İlksan Dayatmasına Danıştay Kararı İle Devam

Çevrimdışı -RAM-

  • Tecrübeli Üye
  • ****
  • 286
  • 889
  • Okul Müdürü
  • 286
  • 889
  • Okul Müdürü
# 21 Mar 2016 16:46:27
[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]
madem zarar ediyor kapatın gitsin.
Bence ilk önce isteğe bağlı üyelik yapılmalı ki geri ödeme konusunda  şüphesi olanlar rahatlamış olur ve hemen çıkar.Geride kalanlar sandıkları ile güzelce geçinip durur.
Hem İlksanı geri ödemeler konusunda rahatlatır hem yer bulabilirler ise otellerinde ucuz konaklar hem emeklilik konusunda müthiş bir yatırım yapmış olur.

Çevrimdışı -RAM-

  • Tecrübeli Üye
  • ****
  • 286
  • 889
  • Okul Müdürü
  • 286
  • 889
  • Okul Müdürü
# 21 Mar 2016 16:52:57
İlksan üyeliği genişletilsin tüm öğretmenler üye olsun.
Adı
Mebsan
Hoşsan
Eğisan
Sanane falan olabilir

Çevrimdışı -RAM-

  • Tecrübeli Üye
  • ****
  • 286
  • 889
  • Okul Müdürü
  • 286
  • 889
  • Okul Müdürü
# 21 Mar 2016 16:55:45
İlksan 10 sene ödeme yapan üyeye isteğe bağlı üyelik hakkı versin.

Çevrimdışı mehmet78

  • Tecrübeli Üye
  • ****
  • 151
  • 262
  • 151
  • 262
# 21 Mar 2016 19:55:24
[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]
İlksan 10 sene ödeme yapan üyeye isteğe bağlı üyelik hakkı versin.
sayın hocam bu 10 sene muhabbeti sizin on yılı aşmış olmanızla ilgili olabilir mi.konu ile ilgili daha ciddi yorum ve görüşlerinizi paylaşmanızı bekliyoruz.saygılarımla.

Çevrimdışı php_korsan

  • Bilge Üye
  • *****
  • 13.107
  • 14.680
  • 13.107
  • 14.680
# 21 Mar 2016 20:22:24
Bugün ales başvurusu yaptım özel üniversiteye başvuracağım acayip ihtiyacım vardı be ilksan ver şu paracıkları

Çevrimdışı ZALIMM

  • Uzman Üye
  • *****
  • 903
  • 683
  • 903
  • 683
# 22 Mar 2016 08:27:24
[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]
Dört üyesinden üçünün birikimlerini ödeyemeyen, kurumun gerçek mali tablolarını kamuoyundan ve üyelerden gizleyen, 2,6 milyar TL açığı olan, gelirlerinin %99'u faize dayanan, Bireysel Emeklilik Sisteminden %300 daha az kazandıran, Genel Müdürünün kızını sınavsız, ilansız olarak kurumda işe alabildiği, kurumu denetlemekle görevli Bakanlık bürokratının aynı zamanda yönetim kurulu üyesi olduğu, çalışanların bir kısmının akraba olduğu İlksan'ın, zorunlu rotası kayyumdur.

Bilinçli olarak kitleleri yanlış yönlendirmek, bilgi kirliliği yaratmak, bilgiyi çarpıtmak, anlamsızlaştırmak, içini boşaltmak gibi eylemlerin tümüne dezenformasyon denilmektedir. Dezenformasyon psikolojik savaşın en önemli aracıdır, bu sayede konu ya da olgunun amacından saptırılması mümkün olabilmektedir.

9 Nisan ve 11 Haziran 2016 tarihlerinde İlksan'ın (İlkokul Öğretmenleri Sağlık ve Sosyal Yardım Sandığı) Türkiye genelinde ilçe ve il temsilcileri seçimi yapılacaktır.[1] Sandık için bu seçimler önemli, çünkü Sandığı sevk ve idare eden Yönetim ve Denetleme Kurulu üyelerinin %40'nı (4 üye) bu temsilciler belirliyor, geriye kalan 6 üyeyi Milli Eğitim Bakanı re'sen atıyor. Böyle bir seçim atmosferinde kaleme alındığını düşündüğümüz ve özgüven patlaması yaşatan bir yazının başlığı şöyledir: "İLKSAN IMF'ye borç versin."[2] Bu yazının iddia ettiği gibi İlksan hakikaten Uluslararası Para Fonu'na borç verebilecek durumda mıdır? Yoksa birileri Sandık üyelerine şaka mı yapıyor? Kafa karışıklığını önlemek ve dezenformasyon girişimlerini ifşa etmek amacıyla Sandığın mevcut durumunu özetlemekte yarar görüyoruz.

