Eğitimhane Kültürünü Sorgulayalım

Çevrimdışı turgutkuzan

  • Uzman Üye
  • *****
  • 4.439
  • 3.070
  • Öğrenci Velisi
  • 4.439
  • 3.070
  • Öğrenci Velisi
# 24 Ara 2017 12:12:18
20.   Egitimhane kültüründe, OLUMLU + ÇÖZÜM ODAKLI olmak değer olarak var olmalıdır.


Allah (c.c.) rahmeti, selamı ve bereketi üzerimize olsun.

Siyah Nokta

Seminerlerde beyaz bir tahtaya küçük bir siyah nokta koyar ve insanlara sorarım:
-  “Ne görüyorsunuz?”
İnsanlar genelde derler ki:
-   “Küçük siyah bir nokta”
-   “Aşk olsun!” derim, “Koskoca beyaz sayfa dururken bir siyah noktayı mı gördünüz?”

Dostlarımızın, etrafımızdaki insanların o kadar güzel tarafları varken genelde üzerlerindeki birkaç siyah noktayı görürüz..

99 tane çok güzel yönü varken bir tane iyi olmayan yönü vardır ve biz insanların çoğunlukla zayıf noktalarına, olumsuz yönlerine odaklanırız.
Sürekli oraya odaklandığımız için siyah noktalar büyür büyür ve tüm beyazlıkları kaplar..

Bu da bizim mutsuz olmamızı sağlar.
Ama insanların ve olayların güzel taraflarına odaklandığımızda, beyaza odaklanıp beyazı büyütmeye çalıştığımızda bir bakacağız ki siyah noktalar beyazların içinde yok olmuş.

Egitimhane üyeleri / öğretmenler beyazı görmekle yetinmeyip, beyazı görebilmeyi öğretmesi gereken kişilerdir.
Egitimhane üyeleri / öğretmenler OLUMLU ve ÇÖZÜM ODAKLI olmayı bir DEĞER olarak benimsemeli ve benimsetmelidirler.

Çevrimdışı php_korsan

  • Bilge Üye
  • *****
  • 13.107
  • 14.680
  • 13.107
  • 14.680
# 24 Ara 2017 12:45:40
Almanya bugün aslında pamuk gibi kalbi olan ressam sanatçı olan Adolf Hitlere çok şey borçludur.Adolf Hitleri öyle yapan kendisi değil diğer ülkelerdir.Adam tank gibi ezdi geçti.Bugün Almanya ekonomisi güçlü bir ülke oldu.Mercedes,  BMW, Audi, AMD işlemci fabrikası bir sürü ülkeyi komple satın alır.

Çevrimdışı php_korsan

  • Bilge Üye
  • *****
  • 13.107
  • 14.680
  • 13.107
  • 14.680
# 24 Ara 2017 13:05:35
[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]
tüm ülkeler nükleer silahsızlanmayı destekliyor ama yine de üretiyor ve siber ordularını gökdelenlere kurdular bile.Videonun 3.09'den itibaren olacaklar korkunç kaçmak için 5 sn bile olmayacak.Artık okul müfredatlarının günümüz şartlarına göre düzenlemesini isterim.Saygılarımla

Çevrimdışı nurk

  • Tecrübeli Üye
  • ****
  • 532
  • 3.110
  • 532
  • 3.110
# 24 Ara 2017 13:31:11
Eğitimhane üyeleri, teşekkür butonuna tıkladıklarında teşekkür ettiklerini SANMAKTADIRLAR.

İki üç kelime yazmak zahmetine girmeyen kişilerin SAMİMİ bir şükran duygusuna sahip olduklarına İNANMAK mümkün değildir. Adet yerini bulsun düşüncesiyle veya ÇIKARA hizmet amaçlı teşekkür butonuna tıklamanın bir DEĞERİ olamaz. 

Teşekkür etmenin bir DEĞER ifade edebilmesi için, kişiye özel özellik içermesi gerekir. 

Butona tıklamak gibi, DUYGUDAN YOKSUN uygulamaların, duyguları ifade etmek amaçlı kullanılması uygulamasının sona erdirildiği günleri görebileceğimi umut ediyorum.




