Sevdiğimiz Şiirler

Çevrimdışı Misterno_17

  • Uzman Üye
  • *****
  • 3.498
  • 19.655
  • 3.498
  • 19.655
# 22 Ara 2014 11:58:01
Şimdi nasıl koysam yerine
Kırılan dalı, örselenen çiçeği
Okşasam usulca, öpsem öpsem
Bulutlarla düşlesem, kuşlarla düşünsem
Şiirle sağaltsam sayrı yüreğimi



Ahmet UYSAL

Çevrimdışı gül-ü yekta

  • Tecrübeli Üye
  • ****
  • 463
  • 2.810
  • 2. Sınıf Öğretmeni
  • 463
  • 2.810
  • 2. Sınıf Öğretmeni
# 22 Ara 2014 16:06:55

SENİ SAKLAYACAĞIM 

Seni saklayacağım inan
Yazdıklarımda, çizdiklerimde
Şarkılarımda, sözlerimde.

Sen kalacaksın kimse bilmeyecek
Ve kimseler görmeyecek seni,
Yaşayacaksın gözlerimde.

Sen göreceksin duyacaksın
Parıldayan bir sevi sıcaklığı,
Uyuyacak, uyanacaksın.

Bakacaksın, benzemiyor
Gelen günler geçenlere,
Dalacaksın.

Bir seviyi anlamak
Bir yaşam harcamaktır,
Harcayacaksın.

Seni yaşayacağım, anlatılmaz,
Yaşayacağım gözlerimde;
Gözlerimde saklayacağım.

Bir gün, tam anlatmaya...
Bakacaksın,
Gözlerimi kapayacağım...
Anlayacaksın.
 
ÖZDEMİR ASAF
 

 

Çevrimdışı tubilig01

  • Uzman Üye
  • *****
  • 2.021
  • 4.423
  • 2.021
  • 4.423
# 22 Ara 2014 19:03:07
YÜREK YANGINLARI

Ansızın bir duman yükselir gülüm,
Bu ruhsuz kentin ufuklarında...
Ve... Yangınlarda gönüller...
...Kavrulan bedenindir, kış ikindilerinde..
Ve... Bin yalana adanmış taptaze yürekler...
Ağıtlarım sanadır, zamanadır,
Ve... Sendeki banadır, gülüm!..
Bir bir boyun büker fidanlarım,
Dallar tomurcuklanmaz, çiçeklenmez baharlar..
Ve.. Meyve vermez artık ağaçlar..
Bu hasat mevsimidir gülüm!..
Ve... Biçilen yüreklerdir,
Aysız gecelerde,
Hiç ekilmemiş topraklardan...
Ah!.. Yine yangınlarda yüreğim!..
Ah!.. Bu aysız geceler!..
Bu bereketsiz toprak, bu ruhsuz şehir!..
Gülleri hep kokusuz, kokuları gülsüz şehir!..
Ah! O insanları nursuz şehir!..
Biliyorum yangınlarda yüreğin!...
Ağıtlarım zamanadır gülüm, feryatlarım sana..
Ve isyanım; sendeki banadır..
Bilirsin; baş eğmişsem, bu yalnızca Rahman' adır..
Ve... Şikayetlerim, asla O' ndan degil, O' nadır..
Yemin olsun ki, zamana, sana ve sendeki bana,
Ve... ilk başta Yaradan' a..
Yemin olsun ki; vaat edilen elbet olacak gülüm!..
İşte o gün: Ebâbil Kuşları' nın kanatlarında yürekleriniz,
Şehri teslim alacak, Ebrehe' nin ordusundan...
Şehri ve zamanı...
Ve... Özbenliklerini, nefsin sultasından...
Ve bitecek yangınlar gülüm!..
Bitecek ve ateşler gül bahçesine dönecek...
İşte o gün, ben olamasam da sende,
Bil ki... Şükürlerim Rahman' adır...
Ve bu seslenişim, sana ve sendeki bana ve zamanadır...

Sezai Karakoç

Çevrimdışı demet özyurt

  • Uzman Üye
  • *****
  • 559
  • 3.783
  • 4. Sınıf Öğretmeni
  • 559
  • 3.783
  • 4. Sınıf Öğretmeni
# 22 Ara 2014 19:21:22
aldım oraya çıkardım seni
ta oraya
yetişemeyeceğim kadar yüksek
varamayacağım kadar uzak
ve şimdi
sen bana oradan bakıyorsun...

ümit yaşar oğuzcan

Çevrimdışı Misterno_17

  • Uzman Üye
  • *****
  • 3.498
  • 19.655
  • 3.498
  • 19.655
# 23 Ara 2014 08:12:28
Ağzımı anahtar deliğine dayayıp havayı emiyorum.
Böcek sokması gibi bir yanma duyuyorum boğazımda.
Oysa kuru bir yaprağı bile dalından düşürecek gibi değil bu esinti.