İlksan değil IMF'ye, üyelikten ayrılmak isteyen üyelerine bile ödeme yapamayacak durumdadır. Sırf bunun için mahkeme zoruyla üyelerin gönüllü üyeliğine yasak getirilmiştir.[3]

1. GİZLENEN GERÇEK: Toplam nakit varlıklarını gururla 954 milyon TL olarak ilan eden Sandık[4]; üyelerinin %76'sının emeklilik birikimlerini ödeyememekte ve 2 milyar 600 milyon TL'yi aşan mevcut açığını gizlemektedir. Sandığın gelirlerinin %99'u üye aidatları ve faizden oluşmaktadır.[5] Varlıklarının verimsiz değerlendirilmesi yüzünden gelir - gider farkı ve bütçe açığı mevcuttur ve mali tablo oyunlarıyla bunun üstü örtülerek Sandığın ömrü uzatılmaya çalışılmaktadır. Şubat 2012 tarihli İlksan "Aktüerya Raporu"nda mevcut gelirlerin giderleri karşılamaya yetmediği ifade edilmiştir. Bu haliyle İlksan, iflasını bekleyen bir şirketten farksızdır.

2. ÇIKAR ÇATIŞMASI VE DENETİM: İlksan'ın tek denetim birimi olan Denetleme Kurulu'nun üç üyesi de denetim elemanı değildir ve denetleme yeterliliğine sahip değildirler. Yönetim bilimi, denetim zafiyeti yaşayan kurumların umulmadık noktalardan darbe aldığını, bu durumun kurumsal zayıflık ve tehdit oluşturduğunu neredeyse yüz yıldır dile getirmektedir. İç kontrol/denetim mekanizması sorunlu olan Sandık, tüm ısrarlara rağmen "Bağımsız Denetim"den de geçmeyi kabul etmemektedir. "Biz, zaten Milli Eğitim Bakanlığı Rehberlik ve Denetim Başkanlığı'nın Maarif Müfettişleri tarafından rutin denetleniyoruz"[6] savunması da 2015 yılından itibaren tartışmalı hale gelmiştir.[7] Çünkü Sandığı denetlemekle sorumlu birim olan Milli Eğitim Bakanlığı Rehberlik ve Denetim Başkanlığı'nın başındaki isim Atıf Ala, aynı zamanda İlksan'ın Yönetim Kurulu üyesidir.[8] 73 yıllık İlksan tarihinde bu vaka bir ilktir. Cumhuriyet tarihinde MEB'in hiçbir Teftiş Kurulu Başkanı, denetlemekle yükümlü oldukları herhangi bir kamu kurumunun yönetim ve denetleme kurullarında görev almamışlardır.

3. BAŞARISIZ SİGORTACILIK: Bugün için İlksan, 30 yıllık bir üyesinden ayda yaklaşık 50 TL aidat almaktadır ve 30 yıllık kesintinin karşılığı olarak bu üyesine ödeyeceği emekli ikramiyesi toplamı 23.343 TL'dir.[9] Halbuki Bireysel Emeklilik Sistemine (BES) giren bir kişi 30 yılda ayda 50 TL ödemesi halinde alacağı tutar 74.777 TL'dir.[10] Bu durumda İlksan üyelerinin zararı %300'den fazladır. Buna yıllardır göz yumanlar ya ne yaptıklarının farkında değiller ya da sayı saymayı bilmiyorlar. Sessiz öğretmen camiasının, maaşlarından her ay %2'lik zorunlu kesinti yapılması haksız yere gasp değil de nedir? Buna dur diyebilecek insanlar, ancak merhamet, vicdan ve insaf sahipleridir.

4. KURUMSALLAŞAMAYAN AİLE ŞİRKETİ: Kurum içi ve dışı akrabalık bağlarının çokluğu yüzünden İlksan, sıradan bir aile şirketine dönüşmüştür. Kurumda çalışanların dikkate değer bir kısmı bir başka çalışanla evli, kan bağı veya evlilik yoluyla akraba (dayıoğlu, halaoğlu, görümce, kayınbirader gibi), boşanmış ya da hemşeri veya hısımdır. Bu geleneğin devamı niteliğinde, İlksan Genel Müdürü Mustafa Çağlayan, kızını Sandığa bağlı bir şirkette (DE-HA A.Ş.) sınavsız, ilansız, KPSS'siz işe almıştır. Bunun ortaya çıkmasının ardından geri adım atmak veya herhangi bir pişmanlık ve özür dileme gereği bile duyulmamıştır.[11] Bu tablodan, kurumsal şirket profesyonelliği ya da verim beklenmemelidir.