Butona tıklamak gibi, DUYGUDAN YOKSUN uygulamaların, duyguları ifade etmek amaçlı kullanılması uygulamasının sona erdirildiği günleri görebileceğimi umut ediyorum.
Meslekdaşımın zaman harcayarak hazırladığı bir dökümanın ki paylaşmayabilir de, yüzlerce defa indirilmesıne karşın 3-5 teşekkür alması (duygudan yoksun(sizin ifadenizle) sizce bu sitede neyin göstergesidir.
İşine yarayacağını düşünerek indiriyor, belki kullanıyor belki kullanmıyor ama paylaşan meslekdaşına saygı,ufakta olsa bir değer göstermek bu kadar zor mu?
Zaman önemli bir konu her  iletiye mesaj yazmaya fırsat olmayabilir. Bu nedenle bu görüşünüze katılamıyorum. Emek verilen bir belgeyi indirip,kullanıp hiç bir şey yokmuş gibi davranmak kimseye hele ki bir öğretmene yakışacak bir davranış değildir diye düşünüyorum.Karşındakini değersizleştirmek olarakta ifade edilebilir bencilcedir. Saygılar...

Çevrimdışı turgutkuzan

  • Uzman Üye
  • *****
  • 4.439
  • 3.070
  • Öğrenci Velisi
  • 4.439
  • 3.070
  • Öğrenci Velisi
# 25 Ara 2017 10:54:10
21.   Egitimhane kültüründe, "siyaset" bir değer olarak var olmalıdır.

Allah (c.c.) rahmeti, selamı ve bereketi üzerimize olsun.

Türk dil kurumu “Siyaset” ve “Politika” kelimelerini eş anlamlı olarak tanımlar.
Politika kelimesi için 3 tanım yapılmıştır.
1. Devletin etkinliklerini amaç, yöntem ve içerik olarak düzenleme ve gerçekleştirme esaslarının bütünü, siyaset, siyasa
2. Davranış biçimi, düşünce yapısı
3. Bir hedefe varmak için karşısındakilerin duygularını okşama, zayıf noktalarından veya aralarındaki uyuşmazlıklardan yararlanma vb. yollarla işini yürütme


Gerek toplumumuzda, gerekse Egitimhane’de “siyaset – politika” kavramları uzak durulması gereken kavramlar olarak TANITILMAKTADIR.

Eğitimin, davranış kazandırmak olduğu göz önünde bulundurulduğunda, Egitimhane üyelerinin iyi bir siyasetçi / politikacı olmaları gerekmez mi?
Eğitim ve öğretimde yaşanan sıkıntılar arasında öğretmenlerin, öğrencilerle, velilerle, idarecilerle vs. yaşadıkları iletişim problemleri de vardır. Bu problemin kaynağı öğretmenlerin siyaset / politika konularındaki bilgilerinin YETERSİZ olmasıdır.

Siyasetçi olarak vasıflandırılan kişilerin OLUMSUZ özelliklerinin faturası siyaset bilimine kesilmemelidir.

Not:
Siyaset biliminden nasıl faydalanılabileceği konusunda fikir için “Designated Survivor” dizisinin izlenmesini tavsiye ediyorum.

Çevrimdışı turgutkuzan

  • Uzman Üye
  • *****
  • 4.439
  • 3.070
  • Öğrenci Velisi
  • 4.439
  • 3.070
  • Öğrenci Velisi
# 25 Ara 2017 10:57:07
22.   Egitimhane kültüründe,  farklı mantık yöntemlerinin kullanılması teşvik edilmelidir.

Allah (c.c.) rahmeti, selamı ve bereketi üzerimize olsun.

Toplumumuzda ve Egitimhane’de yaygın olarak Aristo mantığı kullanılmaktadır.

Aristo mantığının 3 ilkesi vardır.

1- Özdeşlik ilkesi. Bir şey kendisine özdeştir. Başka bir şeye eşit ya da özdeş olamaz.

2- Çelişmezlik ilkesi. Bir şey ya siyahtır ya beyazdır. Ya açıktır,  ya kapalıdır.

3- Üçüncü durumun olmazlığı ilkesi. Ara durum yoktur. 2. maddede sözü edilen ilkenin ortası yoktur.

Egitimhane’de değerlendirmeler yapılırken doğrunun tek olduğu varsayımından hareket edilmektedir.

Ayet ve sahih hadislerde açık hüküm bulunan hususlarda MÜSLÜMANLAR için doğru tektir. Bunların dışındaki insanlara bırakılmış hususlarda belirtilen görüşlerin, yapılan uygulamaların TAMAMI hakkında doğru / yanlış nitelemelerinde bulunmak hata olur.

