Sevdiğimiz Şiirler

Çevrimdışı harslan05

  • Bilge Meclis Üyesi
  • *****
  • 3.416
  • 70.035
  • 3.416
  • 70.035
# 30 Nis 2015 10:04:18
SIĞINAK

Sözün yine hep aşktan yanaysa
sevgilim sen sakla bir kaçağı
belki yorgun ve yaralıdır hâlâ
ölüm basmıştır son sığınağı

Sus ve sadece dinle sessizliği
perdeleri çek ışıkları söndür
bir selam bir haber gönderir belki
sesleri hiç duyulmayan dostlar

Bir cigara sar bitlis tütününden
bir çay demle sonra, anısı kalsın
bekle başında onun sabaha dek

Belki benim sana böyle sığınan
yapayalnız ve öylesine yorgun
kimliği duvarlarda kalan bir kaçak
 
AHMET TELLİ

Çevrimdışı ferdem

  • Bilge Üye
  • *****
  • 4.415
  • 27.386
  • 4.415
  • 27.386
# 30 Nis 2015 10:13:18
Karalar Bağladım

Sefil baykuş konmuş dalın üstüne
Bülbül yar sever mi gülün üstüne
Felek beni nazlı yardan ayırdı
Karalar bağladım alın üstüne

Yine şu gönlüme bir hasret düştü
Azgın yaralara kurtlar üşüştü
Neyleyim sarayı neyleyim köşkü
Yatıverse idik çulun üstüne

Selam saldım selamımı almadı
Saçının ucundan bir tel salmadı
Artık dayanacak gücüm kalmadı
Tabutumu koyun salın üstüne
 
Mehmet Ali Şahin

Çevrimdışı Misterno_17

  • Uzman Üye
  • *****
  • 3.498
  • 19.655
  • 3.498
  • 19.655
# 30 Nis 2015 11:13:46
Günaydın Güneşi çiğnemeden yutan Evren,
Sanada günaydın beynimin vızıltısı,
Son cigaramın ateşi,külleri günaydın,
Yeni yıllar,
Doğum günleri,
Takvimde asılı duran günler,
Aylar,yıllar zamanlar....
Hayatımızın dönüm noktaları,
Unutmadan unutuldu sanılanlar günaydın...
İz bırakmış unutulmamış tarihler....
Ocak
Şubat,
Mart,
Mayıs,
Ekim,
Aralık sizede günaydın......


Nazım Hikmet RAN

Çevrimdışı per79

  • B Grubu
  • 144
  • 962
  • 144
  • 962
# 30 Nis 2015 13:31:45
Ben Senin Beni Sevebilme İhtimalini Sevdim Sözleri

 Soğuk ve şehirlerarası otobüslerde vazgeçtim çocuk
Olmaktan
Ve beslenme çantamda otlu peynir kokusuydu babam
Ben seninle bir gün veyselkarani'de haşlama yeme
İhtimalini sevdim
İlkokulun silgi kokan, tebeşir lekeli yıllarında
Ankara'da karbonmonoksit sonbaharlar yaşanırdı o zaman
Özlemeye başladım herkesi
Ve bu hasret öyle uzun sürdü ki, adam gibi hasretleri
Özlemeye başladım sonra
Bizim kemalettin tuğcu'larımız vardı
Bir de camların buğusuna yazı yazma imkanı
Yumurta kokan arkadaşlarla paylaşılan kahverengi
Sıralarda
Solculuk oynamaya başladık
Ben doktor oluyordum sen hemşire, geri kalanlar
Kontrgerilla
Kırmızı boyalarla umut ikliminde harfler yazılıyordu
Pütürlü duvarlara ve
Türk dil kurumu'na inat bir türkçeyle
Ağbilerimizden öğrendik, s harfinden orak çekiç figürleri
Türetmeyi
Ankara'ya usul usul karbonmonoksit yağıyordu
Ve kapalı mekanlarda sevişmeyi öneriyordu haber
Bültenleri
Oysa ankara'da hiç sevişmedim ben
Disiplin kurulunda tartışılan aşkım olmadı benim
Sınıfça gidilen pikniklerde kıçımıza batan platonik
Dikenleri saymazsak
Ankara'ya usul usul kurşun yağıyordu
Ve belli bir saatten sonra sokağa çıkmamayı öneriyordu
Haber bültenleri
Oysa hiç kurşun yaram olmadı benim
Ve hiç bir mahkeme tutanağında geçmedi Adım
Çatışmaların ortasında sevimli bir çocuk yüzüydüm sadece
Sana şiirler biriktiriyordum fen bilgisi defterimde, ama
Sen yoktun
Ben, senin beni sevebilme ihtimalini seviyordum, suni
Teneffüs saatlerinde
Okul servisi seni hep zamansız, amansızca bir lojman
Griliğine götürüyordu
Ben, senin benimle tunalı hilmi caddesi'ne gelebilme
İhtimalini seviyordum

