Eğitimde Ne Tür Cezalar Uyguluyorsunuz?

ben son ders, sınıftan çıkartmıyorum. bütün okul boşalıyor benim sınıf sınıfta kalıyor. servisi kaçıran bile oluyor. sınıfta birbirlerine silgi atma olayı vardı. böyle yaptım, çıkartmadım son saat. inanın bir daha hiç tekrarlanmadı.

ben son ders, sınıftan çıkartmıyorum. bütün okul boşalıyor benim sınıf sınıfta kalıyor. servisi kaçıran bile oluyor. sınıfta birbirlerine silgi atma olayı vardı. böyle yaptım, çıkartmadım son saat. inanın bir daha hiç tekrarlanmadı.

hocam benden size ufak bir uyarı !
çocukları okulda zorla tutmak hakkınız değil.
servisini kaçıran çocuk eve giderken başına bir şey gelse ne olur?
ah dersiniz ! keşke hep silgi atsalar 

Geçen sene davranış çiçeği'ni uyguluyordum, kurallara uymayanların birer yaprağınıu kesiyordum hafta sonunda en çok yaprağı kalana ödül veriyordum. baya etkili bir uygulama aslında ama genelde aynı kişilerin birinci gelme olasılığı çok onda da bir ayarlama yapmak lazım öğrencilere çaktırmadan.

 Evet öğretmenim çok etkili oluyor davranış çiçeği..
Ama çaktırmadan ayarlama işini  anlayıp haksızlığa uğradıklarını düşünüyorlar.. Ben meslekte 3. yılım 3 yıldır kullanıyorum bu yöntemi haftada değilde dönemde bir yapıyorum çiçekleri.. yaprakları çok kızdığımda, artık bardağı taşırdıklarında kesiyorum.. O yüzden yaprağın kesilmesi çok önemli bi olay bizde yaprağı kesildiği için ağlayanlar bile oluyor

hocam benden size ufak bir uyarı !
çocukları okulda zorla tutmak hakkınız değil.
servisini kaçıran çocuk eve giderken başına bir şey gelse ne olur?
ah dersiniz ! keşke hep silgi atsalar 

servisi kaçıranların ailesine haber veriyorum gelip alıyorlar. yoksa tek başlarına bırakmıyorum. kaldı ki ben öğlenciyim son saatimiz karanlığa kalıyor. onları öylece bırakıp gitmem zaten.sınıf içinde bir de sabırmetrem vardı:)

ben fiziksel ceza vermiyorum...psikolojik veriyorum..örnegin,onlara küsmek konuşmamak,onları görmezden gelmek,duymamak vs..bu onlara yetiyor artık tabii küçük sınıfken bunu anlamaları zordu,şimdi kolay.

meslekte 10.yılım  ilk yıl bende karsıydım dayağa  ama baktım ki   böyle olmuyormuş  ata sözleri  boşuna söylenmemiştir hiç bir zaman adı üstünde ata sözü  şarlatan sözü değil. lafla uslanmayanın hakkı kötektir. Türk milleti olarak bize  rahatlık batıyor çogu zaman tarih boyunca böyle   1ve 2.sınıfta tabiki dayağa hiç gerek klamıyor masumlar güzeller   ama 4 ve üzeri sınıflarda  disiplin yok  korku yok(müdür orkusu vb) eğitimin terbiyenin cılkı çıkıyor   zaten son  3 -5 yıldır şiddetin    saldırmanın   saygının   bu kadar  artmasınının nedeni disiplinsiz  eğitimsiz   dayksız   yaptırımsız   milli eğitim politikalarıdır  kim ne derse desin boş. Türk milletine  en büyük kötülük yapılmıştır  okullarda disiplin  ,öğretmen korkusu kaldırılarak  acıyorum bu milletin haline gelecekte   gibi   saygı yok  terbiye yok namus yok  çıkar kavgası  çok şiddet saldırı hırsızlık çok....  vesselam

kesinlikle katılıyorum.bu şekilde disiplin cezası olmayan eğitim devam ettiği sürece saygısız,işsiz,nesiller yetişecek.

kesinlikle katılıyorum.bu şekilde disiplin cezası olmayan eğitim devam ettiği sürece saygısız,işsiz,nesiller yetişecek.

(Abraham Lincoln'ün oğlunu yetiştirecek olan öğretmene yazdığı bir mektubun çevirisidir.)

Öğrenmesi gerekli, biliyorum; tüm insanların dürüst ve adil olmadığını.
Fakat bunu da öğret ona, her alçağa karşılık bir kahraman, her düşmana karşılık bir dost olduğunu da öğret ona.

Zaman alacak, biliyorum, fakat öğretebilirsen ona, Kazanılan bir doların, bulunan beşinden daha değerli olduğunu öğret.
Kaybetmeyi öğrenmesini öğret ona ve hem de kazanmaktan neşe duymayı.
Kıskançlıktan uzaklara yönelt onu.
Eğer yapabilirsen, sessiz kahkahaların gizemini öğret ona.
Bırak erken öğrensin zorbaların görünüşte galip olduklarını...

Eğer yapabilirsen ona kitapların mucizelerini öğret.
Fakat ona sessiz zamanlar da tanı
Gökyüzündeki kuşların, güneşin yüzü önündeki arıların ve yemyeşil yamaçtaki çiçeklerin ebedi gizemini düşünebileceği...
Okulda hata yapmanın hile yapmaktan çok daha onurlu olduğunu öğret ona. Ona kendi fikirlerine inanmasını öğret, herkes ona yanlış olduğunu söylediğinde dahi...

