Nazım Hikmet Ran'ın Şiir Ve Sözleri

Çevrimdışı yeni19

  • Uzman Üye
  • *****
  • 1.155
  • 2.737
  • Müdür Yardımcısı
  • 1.155
  • 2.737
  • Müdür Yardımcısı
# 28 Eyl 2012 08:20:59
Açların Gözbebekleri
Nazım Hikmet Ran

Değil birkaç
değil beş on
otuz milyon

bizim!

Onlar
bizim!
Biz
onların!
Dalgalar
denizin!
Deniz
dalgaların!

Değil birkaç
değil beş on
30.000.000
30.000.000!
Açlar dizilmiş açlar!
Ne erkek, ne kadın, ne oğlan, ne kız
sıska cılız
eğri büğrü dallarıyla
eğri büğrü ağaçlar!
Ne erkek, ne kadın, ne oğlan, ne kız
açlar dizilmiş açlar!

Bunlar!
Yürüyen parçaları
o kurak
toprakların!

Kimi
kemik
dizlerine vurarak
yuvarlak
bir karın
taşıyor!

Kimi
deri... deri!
Yalnız
yaşıyor
gözleri!
Uzaktan
simsiyah sivriliği
nokta nokta uzayıp damara batan
kocaman balı bir nalın çivisi gibi
deli gözbebekleri,
gözbebekleri!
Hele bunlar
hele bunlarda öyle bir ağrı var ki,
bunlar
öyle bakarlar ki!...
Ağrımız büyük!
büyük!
büyük!
Fakat
artık imanımıza inemez tokat!
Demirleşti bağrımız,
çünkü ağrımız
30.000.000
deli gözbebekleri!
Gözbebekleri!
Ey
beni
ağzı açık
dinleyen adam!
Belki arkamdan bana
bu kalbini
haykırana
"kaçık"
diyen adam!
Sen de eğer
ötekiler
gibi kazsan,
bir mana
koyamazsan
sözlerime
bak bari gözlerime;
bunlar:
Deli gözbebekleri!
Gözbebekleri!

Nazım Hikmet

Çevrimdışı Tolstoyevski

  • B Grubu
  • 24.726
  • 258.526
  • 3. Sınıf Öğretmeni
  • 24.726
  • 258.526
  • 3. Sınıf Öğretmeni
# 28 Eyl 2012 08:27:50
Hapşurduğumda; çok yaşa, iyi yaşa yerine benimle yaşa deseydi keşke. Bende; sende gör değilde, emrin olur deseydim sessizce.

Nazım Hikmet Ran

Çevrimdışı Misterno_17

  • Uzman Üye
  • *****
  • 3.498
  • 19.655
  • 3.498
  • 19.655
# 28 Eyl 2012 11:22:41
Nazım Hikmet'e

Nazım
senin küçük sokak çalgıcılarını gördüm
Galata köprüsü üstünde
senden bir kaç dize saklıydı
keman kutlarının içinde
söylemeye izinli olduklarından başka birkaç dize
bulutlara bakarak bekliyorlardı
onları söyleyebilecekleri günü
(bazen bir keman Nazım
sıkılmış bir yumruk gibidir
ve sıkılmış yumruğun içinde
bir kanat gizlidir)

Nazım
grevci dokuma işçilerini gördüm
vinçler direkler şiirler arasında
çuvallar sandıklar güller arasında
ve büyük geminin yanında
bekleyen iki mavi ışık
demir almak üzereydi gemi
(kim bilir hangi yolculuğa)
kavgaydı bu
sevdaydı bu
ve sen Nazım kaptanıydın
sınrlardan öteye yönelen bu yolculuğun

Nazım
biri çıkyordu geminin mrdiveninden
kafeste kanaryalarıyla
pabuçlarının bağları çözük
"günaydın" demesi gerkirken
"kırmızı" diyen biri
bir kadın ağlıyordu kapıda
balıkçı geçti kimsenin gözüne ilişmeden
satinin içnde
tozlu camın latında
küçük bir balık bağıryordu
sen dudun onu ben duydum
ve sitedm ki
en karanlık sözcüğü veryim de
apak olsun yeniden
direttim
bu günkü gibi
her zamanki gibi
hepimiz gibi
işte böyle, Nazım

Ama sen Nazım
hangi zindandan
gecenin hangi köşesinden
hangi ölümden sonra olursa olsun
gülümsüyorsun
dünyanın gülmseyişini koruyan
o masmavi gülümseyişinle
Nazım kardeşim
yoldasımız bizim

Nazım
sen bizi öyle çok sevdin
biz seni öyle çok sevdik ki
küçük adınla çağırır herkes seni
herkes sen der sana
Fransa da Nazım
Aragon da Nazım
Neruda da Nazım
özgürlük ki adlarından biridir senin
o senin en güzel adın