5. YERİNDE SAYMAK: Başarı diye gösterilen rakamların, tabloların neredeyse tümü; abartma, göz boyama, gerçeği saptırma ve manipülasyondan ibarettir. 2005 yılında Sandığın gelirlerinin toplamı 86,5 milyon TL iken, on yıl sonra, 2015 yılında Sandık gelirlerinin toplamı, enflasyona ve mali tablolardaki tüm şişirmelere rağmen, ancak ve ancak 100 milyon TL'ye ulaşabilmiştir. Kamuoyunun dünle bugünü mukayese etmesine fırsat vermemek için 2012 yılından önceki "Faaliyet Raporları" kurum web sayfasına bilinçli bir biçimde konulmamıştır. Ancak son üç yıllık raporlar görülebilmektedir.[12] Örneğin OYAK, son 15 yılın faaliyet raporlarını (2000-2014), göğsünü gere gere web sayfasında herkesle paylaşmaktadır.[13] Türkiye Cumhuriyeti Devleti, son on yılda yaklaşık üç kat büyümüşken,[14] sadece %13,5'lik büyümeyi, mucize, altın çağ, kahramanlık gibi süslü, altı boş destansı, hamasi nutuklarla pazarlayan bir yönetim anlayışı ile karşı karşıya olmak ayrı bir talihsizliktir.

6. KAYYUMA GİDEN YOL: 1993 yılında yaşanan "İlksan Skandalı"nın ardından Sandık, kayyuma devredildi ve dönemin Cumhuriyet Savcısı, o günkü yönetim ve denetleme kurulu üyelerinin de aralarında bulunduğu 20 sanık hakkında, bir yıldan 10 yıla kadar hapis cezası talep etti. Yargılama sonucunda sorumlular çeşitli cezalar aldılar, en ağır cezayı ise 9 yıl 9 ay hapis cezasıyla dönemin İlksan Yönetim Kurulu Başkanı Bilal Büyükkaya aldı. 1993'te yolsuzluk sebebiyle kayyumla tanışan Sandık, önümüzdeki yıllarda tasfiye sebebiyle kayyumla tekrar yolları kesişecek, bu da sürpriz olmayacaktır.

Bir kamu kurumu olan İlksan, saygınlık, güven, şeffaflık, hesap verebilirlik, dürüstlük ve doğruluk ilkelerini ihlal etmeye devam ediyor. İlksan, gerçeklerle yüzleşerek bir çıkış bulmak yerine yanıltıcı bilgilerle ve ajitasyonla bir imaj yaratma peşindedir. Bu imaj, sürdürülebilir değildir. Mesela "Bugün bütün üyeleriniz ayrılsa tamamının tazminatını ödeyecek gücünüz var mı?" sorusuna, İlksan Yönetim Kurulu Başkanı Tuncer Yılmaz, 18 Ekim 2012 günüverdiği cevap: "Çok net olarak belirtiyorum ki, üyelerimizin tamamının üyelikten ayrılması halinde, nakit değerlerimiz ve gayrimenkullerimizin satışından elde edilecek gelir ile karşılanması mümkündür." şeklindedir. Halbuki üyelerin en az %76'sının emeklilik birikimini ödemelerinin imkansız olduğunu, bunun için yeterli portföye, mali varlığa sahip olmadıklarını kendisi herkesten iyi bilmektedir. Böyle olduğu için de gönüllü, isteğe bağlı üyeliğin önünü kapatmak için, kendileri gecikmeden dava açmış ve davayı kazanmışlardır.[15] Sayın Yönetim Kurulu Başkanına sormak lazım; üç yılda ne değişti?

Sandığın önünde artık fazla alternatif kalmamış ve yolun sonuna gelinmiştir. Gidilebilecek iki yol vardır:

SANDIĞIN DOĞAL YOLLARLA İFLASINI BEKLEMEK

İLKSAN'ın mevcut mali tablosunun zayıflığı ve Milli Eğitim Bakanlığı'nın öğretmen açığını neredeyse kapatmış olması ve yeni öğretmen atamasının minimum düzeye çekileceği gerçeği karşısında, İLKSAN'ın önümüzdeki 5-10 yıllık zaman zarfında, emekliye ayrılan üyelerinin alacaklarını ödeyemeyeceği aşikardır. 2015 yılı rakamlarına göre, tüm üyelerin (yaklaşık 260 bin), üyelikten ayrılması durumunda alacaklarının %76'sı ödenemiyor. Sandığın 2015 yılı verilerine göre mevcut açığı 2 milyar 600 milyon TL'dir. Milli Eğitim Bakanlığı ve İlksan hiçbir şey yapmasa bile, mukadderat işleyecek ve Sandık kendiliğinden kapanacaktır.