Ben, senin beni sevebilme ihtimalini seviyordum

Yaz sıcağı toprağa çekiyor da tenimin çatlamaya hazır
Gevrekliğini
Sonra otobüs oluyordum, kırık yarık yolların çare bilmez
Sürgünü
Ne yana baksam dağ ve deniz sanıyordum
Muş ovasının yalancı maviliğini
Otobüs oluyordum bir süre
Yanımızdan geçen kara trenlerle yarışıyordum, yanağım
Otobüs camının garantisinde
Otobüs oluyordum
Bir ülkeden bir iç ülkeye
Çocukluğuma yaklaştıkça büyüyordum
Zap suyunun sesini başına koyuyordum şarkılarımın
Listesinin
Korkuyordum
Sonra iniyordum otobüsten
Çarşıdan bizim eve giden, ömrümün en uzun
Ömrümün en kısa, ömrümün en çocuk
Ömrümün en ihtiyar yolunu koşuyordum
Çünkü sonunda annem oluyordum, babam kokuyordum sonunda
Soğuk ve şehirlerarası otobüslerde vazgeçtim çocuk
Olmaktan
Ve beslenme çantamda otlu peynir kokusuydu babam
Ben seninle bir gün van'daki bir kahvaltı salonunda
Ben seninle sadece bilmek zorunda kalanların bildiği
Bir yol üstü lokantasında
Ben seninle, ağrı dağına mistik ve demli bir çay kıvamında
Bakan
Doğubeyazıt'ın herhangi bir toprak damında
Ben seninle herhangi bir insan elinin
Terli coğrafyasında olma ihtimalini sevdim

Ben senin, beni sevebilme ihtimalini sevdim

Çevrimdışı Misterno_17

  • Uzman Üye
  • *****
  • 3.498
  • 19.655
  • 3.498
  • 19.655
# 30 Nis 2015 18:39:00
İnsanlar vardır;
Gelip geçerler hayatlarımızdan…
Kimi hiçbir iz bırakmaz ardından,
Kimi hafifçe okşar ruhumuzu,
Kimi de hüzün bırakır ardından..
İnsanlar vardır;
Usulca sokulurlar içimize,
Sonsuzcasına orada kalsın isteriz...
Bazıları serap gibidir,
Yokluğunda hayalleridir gerçeğimiz...
İnsanlar vardır;
Su gibi aziz, su gibi duru...
Konuştukça su olur akarlar kalbimize,
Kan gibi, Can gibi, Canan gibi...
İnsanlar vardır;
Işığı sönmüş yıldızlar gibi çaresizdirler.
Açtın mı kollarını,
Kalbine doldururlar ışığı...
İnsanlar vardır,
Soğuk duvarlar misali
Gülümsemenin sıcaklığını bilmezler,
Bilseler de sevmezler...
İnsanlar vardır,
Gelip geçerler hayatlarımızdan
Kimi depremlerle gider,
Kimi fırtınalarla…
Ben kalanlardan yanayım.
Gitmeyenlerin sadakatini ve sabrını severim,
Sarılıp bırakmayanların sıcaklığını...

Şems-i Tebrizi

Çevrimdışı per79

  • B Grubu
  • 144
  • 962
  • 144
  • 962
# 30 Nis 2015 20:34:25
Şafak Türküsü Sözleri