Merhaba Nazım

YANNIS RITSOS

Çevrimdışı özisa

  • Tecrübeli Üye
  • ****
  • 497
  • 1.626
  • 1. Sınıf Öğretmeni
  • 497
  • 1.626
  • 1. Sınıf Öğretmeni
# 28 Eyl 2012 21:25:01
diyet
gözlerinizin ikisi de yerinde, adnan bey,
iki gözünüzle bakarsınız,
iki kurnaz,
iki hayın
ve zeytini yağlı iki gözünüzle bakarsınız kürsüden
meclis'e kibirli kibirli
 ve topraklarına çiftliklerinizin
ve çek defterinize.
ellerinizin ikisi de yerinde, adnan bey,
iki elinizle okşarsınız,
iki tombul, iki ak,
vıcık vıcık terli iki elinizle okşarsınız pomadlı saçlarınızı,
dövizlerinizi ve
memelerini metreslerinizin.
iki bacağınızın ikisi de yerinde, adnan bey,
iki bacağınız taşır geniş kalçalarınızı,
iki bacağınızla çıkarsınız huzuruna eisenhower'in
ve bütün kaygınız
iki bacağınızın arkadan birleştiği yeri
halkın tekme sinden korumaktır.
benim gözlerimin ikisi de yok.
benim ellerimin ikisi de yok.
benim bacaklarımın ikisi de yok.
ben yokum.
beni, üniversiteli yedek subayı,
kore'de harcadınız, adnan bey.
elleriniz itti beni ölüme,
vıcık vıcık terli, tombul elleriniz.
gözleriniz şöyle bir baktı arkamdan
ve ben al kan içinde ölürken
çığlığımı duymamanız için
kaçırdı bacaklarınız sizi arabanıza bindirip.
ama ben peşinizdeyim, adnan bey,
ölüler otomobilden hızlı gider,
kör gözlerim,
kopuk ellerim,
kesik bacaklarımla peşinizdeyim.
diyetimi istiyorum adnan bey,
göze göz,
ele el,
bacağa bacak,
diyetimi istiyorum,
alacağım da.

25 Haziran 1959
             NAZIM

Çevrimdışı özisa

  • Tecrübeli Üye
  • ****
  • 497
  • 1.626
  • 1. Sınıf Öğretmeni
  • 497
  • 1.626
  • 1. Sınıf Öğretmeni
# 28 Eyl 2012 21:51:08
"sen eey açlık!
çıplak ayaklarına alnımı koyar
andederim,
ve derim ki:
döğüşeceğim ;
benim, bizim,
onun, onların değil
senin mukaddes karnın doyana kadar..."
                                             NAZIM

Çevrimdışı özisa

  • Tecrübeli Üye
  • ****
  • 497
  • 1.626
  • 1. Sınıf Öğretmeni
  • 497
  • 1.626
  • 1. Sınıf Öğretmeni
# 28 Eyl 2012 22:08:04
evet,
vatan hainiyim,
siz vatanperverseniz,
siz yurtseverseniz,
ben yurt hainiyim,
ben vatan hainiyim.
vatan çiftliklerinizse,
kasalarınızın ve çek defterlerinizin içindekilerse vatan,
vatan, şose boylarında gebermekse açlıktan,
vatan, soğukta it gibi titremek ve sıtmadan kıvranmaksa yazın,
fabrikalarınızda al kanımızı içmekse vatan,
vatan tırnaklarıysa ağalarınızın,
vatan, mızraklı ilmühalse, vatan, polis copuysa,
ödeneklerinizse, maaşlarınızsa vatan,
vatan, amerikan üsleri, amerikan bombası, amerikan donanması topuysa,
vatan, kurtulmamaksa kokmuş karanlığımızdan,
ben vatan hainiyim.
yazın üç sütun üstüne kapkara haykıran puntolarla:
nâzım hikmet vatan hainliğine devam ediyor hâlâ.
                                                                 NAZIM

Çevrimdışı Tolstoyevski

  • B Grubu
  • 24.726
  • 258.526
  • 3. Sınıf Öğretmeni
  • 24.726
  • 258.526
  • 3. Sınıf Öğretmeni
# 29 Eyl 2012 12:54:32
Yine her seferki gibi haksızım.
Sebep yok olması da imkansız.
Bu yaptığım iş ayıp, rezalet.
Fakat elimde değil: Seni kıskanıyorum

Nazım Hikmet Ran

Çevrimdışı Tolstoyevski

  • B Grubu
  • 24.726
  • 258.526
  • 3. Sınıf Öğretmeni
  • 24.726
  • 258.526
  • 3. Sınıf Öğretmeni
# 29 Eyl 2012 20:29:39
Kocalmaya alışıyorum dünyanın en zor zanaatına,
kapıları çalmaya son kere,
durup durmadan ayrılığa.
Saatler, akarsınız, akarsınız, akarsınız...
Anlamaya çalışıyorum inanmayı yitirmenin pahasına.
Bir söz söyleyecektim sana söyleyemedim.
Dünyamda sabahleyin aç karına içilen cıgaramın tadı.
Ölüm kendinden önce bana yalnızlığını yolladı.
Kıskanıyorum öylelerini kocaldıklarının farkında bile değiller,
öylesine başlarından aşkın işleri

NAZIM HİKMET RAN - KOCALMAYA ALIŞIYORUM

Çevrimdışı Tolstoyevski

  • B Grubu
  • 24.726
  • 258.526
  • 3. Sınıf Öğretmeni
  • 24.726
  • 258.526
  • 3. Sınıf Öğretmeni
# 30 Eyl 2012 09:55:56
Bahardı sevgilim bahardı ve bahtiyar olmak için toprakta, havada, suda her şey vardı sevgilim, her şey hazırdı, her şey vardı.