İnsanlara bırakılmış hususlarda belirtilen görüşlerin bir kısmı doğru, bir kısmı yanlış olabilir. Hatta doğru ve yanlış olduğunu tespit etmek için OBJEKTİF bir değerlendirme noktası bulmak bile mümkün olmaz.

Bu nedenle, Egitimhane üyeleri / öğretmenler açıklanan görüşleri doğru / yanlış şeklinde sınıflandırmak yerine farklı görüşlerden azami ölçüde yararlanmayı tercih etmelidirler.

Farklı görüşler, FARKLI mantıklar kullanılarak elde edilebilir. Aristo mantığı FARKLILIKLARA geçit vermez.

Çevrimdışı turgutkuzan

  • Uzman Üye
  • *****
  • 4.439
  • 3.070
  • Öğrenci Velisi
  • 4.439
  • 3.070
  • Öğrenci Velisi
# 25 Ara 2017 10:59:23
23.   Egitimhane kültüründe, her türlü akıl / fikir ilah olarak değil, değer olarak var olmalıdır.

Allah (c.c.) rahmeti, selamı ve bereketi üzerimize olsun.

Münazara, bir konuda karşıt görüşleri savunan takımların fikirlerini çarpıştırdıkları bir tartışma platformudur.

Muhteşem Münazaracılar (The Great Debater) isimli filmde tekrarlanan şu diyalog vardır:

- Hakem kim?
- Hakem, Tanrı.
- O neden Tanrı?
- Çünkü kimin kazanıp, kimin kaybedeceğine o karar verir, rakibim değil.
- Rakibin kim?
- Öyle biri yok!
- Neden öyle biri yok?
- Çünkü o sadece, anlattığım gerçeklere muhalif olan bir ses.

Bir tartışmanın galibi, düşüncelerini en iyi savunandır.

Bir fikrin hatalı unsurları olmadığını varsaymak, fikri ilahlaştırmaktır. Her fikrin eksikleri vardır. Bu nedenle tartışmalar, fikirler doğru / yanlış KALIPLARINA sokulmadan, fikirlerden azami FAYDA elde etmek amaçlı olmalıdır.

Çevrimdışı turgutkuzan

  • Uzman Üye
  • *****
  • 4.439
  • 3.070
  • Öğrenci Velisi
  • 4.439
  • 3.070
  • Öğrenci Velisi
# 25 Ara 2017 11:01:42
24.   Egitimhane kültüründe, bağnazlıkla (fanatiklik, taassup, fanatizm) mücadele esas olmalıdır.

Allah (c.c.) rahmeti, selamı ve bereketi üzerimize olsun.

Bağnaz: Bir düşünceye, bir inanışa aşırı ölçüde bağlanıp ondan başka bir düşünce ve inanışı kabul etmeyen, mutaassıp, fanatik
Örnek:
Bildiğim kadarıyla ülkemiz karma (erkek ve bayan öğrencilerin bir arada öğrenim gördüğü) öğretimin ZORUNLU olduğu tek ülkedir. Bağnaz insanlar “tek cinsiyet” öğretim düşüncesinin tartışmaya açılmasına bile tahammül edememektedirler.

[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.] linkinde tek cinsiyetli öğretim kurumlarını hakkında detaylı bilgiler mevcuttur. Dünyanın hemen her ülkesinde mevcut olan bir uygulamanın ülkemizde mevcut olmaması büyük bir EKSİKLİKTİR.

Benzer şekilde, öğretimde FARKLI alfabelerin kullanılmasının kişisel gelişime katkısı kanıtlanmış olmasına rağmen, ülkemizde Latin alfabesi dışında başka alfabelerin kullanılması tartışılamayan konulardan biridir. Türkçe 13 değişik alfabe ile yazılmıştır / yazılabilmektedir. Türkçe’nin sadece Latin harfleriyle yazılması bir EKSİKLİKTİR.

Bu tür bağnazlıklarla mücadelede Egitimhane üyeleri / öğretmenler öncülük etmelidir.

Çevrimdışı turgutkuzan

  • Uzman Üye
  • *****
  • 4.439
  • 3.070
  • Öğrenci Velisi
  • 4.439
  • 3.070
  • Öğrenci Velisi
# 25 Ara 2017 11:03:50
25.   Egitimhane kültüründe,  fırsat eşitliği ile kalite eşitliği kavramlarının FARKLI olduğu vurgulanmalıdır.

