültürümüze daha fazla zarar verilmemesi gerektiğidir.

Nitekim dil, özbenliğin ve kültürün parçası, aynı zaman da 'canlı' bir varlıktır. Siz dilediğiniz kadar baskı kurun, yönlendirmeye çalışın, dil kendi kaderini kendi çizer. Tarih boyunca böyle olmuştur; Arapça ve Farsça dillerinden etkilendiği gibi birçok batı  ve ortadoğu diline de katkısı, etkisi olmuştur. Günümüzde ağırlıklı olarak İngilizce ve biraz da olsa Fransızca, Rusça gibi dünya ülkesi dillerinden etkilenmesi de normaldir. Sadece Türkçe'miz değil, tüm dünya dilleri; hızla gelişen teknolojiğe bağlı olarak, İngilizce'nin tesirine maruz kalmaktadır ve malesef bu süreç kaçınılmazdır. Ancak bu etkileşimi, sömürgeleşme ya da yozlaşma olarak görüp aşırı tepki vermek yerine öz Türkçe ifadeler kullanmaya özen göstermeli; daha da önemlisi dilimizi kullanarak, konuşarak ve yaşatarak sahip çıkmalıyız.

Yabancı kelimelere, TDK tarafından Türkçe karşılık üretilemediği için, ve aynı zamanda Dil Kurumu, hızla gelişen ve yoğun bir şekilde maruz kalınan bu etkileşime yetişemediği için; daha da önemlisi karşılığı üretilen kelimeler 'dil' yani toplum tarafından benimsenmediği, kanıksandığı için şuan bu sorunları yaşamaktayız. Dil bu yeni üretilen, ilk defa karşılaştığı kelimeleri benimsemekte ve kullanmakta ya 'direnç gösterir' ya da bunların dilimize yerleşmesi uzun zaman alır. Örnek verecek olursak; yerleşke, belgegeçer, tümce, sunucu... gibi kelimeler ilk başlarda garip karşılanmış ve gülünç bulunmuş ancak sonradan herkes tarafından kabul görmüştür. Bugün hiçkimse belgegeçer ya da yerleşke kelimelerini kullanmayı yadırgamıyor.

Öte yandan, yabancı bir kelimeye Türkçe karşılık türetilirken veya oluşturulurken kullanılan teknikler arasında, eğer çok ciddi bir sıkıntı yaratmayacak ise o kelimeyi olduğu gibi alıp dile yerleştirmek, yani adapte etmek de var. Showroom, cafeteria-kafeterya, site, station-istasyon, status-statü... ve daha birçok örnek ifade. Dikkatlice inceleyip, eleyecek olursanız; şuanki konuştuğumuz dilde çok az Türkçe ifade olduğunu göreceksiniz.

Onlarca, belki de yüzlerce dil ile etkileşen Türkçe'miz, aynı zamanda bu dillere de birçok katkıda bulunmuştur. Benim ısrarla belirtmek istediğim nokta; nasıl bir ülkeye ticaret yasağı koyamazsanız, turistlerin yurtdışına çıkmasına mani olamazsanız, insanların din değiştirmesine ya da o dinden  uzaklaşmasına karşı çıkamazsanız; Türkçe'ye de böyle bir yaptırım uygulayamazsınız. Çünkü dil buna izin vermez; baskı kurmanıza ya da yaptırım uygulamanıza direnç gösterir; kendi kurallarını kendi koyar; zamanla bazı kelimler anlamını yitirir, bazılarının anlamı genişler-daralır, atasözleri bile unutulmaya yüz tutar.

Yozlaşmaya meyilli, özkültürüne sahip çıkmayan, ahlaki değerler açısından eksik kalan 'günümüz nesline' ; siz nekadar baskı kurarsanız kurun, dilediğiniz kadar doğrusunu-güzelini gösterin, onlar kendi bildiğini okuyacaktır. Bu sadece bizim, gençlerin ve Türkiye'nin sorunu değil, küreselleşen, teknolojik ülkeler haline gelen tüm dünyanın ve dillerin sorunur.

Lütfen, yabancı  ifade kullananları, anlatım bozukluğu yapan ya da dikkatsizce konuşanları; yaptıkları hatalardan ötürü, 'vatan hainliği' ile 'Türkçe'yi laçkalaştırmak' ile, 'vatana, millete, kültürümüze saygısızlıkla' suçlamayalım. Milliyetçi ruhumuzla dilimize sahip çıkma isteğimiz çok güzel; ancak bu yaklaşıma şahsi fikirlerimizi, kendi bakış açımızı ekleyerek ağır eleştirilerde bulunmak, amacımızdan çok daha zararlı sonuçlar doğurur.

Yazı bulunmadan önce dil vardı; harfler ve alfabe, dil bilgisi kuralları, imla ve noktalama işaretleri çok daha sonradan oluşturuldu. Bütün bu kurallar ve düzenlemeler, daha etkili bir anlatım sağlamak, etkili bir iletişimi gerçekleştirmek için geliştirilen 'estetik' unsurlardır. Bu nedenle hiçkimse, büyük-küçük harf kuralına, ünlü uyumlarına, noktalama işaretlerine dikkat etmedi diye, bir şahsı; Türkçe'yi bozduğu, laçkalaştırdığı; dilimize, kültürümüze sahip çıkmadığı, benliğimizi ve milli değerlerlerimizi korumadığı gerekçesiyle suçlayamaz eleştiremez.