NAZIM HİKMET RAN

Çevrimdışı simsekhanife67

  • Uzman Üye
  • *****
  • 3.606
  • 15.113
  • 1. Sınıf Öğretmeni
  • 3.606
  • 15.113
  • 1. Sınıf Öğretmeni
# 30 Eyl 2012 10:00:51
                     DOSTLUK
Biz haber etmeden haberimizi alırsın,
 yedi yıllık yoldan kuş kanadıyla gelirsin.
 
Gözümüzün dilinden anlar,
 elimizin sırrını bilirsin.
 
Namuslu bir kitap gibi güler,
 alnımızın terini silersin.
 
O gider, bu gider, şu gider,
 dostluk, sen yanı başımızda kalırsın…
                                        NAZIM HİKMET RAN

Çevrimdışı senizkarasah

  • Uzman Üye
  • *****
  • 5.500
  • 26.520
  • 2. Sınıf Öğretmeni
  • 5.500
  • 26.520
  • 2. Sınıf Öğretmeni
# 30 Eyl 2012 13:04:23
(Karşılık şartı aranmadan satılıyor topraklarımız, özellikle güneydoğu, güney illeri ve trakyada.. Bu dönemde ne de anlamılı Nazım'ın sözleri.. Toprağı sev anan kadar..)

"Sen sade toprağı tanı, toprağa inan.
Ayırdetme öz anandan toprak ananı.
Toprağı sev anan kadar."

Çevrimdışı senizkarasah

  • Uzman Üye
  • *****
  • 5.500
  • 26.520
  • 2. Sınıf Öğretmeni
  • 5.500
  • 26.520
  • 2. Sınıf Öğretmeni
# 30 Eyl 2012 13:16:11
Topraktan ateşten ve denizden
      doğanların
en mükemmeli doğacak bizden...
............................. ..........
............................. ..........
............................. .......... ve insanlar ellerini
                                        korkmadan
                                                düşünmeden
birbirlerinin ellerine bırakarak
yıldızlara bakarak:
- "Yaşamak ne güzel şey!"
      diyecekler;
bir insan gözü gibi derin
   bir salkım üzüm gibi serin
            bir ferah
      bir rahat
bir işitilmemiş şarkı söyliyecekler...
Hiçbir ağaç
böyle harikulâde bir yemiş vermemiş
                olacaktır

Ve en vadedici
    bir yaz gecesi bile
           böyle sesler
   böyle inanılmaz renklerle
          sabaha ermemiş olacaktır.
Topraktan
            ateşten
      ve denizden
doğanların
en mükemmeli doğacak bizden.....................

Çevrimdışı gülümseyinnn

  • Uzman Üye
  • *****
  • 5.382
  • 12.029
  • 5.382
  • 12.029
# 30 Eyl 2012 23:23:56
Benim bağırasın gelir
Piraye Piraye diye...

Çevrimdışı humeyra7

  • Bilge Üye
  • *****
  • 2.399
  • 4.171
  • 1. Sınıf Öğretmeni
  • 2.399
  • 4.171
  • 1. Sınıf Öğretmeni
# 30 Eyl 2012 23:26:14
'' Mutluluk elinizdeyken hep ufak görünür...
 Ama bir kere bırakın ve birdenbire ne kadar büyük ve değerli olduğunu öğrenirsiniz.. '

Çevrimdışı Tolstoyevski

  • B Grubu
  • 24.726
  • 258.526
  • 3. Sınıf Öğretmeni
  • 24.726
  • 258.526
  • 3. Sınıf Öğretmeni
# 01 Eki 2012 09:22:35
Ne güzel şey hatırlamak seni:
ölüm ve zafer haberleri içinden
hapiste
ve yaşım kırkı geçmiş iken...

Ne güzel şey hatırlamak seni:
bir mavi kumaşın üstünde unutulmuş olan elin
ve saçlarında
vakur yumuşaklığı canımın içi İstanbul toprağının...
İçimde ikinci bir insan gibidir
seni sevmek saadeti...
Parmakların ucunda kalan kokusu sardunya yaprağının,
güneşli bir rahatlık
ve etin daveti:
kıpkızıl çizgilerle bölünmüş
sıcak
koyu bir karanlık..

 


Egitimhane.Com ©2006-2023 KVKK