Allah (c.c.) rahmeti, selamı ve bereketi üzerimize olsun.

Ülkemizde tüm öğrencilerin aynı kalitede eğitim almadığı vurgusu yapılır. Tüm öğrencilerin aynı kalitede eğitim alıp almaması gerektiği tartışılmaz.

Hucurât Suresi - 13 . Ayette

Ey insanlar! Şüphesiz sizi bir erkek ile bir dişiden yarattık, tanışasınız diye sizi kavim ve kabilelere ayırdık, Allah katında en değerli olanınız O’na itaatsizlikten en fazla sakınanınızdır. Allah her şeyi hakkıyla bilmektedir, her şeyden haberdardır.

buyrulmaktadır.
Ülkemizde insanları aldıkları eğitimle değerlendirmek yaygın bir uygulamadır.
Bir doktorun, hâkimin, avukatın, subayın vs. çiftçiden,  temizlik işçisinden, büro elemanından daha ÜSTÜN olduğu inancı yaygındır.

Bu inanç insanları üniversite mezunu olmaya ZORLAMAKTADIR. Ülkemizde üniversite okumaktaki temel amaç, ÜSTÜN olma / görülme ihtiyacıdır.

Eğitim / öğretimin bir üstünlük ALGILAMASI olmaktan çıkarılması için öncelikle Egitimhane üyelerinin / öğretmenlerin bunu kabul etmesi ve VURGULAMASI gerekir.

Üstünlüğün sadece takva olduğu / olabileceği GERÇEĞİNİN farkına varılması gerekir.

Çevrimdışı turgutkuzan

  • Uzman Üye
  • *****
  • 4.439
  • 3.070
  • Öğrenci Velisi
  • 4.439
  • 3.070
  • Öğrenci Velisi
# 25 Ara 2017 11:15:20
[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]
Meslekdaşımın zaman harcayarak hazırladığı bir dökümanın ki paylaşmayabilir de, yüzlerce defa indirilmesıne karşın 3-5 teşekkür alması (duygudan yoksun(sizin ifadenizle) sizce bu sitede neyin göstergesidir.
İşine yarayacağını düşünerek indiriyor, belki kullanıyor belki kullanmıyor ama paylaşan meslekdaşına saygı,ufakta olsa bir değer göstermek bu kadar zor mu?
Zaman önemli bir konu her  iletiye mesaj yazmaya fırsat olmayabilir.
Bu nedenle bu görüşünüze katılamıyorum.
Emek verilen bir belgeyi indirip,kullanıp hiç bir şey yokmuş gibi davranmak kimseye hele ki bir öğretmene yakışacak bir davranış değildir diye düşünüyorum.
Karşındakini değersizleştirmek olarakta ifade edilebilir bencilcedir. Saygılar...
Allah (c.c.) rahmeti, selamı ve bereketi üzerimize olsun.

Zaman ve emek harcanarak oluşturulan bir dokümana butona tıklayarak teşekkür etmenin anlamı :

- "Harcadığın zamanın ve emeğinin KARŞILIĞI  bir butona tıklamak kadardır" dendiğinin bir göstergesidir.

Bir şeyin DEĞERİ zaman ve emek ile DOĞRU ORANTILIDIR.
Butona tıklamak için harcanan emek ve zamanın DEĞERİ ne kadardır?

Emek verilen bir belgeyi indirip, kullanıyorsanız, sizin için DEĞERLİ olan zamanınızdan bir kaç dakika da olsa teşekküre ayırabilmelisiniz ki, teşekkürünüzün bir DEĞERİ olsun.

Unutmayın ki, değeriniz, değer verdiklerinizin sayısı ile doğru orantılıdır.

Butona tıklayarak, insanların emek ve zamanlarının DEĞERİNİ DÜŞÜRMEMENİZ dileklerimle...

Çevrimdışı stargate

  • Uzman Üye
  • *****
  • 1.136
  • 3.997
  • 3. Sınıf Öğretmeni
  • 1.136
  • 3.997
  • 3. Sınıf Öğretmeni
# 25 Ara 2017 11:19:31
sizin mesajlarınıza teşekkür butonuna basmayarak verdiğiniz emeğin değerini düşürmemeye dikkat ediyoruz.

