Allah (c.c.) rahmeti, selamı ve bereketi üzerinize olsun.
Konu ile ilgili FARKLI bir öneriye geçmeden önce iki alıntı paylaşmayı uygun görüyorum.
Moorim School dizisinin 4. Bölümünde bir öğrenci okulun yöneticisine şu sözleri söyler :
- Bize ne demiştiniz? Moorim Okulu, hayatın anlamını öğreneceğimiz bir yerdi. Hayatın anlamı da bu değil midir zaten?
Hatalar yaparsın ve onlardan ders alırsın.Moorim School dizisinin 4. Bölümünde okul yöneticisi ile öğretmen arasında geçen diyalog :
- Öyle görünüyor ki, burada kalmalarının gerçek sebebini buldular. Bu bir kişinin başarısı değil, ikisinin beraber yaptığı bir hataydı.
İnsanlar hayatı boyunca başarılarından çok hatalarından öğrenirler. Moorim Okulu'nun teşvik ettiği de budur.İmam hatip okullarında sıkça kullanılan bir sözü hatırlatmak istiyorum :
- Et tekraru ahsen velev kane yüz seksen. (Tekrar güzeldir, yüz seksen kere bile olsa.)
Dershanelerde programlama öğrettiğim dönemde müfredat SIRASI şu şekildeydi :
- Algoritma (Problem çözümünün adım adım konuşma dilinde yazılması)
- Akış şeması (Problem çözümünün birbirine bağlı şemalar olarak çizilmesi)
- Basic programlama dili
- Cobol programlama dili
- Pascal programlama dili
Programlama öğretiminin tüm konularını / özelliklerini kapsayan 30 kadar soru hazırlamıştım.
Algoritma konusunu işlediğim dönemde bu 30 sorunun algoritmasının nasıl olması gerektiğini anlatırdım.
Algoritma konusu bittiğinde herkesin elinde 30 sorunun DOĞRU algoritması mevcut olurdu.
Daha sonra akış şemaları konusunu işlerken önce sorunun algoritmasını tahtaya yazardım daha sonra algoritma cümlelerini ifade eden şekilleri karşılarına çizer ve bağlantılarını yapardım.
Akış şeması konusu bittiğinde herkesin elinde 30 sorunun DOĞRU akış şeması mevcut olurdu.
Basic programlama konusuna geçtiğimizde tahtaya önce sorunun algoritmasını yazar, yanına akış şemasını çizerdim.
Daha sonra akış şemalarının karşısına Basic programlama dilindeki kod karşılıklarını yazardım.
Basic programlama konusu bittiğinde herkesin elinde 30 sorunun DOĞRU basic programlama dili çözümleri mevcut olurdu.
Cobol programlama konusuna geçtiğimizde tahtaya önce sorunun algoritmasını yazar, yanına akış şemasını çizerdim.
Akış şemalarının karşısına Basic programlama dilindeki kod karşılıklarını yazardım.
Basic programlama dilindeki kod karşılıklarının karşısına Cobol programlama dili karşılıklarını yazardım.
Cobol programlama konusu bittiğinde herkesin elinde 30 sorunun DOĞRU Cobol programlama dili çözümleri mevcut olurdu.
Pascal programlama konusuna geçtiğimizde tahtaya önce sorunun algoritmasını yazar, yanına akış şemasını çizerdim.
Akış şemalarının karşısına Basic programlama dilindeki kod karşılıklarını yazardım.
Basic programlama dilindeki kod karşılıklarının karşısına Cobol programlama dili karşılıklarını yazardım.
Cobol programlama dilindeki kod karşılıklarının karşısına Pascal programlama dili karşılıklarını yazardım.
Pascal programlama konusu bittiğinde herkesin elinde 30 sorunun DOĞRU Pascal programlama dili çözümleri mevcut olurdu.
Bu sistemin iki önemli faydası vardı.
1) Önce işlenen konular unutulmadığı gibi her tekrarda daha da pekişirdi.
2) Öğrenciler konular arasındaki bağlantıları NET olarak görebilirlerdi.
Öğrendiklerinin farklı farklı şeyler olmadığını birbirini tamamlama özelliği olduğunu bilirlerdi.
Çoğu öğretmen bir konuyu bitirdiğinde o konuyu sınav zamanına kadar tekrarlamazdı.
Her bir konuda farklı farklı problemler çözerlerdi. Bu durum öğrencilerin konular arasında bağlantı kurmasını zorlaştırırdı.
Öğrenciler, farklı farklı şeyler öğreniyorlarmış izlenimine kapılır, programlama öğrenmenin zor olduğu ÖN YARGISI oluşurdu.
Bir matematik öğretmenine, öğrencilerine problemlerin çözümünü EZBERLETMESİ tavsiyesinde bulunduğumda tavsiyemi saçma bulmuştu.
Halbuki, öğrenci problem çözümünü EZBERLEMEYE çalışırken çözüm sırasındaki BAĞLANTILARIN FARKINA VARIR.
Öğrenmede / öğretmede hiç bir yöntem faydasız değildir. EZBER yöntemi bu kuralın dışında değildir.