Daha da önemlisi internette, sanal alemde yazılan yorumlara ve kurulan cümlelere bakılarak ahkam kesilemez. İnternetin, jargon dediğimiz, kendi özgü kuralları ve ifade biçimleri olan bir dili vardır. Msn dili, chat dili ya da internet dili dediğimiz bu jargon, öznel olmakla birlikte, kısa-öz  ve basit bir anlatım biçimidir.

Öğretmenler olarak bu sitenin; kimsenin yarıştığı, ispat çabası içinde olduğu, ne kadar güzel bir Türkçe kullandığını sergilemek istediği bir  ortam olduğu sanmıyorum. Ki öyle olsaydı, bir 'edebiyatçı' olarak, dil üzerine öznel değerlendirmeler yapan, ağır eleştirilerde bulunan ve  ahkam kesen arkadaşlara; 'etkili ve akıcı konuşma, dilimize-kültürümüze sahip çıkma' konuları hakkında seve seve yardımcı olurdum.

Aynı amaç için mücadele eden, aynı tezi savunan meslektaşlar olarak; konuyu farklı ifadelerle ele alıp, alışılagelmedik bir bakış açısıyla dile getirmenin karşılığı bu kadar ağır olmamalı. Enazından haftada 33 saat bıkmadan usanmadan, öğrencilerine; 'Dilimizi kullanırken özen gösterelim! Kültürümüze ve Milli Değerlerimize Sahip Çıkalım!' diyerek kendini parçalayan; onlara örnek bir 'öğretmen ve vatandaş' olmaya çalışan bir meslektaşınız olarak, verilen tepkilere çok şaşırdım. İlim ve bilim insanı olarak, farklılıklara, çeşitliliğe ve değişime bu kadar katı olmamalıyız.

Diğer bir ironik olay ise,  dilimizi özen göstermemiz gerektiğini savunan ve bu konuda ardarda eleştiriler sunan 'moderator' ve 'yonetici' arkadasların, kullandığı dile ve üsluba dikkat etmemesi; bir tarafta 'dilimizi bozmayalım' diye telkinlerde bulunurken, başka bir başlık altında, 'nick' 'avatar' gibi Türkçe'mizle alakası olmayan ifadeleri kullanmaları, bağlaç kullanımına veya imla yazımına dikkat etmemeleridir. Eğer toplum adına birşeyler yapmak istiyorsak, neden önce kendimizden ve eğitimcilerin oluşturduğu bu siteden başlamıyoruz. Forumlarda geçen çoğu kelimenin Türkçe karşılığı var ve bunlar dilimizde aktif olarak kullanılmakta. Belki de daha önemlisi, üye adı olarak seçilen isimlerin ne kadar yabancı olduğunu görerek ve dilimizi nasıl küçük düşürdüğünü değerlendirmeliyiz.

Bence asıl yapmamız gereken; 'Önce çuvaldız mı yoksa iğne mi ?' diyerek özeleştiri yapabilmeliyiz.

Saygilar...

Çevrimdışı gokseldeniz34

  • Uzman Üye
  • *****
  • 2.877
  • 3.718
  • 2.877
  • 3.718
# 05 Tem 2011 13:33:20
bir ülkenin gelişmişlik düzeyi doğrudan diline yansır. dilini korumayı başarmış ülkeler geçmişine sahip çıkabilmiş, geleceğini koruma altına alabilmiş demektir.

bir dil elbette başka dillerin etkisi altında olacaktır zaman zaman. ama bu durum bir ülkenin dilinin, özentilerle hızlı bir biçimde değişmesi durumuna gelmemeli; yavaş ve emin adımlarla dile oturan kelimeler aracılığıyla olmalıdır.

 bizler de buna mümkün olduğu kadar katkıda bulunsak da yeterli olmuyor. deyim yerindeyse elimizden gelenin fazlasını yapalım.
 
 forumda yanlış kelime kullanan kişinin yaptığı yanlışlığı bu başlığa  taşıyalım.(kişi adı, bilgisi vermeden)
  internet ortamında, çevremizde çok sık karşılaştığımız yanlış kullanımları da buraya taşıyabiliriz.

yalnız, çok basit hataları da eklemeyelim: (yalnış/yanlış... gibi)

önce yanlış kullanılan kelimeyi ve yanına doğru yazımı(siyah yazıyla) yazalım:

taktir (etmek) / takdir

hoşgeldiniz / hoş geldiniz

direk / direkt (ki bence bu kelimenin yerine, doğrudan, dolaysız, aracısız kelimesini kullanabiliriz)

evraklar / evrak (arapça kökenli kelime çoğul anlamlıdır. tekili varaka'dır.)

haydi sıra sizlerde, devam edelim...

Çevrimdışı mansuur

  • Uzman Üye
  • *****
  • 855
  • 1.717
  • 1. Sınıf Öğretmeni
  • 855
  • 1.717
  • 1. Sınıf Öğretmeni
# 05 Tem 2011 16:41:21
Yeri gelmişken bu forumda kafamı kurcalayan bir konuyu dile getirmek istiyorum: Cümle başında büyük harfle başlanması gerekirken forum ortamında bu ayıp bir şey olarak mı algılanıyor? Yok eğer uğraşması zor geliyorsa o zaman herkes güle güle yerine Bye desin bakın ne kadar kolay! Slm, tşk daha kolay. Bunu polemik olsun diye değil ortak aklı bulabilelim diye belirtmek istedim. Belki de benim bilmediğim bir durum vardır.
Konumuz salt yazım yanlışı ise, büyük haf yerine küçük harf kullanmak da yazım yanlışına girer. Benim en sık karşılaştığım yanlışlık bu.

 


Egitimhane.Com ©2006-2023 KVKK