Çevrimdışı turgutkuzan

  • Uzman Üye
  • *****
  • 4.439
  • 3.070
  • Öğrenci Velisi
  • 4.439
  • 3.070
  • Öğrenci Velisi
# 25 Ara 2017 11:56:42
[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]
Almanya bugün aslında pamuk gibi kalbi olan ressam sanatçı olan Adolf Hitlere çok şey borçludur.
Allah (c.c.) rahmeti, selamı ve bereketi üzerimize olsun.

Bu ifadelerin "Neo NAZİ" manifestosundan alınma olduğunu tahmin ediyorum.

[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]
Adolf Hitleri öyle yapan kendisi değil diğer ülkelerdir.
Adam tank gibi ezdi geçti.
Farklı tarih kitapları okuyoruz sanıyorum.
Benim okuduğum kitapta Adolf Hitler, Sovyet tankları altında EZİLMEMEK İÇİN, intihar etti diye yazıyordu.
Yanlış mı hatırlıyorum?

[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]
Bugün Almanya ekonomisi güçlü bir ülke oldu.
Mercedes,  BMW, Audi, AMD işlemci fabrikası bir sürü ülkeyi komple satın alır.
Bu cümlelerin ABD başkanı Donald Trump'ın demeçlerinden UYARLAMA olduğunu tahmin ediyorum.
Donald Trump'ın satın alma gücü 7 ülke ile sınırlı oldu. (ABD ve İsrail hariç)

Başınız sağolsun! Görüyorum ki, Almanya'nın da dahil olduğu AB'nin Eylül 2008'de vefat ettiğinden haberiniz yok.
AB yaklaşan enerji krizine karşı ürettiği TEK çözümü Eylül 2008'de CERN'de uygulamaya soktu.
CERN deneyinde amaç Avrupa devletlerinin enerji sorununa köklü çözüm üretmekti.
Aradan geçen sürede, umut edilen sonuca ulaşılamadı ve CERN'den umut kesildi.

Avrupa'nın enerji konusundaki TEK alternatifi, TANAP ve Türk gazı olarak isimlendirilen projelerdir.
(Avrupa'daki nükleer tesislerin ekonomik ömürleri dolmaktadır ve yenilerini yapacakları YER sıkıntısı yaşamaktadırlar.)
AB'nin, enerji alanında Asya'ya BAĞIMLI duruma gelmesi kaçınılmazdır.
Enerji sıkıntısı nedeniyle, Alman otomobil firmaları elektrikli otomobil piyasasına uzak durmaktadır.

Lufhansa Hava yollarının, THY'larına satışı için görüşmelere başlandığı SÖYLENTİSİ dolaşmaktadır.
İstanbul 3. hava limanı faaliyete başladığı zaman, Almanya'nın finans merkezi olma özelliğini kaybedeceği bilinmektedir.

Alman bilim adamlarının marifetlerini öğrenmek için "Eroin - Christiane F.'in Korkunç Anıları " isimi kitabı okumanızı tavsiye ederim.
Kitap, filme de alınmış.
( [linkler sadece üyelerimize görünmektedir.] filmi)

Midesi sağlam olmayanlara kitabı da, filmi de tavsiye etmiyorum.

Kitap, 1962  doğumlu Christiane Vera Felscherinow'ın hayatını anlatmaktadır.
Bu kitabı oluşturan anılarını anlattığında Christiane 16 yaşındaydı...
12 yaşında esrara, 13 yaşında eroine başlamıştı. Müptela oldu.
Sabah okula gitti, öğleden sonra kendisi gibi eroinman olan arkadaşlarıyla birlikte fahişelik yaparak eroin parası kazandı.

Uyuşturucu maddelerin çeşitlenmesi, Alman bilim insanlarının savaş esirlerini sorgulamak amacıyla yaptıkları deneylerle mümkün olmuştur.

Almanya'nın başkenti Berlin'de Görlitzer Park adında halka açık yeşil bir alan vardır.
Bu park hakkında bir internet sitesinde şu bilgiler vardır.

- Başından sonuna kadar bir tur atınca en az beş torbacı kesiyor yolunuzu,
hap var cigara var ex var roj var hepsi var yani diyerek.
fiyat performans oranı bir hayli iyi.
Hava da güzelse, parkta koşturan beş yaşındaki Alman bebelerinin çığlıkları, buram buram ot kokusuyla harmanlanıyor.
Berlin'in en şenlikli yerlerinden.


İnsan yetiştirmektense "teknoloji" üretmeye ÖNCELİK veren tüm ülkelerin durumunun özeti...

