Doğuda Öğretmen Olmak..

Bende Bitlis/Ahlat'ta Ahlat'a 44km uzaklıkta tam bir dağ başı denilebilecek bir köyde 2001-2004 arası kaldım.İlk gittiğim yıl kar yağdıktan sonra bir tipi 21 gün yolumuz kapalı ne gelen var ne giden,şansım benle birlikte bir 2 öğretmen arkadaşımın daha olmasıydı,yoksa psikiyatrislik olmamak elde değil.O ilk yıl tam 45 gün yol kapalı kalmıştı.Haftasonları dahail 2-3 ay köyden çıkamadığımız olmuştu.Bizden daha beter durumlarda olan arkadaşlarım vardı kaldıkları köyde lojmanları dahi yoktu,kaldıkları köy evinde WC yoktu ve arkadaşlar caminin WC'sini kullanmak zorunda kalıyorlardı.Ben şimdi geriye dönüp baktığımda vay bee ne günlerdi felan diyemiyorum.Ömrümün çileli yıllarıydı.Demekki Üstad Necip Fazıl'ın Çile kitabını elimize alışımızda varmış bir hikmet...(İsmimizde olduğu gibi)

Diyarbakır

Allah CC kolaylık versin
yine çok fazla doğu sayılmaz
gerçi asıl zor olan şartlardır
doğu veya batı farketmiyor
Batıda bir çok yerde eşek çıkmaz köyler varmış

en sıkı  dostlukların yaşandığı hayatımın ve öğretmenliğimin en güzel yıllarının geçtiği öğrencilerimin aradan 9 yılda geçse beni unutmadığı öğretmenliği öğrendiğim ve özlemle ve güzelliklerle hatırladığım yerdir doğuda öğretmen olmak 

doğuda öğretmen olmak
Gerçek manada öğretmen olmaktır

doğuda öğretmen olmak
Gerçek manada öğretmen olmaktır

Şartları test eden bilir dğudaki öğretmenin çektiği çileleri.
Benimde geçmişte epey test ettiğim gibi...

otlu peyniri özledim ya
bir de nani seli:)

Keşke herkes doğuda öğretmenlik yapabilse.

okulun ve lojmanın suyunu kesip kendi evine bağlayan bir köyde öğretmenlik yapmak da zor olsa gerek hem de suyu olandan su aldığımda benim velim suyun verene niye verdin diye tepki gösteriyorsa. insan olmayan adam olmayan her yerde öğretmenlik yapmak da zor olsa gerek. bunun doğusu batısı olmaz kardeşim...

GECE  YOLCUSU
Her gece böyle, bir tren geçer geceden,
Üç yolcusu var, gittikleri yön bilinmez.
Belki her biri ayrı hülyalar içinden
Geçerler de, yaradandan  başkası  görmez.

İstasyondan ayrıldıkları an hemen de,
Aynı,  başlangıç; flu bir sabah mı  ki?
Sıkıştırmış acılı hülyalar cenderesinde,
Yol uzar acılarla birlikte cenderemde!..

Kapalı,çapraşık,anlaşılmaz ,koridor.
Çıkılacak yönü göremeden dönerim,
Ellerim,ayaklarım tutmazken; yüreğim kor!
Bu acıyla söndü,başlamadan ümitlerim….
                                              Hikmet   BAŞ

O dağ başlarında şaki bir gecede yazmıştım bu şiiri...

[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]

Geriye kalanlarınıda buraya derc etmiştim ve bunların %99'unu o dağ başlarında yazmıştım...

Doğuya atanan bir öğretmenin yol güncesinden....


.....serseriliğim durağı uzak bir kentte iniyorum. Başka insanlar: başka bir dilde başka şeylere üzülüp, başka şeylere gülüyorlar. Güneş aynı yerden doğup başka yerden batıyor.

.....uçurtmasının kaçacağını bilen bir çocuk gibi üşüyor ellerim.Otobüslerden inen insanlar, binen insanlar, başka yerden gelip, başka yere giden insanlar... Bütün yüzler tanıdık, bütün yüzler yabancı.

.....otobüsün tekerine yaslanmış, bebeğini emziren utangaç anne... Yanımdan bağırarak geçen sucu çocuklar... Açılmasın diye kalın ipliklerle bağlanmış tombul bavullar... Hayır, o ben değilim, başıboş bir meteor gibi onca insan arasında yitip giden.

......yine ucuz bir otel soğuk çatlak duvarlar. Kirli perdeden sızan neon ışıkları, sigara izmaritleri, dilenen çocuklar, hüzünlü film kareleri, ekip arabaları, ağırbaşlı dinletiler, kurutulmuş çiçekler, bozuk ankesörler... Dışarıda karanlığa gömülen ayrıntıdan sadece birkaçı.

......şimdi düş kurmalıyım, kitap okumalıyım ya da yağlanan saçlarımı yıkamalıyım. Sobanın üzerinde portakal kabukları, radyoda makamını bilmediğim eski bir istanbul şarkısı, tablada unutulmuş sigara ve masamda acı mı acı, kaçak acem çayı, birazdan üşüdüğümü farkedip pencereyi kapatacağım.

......yarın köye gidip, göreve başlayacağım.

VAN- Erciş, Alpay Cavlak
[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]

DOĞUDA ÖĞRETMEN OLMAK DEMEK,MANGAL GİBİ BİR YÜREĞE SAHİP OLMAK DEMEK.bakıyorumda çevremde oraları görmeyenler ne kadar kolay yorumlar yapıyor.doğuda öğretmen olmak demek soğuktan ölmek üzere olan öğretmene T.C Öğretmeni demektir. offfff offff hatırladımda zor günlerdi zor.....

"Öğretmenim sen bizim üstümüze mü geleceksin? " sorularının kaynağında birkaç sınıfta birçok öğretmen değiştirdikleri geliyor...

Doğuda öğretmen  olmak;öğrencilerden  duyduğum  şu  cümlerle  anlatayım:
Suçuma   koydu-Cizre
Ardıma  verdi-Darende

Bu  cümeeleleri   duyup küfür   zannedip   tam  öğrenciye   
Fırça   atacakken
Suçuma  koydu=İftira etmek
Ardıma   verdii=Kovalamak

Olduğunu anlayınca   gülmekten kendini  alamamaktır:)

zor iş

zordur ama çok güzeldir. öğrencilerinin gözündeki o ışıltıyı görünce her şey unutulur çünkü. sen ona bir şeyler öğrettiğini zannedersin ama o sana daha çok şey öğretmiştir...
soğuğa öğrencilerinle birlikte katlanmaktır. yürürken buzda kayıp düşmektir. susuz, elektriksiz bir okulda büyük imkansızlıklarla mücadele etmektir. ama meyvesini aldığında tadından yenmez.
mesleğini, öğrencilerini sevmeyen öğretmen daha çok zorlanır kanımca....