SANDIĞI KANUN YOLUYLA KAPATMAK

İlksan'nın yasal dayanağını oluşturan, 4357 sayılı "Hususi İdarelerden Maaş Alan İlkokul Öğretmenlerinin Kadrolarına, Terfi, Taltif ve Cezalandırılmalarına ve Bu Öğretmenler İçin Teşkil Edilecek Sağlık ve İçtimai Yardım Sandığı ile Yapı Sandığına ve Öğretmenlerin Alacaklarına Dair Kanun"un (R.G. 19 Ocak 1943 - 5308) 11'inci maddesinin yürürlükten kaldırılmasıyla, Sandığın kanun yoluyla kapatılması ve tüm üyelere haklarının Devlet tarafından ödenmesi ikinci alternatiftir. Siyasi iradenin, buna yanaşması zor görünmektedir. Şubat 2006'da üç büyük eğitim sendikası başkanının "İlksan'ın kapatılması"[16] üzerinde uzlaşma sağlamasına rağmen hükümet, bütçe imkanlarını gerekçe göstererek bunun gereğini yapmamıştır. Türkiye 2005'te %8,4; 2006'da %6,9 büyüyen bir ülkeydi. Bugünkü büyüme hızımız yüzde 3'e kadar gerilemiş durumdadır. Bugünkü kamu ekonomisinin görünümü, Devlet bütçesinden 2,6 milyar TL'nin İlksan'ın zararını kapatmak için kullanılmasını neredeyse imkansız kılmaktadır.

Çevrimdışı oralıhoca

  • Çalışkan Üye
  • ***
  • 59
  • 104
  • 59
  • 104
# 22 Mar 2016 08:54:30
(MEKTUBA CEVAP) adam üye bile deil kalkmış üyelerin adına bu içi dışı çürümüş sandığı övüp duruyor. hele bir de aldığım elbisenin ayakkabının harcadığım paranın hesabını soruyor yok ona harcıyonuz bunu alıyonuz da ilksana gelince niye aidat çok diyonuz gibi söylemler beni iyice sinir etti. neymiş bide homurdanırlarmış, asıl kendileri homurdanıyo. pardon da sen kimsin?? nesin?? kazandığımın aldığımın harcadığımın hesabını sanamı verecem?? kazancıma ortak mısın?? ya ne güzel alıştılar her ay 300 bine yakın üyeden üye başına 50 tl yi al hopur hopur yee adamın parasını faize de bulaştır. toplu sözleşmeden hemen sonra ilksan çıktı bütün üyeler ayrılırsa paralarını veremeyiz dedi sen kalkmış başarıdan bahsediyorsun. sonra insanları zorla mağdur edenler çıkıp ağzında salya sümük sağa sola çamur atıyorlar ilksanı övüyorlar utanmadan. neymiş ilksana açılan dava üyelerini zan altında bırakırmış hadi oradan parayı siz topluyorsunuz üye ise gaspediliyo. neymiş efendim son milli kaleymiş bu kale dışındakilerin parasıyla yapıldı ama ne hikmetse hep kalenin içindekiler faydalanıyor nimetlerinden.

Çevrimdışı ugurlucky

  • Üyeliği İptal Edildi
  • 12.957
  • 33.478
  • Müdür Yardımcısı
  • 12.957
  • 33.478
  • Müdür Yardımcısı
# 22 Mar 2016 09:06:47
[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]
Dört üyesinden üçünün birikimlerini ödeyemeyen, kurumun gerçek mali tablolarını kamuoyundan ve üyelerden gizleyen, 2,6 milyar TL açığı olan, gelirlerinin %99'u faize dayanan, Bireysel Emeklilik Sisteminden %300 daha az kazandıran, Genel Müdürünün kızını sınavsız, ilansız olarak kurumda işe alabildiği, kurumu denetlemekle görevli Bakanlık bürokratının aynı zamanda yönetim kurulu üyesi olduğu, çalışanların bir kısmının akraba olduğu İlksan'ın, zorunlu rotası kayyumdur.

Bilinçli olarak kitleleri yanlış yönlendirmek, bilgi kirliliği yaratmak, bilgiyi çarpıtmak, anlamsızlaştırmak, içini boşaltmak gibi eylemlerin tümüne dezenformasyon denilmektedir. Dezenformasyon psikolojik savaşın en önemli aracıdır, bu sayede konu ya da olgunun amacından saptırılması mümkün olabilmektedir.