Son bir not : 24.9.2017 tarihinde Almanya Genel seçimi yapıldı.  2017 sonu Almanya'da hükümet kurulamadı.
Bir sürü ülkeyi komple satın alma kuderitindeki Mercedes,  BMW, Audi, AMD işlemci fabrikalarının GÜCÜ Almanya'da hükümet kurulmasına yetmemektedir.

Çevrimdışı turgutkuzan

  • Uzman Üye
  • *****
  • 4.439
  • 3.070
  • Öğrenci Velisi
  • 4.439
  • 3.070
  • Öğrenci Velisi
# 26 Ara 2017 10:21:22
26.   Egitimhane kültüründe,  "korku" bir değer olarak var olmalıdır.

Allah (c.c.) rahmeti, selamı ve bereketi üzerimize olsun.

TEVBE Suresi 40. Ayetinde şöyle buyrulmaktadır:

Siz O'na (peygambere) yardım etmezseniz, Allah O'na yardım etmiştir. Hani kâfirler ikiden biri olarak O'nu (Mekke'den) çıkarmışlardı; ikisi mağarada olduklarında arkadaşına şöyle diyordu: "Hüzne kapılma, elbette Allah bizimle beraberdir." Böylece Allah O'na 'huzur ve güvenlik duygusunu' indirmişti, O'nu sizin görmediğiniz ordularla desteklemiş, inkâr edenlerin de kelimesini (inkâr çağrılarını) alçaltmıştı. Oysa Allah'ın kelimesi, yüce olandır. Allah üstün ve güçlüdür, hüküm ve hikmet sahibidir.

Allah (c.c)’ın huzur ve güvenlik duygusu indirmediği ruhlar, çok değişik şeylerden korkarlar:
Örnek:
•   İftiraya uğramaktan korkarlar.
•   Geçim sıkıntısına uğramaktan korkarlar.
•   Amirlerinin cezalandırmasından korkarlar.
•   Başka insanların eza vermesinden korkarlar.
•   Sağlıklarının bozulmasından korkarlar.
Vs.
Allah (c.c.)’ın kendisiyle beraber olduğuna İNANANLAR ise, bu tür korkuları hissetmezler.
Rablerinin (bu tür durumlarda), kendisini görünmez ordularıyla koruyacağından emindirler.
Korku, sevdiğinin ilgisini kaybetmek şeklinde olduğunda bir DEĞER ifade eder.
Diğer tür korkular sanaldır / algıdır.
Sevdiğinin ilgisini kaybetmek korkusu, bir değer olarak var olmalıdır.

Çevrimdışı turgutkuzan

  • Uzman Üye
  • *****
  • 4.439
  • 3.070
  • Öğrenci Velisi
  • 4.439
  • 3.070
  • Öğrenci Velisi
# 26 Ara 2017 10:27:05
27.   Egitimhane kültüründe,  "milliyetçilik" bir değer olarak var olmalıdır.

Allah (c.c.) rahmeti, selamı ve bereketi üzerimize olsun.

[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]
linkindeki “Önce MİLLİ eğitim, sonra küresel öğretim” başlığıyla açtığım konuda yazdığım mesajlarda millet, kavim, eğitim, öğretim kavramları arasındaki farklara dikkat çekmiştim.

Etkisi günden güne azalsa da “yabancı hayranlığı” ülkemizde varlığını devam ettirmektedir.

Eğitim / öğretim alanında milli değerleri hakkında bilgisi olmayan kişiler, başarılı olarak ALGILADIKLARI sistemleri, ülke ismine nispet ederek, hayranlıklarını belirtmektedirler. 

Başka ülkelerin başarıları olarak algılanan sistemlerden ALINTILAR örnek olarak verilmek isteniyorsa, ülke ismine nispet edilmeden, SİSTEMİN ÖZELLİĞİ alıntılanarak ifade edilebilir.

Sistemin özelliğine değil, ülkenin ismine VURGU yapılması, milliyetçilik duygularını zedeler.