 Beni burada arama
Arama anne
Kapıda adımı sorma
Saçlarına yıldız düşmüş
Koparma anne ağlama.
Kaç zamandır yüzün traşlı
Gözlerim şafak bekledim
Uzarken ellerim kulağım kirişte
Ölümü özledim anne.
Yaşamak isterseken delice
Ah.. verebilseydim keşke
Yüreği avcunda koşan herbir anneye
Tepeden tırnağa oğula
Ve kıza kesmiş
Bir ülkeye armağan
Düşlerimle sınırsız
Diretmişliğimle genç
Şaşkınlığımla çocuk devrederken sırdaşıma
Usulca acı verdi yanağımda tomurcuk
Pir sultan'ı düşün anne, şeyh bedretinn'i
Börklüce'yi, torlak kemal'i
Insanları düşün anne
Düşün ki yüreğin sallansın
Düşün ki o an güzel günlere inanan
Mutlu bir yusufcuk havalansın
Yani benim güzel annem
Ala şafağında ülkemin yıldız uçurmak varken
Oturup yıldızlar icinde kendi buruk kanımı içtim
Ne garip duygu şu ölmek
Öptüğüm kızlar geliyor aklıma
Bir açıklaması vardır elbet giderken dar ağacına
Geride masa üstünde boynu bükük
Kaldı kağıt kalem.
Bağışlar beni güzel annem
Oğul tadında bir mektup yazamadım diye
Kızma bana.
Elleri değsin istemedim
Gözleri değsin istemedim
Ağlayıp kokluyacaktın
Belki bir ömür taşıyacaktın koynunda.
Yaşamak ağrısı asıldı boynumda
Oysa türkü tadında yaşamak isterdim
Ölmek ne garip şey anne
Bayram kartlarının tutsaklığından aşırıp bayramı
Sedef kakmalı bir kutu içinde
Vermek isterdim çocukların ellerine
Sonra, sonra benim güzel annem
Damdan düşer gibi vurulmak isterdim bir kıza
Gecenin kıyısında durmuşum
Kefenin cebi yok
Koynuma yıldız doldurmuşum
Koşun çocuklar koşun
Sabah üstüme üstüme geliyor
Kısacası güzel annem
Bir çiçeği düşünürken ürpermek yok
Gülmek umud etmek özlemek
Ya da mektup beklemek
Gözleri yatırıp ıraklara.
Ölmek ne garip anne
Artik duvarlari kanatırcasına tırnağımla
Şaşkin umutlu şiirler yazamıyacağım
Mutlak bir inançla gözlerimi tavana çakamıyacağım
Baba olamıyacağım örneğin
Toprak olmak ne garip şey anne.
Uçurumlar ki sende büyür
Dagdır ki sende göçer
Ben bayram derim çiçek derim
Çam diplerine açmış kanatlarını kozalak derim
Gül yanaklı çocuğa benzer
Yinede oğlunu yitirmek ne garip şey anne
Her kavgada ölen benim
Bayrak tutan çarpışan
Her kadın toprağı tırnaklıyarak
Doğurur beni
Özlem benim kavga benim aşk benim
Bekle beni anne.
Bir sabah çıkagelirim
Bir sabah anne bir sabah
Acını süpürmek için açtığında kapıyı
Adı başka sesi başka
Nice yaşıtım
Koynunda çiçekler
Çicekler içinde yeni bir ülke getirirler.

Çevrimdışı Misterno_17

  • Uzman Üye
  • *****
  • 3.498
  • 19.655
  • 3.498
  • 19.655
# 30 Nis 2015 20:42:27
Vaktin varsa gel bir şeyler içelim.
Oturup konuşalım.
Ben Cemal Süreya’yı anlatayım, sen sıkıl.
Vaktin varsa gel hayatı anlayalım.
“Obama şimdi ne yapıyordur lan acaba?” diyelim.
Ben gözlerine bakayım, sen utan.
Vaktin varsa Mısır’a gidelim. Şöyle iki rekat isyan edelim
Ben bir şeyler anlatayım, sen anlama.
Vaktin varsa Türkiye’ye dönelim.
“Gözlerin,” de bana. “Ne kadar da güzel.”
Ben teşekkür edeyim, sen gül.
Eğer biraz vaktin varsa.

Çevrimdışı adamın biri

  • Bilge Üye
  • *****
  • 5.123
  • 24.108
  • 5.123
  • 24.108
# 30 Nis 2015 23:28:02
KİMİM KALDI?

Yağmur değil dolu yağdı,
Kolum kanadımı kırdı,
Sende yoksun bundan gayrı,
Sarılacak kimim kaldı?

Yaprak olur dökülürüm
Dikiş tutmaz sökülürüm,
Rüzgar değse eğilirim,
Tutunacak kimim kaldı?

Duman sardı dört bir yanım,
Yıkıldı baba ocağım,
Vaziyetim anam bacım,
Söyle başka kimim kaldı?

_____Eren ÖZÜTEMİZ

Çevrimdışı oksijen41

  • Tecrübeli Üye
  • ****
  • 328
  • 1.808
  • 328
  • 1.808
# 01 May 2015 00:05:40
hancı gitti han kaldı,
handa benim kimim kaldı?

Çevrimdışı oksijen41

  • Tecrübeli Üye
  • ****
  • 328
  • 1.808
  • 328
  • 1.808
# 01 May 2015 00:07:03
yuregim sallandi bu kalbim sana tutuldu
bilmiyorsun ama bu kalbim sende hayat buldu
bir volkan gibi tastin gonlum sevginle doldu
gozlerim sadece sende etrafimda hersey dondu
gozlerime baktigin an kalbimi caldin guzelim
ellerimi tuttugun anda askinla yandim sevdigim
okadar guzelsinki kelimeler yetmez sana
okadar ozelsin dunya senin icin biryana
yemin ederim guzelim bu kalbim sadece sana
okadar cok baglandimki hersey bir kenara
ne olursa olsun bu kalbim sana dogru titrer
ne olursa olsun bu kalbim hep seni bekler
bir bebek gibi masum pirlanta kadar guzelsin
sana olan ask duygularimi bilirmisin
bilmiyorsan bebegim al su kalbimi eline
bak gozlerime hisset askimi yureginde

Çevrimdışı oksijen41

  • Tecrübeli Üye
  • ****
  • 328
  • 1.808
  • 328
  • 1.808
# 01 May 2015 00:08:30
Vedalar Soğuk Olur Sıkı Giyin..
 