9 Nisan ve 11 Haziran 2016 tarihlerinde İlksan'ın (İlkokul Öğretmenleri Sağlık ve Sosyal Yardım Sandığı) Türkiye genelinde ilçe ve il temsilcileri seçimi yapılacaktır.[1] Sandık için bu seçimler önemli, çünkü Sandığı sevk ve idare eden Yönetim ve Denetleme Kurulu üyelerinin %40'nı (4 üye) bu temsilciler belirliyor, geriye kalan 6 üyeyi Milli Eğitim Bakanı re'sen atıyor. Böyle bir seçim atmosferinde kaleme alındığını düşündüğümüz ve özgüven patlaması yaşatan bir yazının başlığı şöyledir: "İLKSAN IMF'ye borç versin."[2] Bu yazının iddia ettiği gibi İlksan hakikaten Uluslararası Para Fonu'na borç verebilecek durumda mıdır? Yoksa birileri Sandık üyelerine şaka mı yapıyor? Kafa karışıklığını önlemek ve dezenformasyon girişimlerini ifşa etmek amacıyla Sandığın mevcut durumunu özetlemekte yarar görüyoruz.

İlksan değil IMF'ye, üyelikten ayrılmak isteyen üyelerine bile ödeme yapamayacak durumdadır. Sırf bunun için mahkeme zoruyla üyelerin gönüllü üyeliğine yasak getirilmiştir.[3]

1. GİZLENEN GERÇEK: Toplam nakit varlıklarını gururla 954 milyon TL olarak ilan eden Sandık[4]; üyelerinin %76'sının emeklilik birikimlerini ödeyememekte ve 2 milyar 600 milyon TL'yi aşan mevcut açığını gizlemektedir. Sandığın gelirlerinin %99'u üye aidatları ve faizden oluşmaktadır.[5] Varlıklarının verimsiz değerlendirilmesi yüzünden gelir - gider farkı ve bütçe açığı mevcuttur ve mali tablo oyunlarıyla bunun üstü örtülerek Sandığın ömrü uzatılmaya çalışılmaktadır. Şubat 2012 tarihli İlksan "Aktüerya Raporu"nda mevcut gelirlerin giderleri karşılamaya yetmediği ifade edilmiştir. Bu haliyle İlksan, iflasını bekleyen bir şirketten farksızdır.

2. ÇIKAR ÇATIŞMASI VE DENETİM: İlksan'ın tek denetim birimi olan Denetleme Kurulu'nun üç üyesi de denetim elemanı değildir ve denetleme yeterliliğine sahip değildirler. Yönetim bilimi, denetim zafiyeti yaşayan kurumların umulmadık noktalardan darbe aldığını, bu durumun kurumsal zayıflık ve tehdit oluşturduğunu neredeyse yüz yıldır dile getirmektedir. İç kontrol/denetim mekanizması sorunlu olan Sandık, tüm ısrarlara rağmen "Bağımsız Denetim"den de geçmeyi kabul etmemektedir. "Biz, zaten Milli Eğitim Bakanlığı Rehberlik ve Denetim Başkanlığı'nın Maarif Müfettişleri tarafından rutin denetleniyoruz"[6] savunması da 2015 yılından itibaren tartışmalı hale gelmiştir.[7] Çünkü Sandığı denetlemekle sorumlu birim olan Milli Eğitim Bakanlığı Rehberlik ve Denetim Başkanlığı'nın başındaki isim Atıf Ala, aynı zamanda İlksan'ın Yönetim Kurulu üyesidir.[8] 73 yıllık İlksan tarihinde bu vaka bir ilktir. Cumhuriyet tarihinde MEB'in hiçbir Teftiş Kurulu Başkanı, denetlemekle yükümlü oldukları herhangi bir kamu kurumunun yönetim ve denetleme kurullarında görev almamışlardır.

3. BAŞARISIZ SİGORTACILIK: Bugün için İlksan, 30 yıllık bir üyesinden ayda yaklaşık 50 TL aidat almaktadır ve 30 yıllık kesintinin karşılığı olarak bu üyesine ödeyeceği emekli ikramiyesi toplamı 23.343 TL'dir.[9] Halbuki Bireysel Emeklilik Sistemine (BES) giren bir kişi 30 yılda ayda 50 TL ödemesi halinde alacağı tutar 74.777 TL'dir.[10] Bu durumda İlksan üyelerinin zararı %300'den fazladır. Buna yıllardır göz yumanlar ya ne yaptıklarının farkında değiller ya da sayı saymayı bilmiyorlar. Sessiz öğretmen camiasının, maaşlarından her ay %2'lik zorunlu kesinti yapılması haksız yere gasp değil de nedir? Buna dur diyebilecek insanlar, ancak merhamet, vicdan ve insaf sahipleridir.