 Çeşitli vesile ile vurguladığım gibi, bir ülkede uygulanan bir sistemin, bir başka ülkeye uygulanması mümkün olmayabilir, mümkün olsa bile aynı VERİMİN alınması hemen hemen imkânsızdır.
Örneğin, Sık sık gündeme getirilen Finlandiya öğretim sistemi, başka ülkeler tarafından uygulanmamaktadır / uygulanamamaktadır. Finlandiya öğretim sistemi, öğrenci sayısı az olan ülkelere uygun bir öğretim modelidir.
“Milliyetçilik” kavramının bir değer ifade edebilmesi için, (bazı sıkıntılara katlanmak gerekse bile) kendi değerlerimizi öne çıkarmamız gerekir. 
Örneğin: 2018 yılında muhtemelen milli bir internet arama motoru kullanıma sunulacaktır.

ALIŞTIĞIMIZ arama motorundan vaz geçmek sıkıntılı olabilir. Bununla birlikte “milliyetçilik” kavramına önem veriyorsak ALIŞINCAYA KADAR bu sıkıntıya katlanmamız gerekir.

Benzer şekilde, 2018 yılında milli e-posta sisteminin de kullanıma sokulacağı söyleniyor. Muhtemelen kamuda bu sistemin kullanılması zorunlu olacaktır. Bununla birlikte sistemi, “Milliyetçilik” kavramının yerleşmesi için gönüllü olarak kullanmamız gerekir.

İşletim sistemimiz PARDUS içinde benzer durum söz konusudur. Yıllardır Windows işletim sistemini kullandığım için içim rahat değil. Muhtelif sebeplerle kullandığım işletim sistemini bugüne kadar değiştirmedim. Bununla birlikte yeni arama motorunun kullanıma sokulmasıyla birlikte PARDUS işletim sistemine geçmek düşüncesindeyim.

Her gün biraz daha “Milliyetçi” olabilmemizi umut ediyorum.

Çevrimdışı turgutkuzan

  • Uzman Üye
  • *****
  • 4.439
  • 3.070
  • Öğrenci Velisi
  • 4.439
  • 3.070
  • Öğrenci Velisi
# 26 Ara 2017 10:31:18
28.   Egitimhane kültüründe,  "güneş doğmadan kalkmak" bir değer olarak var olmalıdır.

Allah (c.c.) rahmeti, selamı ve bereketi üzerimize olsun.

Yazar, Radyo ve Televizyon Programcısı, Yayın Yönetmeni, Editör, Anne Hatice Kübra Tongar’ın Facebook paylaşımlarından bir alıntı yapmak istiyorum:

Geçen gün bana ‘Hocam, nasıl erken kalkıyorsunuz? Ben bir türlü kalkamıyorum.
Ne olur sırrınızı söyleyin’ diyen anneye dedim ki; kalkarsanız ne yaparsınız?
Bilemiyorum, dedi. İşte dedim mesele bu.
Mesele uykuya yenik düşüp kalkamamanız değil, mesele sizi yataktan kaldıracak heyecanınızı bulamamış olmanız…
Hakikaten öyle. Eğer yüreğinizi çarptıracak bir hayaliniz, hedefiniz yoksa kalkamazsınız yataktan.
Neden kalkasınız ki? Kalkınca ne yapacaksınız? Evi mi toplayacaksınız?
Bulaşıkları mı yıkayacaksınız? Sonra? Sonra ne olacak?
Oysa insanın bir heyecanı olduğunda, nasıl da zıplar yataktan.
Hatta uyuyamaz bile, sabahı zor eder.
Uzun süredir görmediği bir dostu gelecek olsa ya da uzun süredir yüreğini çarptıran bir projesi olsa mesela, kitap yazsa, üretse, okusa, öğrense, herkes uyurken dışarı çıkıp yürüyüş yapmanın lezzetini tatsa, ne bileyim, bir şekilde kendine yatırım yapsa nasıl da kalkar yatağından…

O zaman iki söz bırakayım yüreklerinize; ilki Fatma Barbarosoğlu’ndan: “Her kadının ev işlerini aşacak hedefleri olmalı.
İkinci söz Halil Cibran’dan; “Alın yazısını değiştirecek tek şey alın teridir.” Hakikaten öyledir

Sabah güneş doğmadan kalkıp, Egitimhane forumuna bir mesaj yazmıyorsanız “sizi yataktan kaldıracak bir heyecandan” yoksunsunuz demektir.

Egitimhane üyelerinin / öğretmenlerin HEYECANSIZ olmaları, öğrencilerin, velilerin, idarecilerin heyecansız olması anlamına gelir.
Heyecansız bir ülkede yaşamayı kim ister ki…

 


Egitimhane.Com ©2006-2023 KVKK