İncinecek hal kalmadı bende, sana sadece bir tavsiye;
Vedalar soğuk olur, sıkı giyin!

Üşüyorum...
duracağım burada
gidişini seyredeceğim
kıpırtısız, sakin gibi görüneceğim
kavgasız olacak, fırtınasız olacak
saçma sapan olacak
arkandan sessiz bakacağım
ben yine salağı oynayacağım...

Çevrimdışı ferdem

  • Bilge Üye
  • *****
  • 4.415
  • 27.386
  • 4.415
  • 27.386
# 01 May 2015 06:32:22
Sadık Ol

Gafil isen dön de bir bak ömrüne
Darda isen sabrı al koy gönlüne
Yoksa sen, aman yok mu dersin, ölüme
Hazan vurur, toprak düşer üstüne
Sadık ol, sadakatli ol sözüne
Mücrimsin ama dön artık kendi özüne
GÜçlü ol, metanetli ol, cürmüne nedametli ol
Yeter gayrı, bak artık doğru yüzüne

Baki olan söz üstünde söz olmaz
Baki olup bu devranda kalınmaz
Devr-i Âdem'den yol almış bu güneş
Payidar kalan yegâne can bulunmaz
Sadık ol, sadakatli ol sözüne
Mücrimsin ama dön artık kendi özüne
GÜçlü ol, metanetli ol, cürmüne nedametli ol
Yeter gayrı, bak artık doğru yüzüne

Çevrimdışı per79

  • B Grubu
  • 144
  • 962
  • 144
  • 962
# 01 May 2015 11:20:44

SEVGİLİM... - MURATHAN MUNGAN
 
Sevgilim,
yetimim benim,

aylar nasıl geçiyor zaman hiç geçmezken

kapılar kapalı, dünya buzlu cam
uyuşmuş gözlerimin önünde
hayat akıp gidiyor hiç kımıldamadan

ikimizin yerine dinliyorum
sevdiğin şarkıları
siyah tişörtünü giyiyorum yatarken
gömleklerini, kazaklarını, kokunu
senin rüyalarını görüyorum ölür gibi uyurken
gün boyu elimde kahve fincanı

kapıyı açmıyorum
telefonlara çıkmıyorum
başını bekliyorum geleceği olmayan hatıraların

Sevgilim,
yetimim benim,
nasıl da kayıtsız gülüyorsun hayata
öldüğünden haberi yok fotoğraflarının

Çevrimdışı harslan05

  • Bilge Meclis Üyesi
  • *****
  • 3.416
  • 70.035
  • 3.416
  • 70.035
# 01 May 2015 11:25:46
MEKTUP

I

Vapurun dümen yerinde çaldığım ıslık
Yağmurlu güvertedeki türküm
Sana yaklaşmaya vesiledir
Yoksa canım, seni unutmak için değil.
Senden sonra ancak anlaşılır
İnsanoğluna öğretilen yalanlar.
Senden sonra anlaşılır ancak
Boşluğu herşeyin.
Seninle beraberdir dolu kadehler
Şaraplar seninle aziz
Cigaralar seninle tüter
Ocaklar seninle yanar
Yemekler seninle yenir.

SAİT FAİK ABASIYANIK

Çevrimdışı ferdem

  • Bilge Üye
  • *****
  • 4.415
  • 27.386
  • 4.415
  • 27.386
# 01 May 2015 14:11:39
Gülüm / Ömer Lütfi Mete

Bu şehir girdap gülüm
Girdapta mehtap gülüm
Feleğin bir suyu var
Su değil kezzap gülüm

Feleğe dayandım gülüm
Öldüm de uyandım gülüm
Öldüm de uyandım

Bu şehir serap gülüm
Serapta mihrap gülüm
Feleğin bir topu var
Mermisi kezzap gülüm

Feleğe dayandım gülüm
Öldüm de uyandım gülüm
Öldüm de uyandım

Yezidin harcı zulüm
Yiğidin burcu ölüm
Feleğe dayandım gülüm
Öldüm de uyandım gülüm
Öldüm de uyandım

 


Egitimhane.Com ©2006-2023 KVKK