Kendi Şiirlerimizi Paylaşalım

beni unutanlar korosu 
dinliyorum sizi hayatın arka fonunda
ilkin yağmurlar unuttu anılarıyla
yağmur unutuluştu
sararan gövdeme şiir yazıyordu
insan insanı kalbinde
unutmak bir vaha başı sonu yol
ardına özlem anlarını seyirterek
kendi dalıma hazan kondurdu"

... Mahremse hüzün,
Neden var şiir?..

Uzadıkça  an kısalır zaman
Ah ne acı şu ahir zaman
Aman kendine gel ruhum aman
Her engel bir ışıktı anlamadık ki
Ancak çaba varsa sözün hakiki...

Uçtuk yücelere nefisten  balonlarla
Yol aldık kalabalıkta salonlarla
Batmadı mı gemin yalanlarla
Dün ölmüş gün doğmuş farkında mısın
Seni şişiren bir dünya çarkında mısın?

Meydan boş kalmakta erler nerede ?
Kulak  ceddine ibretlik seferde
Düşüp kalmasın arlık perde
Gönül işi bu aklın yanmasın
Anlık saltanata yürek kanmasın...

Geceye dair azığın nedir ey yolcu !
Koca bir hüzünden başka
Şiir duraklarından geçişin
Geriye doğru mu?

Gizli saklı el ele göz göze
Gölgesinde oturduğumuz
Ey koca çınar ağacı...
Lütfen saygısızlık ettiğimi düşünme
Utanırım senden sevgilim olmadan
Ellerim ve gözlerimden...
İşte bu yüzden
Ellerim cebimde, gözlerim yerde...
 
                          (Kendime Şiir)

güz tutuyor güller
sevgili(y)sen
tut yürekevimi mesken..
gül tutan yanını al
gel şiirle örselenmesin özlem.."

(Biz insanın teri soğumamış  gölgesine  sığınırız
Yalınayak ucuz yaşarız ama gönlümüz zengindir)
...
Beş çayı muhabbetlerinde/sorgularında kaybedilen insanlık
Neyse…
Özür diler gibi  “iyi günler” demeler
Boşver..düşen bıçak tutulmaz derdi annem
Zamana bırak
Toplum için en iyisi bu da
İçimiz için “en iyisi ne"?

Zaman sustu,hicap uçtu
Delinin kanında  cesaret kustu

Açınca sineyi havanın hasına
Dün gidildi ölümün ölümlü yasına..
Ey kör kuyu,daldıkça kaçıyorsun..
Iklimler değişti Sen baharı açıyorsun
Yoruldu gövden ,hastadır beden
Gitmeye arama kusursuz neden.
Genç ol;dağ olmak zamanı  şimdi
Ser verip sır vermeyen Fatihler  kimdi?

deniz doldur eksik yanlarına...
biraz güneş/ biraz yeşil/
biraz gökyüzü...

yaşayacaksan basit yaşa...
yüreğin avucunda/
vicdanın pamuklarda/
keşkelerin ardında...

seveceksen sade sev...
sadece insan olduğu için insanı/
can taşıyan her canlıyı/
cansızlığına kıyamayıp can'sızı...

öp yanaklarından yaşadığın şehri...
bir sokak köpeğinin başını okşa...
kendi kendine konuş
-varsın deli desinler sana-
dans et yağan yağmurun altında...

ve...
kendini kendinle tamamla...

Bir sen bilirsin acını,
Bir Yaradan.
Giyemezsen  kulluk    tacını,
Sızlandığın yaradan..

Bı gün batımında
Güneşin kızıllığında
Kır çiçeklerinin kokusuyla
Çiçek yüzün kalsın ki
Hatrı kalmasın gökyüzünün

bir divan aldım kendime
kelimeler ıslak  gündönümü kalbin
güz döndü mü pencerelerden
el dağılmış gül sönmüş yol
adını yoklukla sınamış böl
şiire çırpıntıları vakit
özleme birikecek
kapı aralığından
en eski aşkı sunacağım sana.."

Hiç bir güfte anlatamaz
Vakitsiz uçup giden yılları..
Eline geçse hevesini alamaz
Aşamaz yürekler arası yolları.
    Can  tende yüktür namerde
    Eski sevdalar,sabırlar nerde?
    Bir gün gözyaşlarını saldığı yerde,
    Açılır  gök kuşağında kolları..
Dağda kar olsan, ovada gül;
Yoldaşın olur rengarenk sümbül.
Dökme yüzün,umuda bak gül;
Bir bilen var sende ala halleri.

Gümüş'ten bir yolda, 'pembe' bir düşün içindeyim. Gözlerinden 'koyu kahverengi' uzanan bir boşlukta; benliğim kaybolmuş, yitmiş bedenim. Korkuyorum, uyanmaktan öylesi çocukça... Yitiriyorum tüm zamanlarımı, 'incecik' gözlerinde kayboldukça.

Hani kırlangıçlar uçuran 'utangaç' yüreğim. 'Kutsal emânetim' diyerek teslim aldığın kalbim; korkmuyorum o 'yumuşacık' ellerindeyken. Ahh, bir dokunsan öleceğim; üşüyeceğim, kapasan gözlerini; zemheri ömürlerde.

Yitirdim cesaretimi, sen ellerimi tutmadan ölemiyorum. Kalbim, kanayacak âh bir dokunsan yüreğime; ellerimi tutma, ellerimi tutma; istemiyorum...

Vip Cinayetinin vip katilleri.
Kaybedemediler çok delilleri
Kana bulaşmadı asla elleri
Kansız,sessiz infaz bir şekillerı.

Ölümü itiraf oldu nihayet.
Soğukkanlı, gecikmeli pek gayet.
Ölüyse, cesedi hemen ibra et
Kansız, sessiz infaz bir şekilleri.

Vip isimler artık şaibelimiş .
Şaibe için mi randevu verilmiş. .,?
Arbede anında yere serilmiş.
Kansız; sessiz infaz bir şekilleri.

Vücudu parçalama tahminleri.
Meşgul etti günlerce zihinleri.
Olamazlar asla Türk'ten ileri.
Kansız, sessiz infaz bir şekilleri.

Orhan Afacan İzmir.
20.10.2018
[​IMG]
[​IMG]​