Ahmet Telli

Çevrimdışı harslan05

  • Bilge Meclis Üyesi
  • *****
  • 3.416
  • 70.038
  • 3.416
  • 70.038
# 23 Ara 2014 08:28:10
Kum Yüklü Yelken

 bir ay daha kırpıldı
güneş fersiz soluk
kayık olmak vardı sularda
ya da cemrenin sonuncusu kadar mağrur
su olup akmak
olgun ateş kadar yanmak&yakmak

pırıltısında yakamozun can
hangi yangın çocukluğunu yaşamamıştır
şarap mı kırmızı&gülerim
göz bebeği rengi
ağıtın adı türkü
dillense

zaman sabırsız kürer ömrü
di(l) lenmeli yeniden
bağ bozumlarında yeşile yağmur
ney sesiydi kirpiklerin yeşerdiği
işittiğim dalgalar vurur gökyüzüne
solar ıssızlıktan

inadına kum yükledim tekneye
anlaştı denizle fırtına


kıskanır yelkenin özgürlüğünü
kötürümdür rüzgar&sağır
kumdan en iyi deniz anlar

kıyıda kaldı özgürlük
avarenin taş sektirmesi
başımda kuşlar
pahalıdır özgürlük yine de
sandığa sakladık&kilitlemedik

kan sızar
durmaz pazarlığı günün
ölüme kadar sevinç
son nefeste umut hala
erken ölüm sığmaz
tercih ölümse≠ kolay

yaşam zor ve keyifsiz
ölümün bin bir yolu
keyfi yetmez canın
denizse bıkmış kıyıya çarpmaktan
okyanus da denize

Nurdan Ünsal

Çevrimdışı emineeylul.35

  • Tecrübeli Üye
  • ****
  • 593
  • 4.553
  • 593
  • 4.553
# 23 Ara 2014 08:32:15
          Beni Sevmeni İstiyorum

Seninle buluşmamız ne kadar güç olsa da
Senden sadece beni sevmeni istiyorum.
Beş dakika başbaşa kalmamız suç olsa da,
Senden sadece beni sevmeni istiyorum...

Çağırsam bile gelme, yorulma ne olursun!
Sen üzülme, incinme, kırılma ne olursun!
Beni yanlış anlama, darılma ne olursun!
Senden sadece beni sevmeni istiyorum...

Bir gün bensiz kalsan da benimle yaşamanı,
Aşkımın değerini sır gibi taşımanı,
Nemli bakışlarınla resmimi okşamanı,
Senden sadece beni sevmeni istiyorum...

Senden tek dileğim var, özel imtiyaz değil,
Kulun başka bir kula ibadeti farz değil,
Haşa! Yaratan gibi beş vakit namaz değil,
Senden sadece beni sevmeni istiyorum...

// Cemal Safi

Çevrimdışı birgün birçicek

  • Üyeliği İptal Edildi
  • 310
  • 4.570
  • 310
  • 4.570
# 23 Ara 2014 14:27:36
Kadın adamı çok seviyordu...
Yemyeşil ovalarını verdi adama
Yaşam fışkıran.
Beni seviyor musun?
Evet, dedi adam...
Güneşini, ayını verdi kadın
Yıldızları taktı bir bir adamın omuzlarına...
Beni seviyor musun?
Tabii, dedi adam...
Kadın çağladı
Gürül gürül akan pınarını verdi adama.
Beni seviyor musun?
Elbette, dedi adam...
Kadın bağlandı
Yaşam ipini adama verdi,
Bir oldular tek oldular adamla.
Beni seviyor musun?
Biliyorsun, dedi adam...
Kadın dağlarını verdi adama
Tırmandılar doruklara.
Beni seviyor musun?
Aşağılara baktı adam zirveden
Başkalarını gördü
Sustu adam...
Ağladı kadın...
Gözyaşını verdi adama
Almadı adam...
Kadın onurunu verdi adama
Şaşırdı adam...
Sordu yine usulca kadın
Beni mi seviyorsun?
Onu da seviyorum seni de, dedi adam...
Sustu kadın, sustu
Verecek bir şeyi kalmadığında...
Senin yüreğine ihtiyacım var, dedi adam
Başkasını sevebilmek için...
Çıkarıp yüreğini verdi kadın.
Korktu adam...
Beni sevmiyor musun, dedi adam.
Sesi yoktu kadının söyleyemezdi.
Gözleri yoktu kadının ağlayamazdı.
Kalbi yoktu kadının sevemezdi.
Onuru yoktu kadının yaşayamazdı...