4. KURUMSALLAŞAMAYAN AİLE ŞİRKETİ: Kurum içi ve dışı akrabalık bağlarının çokluğu yüzünden İlksan, sıradan bir aile şirketine dönüşmüştür. Kurumda çalışanların dikkate değer bir kısmı bir başka çalışanla evli, kan bağı veya evlilik yoluyla akraba (dayıoğlu, halaoğlu, görümce, kayınbirader gibi), boşanmış ya da hemşeri veya hısımdır. Bu geleneğin devamı niteliğinde, İlksan Genel Müdürü Mustafa Çağlayan, kızını Sandığa bağlı bir şirkette (DE-HA A.Ş.) sınavsız, ilansız, KPSS'siz işe almıştır. Bunun ortaya çıkmasının ardından geri adım atmak veya herhangi bir pişmanlık ve özür dileme gereği bile duyulmamıştır.[11] Bu tablodan, kurumsal şirket profesyonelliği ya da verim beklenmemelidir.

5. YERİNDE SAYMAK: Başarı diye gösterilen rakamların, tabloların neredeyse tümü; abartma, göz boyama, gerçeği saptırma ve manipülasyondan ibarettir. 2005 yılında Sandığın gelirlerinin toplamı 86,5 milyon TL iken, on yıl sonra, 2015 yılında Sandık gelirlerinin toplamı, enflasyona ve mali tablolardaki tüm şişirmelere rağmen, ancak ve ancak 100 milyon TL'ye ulaşabilmiştir. Kamuoyunun dünle bugünü mukayese etmesine fırsat vermemek için 2012 yılından önceki "Faaliyet Raporları" kurum web sayfasına bilinçli bir biçimde konulmamıştır. Ancak son üç yıllık raporlar görülebilmektedir.[12] Örneğin OYAK, son 15 yılın faaliyet raporlarını (2000-2014), göğsünü gere gere web sayfasında herkesle paylaşmaktadır.[13] Türkiye Cumhuriyeti Devleti, son on yılda yaklaşık üç kat büyümüşken,[14] sadece %13,5'lik büyümeyi, mucize, altın çağ, kahramanlık gibi süslü, altı boş destansı, hamasi nutuklarla pazarlayan bir yönetim anlayışı ile karşı karşıya olmak ayrı bir talihsizliktir.

6. KAYYUMA GİDEN YOL: 1993 yılında yaşanan "İlksan Skandalı"nın ardından Sandık, kayyuma devredildi ve dönemin Cumhuriyet Savcısı, o günkü yönetim ve denetleme kurulu üyelerinin de aralarında bulunduğu 20 sanık hakkında, bir yıldan 10 yıla kadar hapis cezası talep etti. Yargılama sonucunda sorumlular çeşitli cezalar aldılar, en ağır cezayı ise 9 yıl 9 ay hapis cezasıyla dönemin İlksan Yönetim Kurulu Başkanı Bilal Büyükkaya aldı. 1993'te yolsuzluk sebebiyle kayyumla tanışan Sandık, önümüzdeki yıllarda tasfiye sebebiyle kayyumla tekrar yolları kesişecek, bu da sürpriz olmayacaktır.

Bir kamu kurumu olan İlksan, saygınlık, güven, şeffaflık, hesap verebilirlik, dürüstlük ve doğruluk ilkelerini ihlal etmeye devam ediyor. İlksan, gerçeklerle yüzleşerek bir çıkış bulmak yerine yanıltıcı bilgilerle ve ajitasyonla bir imaj yaratma peşindedir. Bu imaj, sürdürülebilir değildir. Mesela "Bugün bütün üyeleriniz ayrılsa tamamının tazminatını ödeyecek gücünüz var mı?" sorusuna, İlksan Yönetim Kurulu Başkanı Tuncer Yılmaz, 18 Ekim 2012 günüverdiği cevap: "Çok net olarak belirtiyorum ki, üyelerimizin tamamının üyelikten ayrılması halinde, nakit değerlerimiz ve gayrimenkullerimizin satışından elde edilecek gelir ile karşılanması mümkündür." şeklindedir. Halbuki üyelerin en az %76'sının emeklilik birikimini ödemelerinin imkansız olduğunu, bunun için yeterli portföye, mali varlığa sahip olmadıklarını kendisi herkesten iyi bilmektedir. Böyle olduğu için de gönüllü, isteğe bağlı üyeliğin önünü kapatmak için, kendileri gecikmeden dava açmış ve davayı kazanmışlardır.[15] Sayın Yönetim Kurulu Başkanına sormak lazım; üç yılda ne değişti?

Sandığın önünde artık fazla alternatif kalmamış ve yolun sonuna gelinmiştir. Gidilebilecek iki yol vardır:

SANDIĞIN DOĞAL YOLLARLA İFLASINI BEKLEMEK

İLKSAN'ın mevcut mali tablosunun zayıflığı ve Milli Eğitim Bakanlığı'nın öğretmen açığını neredeyse kapatmış olması ve yeni öğretmen atamasının minimum düzeye çekileceği gerçeği karşısında, İLKSAN'ın önümüzdeki 5-10 yıllık zaman zarfında, emekliye ayrılan üyelerinin alacaklarını ödeyemeyeceği aşikardır. 2015 yılı rakamlarına göre, tüm üyelerin (yaklaşık 260 bin), üyelikten ayrılması durumunda alacaklarının %76'sı ödenemiyor. Sandığın 2015 yılı verilerine göre mevcut açığı 2 milyar 600 milyon TL'dir. Milli Eğitim Bakanlığı ve İlksan hiçbir şey yapmasa bile, mukadderat işleyecek ve Sandık kendiliğinden kapanacaktır.

