İnsan olarak en büyük sorunumuz anlamak. Yaşanılan problemlerin çoğu da bundan; anlatılanı anlamamak, okunulanı anlamamak, anneyi, babayı, arkadaşı, öğretmeni, genel müdürü, doktoru, öğretmeni, çalışanı,,,, anlamamak ve okuduğunu anlamamak. İkili bir sarmal olarak iletişimlerde yanılımlara götürüyor.
bugün okadar sinirlendim ki anlatamam evde 2-3 sayfa kadar hikaye kitabı okuyolar ondanda ne anladıklarını soruyorum bişey yok susup kalıyolar böyle olmayacak dedim bugünki türkçe derslerinde hep kitaplarını okudular ve onları kontrole gittiğimde anlattırdım evde annenize babanıza anlatın diyorum.ailelere çok kızıyorum nasıl çocuklarıyla ilgilenmezler okuduğunu anlamama kadar kötü bişey olamaz
Bu noktada çocukların okuduklarını anlaya bilene kadar( okuduğuna anlam verecek hızda okumaları gelişene kadar- ki şu noktada anlamsız heceler bütünü gibi okuyorlar.) bu şekilde de olsa okusunlar aynı kitabı 2,3 gün sonra tekrar verin ve gerekirse tekrar verin. Onlara kızmayın sinirlenmeyin. Kitaptan okumaktan soğumasınlar ki bizlerin velilerininde çoğu okumuyor Benim 3 tane velim okur yazar değil. Söylediklerimi de anlayamıyor. Ama sabır bize düşüyor. biliyorum siz çocuklar adına çok üzülüyorsunuz. Ama onların öğretmeni olarak onlara hayatın sunmadığı aile şansını öğretmen olarak sunuyorsunuzdur.
Öğrencilerle birlikte okuyun ve onlara sorular yöneltin anladıklarını göreceksiniz. Yani ilerde anlamlı okumalarını ve karşısındaki insanı anlayarak dinlemeyi öğrettiğimizde, hayat onlar için daha güzel olacak. Çünkü düşünücekler, araştıracaklar, sorgulayacaklar......ve hayatı anlayarak yaşamaya çalışacaklar.....