Nurdan Ünsal

Çevrimdışı Misterno_17

  • Uzman Üye
  • *****
  • 3.498
  • 19.655
  • 3.498
  • 19.655
# 23 Ara 2014 14:42:58
ADSIZ







// çok eskiden gök’bendim //




bir kibrit çal
az göğe bak
yak ki kabarsın hatıraların kara teni
bak ki göreceksin
yüzümden çalınan tebessümleri



tam da delirmek anıydı
uçurumun kenarında tutarken günü
hayat
ve savaş
sayısız gölge geçiyor hafızamdan
sürekli bir devinim içinde zaman
ah ! yollarda kışlıyorum



çokluk ve uzaklık
iki izafi kavram
aldırma manifestosu
hatta çoğum
ve uzağım olduğum kadar
tut ki o şehir senin
bu şehir benim savruluyorum



üzgünüm
kendi düşlerine küsermiş insan
yılgınım
usandım iki yakamdan
içimde ölüyor tüm kuşlar
heybemde birikmiş bir enkaz
ve binlerce kalp kırığı
gör ki evde yokum
ve her türlü söze tokum doyduğum kadar



git şimdi
bir pencere açıyorum hürriyetine
yol senin yolun
kirpiğimin düştüğü yerde kalacağım ben
hepsi bu olsun
ömrümden geriye kalan


Sibel Gökben Yalçın



Çevrimdışı hacile

  • Bilge Meclis Üyesi
  • *****
  • 29.176
  • 229.992
  • 29.176
  • 229.992
# 23 Ara 2014 16:05:42
en ona bir gemisin, yönü senin yönündür
Bir sancısın geçerken denizlerini özgür
O da bir ada olsun, sana çevrili dursun
Dağının dalgalarla, yüzünün rüzgarlarla
Bağlandığı kendini sende çözülmüş görür.


Gemiler göründükçe adalar da düş görür
İnsanlar nerede olsa bir orayı düşünür
Derler adadakiler, şu gemi bir gün gelse
Gitsek buradan öte, nereye gideceksek
Bilseler gemiler de bir adayı düşünür.

Özdemir Asaf

Çevrimdışı gül-ü yekta

  • Tecrübeli Üye
  • ****
  • 463
  • 2.810
  • 2. Sınıf Öğretmeni
  • 463
  • 2.810
  • 2. Sınıf Öğretmeni
# 23 Ara 2014 17:22:59
Aklımdasın,
Mağrur rüzgarların koynuna savrulurken,
öpüşünün sıcaklığı,
Zemheri üşümeler düşer,
zülfünün özlemlerine
Alev alev,düş kırıklıklarımın kıyıları
yüreğimde sorgusuz infazlar,
Eski isyanlar yeşerir,yağmura hasret bedenimde


Bulut soylum, enginlerde kaldım,
Enginlerde, çorak topraklarda,sensizlikteyim,
Bilirim,dağlara çekilirsin şimdilerde,
dağlar senin mabedin,
sürgün yamaçlara kondurursun gözyaşlarını,
toprak kokar,senli rüzgarların ayazı,

Bana kalan susuzluğun yazgısı..

Abdil IŞIK
MUŞ

Çevrimdışı hacile

  • Bilge Meclis Üyesi
  • *****
  • 29.176
  • 229.992
  • 29.176
  • 229.992
# 23 Ara 2014 19:06:20
Viraneler ardında nice misk-i amber,nice güller var,
Varıp kapısına koklamadan dönen nasipsiz yâr...
Ister yâr ol,ister yâre ,
Nâr olmadan nûr olmuyor ne çare?

Çevrimdışı muhammedcan79

  • Tecrübeli Üye
  • ****
  • 78
  • 11.243
  • 1. Sınıf Öğretmeni
  • 78
  • 11.243
  • 1. Sınıf Öğretmeni
# 23 Ara 2014 19:26:39

Yaşama Sevinci

Çiçekler açmalı kalbimde
Ruhum ışığıyla etrafı aydınlatmalı
Yazlar gelmeli içime
Kırmızılar, sarılar, maviler, pembeler
Kol gezmeli içimde
Her gün yeni bir şeyler öğretmeli
Sevgiden, aşktan, güzellikten yana
Dağlar, taşlar, böcekler, kuşlar
Ayrı bir heyecan vermeli
Bir kere daha sevdirmeli beni hayata
İlacım olmalı hava
Ve her nefesin bir şükrü olmalı Yaradan'a
Umutla başlamayı bilmeli gönlüm
Her güne
Bir şeyler getireceğini hissetmeli
Tadına varmalı yüreğim yaşamın bana sunduklarının
Hoşgeldin diyebilmeli dertlere, tasalara
Ve sevgiyle uğurlayabilmeli
Ağlamayı da gülmeyi de bilmeli
Velhasıl
Yaşam bana doyabilmeli ben yaşama