SANDIĞI KANUN YOLUYLA KAPATMAK

İlksan'nın yasal dayanağını oluşturan, 4357 sayılı "Hususi İdarelerden Maaş Alan İlkokul Öğretmenlerinin Kadrolarına, Terfi, Taltif ve Cezalandırılmalarına ve Bu Öğretmenler İçin Teşkil Edilecek Sağlık ve İçtimai Yardım Sandığı ile Yapı Sandığına ve Öğretmenlerin Alacaklarına Dair Kanun"un (R.G. 19 Ocak 1943 - 5308) 11'inci maddesinin yürürlükten kaldırılmasıyla, Sandığın kanun yoluyla kapatılması ve tüm üyelere haklarının Devlet tarafından ödenmesi ikinci alternatiftir. Siyasi iradenin, buna yanaşması zor görünmektedir. Şubat 2006'da üç büyük eğitim sendikası başkanının "İlksan'ın kapatılması"[16] üzerinde uzlaşma sağlamasına rağmen hükümet, bütçe imkanlarını gerekçe göstererek bunun gereğini yapmamıştır. Türkiye 2005'te %8,4; 2006'da %6,9 büyüyen bir ülkeydi. Bugünkü büyüme hızımız yüzde 3'e kadar gerilemiş durumdadır. Bugünkü kamu ekonomisinin görünümü, Devlet bütçesinden 2,6 milyar TL'nin İlksan'ın zararını kapatmak için kullanılmasını neredeyse imkansız kılmaktadır.

Çevrimdışı FuRsEl

  • Çalışkan Üye
  • ***
  • 24
  • 280
  • 24
  • 280
# 22 Mar 2016 09:07:58
Arkadaşlar, hiç araştırmadan, birileri istemiyor diye bizim olan bir sandığı karalama kampanyasına ortak olmuş gidiyoruz. İlksan bizim, yani ilkokul öğretmenlerinin. Zorunlu üyelik 2012 de kaldırıldı. Eski üyeler için devam ediyor. 2012'den sonra göreve başlayanlar için isteğe bağlı olarak devam ediyor. 90'lı yıllarda tamamen siyasilerin kontrolünde olan sandık "Verdiysem ben verdim." mantığıyla borç batağıan sürüklenmiş ve Kayyum'a devredilmişti. 1996 yılında 3 trilyon borçla kayyumdan devralınan İlksan 20 yılldır önce mevcut borçlarını ödemiştir. Eskiden emekli olan üyesinin ikramiyesini yaklaşık bir yılda ödeyebilen bir konumdan şimdi 1 hafta içerinde ödeyebilecek konuma gelmiştir.
Verdiği ikramiye yeterli mi derseniz elbette yeterli değil. Ancak daha önce yaşadığımız Tasarrufu Teşvik Fonu ve Konut Edindirme Yardımı sonuçları ortada. İlksanı da aynı şekilde fiyasko ile sonuçlanmaması için devam etmesinin üyelerinin hak kaybına uğramaması için faydalı olacağını düşünüyorum.

Çevrimdışı ugurlucky

  • Üyeliği İptal Edildi
  • 12.957
  • 33.478
  • Müdür Yardımcısı
  • 12.957
  • 33.478
  • Müdür Yardımcısı
# 22 Mar 2016 09:18:41
[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]
Arkadaşlar, hiç araştırmadan, birileri istemiyor diye bizim olan bir sandığı karalama kampanyasına ortak olmuş gidiyoruz. İlksan bizim, yani ilkokul öğretmenlerinin. Zorunlu üyelik 2012 de kaldırıldı. Eski üyeler için devam ediyor. 2012'den sonra göreve başlayanlar için isteğe bağlı olarak devam ediyor. 90'lı yıllarda tamamen siyasilerin kontrolünde olan sandık "Verdiysem ben verdim." mantığıyla borç batağıan sürüklenmiş ve Kayyum'a devredilmişti. 1996 yılında 3 trilyon borçla kayyumdan devralınan İlksan 20 yılldır önce mevcut borçlarını ödemiştir. Eskiden emekli olan üyesinin ikramiyesini yaklaşık bir yılda ödeyebilen bir konumdan şimdi 1 hafta içerinde ödeyebilecek konuma gelmiştir.
Verdiği ikramiye yeterli mi derseniz elbette yeterli değil. Ancak daha önce yaşadığımız Tasarrufu Teşvik Fonu ve Konut Edindirme Yardımı sonuçları ortada. İlksanı da aynı şekilde fiyasko ile sonuçlanmaması için devam etmesinin üyelerinin hak kaybına uğramaması için faydalı olacağını düşünüyorum.
TAMAM İŞTE ZORUNLU ÜYELİK KALKSIN.İLKSANA GÖZÜ GİBİ BAKMAK İSTEYENLER ÜYELİĞE DEVAM ETSİN. BİZ ÇIKMAK İSTİYORUZ. BİZİ AYIRSINLAR PARAMIZI VERSİNLER SONRA NE YAPARLARSA YAPSINLAR