Nazik insanlara karşı nazik,
Sert olanlara karşı da sert olmasını öğret ona.
Herkes birbirine takılmış bir yöne giderken, kitleleri izlemeyecek gücü vermeye çalış oğluma...
Tüm insanları dinlemesini öğret ona
Fakat tüm dinlediklerini gerçeğin eleğinden geçirmesini ve sadece iyi olanları almasını da öğret...
Eğer yapabilirsen, üzüldüğünde bile nasıl gülümseyeceğini öğret ona.
Gözyaşlarında hiçbir utanç olmadığını öğret.
Herkesin sadece kendi iyiliği için çalıştığına inananlara dudak bükmesini öğret ona ve aşırı ilgiye dikkat etmesini...

Ona kuvvetini ve beynini en yüksek fiyatı verene satmasını,
fakat hiçbir zaman kalbi ve ruhuna fiyat etiketi koymamasını öğret.
Uluyan bir insan kalabalığına kulaklarını tıkamasını öğret ona ve eğer kendisinin haklı olduğuna inanıyorsa, dimdik dikilip savaşmasını öğret.
Ona nazik davran, fakat onu kucaklama; çünkü ancak ateş çeliği saflaştırır. Bırak, sabırsız olacak kadar cesarete sahip olsun Bırak cesur olacak kadar sabrı olsun
Ona her zaman kendisine karşı derin bir inanç taşımasını öğret. Böylece insanlığa karşı da derin bir inanç taşıyacaktır...

Bu büyük bir taleptir, ne kadarını yapabilirsen bir bak bakalım...
O ne kadar iyi, küçük bir insan,
Oğlum.
(öğretmen korkusu değil, çocukları öğretmen sevgisi yetiştirecek)

Eğitimde cezanın yeri......!?

bende en büyük sorun ödev yapmama ve dersi dinlememe..
bende böyle durumda tenefüse çıkmama cezası veriyorum.eğer ödevini yapmamışsa tenefüslerde ödevini yapıyor ancak o zaman çıkabiliyor.

Eğitimde cezanın yeri......!?

ceza vermeyen öğretmen var mı acaba....!?

ceza işlenen suçun karşılığıdır. sınıf içinde kanunlarımıza göre suç işleyen öğrenci yoktur sanırım.
olsa olsa hata yapan, haylazlık yapan veya diğer arkadaşlarını rahatsız eden öğrenciler vardır.
hepimiz ( daha doğrusu çoğumuz ) eğitim fakültesi mezunuyuz. eğitim bilimlerinde öğrendiklerimizin birçoğunu sınıf içinde uygulayamıyoruz ne yazıkki. ya sınıflarımız kalabalık, ya birleştirilmiş ya da öğrencilerimizin hazırbulunuşlukları eğitim bilimlerinin öngördüğü şekilde yüksek değil.
hepimiz yazdığımız gibi sınıf içinde türlü sıkıntılar çekiyoruz. olumlu pekiştireç, olumsuz pekiştireç, sönme, kendiliğinden geri gelme, 1. ve 2. tür ceza vs.. vs.. bu gibi terimlerin birçoğunun ne anlama geldiğini ben açıkçası unuttum. üniversite sıralarından çıkıp hemen birleştirilmiş sınıflı okullarda müdür yetkili yapılan gençler eminim bu tür terimlerin anlamını KPSS sınavından sonra unutmuştur.
eğitimde cezanın yeri: bence ceza kaçınılmaz bir uygulama.
yalnız ceza kavramını şiddet, dayak gibi kavramlardan ayırmak gerekir.
benim sınıfımda çok haylaz öğrenciler var. bunların bir kısmını görev ve sorumluluk vererek dizginleyebiliyorum. bu arada bu yöntem KPSS'den kalan nadir bilgilerden...
bir kısmının hata yapmasını ise tek ayakta bekleterek veya beden eğitimi dersinde okul bahçesini temizleterek önlemeye çalışıyorum.
bir söz var; "her yidiğin ayrı yoğurt yiyişi var" diye.
bence her öğretmenin ayrı bir sistemi vardır.
umarım bu sistemlerin içinden dayak ve şiddeti çıkarırız...

benimde 2 tane haylaz öğrencimle başım dertte..onlarada bazen teneffüse çıkarmama bazende yaptıkları iyi davranışlar ve tam yapılmış ödevler için taktığım yıldız ve çıkartmalardan bir kaçını geri alarak ceza veriyorum..işe yarıyor şimdilik..

benimde 2 tane haylaz öğrencimle başım dertte..onlarada bazen teneffüse çıkarmama bazende yaptıkları iyi davranışlar ve tam yapılmış ödevler için taktığım yıldız ve çıkartmalardan bir kaçını geri alarak ceza veriyorum..işe yarıyor şimdilik..

1. sınıf öğrencilerine verilecek en ağır ve en etkili cezalardan biri bence onu artık sevmeyeceğini söylemek.
birkaç defa denemiştim önceden. bir daha o sözü söylemeden önce iyi düşüneceğim. nitekim ufaklıklar öğretmenlerini çok seviyorlar.

3. sınıftan sonra o sözün pek anlamı kalmıyor...

bende o 1 2 ve 3 lerin hepsi var öğretmenim bazen 3lerim size söylüyorum 1 lerim siz anlayın hesabına getiriyorum

en iyisi mahmut hoca gibi tüm okulun önünde tek ayak üstünde bekletmek:)

Eğitimde cezanın yeri yoktur.