Çevrimdışı canegt

  • Bilge Üye
  • *****
  • 2.904
  • 12.100
  • 2.904
  • 12.100
# 24 Ara 2014 00:42:46
YİNE DE GÜLÜMSEYEREK

Ne sağnaklar görmüşüz, yarılan gökyüzünden alnımız
yıldırımlarla ağmış,
ne rüzgarlar çınlamış bağrımızda, coşkusundan kırılmış
kaburgamız,
dişlenip kayaları ne ateşler yakmışız, aşmışız ne zifir
uçurumlar,
yine de ürkütmeden öpmüşüz bir ceylanı gözlerinin
yaşından
incitmeden tutmuşuz ağzımızda yorulan kelebeği;
şimdi asmalardan korukların tadı silinmiş,
sesimizde sendeleyen bir keder,
uykusuzluk serin serin sızıyor acıyan tenimizden;
ziyanı yok, nasıl olsa gönlümüzde aşkın yeri çok derin.

Ne azgın canavarlar üstüne yürümüşüz bir demet
çiçek için,
neyimiz var neyimiz yok vermişiz bir narin dilek için,
yıllarını taş duvara örmüşüz ömrümüzün bir hırçın
yürek için;
şimdi çevremizde yosunlaşmış sessizlik,
yabanıyız gittiğimiz her şehrin, çiğdemsiz, kükremesiz,
kimsecikler sezmiyor boynumuzdan didişen örümceğin
zehrini;
ziyanı yok, nasıl olsa nabzımızda durulanır yaşamanın
iksiri.
Ne güzel sevmişiz, ağzımızda mavi bir tat kekremiş,
ne sızılar sarmışız yumuşacık öpüşlerin çığlığını kuşanıp,
şafaklar tutuşkunu şarkılar yuvalanıp ne mintanlar yırtmışız,
şimdi usulcacık ürpersek kara gece uykumuz kaçacak
kadar delik
üstümüz çimensiz tepeler gibi bereketsiz, örtüsüz, serin;
ziyanı yok, nasıl olsa gönlümüzün çayırları ipekten,
bakışımız lekesiz.

Ne masalar düzmüşüz kıvrımları gümüş, kakmaları sedeften,
ne milyonlar yanından başeğmeden geçmişiz, huyumuz
değişmemiş,
hayatımız günbegün çarpışarak yaşanılan sırların ürünüdür;
şimdi kar altında avcumuz, avurdumuz ilaçsız,
ıssızlaşmış sabahlar, yoksunluk arsızlaşmış,
kaçışır yolumuzdan gölgesini de alıp o şaklabanlar
inildesek açlıktan;
ziyanı yok, nasıl olsa gönlümüzün dağı taşı altından.

Ne devlerle dalaşmış kanımızı göstermeden silmişiz.
ne kudurgan günlerde elimizi dost eline titremeden vermişiz,
bir ömür seğirtmişiz bir nefes beklemeden;
şimdi nice anışların dudağı üşüyen bir çocuk kadar uçuk,
nicesi el sıkışların sahtekar çıkmış.

- Bizi eşkiyalar soymamış abi
muhabbet yıkmış!

Nihat Behram

Çevrimdışı hacile

  • Bilge Meclis Üyesi
  • *****
  • 29.176
  • 229.992
  • 29.176
  • 229.992
# 24 Ara 2014 07:01:49
MİHRİCAN
Ah! Mihrican vuran, yaprak gibiyim
Hasreti hasretle, yaşar dururum
Kapıldım bir gülün, coşkun seline
Sığamam bendime, taşar dururum
Uzakta gül dağı, beni çağırır
Ünlenir gel diye, içten bağırır
Fecirler sonrası, şafak ağarır
O dağdan o dağa, aşar dururum
Çağrısı gül sesli, dayanmak ne zor
Bırakır içime, ak alevden kor
Gel yüreğim bunu, yine hayra yor
Bağrımı o gülle, deşer dururum
Binerim kar beyaz, bir yağız ata
Selâmlar veririm, puslu hayata
Dilime türküler, hep kata kata
Şiirle, türküyle yaşar dururum
Yârin omzu yastık olur başıma
İlham verir kavli, şiir aşıma
İşte geldim dünya, umur yaşıma
Besteler sesiyle, koşar dururum
Yanarım kardelen, çiçeği görsem
Üşürüm yaz gülü, menekşe dersem
Ah bu işin bir, sırrına ersem
Eremem sırrına, şaşar dururum
CELALETTİN KURT

 


Egitimhane.Com ©2006-2023 KVKK