Çevrimdışı gkhnkmn

  • B Grubu
  • 1.656
  • 1.933
  • 2. Sınıf Öğretmeni
  • 1.656
  • 1.933
  • 2. Sınıf Öğretmeni
# 22 Mar 2016 09:22:07
ben borç ödüyorum arkadaş. benim üç kuruşa ihtiyacım var. kendim yaparım birikimimi kesmesin paramı.

Çevrimdışı FuRsEl

  • Çalışkan Üye
  • ***
  • 24
  • 280
  • 24
  • 280
# 22 Mar 2016 09:23:38
     Arkadaşlar bilgi olsun diye yazıyorum. Aylık kesintilerden yola çıkarsak;
İlksan %2
Oyak %10
Emekli Sandığı %35
Bir başka hesapla da İlksan 50 TL ,
Oyak 500 TL (Bir Astsubay maaşından)
Emekli sandığı için ise
                            450 TL (Maaştan net  kesilen)
                            550 TL (Devlet tarafından yatırılan emeklilik payı)
                            350 TL (Sağlık katkı payı)
         Toplam :  1350 TL
     Oyak kesinisi ilksan kesintisinin yaklaşık 10 katı ve verdiği emekli işkramiyesi de yaklaşık 10 katı.

Çevrimdışı metci

  • Uzman Üye
  • *****
  • 2.745
  • 6.044
  • 3. Sınıf Öğretmeni
  • 2.745
  • 6.044
  • 3. Sınıf Öğretmeni
# 22 Mar 2016 09:26:18
[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]
     Arkadaşlar bilgi olsun diye yazıyorum. Aylık kesintilerden yola çıkarsak;
İlksan %2
Oyak %10
Emekli Sandığı %35
Bir başka hesapla da İlksan 50 TL ,
Oyak 500 TL (Bir Astsubay maaşından)
Emekli sandığı için ise
                            450 TL (Maaştan net  kesilen)
                            550 TL (Devlet tarafından yatırılan emeklilik payı)
                            350 TL (Sağlık katkı payı)
         Toplam :  1350 TL
     Oyak kesinisi ilksan kesintisinin yaklaşık 10 katı ve verdiği emekli işkramiyesi de yaklaşık 10 katı.
Hocam kimse ilksanın faydasını ya da zararını tartışmıyor, mesele zorunlu olması... İsterse 1 TL kessin bana emekli olunca 100 tane villa versin, o 1 tl benim paramdır, rızam olmadan alınmamalıdır...

Çevrimdışı egitimci2007

  • Tecrübeli Üye
  • ****
  • 225
  • 288
  • 2. Sınıf Öğretmeni
  • 225
  • 288
  • 2. Sınıf Öğretmeni
# 22 Mar 2016 09:32:41
İyi ki İlksan var yoksa neyi tartışacaktık :)

Çevrimdışı cafercaglar

  • Tecrübeli Üye
  • ****
  • 447
  • 400
  • Müdür Yetkili
  • 447
  • 400
  • Müdür Yetkili
# 22 Mar 2016 09:41:10
[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]
     Arkadaşlar bilgi olsun diye yazıyorum. Aylık kesintilerden yola çıkarsak;
İlksan %2
Oyak %10
Emekli Sandığı %35
Bir başka hesapla da İlksan 50 TL ,
Oyak 500 TL (Bir Astsubay maaşından)
Emekli sandığı için ise
                            450 TL (Maaştan net  kesilen)
                            550 TL (Devlet tarafından yatırılan emeklilik payı)
                            350 TL (Sağlık katkı payı)
         Toplam :  1350 TL
     Oyak kesinisi ilksan kesintisinin yaklaşık 10 katı ve verdiği emekli işkramiyesi de yaklaşık 10 katı.

Hocam beni veya kendini ikna etmene gerek yok. Sadece İLKSAN'a üyelik isteğe bağlı olsun!!! Tek dert bu!!!

 


Egitimhane.Com ©2006-2023 KVKK